Zülfü Livaneli
Bu kafa nasıl bir kafadır ki her baktığı şeyde cinsellik görür?
Nasıl bir sapıklıktır ki her olayı belden aşağı yorumlar?
İnsanın aklı almıyor.
Demek ki bunlar yoldan geçen kadınları gördükleri zaman akıllarına hemen başka şeyler geliyor.
Bir arkadaşlarının eşi ya da kız kardeşiyle karşılaştıklarında karanlık arzuları depreşiyor.
Taştan yontulmuş bir heykele bakarken cinsel heyecanlar duyuyorlar.
Ölüme bile bu açıdan bakıyorlar.
Nekrofil midirler, nedirler?
***
Ankara’daki gaz müdürünün, yedi gencimizin ölümüyle sonuçlanan faciada bile aklına böyle şeyler gelmesi nasıl bir ruh durumunu işaret ediyor sizce?
Normal mi?
Yoksa hemen tanı ve tedavi için bir kliniğe danışılması gereken bir durum mu?
***
Bu kafa korkunç.
Kadınla erkek arasında hiçbir arkadaşlığın, hiçbir başka ilişkinin var olamayacağını düşünen bir hastalık durumu.
Demek ki ellerine fırsat geçirseler neler yapacaklar.
Zaten ne yapacaklarını, 14 yaşında kıza saldıran yaşlı başlı muhafazakâr (!) örneğinde görmedik mi?
Kadınla erkek arasında elbette cinsellik boyutu vardır. Ama hayata sadece ama sadece bu açıdan bakmak ne anlama geliyor?
***
Benim en çok hayret ettiğim şey, bu insanların nereden çıktığı.
Yabancılar bize “Zaten buydunuz” diyorlar.
Türkiye’yi hep bu gözle gördükleri için hiçbir değişim olmadığını öne sürüyorlar.
Biz de onlara “Hayır” diyoruz. “İnanın, Türkiye böyle değildi. Ne köylüsü buna benzerdi, ne kentlisi. Ne zengini böyleydi, ne yoksulu. Bunlar yeni bir güruh. Nerelerde yetiştiler, hangi köşelerden çıktılar bilinmez. Ama eskiden marjinallerdi, şimdi Türkiye’yi ele geçirmiş durumdalar.”
***
Böyle adamları anlayamıyoruz biz ve hiçbir zaman anlayamayacağız.
Din iman diyorlar ama gözleri dünya malında, dünya saltanatında.
Çalıyorlar, çırpıyorlar, her türlü melanetin altına imza atıyorlar.
Bir başka dünyanın yaratıkları.
Ve bana kalırsa dindarlıkla uzaktan yakından ilişkileri yok.
Öyle görünmeyi tercih ediyorlar ama en uzak oldukları şey İslâm dini.
Son yirmi senenin yetiştirdiği tuhaf, anlaşılmaz, ahlaki değerleri son derece düşük insanlar.
Genç ölümler karşısında bile cinsellik düşünecek kadar alçalmış bir ruha sahipler.
Ne yapalım ki mercimek akıllı insanlar bu gidişe yeşil ışık yaktılar. (Biliyorsunuz zengin, ünlü, aydın, akademisyen, holding sahibi, gazeteci vs. olmak mercimek akıllı olmaya engel değil.)
Türkiye ya bu kafadan kurtulup kendine gelecek ya da “Elveda!”
http://www.yazarx.com/FGuncel/zulfu-livaneli/04-01-2009/olume-bile-saygilari-yok/66866.aspx
Bu kafa nasıl bir kafadır ki her baktığı şeyde cinsellik görür?
Nasıl bir sapıklıktır ki her olayı belden aşağı yorumlar?
İnsanın aklı almıyor.
Demek ki bunlar yoldan geçen kadınları gördükleri zaman akıllarına hemen başka şeyler geliyor.
Bir arkadaşlarının eşi ya da kız kardeşiyle karşılaştıklarında karanlık arzuları depreşiyor.
Taştan yontulmuş bir heykele bakarken cinsel heyecanlar duyuyorlar.
Ölüme bile bu açıdan bakıyorlar.
Nekrofil midirler, nedirler?
***
Ankara’daki gaz müdürünün, yedi gencimizin ölümüyle sonuçlanan faciada bile aklına böyle şeyler gelmesi nasıl bir ruh durumunu işaret ediyor sizce?
Normal mi?
Yoksa hemen tanı ve tedavi için bir kliniğe danışılması gereken bir durum mu?
***
Bu kafa korkunç.
Kadınla erkek arasında hiçbir arkadaşlığın, hiçbir başka ilişkinin var olamayacağını düşünen bir hastalık durumu.
Demek ki ellerine fırsat geçirseler neler yapacaklar.
Zaten ne yapacaklarını, 14 yaşında kıza saldıran yaşlı başlı muhafazakâr (!) örneğinde görmedik mi?
Kadınla erkek arasında elbette cinsellik boyutu vardır. Ama hayata sadece ama sadece bu açıdan bakmak ne anlama geliyor?
***
Benim en çok hayret ettiğim şey, bu insanların nereden çıktığı.
Yabancılar bize “Zaten buydunuz” diyorlar.
Türkiye’yi hep bu gözle gördükleri için hiçbir değişim olmadığını öne sürüyorlar.
Biz de onlara “Hayır” diyoruz. “İnanın, Türkiye böyle değildi. Ne köylüsü buna benzerdi, ne kentlisi. Ne zengini böyleydi, ne yoksulu. Bunlar yeni bir güruh. Nerelerde yetiştiler, hangi köşelerden çıktılar bilinmez. Ama eskiden marjinallerdi, şimdi Türkiye’yi ele geçirmiş durumdalar.”
***
Böyle adamları anlayamıyoruz biz ve hiçbir zaman anlayamayacağız.
Din iman diyorlar ama gözleri dünya malında, dünya saltanatında.
Çalıyorlar, çırpıyorlar, her türlü melanetin altına imza atıyorlar.
Bir başka dünyanın yaratıkları.
Ve bana kalırsa dindarlıkla uzaktan yakından ilişkileri yok.
Öyle görünmeyi tercih ediyorlar ama en uzak oldukları şey İslâm dini.
Son yirmi senenin yetiştirdiği tuhaf, anlaşılmaz, ahlaki değerleri son derece düşük insanlar.
Genç ölümler karşısında bile cinsellik düşünecek kadar alçalmış bir ruha sahipler.
Ne yapalım ki mercimek akıllı insanlar bu gidişe yeşil ışık yaktılar. (Biliyorsunuz zengin, ünlü, aydın, akademisyen, holding sahibi, gazeteci vs. olmak mercimek akıllı olmaya engel değil.)
Türkiye ya bu kafadan kurtulup kendine gelecek ya da “Elveda!”
http://www.yazarx.com/FGuncel/zulfu-livaneli/04-01-2009/olume-bile-saygilari-yok/66866.aspx