Türk Silahlı kuvvetlerine, başka bir deyimle millete yapılan taciz altında yatan gerçekler
ortaya çıkmaya başladı. Aklıselim insanlar, olup bitene baktıkça “meğer bundanmış”
demeye başladı. Tuncer Kılıç’ın yıllar önce yaptığı “AB ve NATO’nun dışında yeni arayışlar gerekir”
mealindeki sözleri birilerine göre büyük yanlıştı. 367 engeline takılan AKP İktidarının sürdürülmesi
çabası sırasındaki “Cumhuriyet Mitingleri” ile aynı anda “Ümraniye Soruşturması” başladı.
Şimdi vatandaş nasıl “normal dava” statüsüne yerleştirsin olup biteni.
Nerede ise son on yılın tüm AB ve ABD muhalifleri, “Roman Mafyası” ile aynı kazana atıldı.
Başbakan “Temiz Eller” diyor, ayaklar kirli, kokusundan durulmuyor. Temiz ellerse herkesin
eli temiz olmalı. Dokunulmazlıklar kalkmalı, herkese dokunulmalı.
Albay Abdülkerim Kırca’nın vefatı ile şu kanaat iyice yerleşti topluma.
“Allah Medyanın şerrinden korusun”
Tetikçi medya “dana hırsızı” PKK itirafçısının sözleri ile bir hayatı çekilmez hale getirdi.
Albay intihar etti. Aynı durum, süregelen “Ergenekon” içinde geçerlidir. Star başta olmak
üzere Albay Kırca’ya yargısız infaz yapanlar, şu noktadalar. “başkası da yazmıştı”.
Yanlış bir hareketin savunması olmaz, başkaları da yazmıştı demek hiç olmaz. Star
gazetesi somut hangi delile ulaşmıştır ki, şerefli bir gaziyi “PKK’lı İtirafçının”
sözleri ile vurmuştur.
“Asit kuyularına atılan insan” yalanı ile hem asker bölgeden sürülmek isteniyor,
hem de yerel halka nefret aşılanıyor. İnanmayan, bölgedeki yerel gazeteleri okusun
ne dediğimi daha iyi anlar. TRT 6’yı “Kürt” varlığını kabul ettirmek olarak görüyorlar.
Bu işleri “ülke birliği” için başlattığını söyleyenler yanlış hesap yapmış, buradan ilân ediyorum.
Albay’ın ölümünden ders almayan tetikçi medya, cenaze töreninde de tacizi sürdürdü.
“Genelkurmay Jitem’ci albayın cenazesinde”
Daha öncede “Sezer”in albaya nişan takarken ki görüntüleri ile de başka mesajlar veriliyordu.
Yani “devlet katil albayı ödüllendirmiş” manasına gelen o söylemler, PKK ile girdiği çatışmada
tekerlekli sandalyeye mahkum olmuş Albay Kırca’yı muhtemeldir ki canından bezdirdi.
İtirafçı PKK’lının sözleri ile yargısız infaz yapan Star Gazetesi,
PKK’lıların yapamadığını albaya yapmaya başarmıştır.
Bölgede görev yaptıkları sürece, “Bölge Valisine” bağlı oldukları- hukuktan ayrılmadıkları
ifadesinden sonra da Star’ın iflâh olacağını beklemek boşa. Yavru Taraf Gazetesi gibi davranan
Star’ın, başyazarı Mehmet Altan. Bu manada kardeşi Ahmet Altan’dan daha başarılı olmuştur.
Altans biraderleri kutlayan kutlasın artık.
Medya “Tuncay Güney delisi” ve dana hırsızı PKK itirafçılarının söylediklerine itibar edip,
sızdırılan bilgilerle yargısız infazı bundan böyle eskisi kadar rahat yapamayacak demek zor.
Yinede de içimden bir ses Albay Abdülkerim Kırca’nın ölümü, milât olacak diyor.
http://www.sonsayfa.com/Kose-Yazarlari-neval-kavcar-48.html
ortaya çıkmaya başladı. Aklıselim insanlar, olup bitene baktıkça “meğer bundanmış”
demeye başladı. Tuncer Kılıç’ın yıllar önce yaptığı “AB ve NATO’nun dışında yeni arayışlar gerekir”
mealindeki sözleri birilerine göre büyük yanlıştı. 367 engeline takılan AKP İktidarının sürdürülmesi
çabası sırasındaki “Cumhuriyet Mitingleri” ile aynı anda “Ümraniye Soruşturması” başladı.
Şimdi vatandaş nasıl “normal dava” statüsüne yerleştirsin olup biteni.
Nerede ise son on yılın tüm AB ve ABD muhalifleri, “Roman Mafyası” ile aynı kazana atıldı.
Başbakan “Temiz Eller” diyor, ayaklar kirli, kokusundan durulmuyor. Temiz ellerse herkesin
eli temiz olmalı. Dokunulmazlıklar kalkmalı, herkese dokunulmalı.
Albay Abdülkerim Kırca’nın vefatı ile şu kanaat iyice yerleşti topluma.
“Allah Medyanın şerrinden korusun”
Tetikçi medya “dana hırsızı” PKK itirafçısının sözleri ile bir hayatı çekilmez hale getirdi.
Albay intihar etti. Aynı durum, süregelen “Ergenekon” içinde geçerlidir. Star başta olmak
üzere Albay Kırca’ya yargısız infaz yapanlar, şu noktadalar. “başkası da yazmıştı”.
Yanlış bir hareketin savunması olmaz, başkaları da yazmıştı demek hiç olmaz. Star
gazetesi somut hangi delile ulaşmıştır ki, şerefli bir gaziyi “PKK’lı İtirafçının”
sözleri ile vurmuştur.
“Asit kuyularına atılan insan” yalanı ile hem asker bölgeden sürülmek isteniyor,
hem de yerel halka nefret aşılanıyor. İnanmayan, bölgedeki yerel gazeteleri okusun
ne dediğimi daha iyi anlar. TRT 6’yı “Kürt” varlığını kabul ettirmek olarak görüyorlar.
Bu işleri “ülke birliği” için başlattığını söyleyenler yanlış hesap yapmış, buradan ilân ediyorum.
Albay’ın ölümünden ders almayan tetikçi medya, cenaze töreninde de tacizi sürdürdü.
“Genelkurmay Jitem’ci albayın cenazesinde”
Daha öncede “Sezer”in albaya nişan takarken ki görüntüleri ile de başka mesajlar veriliyordu.
Yani “devlet katil albayı ödüllendirmiş” manasına gelen o söylemler, PKK ile girdiği çatışmada
tekerlekli sandalyeye mahkum olmuş Albay Kırca’yı muhtemeldir ki canından bezdirdi.
İtirafçı PKK’lının sözleri ile yargısız infaz yapan Star Gazetesi,
PKK’lıların yapamadığını albaya yapmaya başarmıştır.
Bölgede görev yaptıkları sürece, “Bölge Valisine” bağlı oldukları- hukuktan ayrılmadıkları
ifadesinden sonra da Star’ın iflâh olacağını beklemek boşa. Yavru Taraf Gazetesi gibi davranan
Star’ın, başyazarı Mehmet Altan. Bu manada kardeşi Ahmet Altan’dan daha başarılı olmuştur.
Altans biraderleri kutlayan kutlasın artık.
Medya “Tuncay Güney delisi” ve dana hırsızı PKK itirafçılarının söylediklerine itibar edip,
sızdırılan bilgilerle yargısız infazı bundan böyle eskisi kadar rahat yapamayacak demek zor.
Yinede de içimden bir ses Albay Abdülkerim Kırca’nın ölümü, milât olacak diyor.
http://www.sonsayfa.com/Kose-Yazarlari-neval-kavcar-48.html