Şeytandan Allah’a sığınmak nasıl olmalıdır?

innuendo

HANZALA
Moderatör
Katılım
5 Nis 2007
Mesajlar
9,878
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
FİLİSTANBUL
Şeytandan Allah’a sığınmak nasıl olmalıdır?

210ftpw.jpg

Şeytan görünmeyen ve nereden geleceği bilinmeyen bir düşman olduğundan, onun desise ve vesveselerinden Allah’a sığınmak, bizim gibi aciz kullar için oldukça önemli bir husustur. İnsan için şeytanın kendisinden kurtuluş yoktur. Kurtulmak demek imtihan sırrının kalkması demektir ki, bu da yaratılış hikmetimize zıt bir durumdur. Bundan dolayı şeytan hayatı boyunca ona musallat olur, vesvese vermeye çalışır.

Resûl-i Ekrem (sav) bu hususta: "Sizden herbirinizin bir şeytanı vardır" buyurmuşlardır.

Mü'min için şeytantan kurtuluş bulunmamakla beraber, onu kendinden uzaklaştırmak ve zayıflatmak için çareler vardır. Resûl-i Ekrem (sav): "Yolculukta insan devesini zayıflattığı gibi, mü'min de şeytanını zayıflatabilir" buyurmuştur.

Şeytanın vesvesesi, Allah'ı anmak ve O'ndan yardım dilemekle giderilir. Felâk sûresinin tefsirinde Mücahid der ki: "Hannas olan Şeytan kalbe yerleşir. Allah'ı zikrettiği vakit toparlanıp kaçar, kalp gaflete dalınca yeniden faaliyete geçer. Âdeta karanlık ile aydınlığın çarpışması gibi çarpışıp dururlar. Aydınlığın gelmesiyle karanlığın gitmesi gibi, Allah'ı hatırlamakla Şeytan uzaklaşır. Bu sırra işareten Kur'an'da: "Şeytan onlara galebe çaldı da, Allah'ı zikri onlara unutturdu" (Mücadele, 19) buyrulmuştur."

Şeytanı Zayıflatma Yolu

Ebu Hüreyre anlatıyor:
"Bir gün bir mü'minin şeytanı ile bir kâfirin şeytanı karşılaşırlar. Kâfirin şeytanı yağlı, semiz, parlak ve temizdir. Mü'minin şeytanı ise, zayıf, pis, kirli ve çıplaktır. Kâfirin şeytanı, mü'minin şeytanına:
— Bu ne hâl? diye sorar. Mü'minin şeytanı:
— Ne yapayım, bir adama düştüm ki, adam yiyeceği zaman besmeleyi okur, ben aç kalırım. İçeceği zaman besmeleyi okur, ben susuz kalırım. Giydiği zaman elbiseyi besmele ile giyer, çıplak kalırım. Temizlendiği zaman besmele ile temizlenir, ben de pis kalırım, der. Bunun üzerine kâfirin şeytanı da:
— Ben öyle bir adam ile arkadaşım ki bunlardan hiçbirisine besmele getirmez. Yemesinde, içmesinde ve giymesinde ben kendisine ortak olurum, der." (Gazalî, İhyâ, III).


Şeytanın şerrinden Allah'a sığınmayla alakalı Kur'an-ı Kerim' de pekçok ayetler bulunmaktadır.

İşte bu konudaki ayetlerden bazıları:

“Eğer şeytanın fitlemesi seni dürterse hemen Allah'a sığın. Çünkü O, işitendir, bilendir.” (A'raf Suresi Ayet200);
“Ve de ki: Rabbim! Şeytanların kışkırtmalarından sana sığınırım! Onların yanımda bulunmalarından da sana sığınırım, Rabbim!” (Mü'minun Suresi Ayet 97-98.)


Bu ayetlerde şeytanın, özellikle ibadet esnasında insana gizlice sokulup vesvese vereceğine ve kışkırtarak hayırlı işlerden alıkoyup günaha sevk edebileceğine işaret edilmektedir.

Özellikle Kuran okumaya başlandığı zaman insanın aklını, fikrini dağıtıp okuduğu Kurandan etkilenmesini önlemek için çeşitli vesveseler ortaya atan, hatta “böyle Kuran okunmaz” dedirterek, Kuran okumaktan vazgeçirmek ister. Onunbütün buy oyunlarına karşı da yine Allah’a sığınmamız isteniyor:

“Kur'an okuduğun zaman o kovulmuş şeytandan Allah'a sığın!” (Nahl, 16/98.)

Burada istenen şey, Kuran okumaya başlamayacağımız zaman “Euzü billahi mine’ş-şeytan’ir-racim” diyerek, önce “Allah’ın rahmetinden uzaklaştırılmış ve cennetten kovulmuş şeytandan Allah’a sığınırım” duasını okumaktır.

Özellikle ilim tahsil etmek ve ibadet yapmak isteyenler şeytanın tasallutuna karşı Allah’a sığınmalıdır. Ancak bu yolla o sinsi düşmanın şerrinden korunabilirler.

“Eğer şeytandan gelen kötü bir düşünce seni dürtecek olursa, hemen Allah'a sığın. Çünkü O, işiten, bilendir.” (Fussılet, 41/36)

Şeytani düşüncelerin sınıfı ve sınırı yoktur. O her şeye karışmak, her şeyi bulandırmak ister ve kendisine uyduğumuz şeyler küçük de olsa bunlardan memnun olur. Çünkü onun ileriye dönük yatırımları vardır ve bunun daha büyüklerini yaptırmayı planladığı için önce ufaktan ufağa bizleri yoklar. Birinci günahı işlettiği zaman büyük bir zafer kazanmış gibi sevinerek çığlık atar. Zira şeytanın çağırdığı birinci basamağa çıkan ikinciye daha kolay ve daha rahat çıkacaktır. Bu arada kendisinin uğraşıp başa çıkamadığı kimseleri ise hemcinslerinden zaafı

Şeytandan Allah’a sığınmak, sadece normal insanlara mahsus bir şey değildir. Ondan Peygamberler, veliler ve salih kimseler de Allah’a sığınmışlar, dua ederek onun rahmet kapısını çalmışlardır. Zaten Kuran-ı Kerimde;

“De ki: Duanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin?” ( Furkân, 77)

“Bana dua edin, kabul edeyim. Çünkü bana ibadeti bırakıp büyüklük taslayanlar aşağılanarak cehenneme gireceklerdir.” (Mü’min , 60.)


“El açıp yalvarmaya lâyık olan ancak Odur. Onun dışında el açıp dua ettikleri onların isteklerini hiçbir şeyle karşılamazlar. Onlar ancak ağzına gelsin diye suya doğru iki avucunu açan kimse gibidir. Halbuki (suyu ağzına götürmedikçe) su onun ağzına girecek değildir. Kâfirlerin duası kuşkusuz hedefini şaşırmıştır.” (Ra’d, 14)

ayetleriyle müminler Allah’a dua etmeye ve ona sığınmaya davet edilmişlerdir. Şu da unutulmamalıdır ki, “Rızasını kazanmak için, korkarak ve umarak, gizlice, haddi aşmadan, darlık ve bolluk zamanlarında” (1) Allah’a dua etmek bizim için bir görevdir ve bunu Rabbimiz bizden istiyor. Zira dua, aynı zamanda bir ibadettir.

(1) Bakınız: Ra’d, 7/55-56; Ra’d, 7/205-206; Kehf, 18/28; Secde, 32/16.

Kaynak :
Arif Aslan, Şeytan - Cin - Melek, Nesil Yayınları
Merak Ettikleriniz, Mehmet Dikmen - Adem Tatlı, Cihan Yayınları
Sorularlaİslamiyet
 
Allah Razı oLsun Abi Gerçekten Çok GüzeL PayLaşım.
Euzü BesmeLe Çekmeyi aLışkanLık HaLine Getirmemiz Lazım.
 
Teşekkürler abi..Besmele çekmek çok önemli ..
 
Besmele önemli ve en az onun kadar şükretmekte önemli.
Ağzınızda Elhamdülillah kelimesini eksik etmeyin her ne kadar
alışkanlık haline getirireniz halinize daima sabretmiş ve şükretmiş
olursunuz ve bereketiniz artar.
 
Bence Sadece ağızlar eğil kalpler de şükretmeye alışmalıdır.
 
Besmele önemli ve en az onun kadar şükretmekte önemli.
Ağzınızda Elhamdülillah kelimesini eksik etmeyin her ne kadar
alışkanlık haline getirireniz halinize daima sabretmiş ve şükretmiş
olursunuz ve bereketiniz artar.


kovulmuş olan şeytandan Allaha sığınmak için illa arapçamı bilmek gerek? Allah Türkçe bilmiyormu?

islam sadece araplaramı geldi islam sadece arapçamı olur?
 
kovulmuş olan şeytandan Allaha sığınmak için illa arapçamı bilmek gerek? Allah Türkçe bilmiyormu?

islam sadece araplaramı geldi islam sadece arapçamı olur?

Yürü Siyasete Buraya Hiç BuLaşma BuLandırma Bu GüzeL BöLümü
 
Lütfen Konu dışı msj atmayınız aksi halde msjlarınız silinecektir.
 
kovulmuş olan şeytandan Allaha sığınmak için illa arapçamı bilmek gerek? Allah Türkçe bilmiyormu?

islam sadece araplaramı geldi islam sadece arapçamı olur?

Cevap hakkımı kullanıyorum.

Namaz kılıyor musunuz?
Namazda ayetlerini hangi dilde okuyorsunuz?

Bazı arapça kelime/cümle Türkçe'ye tam çevrilemez.
Tıpki Türkçe deki bazı kelime/cümlelerin diğer dillere tam çevrilemediği gibi.
 
İnsanlar mı daha şeytan, şeytan mı daha şeytan?

..............Şeytandan Allah’a sığınmak, sadece normal insanlara mahsus bir şey değildir. Ondan Peygamberler, veliler ve salih kimseler de Allah’a sığınmışlar, dua ederek onun rahmet kapısını çalmışlardır........

Eyvallah innuendo, hakikatten çok önemli bir konuya değinmişsin. Hani bir laf var ya "sen kiminle dansettiğini sanıyorsun" diye. Ondan kimlerin dahi sakındığını ve bu çaba içinde sığınağı yalnız Allah' da (CC) bulduklarını düşündüğümüzde, "kalbini temiz tut yeter" felsefesindeki insanların ne büyük hata içinde olduklarını gördükçe üzülüyor insan. Düşmanı hafife almak ne büyük gaflet değil mi? Üstelik de insana yaklaşma şeklinin yüzde belki 90' ının rahmani olduğunu düşünürsek. Hadi öyle ya da böyle ettin bi şekilde yakanı kurtardın bunun elinden diyelim. Bu defa da şeytana 10 kat rahmet okutacak insan şeytanlar peşini bırakmıyor. Kahvehaneye çağıranlar mı istersin, bara - bilardoya çağıranlar mı istersin, kız peşine takılmak için arayanlar mı dersin, hafta sonu plaja inmek için ısrar edenler mi (soygun, hırsızlık, gasp, dolandırıcılığa bulaştıranları hiç saymıyorum bile) Toparlayacak olursak, sanki şeytandan daha çok şeytan insanlar potansiyel tehlike. Çünkü şeytan sadece fısıltı verip, aklını çelmeye çalışır. Ama insanoğlu o kadarla yetinmez, kendi gittiği yolda senin de koluna girer seni de oraya sürüklemeye çalışır, yani vücut dilini de kullanır. Bir besmele çekersin şeytan geçici olarak defolur gider de bu şeytan insanlardan nasıl yakayı kurtaracaz? İşte bana göre cevabı da burda; güzel dostlarımızın, birbirimizi Allah için sevdiğimiz arkadaşlarımızın sayısını arttırarak. Allah (CC), sabah namazına beraber gitmek için kapınıza gelen, bir yardım işi olduğunda ya da sebepsiz yere sırf Allah rızası için sizi arayan soran ve böylelikle şeytana karşı mücadelenizde size (ve bana da tabi) destek çıkacak arkadaşlarınızın sayısını arttırsın inşallah. Amin...
 
abiler bunu yazandan ALLAH razı olsun.gerçekten sıkıntılı bir anımda okudun çok iyi geldi.
 
"Bir gün bir mü'minin şeytanı ile bir kâfirin şeytanı karşılaşırlar. Kâfirin şeytanı yağlı, semiz, parlak ve temizdir. Mü'minin şeytanı ise, zayıf, pis, kirli ve çıplaktır. Kâfirin şeytanı, mü'minin şeytanına:
— Bu ne hâl? diye sorar. Mü'minin şeytanı:
— Ne yapayım, bir adama düştüm ki, adam yiyeceği zaman besmeleyi okur, ben aç kalırım. İçeceği zaman besmeleyi okur, ben susuz kalırım. Giydiği zaman elbiseyi besmele ile giyer, çıplak kalırım. Temizlendiği zaman besmele ile temizlenir, ben de pis kalırım, der. Bunun üzerine kâfirin şeytanı da:
— Ben öyle bir adam ile arkadaşım ki bunlardan hiçbirisine besmele getirmez. Yemesinde, içmesinde ve giymesinde ben kendisine ortak olurum, der." (Gazalî, İhyâ, III).

bu bölüm gerçekten etkileyici
 
Geri
Üst