poll1965
New member
Demokrasinin ve hukukun üstünlüğü ilkesinin bütün kurum ve kurallarıyla işlediği ülkelerde, başbakan, bakanlar ve milletvekilleri de dahil olmak üzere, hakkında rüşvet ve yolsuzluk iddiası olan seçilmişler ve atanmışlar derhal soruşturulur ve gerekirse yargılanırlar. Bu ülkelerde siyasi ahlak gereği hakkında soruşturma başlatılan atanmış ve seçilmişler, soruşturmanın sağlıklı yürümesi için görevlerini derhal bırakırlar. Bunun bir örneği İsrail’de yaşandı. İsrail başbakanı Ehud Olmert, hakkındaki rüşvet ve yolsuzluk iddiaları nedeniyle başbakanlıktan ve parti başkanlığından istifa edeceğini açıkladı. Ayrıca Olmert, İsrail polisi tarafından tam yedi kez sorgulandı. Ve artık Ehud Olmert başbakan değil.
Polisin, bizim başbakanı, bakanları ve öteki seçilmişler ile yüksek bürokratları sorgulaması haddine mi düşmüş... Bırakın sorgulamayı buna teşebbüs edenler derhal sürgüne gönderilir.
Başbakanımız sorgulamanın önünü açacağı yerde iddiaları gündeme getiren, haber konusu yapan basına olmadık hakaretler yağdırır, tehdit eder, boykot çağrısı yapar. Ve o hala başbakandır.
Sabah-ATV medya kuruluşu, başbakanın damadının genel müdür olduğu Çalık Grubuna göstermelik bir ihale ile satıldı, satış bedeli devlet bankalarından verilen krediyle ödendi. İhaleyi alan Çalık grubunun kasasından beş kuruş çıkmadı. Bu ihaleyi yapanlar görevlerinin başında, R.Tayyip Erdoğan'da hala başbakan.
Japonya’da, aralarında huzurevleri ve okulların da bulunduğu pek çok kuruluşa, Çin ve Vietnam’dan ithal edilen ilaçlı ve küflü pirinç gönderildiği ortaya çıkınca, Tarım Bakanı, bakanlık görevinden istifa etti.
Bizde Maliye Bakanı'nın oğlu için Gümrük Vergisi oranları düşürülür ama Maliye Bakanı hala Maliye Bakanı olarak görevini sürdürür. Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerde onlarca çocuk hayatını kaybeder, bunda bakanlığın hiç suçu olmaz ve sağlık bakanı büyük bir şevkle görevinin başındadır. AKP’nin iki numaralı adamı M.M.Dengir Fırat’ın ortağı ve yönetim kurulu üyesi olduğu şirketi hayali ihracat yapar ama o hala AKP’nin en muteber adamıdır. Başbakan hala R.Tayyip Erdoğan'dır.
Fransa'da eski başbakanlardan Pierre Beregovoy, bir arkadaşından aldığı ve geri ödediği borç yüzünden hakkında çıkarılan söylentilere dayanamayarak 1993 yılında intihar etmişti.
Bizde yolsuzluk iddiasını bırakın, yolsuzluk yaptığı mahkeme kararıyla tescil edilmiş eski başbakanlar birer milli kahramandır. Taraftarları "Türkiye seninle gurur duyuyor" diye slogan atar. Ve onlar hala muteber kişilerdir.
Bir gazetede okumuştum. Yıllar önce, sanıyorum Tokyo'nun su işleri müdürü haber vermeden şehrin suyunu kestiği için intihar etmişti.
Bizde şehrin suyunu kesen, yolsuzluk yapan, rüşvet alan su işleri müdürleri ödüllendirilir ve hemen ilk seçimde milletvekili yapılarak dokunulmazlık zırhına sarılır ve onlar hala milletvekilidir.
Demokrasinin bütün kurum ve kurallarıyla işlediği ülkelerde bir milletvekilinin rüşvet aldığının belgelendirilmesi halinde o kişi derhal yargılanır, cezalandırılır. Bundan sonra bırakın milletvekilliğini artık bir siyasi partiye üye bile yapılmaz.
Bizde rüşvet aldığı belgelendirilen milletvekili yargılanamaz. Yargılanamadığı gibi bir dahaki seçimde tekrar milletvekili olması garantidir. Rüşvet aldığı belgelendirilen AKP milletvekili Şaban Dişli yargılanamamaktadır. O hala milletvekili ve R.Tayyip Erdoğan'da başbakandır.
Gelişmiş demokrasilerde ve siyasi ahlakın üst seviyede olduğu ülkelerde hakkında yolsuzluk yaptığı, kamuoyunu yanılttığı, kara para kuryeliği, dolandırıcılık yaptığı iddiası olan bürokratlar önce görevinden alınır ve sonra yargılanır.
Bizde hakkında yolsuzluk, kara para aklama kuryeliği yaptığı ve Almanya'da vatandaşları ve Alman devletini dolandırdığı iddiasıyla dava açılmış olan RTÜK Başkanı Zahit Akman, kanun değişikliği yapılarak koruma altına alınır; yargılanmasının önü kesilir ve o hala RTÜK başkanıdır. Ve R.Tayyip Erdoğan'da onun en büyük destekçisidir ve hala başbakandır.
Türkiye Cumhuriyeti'nin en yüksek mahkemesi tarafından Cumhuriyetin temel niteliklerinden laiklik karşıtlığının odağı olduğuna karar verilen AKP, hala Türkiye Cumhuriyetini yönetmektedir. Ve “demokrasi bizim için amaç değil araçtır” diyen R.Tayyip Erdoğan hala başbakandır.
Belediye başkanlığı yaptığı yıllarda usulsüzlük yaptığı için hakkında ondan fazla soruşturma dosyası bulunan ve milletvekili dokunulmazlığı olduğu için soruşturulamayan, milleti kin ve nefret duygularıyla kışkırtmaktan ceza alan R.Tayyip Erdoğan hala bu ülkenin başbakanıdır.
Bu şartlar altında Türkiye’nin çağdaş bir hukuk devleti olması, yolsuzluk ve rüşvetin yaygın olduğu ülkeler arasından çıkıp gelişmiş, çağdaş ülkeler arasında yerimizi almayı daha çok bekleriz. Ne dersisniz?
http://www.turkforum.net/showthread.php?t=737491
