Onlar ölmedi, hâlâ yaşıyor!

mehmetünlü

New member
Katılım
18 Ara 2006
Mesajlar
12,137
Reaction score
0
Puanları
0
Ünlü yıldız Michael Jackson'ın 25 Haziran'daki ölümünün ardından, bir gizemli olaylar silsilesi aldı yürüdü. Kimilerine göre Jackson kalbine yenik düştü, kimisine göre parası için öldürüldü. "Jackson'ın hayaleti"ni gösteren TV programları bile yayınlandı. Üstelik Jackson, ölümü sonrasında ortaya komplo teorileri atılan, iddialar yürütülen tek ünlü değil. Marilyn Monroe'dan Jim Morrison'a kadar pek çok şöhretli ismin ardından muhtelif tezler atılmış ortaya. Bu tezlere bakarsak, "Elvis Presley hâlâ yaşıyor", "Bruce Lee'yi, Çin lokantası açmasına kızan mafya öldürdü", "Jim Morrison şöhretten bıktığı için ölü taklidi yapıyor". İşte "aralanmamış sır perdeleri"nden birkaçı...

zopt_michael.jpeg


zopt_elvis.jpeg


"Elvis Presley hâlâ yaşıyor!"

Ölümünün ardından tüm dünyada türlü tevatürler üretilen ünlülerden biri, 20. yüzyıl popüler kültürünün kralı Elvis Presley'di. Tarih 16 Ağustos 1977… Ardında 33 film, üç Grammy ödülü, 100 milyonun üzerinde satan 130 kadar albüm ve 35 milyon dolarlık bir servet bırakan Presley 42 yaşındaydı. Banyodaki ölüsünü nişanlısı Ginger Alden buldu. Baptist Hastanesi'nde yapılan ilk otopsinin sonucu şöyleydi: "Tansiyon yüksekliği nedeniyle tedavi görüyordu. Kalp damar çeperlerinde kalınlaşma görüldü. Kalp iki katı büyüklüğündeydi. Üç saat süren otopside başkaca bir hastalığın ya da uyuşturucu madde kullanımının bulgularına rastlanmadı." Rapor, Presley'in hayranları başta olmak üzere, kamuoyunda soru işaretleri yarattı. Zira, vücut sıvılarında uyuşturucu aranması birkaç hafta sürmesine rağmen, Presley'in uyuşturucudan ölmediğine dair açıklama otopsinin hemen akabinde yapılmıştı. Ayrıca, raporlar kimseye gösterilmemişti. Ölümden bir yıl sonra, otopsiyi yapanlar, "cesetten aldıkları vücut sıvılarının ve iç organ parçalarının sadece bir bölümünü eyalet adli tabibine teslim ettiklerini, kalanını gizleyerek, Bio-Sciences Laboratuvarı'na gönderdiklerini, gelen sonuçları saklı tutmak zorunda kaldıklarını" duyurdular. Bir yıl sonra açıklanan rapora göre, Elvis'in vücudunda, çoğu reçeteye tabi, 10 tane ağrı kesici, uyarıcı ve uyku ilacı bulunmuştu. Raporla birlikte, "Presley'in ölümü tansiyon yükselmesine bağlıdır" tezi çürüdü. Presley'in ölümünün ardından üretilen şehir efsaneleri bunlarla bitmedi: Dünyanın değişik ülkelerinde onu gördüğünü ileri sürenler, aldıkları mektupları bilirkişilere götürerek inceleten ve Elvis'in el yazısı olduğuna dair rapor alanlar çıktı ortaya. Presley'in hâlâ yaşadığına inanılmasının sebebi, öldüğü gün, Elvis'e çok benzeyen birinin, John Burrows adıyla Buenos Aires'e gidiş bileti alması, Elvis'in de daha önce FBI'ın bir davetine aynı adla gitmesiydi (Bir söylentiye göre Presley, tanıdığı ünlülerin yasadışı davranışlarını FBI'a ihbar etmeyi teklif etmişti).


zopt_marilyn.jpeg


"Marilyn Monroe komploya kurban gitti"

"İntihar mı etti, yoksa cinayete mi kurban gitti?" tartışmalarını beraberinde getiren bir ölüm daha… 5 Ağustos 1962; asıl adı Norma Jeane Mortenson olan, Hollywood'un efsanevi sarışını Marilyn Monroe evdeki yatağının üzerinde, başucunda telefon ve boş ilaç şişeleriyle, yardımcısı Eunice Murray tarafından ölü bulundu. Ölümünün ardından 45 yıl geçmesine rağmen, komplo teorileri hiç bitmedi: "Sevgilisi John F. Kennedy karısından boşanmadığı ve onu artık istemediği için intihar etti", "FOX yapım şirketiyle anlaşmaları bozulduğu için, bunalıma girip intihar etti", "Öldürüldü", "Gerçek otopsi raporu ve kanıtlar gizleniyor" vs. Resmi açıklamalar, Monroe'nun ölüm nedeninin "aşırı dozda uyku ilacıyla intihar" olduğu yönündeydi. Ancak o yıllarda ve aradan geçen 45 yıl içinde, bu ölümün aslında John F. Kennedy ve kardeşi Robert Kennedy hatta CIA'nın düzenledikleri bir komplo sonucu olduğu gibi kayda değer komplo teorileri de ortaya atıldı. Amaç, Monroe'nun bir "Beyaz Saray skandalı"na sebep olmasını engellemekti. Zira, ilerleyen yıllarda Avustralyalı film yapımcısı Phillippe Mora'nın bulduğu FBI dosyasındaki bilgilere göre, "Monroe'nun intiharında sevgilisi John F. Kennedy, psikoloğu ve ölüsünü bulan yardımcısının parmağı var"dı. Bu iddialı teoriye göre, bahsedilen grup, işleri bozulan Monroe'ya, tekrar gündeme gelmesi için, "İlacı iç, biz seni kurtaracağız" dedi. Uyku ilacını sağlayan da bizzat Monroe'nun psikoloğuydu. Ölüsünün başında telefon olması da yine içlerinden birinin gün boyu, ilacı içip içmediğini kontrol etmek için Monroe'yu aramasıyla örtüşüyordu. İddiaya göre komplocular, ünlü yıldıza verdikleri sözü tutmayarak onu ölüme terk etti.


zopt_bruce.jpeg


"Bruce Lee'yi Çin hükümeti öldürdü"

Dövüş filmlerinin "olmazsa olmaz" aktörü, dövüş sanatları üstadı Bruce Lee 20 Temmuz 1973'te öldü. Öldüğünde 33 yaşındaydı. Bruce Lee oynayacağı "Ölüm Oyunu" adlı filmde başrolü paylaştığı Betty'nin evinde, içtiği aspirin karışımından sonra, uykusunda öldü. Ardından, "Bruce nasıl öldü?" tartışmaları başladı: "Ölümü beynindeki tümörden olabilirdi. Hatta ölümünden iki ay önce bir beyin travması geçirmişti…" vs. Türkiye'deki hayranlarıda Küçük Ejder'in ölümüyle ilgili dedikodu yapmayı kendine görev bildi. İşte zamanında Türkiye'de Bruce Lee nasıl öldü sorusuna verilen enteresan cevaplar: Bruce Lee Çin Mahallesi'nde lokanta açmaya karar verir. Bunun üzerine mafya bıçaklı bir pusu kurar ama Lee birkaç yumrukla bu pusudan kurtulmayı başarır. Pusu işe yaramayınca mafya, Bruce Lee'ye sarışın bir kadınla tuzak kurar. Sarışın kadın Lee'nin yemeğine zehir koyup, onu öldürür.

Bir başka komplo teorisine göre, Bruce Lee "Basınçlı Yumruk Makinesi" (Pressure First Machine) isimli bir makine geliştirir. Bu makine sayesinde tüm kaslarını çelik kıvamına getiren Lee, yalnız ensesini çalıştıramaz. Bunu haber alan mafya, dövüş üstadını ensesinden bıçaklatarak öldürür. Son teoriye inanırsak, Bruce Lee'yi Çin hükümeti öldürmüştür. Nedeni de Bruce Lee'nin Çinlilerin çok gizli savaş sanatı sırlarını Amerikalılara öğretmesidir.


zopt_baris.jpeg


"Barış Manço öldürüldü mü?"

"Viagra mı kullandı!", "Öldüğünde yanında bir kadın mı vardı!"… Ünlü sanatçı Barış Manço'nun ölümünün ardından kamuoyunu uzun süre meşgul etti bu sorular. 1943 doğumlu Manço'nun 31 Ocak 1999'da Moda'daki evinde ölümünün ardından, "yaratıcı sorulara yaratıcı cevaplar"la türlü senaryolar yazıldı. Yanında sevgilisi olduğu söylenen Sevil Demir mi vardı? Son nefesini, Viagra kullandığı için mi vermişti, yoksa olay basit bir kalp krizinden mi ibaretti? Ölüm nedeni hastane kayıtlarına, yüksek tansiyon olarak kaydedilmişti. Ancak medya daha çok "Viagra" ihtimalini parlattı. Manço'nun ölümünden altı yıl sonra, sanatçının menajeri Tamer Şahin, Viagra iddiasına karşı çıkıp, ünlü sanatçının ölüm nedenini, "Sulhi Aksüt ile kurduğu ortaklık yüzünden girdiği ekonomik darboğaz ve stres faktörü" şeklinde ifade ederek olaya yeni bir boyut kazandırdı. Bu arada televizyon programları, "Barış Manço öldürüldü mü?" ya da "Manço'nun ölümündeki sır!" minvalinde gizemli manşetlerle meraklı izleyicinin ilgisini celbetmeyi de ihmal etmedi.


zopt_kurt.jpeg


"Kurt'u öldür, 50 bin dolar vereyim"

Nirvana grubunun vokalisti Kurt Cobain 1994 yılının 8 Nisan gününde öldü. Görünüşe göre beynine bir kurşun sıkarak ölen şarkıcının otopsi raporu netti: "İntihar". Polise göre konu kapanmıştı ama Cobain'in arkadaşları ve bazı gazeteciler bunun bir cinayet olduğu konusunda ısrarlıydı. Hepsinin ortak kanaati, Cobain'i eşi Courtney Love'ın öldürdüğü ya da öldürttüğüydü. Eldon Hoke adlı bir şahsın, Nick Broomfield'in hazırladığı "Kurt&Courtney" belgeselinde, Courtney Love'ın kendisine Kurt'u öldürmesi karşılığında 50 bin dolar önerdiğini söyleyip, şahitler göstermesinden sekiz gün sonra bir tren kazasında ölmesi de Love üzerindeki kuşkuları giderek arttırdı. Kayda değer bir açıklama da aynı belgeselde konuşan, Cobain'in 22 yaşındaki yardımcısından geldi: "Love sürekli Cobain'in vasiyetnamesinden bahsediyordu." Ayrıca, Cobain'in kanında bulunan eroin miktarı, insan bünyesinin kaldırabileceği limitin üç katıyken, tüfekle kendini vurması ne kadar mümkündü? Zira, tüfeğin hatta etraftaki eşyaların üzerinde Cobain'in parmak izleri yoktu. Cobain'in intihar notu bırakmamış olması da "intihar" açıklamasının kesinliğini sarstı. Ölüm nedeniyle ilgili en kafa karıştırıcı komplo teorilerinden biri de Cobain'in ölümünden sonra kredi kartının bulunamaması ve olaydan iki saat sonra kredi kartıyla 49 dolarlık çiçek yollamaya çalışılmasıydı.


zopt_morisson.jpeg


"Jim Morrison ölü taklidi yapıyor"

Jim Morrison; efsanevi rock grubu the Doors'un en az grup kadar efsanevi vokalisti… Morrison'ın 1943'te başlayan kısa yaşamı, 1971'de son buldu. Ölümünün ardından ortaya muhtelif iddialar atıldı. Bu iddiaların en ilginci ise "Morrison'ın şöhretten bıktığı için ölü taklidi yaparak Hawai'ye kaçtığı ve yaşamını orada sürdürdüğü"ydü hiç şüphesiz. Başka bir iddiaya göre, "efsanenin mezarının boyutu kendisinden küçük"tü. Kimilerine göre, sevgilisi Pamela Courson'nın o sıralarda onu başka biriyle aldatmasına dayanamayarak intihar etmişti. Morrison'ı sevgilisi Courson'ın öldürdüğü de konuşuldu bir dönem. İddiaya göre, Morrison sevgilisinin eroin bağımlılığından yakınıyordu. Courson da kendisini eroin çekerken yakalayan sevgilisine, kokain çektiğini söyledi. Kokain sandığı beyaz tozu çeken Morrison, bünyesi alışık olmadığı için bir süre sonra yere yığıldı. Panik olan Courson, polisi aradı. En önemli iddia ise, ölümden tam 36 yıl sonra "The End-Jim Morrison" isimli bir kitap yazan, The New York Times eski muhabiri Sam Bernett'tan geldi: "Jim, Paris'teki apartman dairesinde değil, Rock'n Roll Circus adlı gece kulübünün tuvaletinde aşırı dozdan öldü, ceset daha sonra Morrison'ın dairesine taşındı."


 
Bazı insanLarın öLümünü kabuL etmek insana zor geliyor. . .
 
bunlar öldü ama şehitler hala yaşıyor biz görmesekte çok saçma bir konu açmışşın genclere kötü örnek oluyorsun
 
Varmı ßarış aßi gißisi Mekanın Cennet oLSun..
 
İşte bu sır isimler kervanına birisi daha katıldı sanırım özelliklede abd de yaşıyan
dünyaca ünlüler bir yerden sonra şöhretten sıkılıp ortadan kayboluyorlar : )) şaka bir
yana bu komplo teorilerini ortaya atan fanatatik derecede onları seven hayranları bir türlü
öldüklerine kendilerini inandırmak istemiyorlar her şeyin kaynağı bu yani sevgi diyebiliriz tşk.
 
:clap :clap :clap
 
bunlar öldü ama şehitler hala yaşıyor biz görmesekte çok saçma bir konu açmışşın genclere kötü örnek oluyorsun

Bu konuyu şehitlerimize nasıl bağladın şimdi anlamak gerçekten zor
Ayrıca gençlere kötü örnek olmakla ne alakası var konunun
 
barış manço...

Allah rahmet eylesin nur içinde yatırsın. sevdiğim bir sanatçı. ölmesi bir şeyi değiştirmez. gerçek sanatçılardandı.
 
bunları çok büyük insanmış gibi gösteriyon aslında tam tersi

Arkadaşım ben sadece bir paylaşım yaptın
Dikkat ettiysen konu hakkında da herhangi bir yorum yapmadım.
Ee durum buyken sözkonusu kişileri çok büyük insanlarmış gibi gösterdiğimi nerden çıkardın
Lütfen biraz daha mantıklı:goz:
 
kimisi için öldü kimisi için ölmedi..inanmayan gidip cesedine bakar:D
 
barış mançoyu çok severdim.şarkılarını çok beğenirdim.teşekkürler...
 
Geri
Üst