'Mersin'i CHP'den alacağız'

R.T.E

Banned
Katılım
10 Eki 2008
Mesajlar
431
Reaction score
0
Puanları
0
DEVLET Bakanı Kürşad Tüzmen, iyi bir adayla yerel seçimlerde CHP'nin elinden Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı alacaklarını söyledi. Bakan Tüzmen, adaylık için kendi adının geçmesini ise "Dedikodu" olarak yorumladı.

Mersin'de AKP Tarsus ilçe teşkilatının 3'üncüolağan genel kuruluna katılan Devlet Bakanı ve Mersin Milletvekili Kürşad Tüzmen, Tarsus'a ilk geldiğinde `3 T' sözü verdiğini, ticaret ve taşımacılığı geliştirdiklerini, şimdi sıranın turizme geldiğini söyledi. Tarsus- Kazanlı sahil bandı projesinin yakında hayata geçirileceğini söyleyen Bakan Tüzmen, "Burada 10 bin yatak kapasiteli tesisler yapılacak ve en az 5 bin kişiye iş istihdamı sağlanacak. Tarsus'un Karboğazı bölgesi turizme kazandırıldı. Burada kayak pistleri yapılıp Mersin ve Tarsuslular'ı kayakla tanıştıracağız. Turizm çalışmalarımız yakında meyvesini verecek" dedi.

"Tarsus'a havaalanı yaptıracağız" müjdesini veren Bakan Tüzmen, şunları söyledi:

"Bu havaalanı Adana ile Mersin'in arasında olacak. Adı da herkesi kucaklayacak olan Çukurova Havaalanı olacaktır. Buraya herkes sahip çıkacaktır, bu sayede taşımacılık ve turizm gelişecektir."

`MERSİN'İ DE ALACAĞIZ'
CHP'li Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin 9 yıldır çöp sorununu çözemediğini iddia eden Bakan Tüzmen, kendilerinin kısa sürede belediyenin yapamadığı bu görevi üstlenip çöp sorunun çözdüklerini iddia etti. İsminin adaylık için geçmesinin dedikodu olduğunu da ifade eden Tüzmen, "Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na benim adımı verenler dedikodu üretiyor. Oraya çok temiz ve dürüst bir arkadaşımızı aday gösterip seçimleri sizlerin desteği ile alacağız" diye konuştu.

Tarsus Spor Salonu'nda yapılan AKP Tarsus İlçe kongresinde tek listeyle gidilen seçimde mevcut Başkan Yusuf Temel yeniden başkanlığa getirildi.


http://haber.gazetevatan.com/haberd...9&tarih=16.11.2008&Newsid=209048&Categoryid=9
 
izmiri almaktan vazgeçtiler herhalde

ne sanıyo bunlar kendini, oğullarına gemicikmi alıyorlar
 
El Tüzmen


getimageV2.asp




Gümrük yolsuzlukları ve akaryakıt kaçakçılığı ile ilgili yazıları nedeniyle, Sabah gazetesindeki görevine TMSF tarafından son verilen Aydın Ayaydın, iddialarını belgeleriyle ortaya koyuyor. Kitapta yer verilen yazılar, Bakan Tüzmen’e bağlı gümrüklerde yaşanan olayları gün ışığına çıkarırken, öte yandan Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından uygulamaya sokulan Dahilde İşleme Rejimi uygulaması ile haksız yere bazı kişi ve kurumlara büyük rantlar sağlandığını gözler önüne seriyor. Kitap ayrıca, Türkiye-Irak arasında petrol ürünlerinin nakline ilişkin içeriği gün ışığına çıkmayan kimi anlaşmalarla bazı terör örgütlerine rant sağlandığı iddialarını da içeriyor. S


Sabah Gazetesinden Kürşat Tüzmen'in zoru ile kovulduğunu anlatan kitabı ile gündemde olan Aydın Ayaydın'ın kitabı meclis'te soru önergesi oldu. CHP grup başkan vekili Kemal Anadol, Meclis başkanlığına verdiği soru önergesi ile Başbakan'ın yanıtlaması isteği ile Aydın Ayaydın'ın kovulma nedeninin de aralarında bulunduğu 11 soru yöneltti.
Kitap, gümrük yolsuzlukları ve akaryakıt kaçakçılığı ile ilgili yazıları nedeniyle, Sabah gazetesindeki görevine TMSF tarafından son verilen Aydın Ayaydın, iddialarını belgeleriyle ortaya koyuyor. Kitapta yer verilen yazılar, Bakan Tüzmen’e bağlı gümrüklerde yaşanan olayları gün ışığına çıkarırken, öte yandan Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından uygulamaya sokulan Dahilde İşleme Rejimi uygulaması ile haksız yere bazı kişi ve kurumlara büyük rantlar sağlandığını gözler önüne seriyor. Kitap ayrıca, Türkiye-Irak arasında petrol ürünlerinin nakline ilişkin içeriği gün ışığına çıkmayan kimi anlaşmalarla bazı terör örgütlerine rant sağlandığı iddialarını da içeriyor.


El Tüzmen

CHP Grup Başkan vekili Kemal Anadol'un meclis başkanlığına sunduğu ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ın yanıtlamasını istediği sorular şu şekilde;

1- Şevket Ilgaç'a ilişkin bugüne kadar hangi tarihlerde dava açılmıştır. Bu davaların konusu ve sonuçları nedir?
2- Adı geçen hakkında bugüne kadar hangi tarihlerde ve konularda idari soruşturma açılmıştır? Bu idari soruşturmaların sonuçları ne olmuştur?
3- Şevket Ilgaç'ın Irak'ta görev yaptığı dönemde Türkiye ile Irak arasında akaryakıta ilişkin yapılan anlaşmalarda sorunlar yaşandığı ve kamunun zarara uğratıldığına ilişkin iddialar doğru mudur? Bu konuda herhangi bir inceleme başlatılmış mıdır? Eğer başlatıldı ise, bu incelemelerin sonuçları ne olmuştur?
4- Şevket Ilgaç hangi tarihte Anlaşmalar Genel Müdürlüğü makamına veaklet etmekle görevlendirilmiştir? Adı geçenin Genel Müdürlüğe asaleten atanmamasının gerekçesi nedir?
5- Şevket Ilgaç'ın Genel Müdürlüğe atanmasına ilişkin herhangi bir kararname 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer döneminde köşke gönderilmiş midir? Eğer gönderildi ise, adı geçenin Genel Müdürlüğe atanması hangi gerekçe ile geri çevrilmiştir?
6- Şevket Ilgaç'ın Genel Müdürlüğe atanmasına ilişkin herhangi bir kararname 60. hükümet döneminde Başbakanlığa gönderilmiş midir? Eğer gönderildi ise hangi tarihte gönderlmiştir ve sonucu ne olmuştur?
7-TMSF ile ilgili serbest bölge izin belgesinin onay için Kürşat Tüzmen'in imzasını beklediğine ilişkin iddalar doğru mudur? Eğer doğru ise izin belgesi hangi tarihte onaya gönderilmiştir ve onaydan çıkmamasının gerekçeleri nedir?
8- Aydın Ayaydın'ın 25 Ekim 2007 tarihli köşe yazısından sonra Kürşat Tüzmen'in TMSF Başkanı Ahmet Ertürk'ü arayarak Aydın Ayaydın'ın görevine son verilmez ise, serbest bölge izin belgesini imzalamayacağı şeklinde tehdit ettiği doğru mudur?
9- aydın Ayaydın'ın görevine son verilmesinin gerekçeleri nedir?
10- Yolsuzluk iddialarını dile getiren bir köşe yazarının işine son verilmesi Anayasadaki basın özgürlüğü ve Partinizin kullandığı demokrasi söylemleri ile bağdaşmakta mıdır?
11-TMSF'nin el koyduğu basın organlarında iktidar yanlısı bir yayın çizgisi izlenmesi, bu çizgiye aykırı davrananların işlerine son verilmesi bir iktidar politikası mıdır?


Basından
"El Tüzmen" yok satıyor. Prof. Dr. Aydın Ayaydın'ın kaleminden gümrüklerde yaşanan olaylar..

25.12.2007 14:04



Sabah Gazetesi'ndeki yazılarına son verilen Prof. Dr. Aydın Ayaydın iddialarını kaleme aldığı kitabında belgeleriyle ortaya koyuyor. Ayaydın kitabında Sabah'ta yaşadıklarını da anlatıyor.
Sayfalar arasında gümrüklerde yaşanan olaylar, "Dahilde İşleme Rejimi" ile zengin edilen firmalar, petrol naklinde terör örgütüne sağlanan avantajlar vs anlatılıyor...
Kitapta ayrıca Sabah Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ergun Babahan’ın, yazarlara telefonunuz dinleniyor uyarısı ve yankıları ile Sabah gazetesinde yaşanan ilginç olaylar yer alıyor. Kitap, bütün kitapçılarda satışa sunuldu ve ilk günden tükendi.




Kaynak: http://www.haberturk.com/haber.asp?id=48955&cat=190&dt=2007/12/25






Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen hakkında, CIA raporuyla 4 firmaya çıkar sağladığı gerekçesiyle Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından soruşturma başlatıldı.
Başbakanlık Teftiş Kurulu (BTK), Akaryakıt Kaçakçılığı Komisyonu'nda ismi verilmeden suçlanan Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen hakkında, dış ticaret müsteşarı olduğu dönemle ilgili olarak, 'görevi kötüye kullanmak'tan soruşturma başlattı. Tüzmen, sınır ticareti kapsamında 4 firmaya (Öz Ortadoğu, Ram Dış Ticaret, Tekfen ve kamu ortaklığı da bulunan TPİC) 2.7 milyon ton ham petrol ithalat izni vererek, bu şirketlere 123 milyon dolar çıkar sağlamakla suçlanıyor.

Akaryakıt Kaçakçılığı Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan ve bazı siyasetçiler ile bürokratların suçlandığı rapor, geçen yıl haziran ayında TBMM Başkanlığı'na sunulmuştu. Komisyon Başkanı Vahit Kiler, raporun sonuç kısmında soruşturma yapılması istenilen konuları 13 Şubat 2006 tarihinde Başbakanlık Teftiş Kurulu'na bildirdi.

Bu kapsamda, dönemin Dış Ticaret Müsteşarı Tüzmen için de soruşturma açılması gerektiği bildirildi. Bu konudaki raporda şu ifadeler yer aldı: "Ham petrol ticaretinde, özel firmalara çıkar sağlanarak devleti zarara uğratmaları nedeniyle 1999-2001 döneminde görevli Dış Ticaret Müsteşarı, Anlaşmalar Genel Müdürü, İhracat Genel Müdürü ve Bağdat Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri haklarında görevi kötüye kullanmaktan soruşturma açılması gerekir."

Koroğlu'nun ifadesine dayandırıldı
Tüzmen hakkındaki suçlamanın kaynağını Başbakanlık eski Müsteşarı Füsun Koroğlu'nun komisyona verdiği ifade oluşturdu. Koroğlu, Tüzmen'in, Irak'ta İngilizce bir anlaşma imzalayarak sınır ticareti kapsamında ham petrol ithalat izni çıkardığı dört şirkete çıkar sağladığını söyledi. Bu anlaşmadaki firma isimleri için Tüzmen imzalı yazıya dayanılarak, Başbakanlık Kararnamesi hazırlandığını belirten Koroğlu, 4 firma isminin neye göre belirlendiğinin bilinmediğini ifade etti.

Başbakan talimat verdi
Bürokratlarla ilgili inceleme yapılması istemiyle 13 Şubat'ta Vahit Kiler imzasıyla Başbakanlık Teftiş Kurulu'na gönderilen yazının, işlem yapılmadan bekletilmesi üzerine konu, AKP'nin 10 - 11 Mart tarihleri arasında Kızılcahamam'da yaptığı toplantıda ele alındı. Erdoğan, burada Kiler'le bir görüşme yaptı. Ardından müfettişler konuyla ilgili inceleme başlattı. Erdoğan daha sonra konuyla ilgili yedi bakana, 'raporun gereğinin yapılması' talimatını da verdi.
Suçlanan bir başka isim de dönemin dış dicaretten sorumlu Devlet Bakanı Tunca Toskay oldu. Toskay için Meclis soruşturması açılması istendi.

Komisyon anlaşmayı CIA raporunda gördü

Akaryakıt Kaçakçılığı Araştırma Komisyonu, Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan istenmesine rağmen alınamayan; dönemin Müsteşarı Kürşad Tüzmen'in, Irak Petrol Bakanı Amer M. Rashid ile imzaladığı ve dört şirkete 2.7 milyon ton ham petrol ithalatı imkânı tanıyan 16 Ocak 2000 tarihli gizli anlaşmayı CIA'in raporunda buldu.
Irak'la ilgili olarak hazırlanan Eylül 2004 tarihli raporun Türkiye ile ilgili bölümleri Türkçe'ye çevrilerek çalışmalarda kullanılmasına rağmen, Tüzmen imzalı belgelerin, resmi yazıyla istenmediği için komisyon raporunda deliller bölümüne konulmadığı belirtildi.

Başka kaynaklar
Sınır ticaretini düzenleyen 1998 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı Kararnamesi'nin kapsamında yapılan ham petrol ithalatı ile ilgili uygulama görevi dönemin Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan Sorumlu Devlet Bakanı Tunca Toskay'a verilmişti.
Dış Ticaret Müsteşarlığı da Tüpraş tarafından alımı yapılacak ham petrol için şirket isimlerini belirledi. Sınır ticareti kapsamında ham petrol ithalatını araştıran Akaryakıt Kaçakçılığı Araştırma Komisyonu, 2000 yılında ithalat izni verilen dört şirketin isminin hangi kriterlere göre belirlendiğini tespit edemedi. İstenmesine rağmen Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan bu konudaki yazışmaların örnekleri alınamadı. Komisyon raporunda da bu belgelere başka kaynaklardan ulaşıldığını yazmakla yetindi.

Haber: Nedim Şener/Milliyet

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=18258/Tuzmene-yolsuzluk-soku


Ankara- Dış Ticaret Müsteşarı olduğu dönemde Eximbank' tan EGS Dış Ticaret'e 64 milyon YTL usulsüz kredi verip Hazine'yi zarara uğratmakla suçlanan Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen hakkında 42 gün içinde savcılık soruşturması açılmadığı takdirde, suçlama zaman aşımına girecek.

VATAN'ın ortaya çıkardığı BDDK murakıp raporunda Tüzmen hakkında usulsüz kredi vererek Hazine'yi zarara uğrattığı iddiasıyla eski Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 508 ve 510. maddelerine göre 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılması isteniyor. Suçlama Dış Ticaret Müsteşarlığı yaptığı dönemle ilgili olduğundan, Tüzmen hakkında soruşturma açılması için Başbakan Erdoğan'ın izni gerekiyor. Ancak yargılanması önünde zaman aşımı engeli de var.

Zaman aşımı süresi 5 yıl
Tüzmen'in işlediği iddia edilen suçun tarihi 6 Nisan 2001. Raporda "Firmaya 6.4.2001'de temerrüde düştüğü kredilerini geri ödediği tutarda kredi tutarına ilave olarak yaklaşık 11 milyon YTL kredi kullandırılmıştır" denildi. Ek kredinin ödendiği tarih işlendiği iddia edilen suçun 'tamamlanma tarihi' olarak kabul ediliyor. TCK'nın 103. maddesine göre 'fiilin tamamlandığı tarih7 suç tarihi olarak kabul ediliyor. Suç tarihi yeni TCK'nın yürürlüğe girdiği 1 Haziran 2005'ten önce olduğu için sanığın lehine olan eski TCK uygulanacak. Eski TCK'nın 102/4. maddesine göre, 5 yıl içinde dava açılmadığı takdirde zaman aşımı doluyor.

6 Nisan'a kadar, suçlanan Eximbank yöneticilerinden biri hakkında soruşturma açılırsa TCK'nın 106. maddesine göre zamanaşımı bu suçu işlediği iddia edilen herkes açısından kesilecek. Ancak bu durumda zaman aşımı süresi 2.5 yıl daha uzayabilecek. TCK'ya göre dava zaman aşımı süresi kesilirse, en fazla sürenin yarısı kadar uzayabiliyor. 5 yıllık zaman aşımını kesen gelişme olursa davanın 7.5 yıl içinde sonuçlanması gerekiyor. Hukukçulara göre, 42 gün içinde başka bir sanıkla ilgili dava açılsa bile 2.5 yılda sonuçlanması 'düşük ihtimal'.

AKP savunamadı
AKP'li yönetici ve milletvekilleri TüzmenTe ilgili iddialar karşısında "Bilgimiz yok, raporları okumadık, ayaküstü olmaz" şeklinde gerekçeler belirterek, yorum yapmaktan kaçındılar. Tüzmen'e tepkili AKP'liler ise, parti yönetimini kızdırmamak için tepkilerini dile getirmek istemediler ancak Tüzmen'in savunmasını eleştirdiler.

Parti içi hesaplaşma
Bir grup AKP milletvekili ise, isimsiz olarak yazılmak kaydıyla VATAN'a şu görüşleri dile getirdiler:

"Biz bakanlarımızın yolsuzluk, usulsüzlük ve adam kayırma haberlerini okumaktan artık bıktık. Burada da iş açık ve net. Başbakan talimat vermiş, müfettişler soruşturmuş, murakıplar da raporla olayı belgelemiş. Bütün bunların üzerine herhalde gereken yapılır. Gerekeni yapması gereken burada öncelikle Bakan'dır. Bekliyoruz. Bakan sanki parti içi hesaplaşmalara gönderme yapıyor. Ama unutmamak ki, hangi dönem yapılırsa yapılsın yolsuzluğun tövbesi olmaz'

Muhalefet: Mertçe dokunulmazlığının kaldırılmasını talep etsin
* Haluk Koç (CHP Grup Başkanvekili): VATAN'ın haberi Erdoğan'ın sırtındaki yolsuzluk küfesinde Unakıtan'ın yanında Tüzmen'in de oturduğunu gösteriyor. Bu küfede daha çok isim olacak. Başbakan herhalde bir yerde pes diyecek.

* Mustafa Özyürek (CHP Genel Başkan Yardımcısı):Tüzmen'in dokunulmazlığı olduğu için yargılanması mümkün değil. Kürşad Bey gidip yargıda aklansın. Bunun için de mertçe Başbakan'dan dokunulmazlığının kaldırılmasını talep etsin.

Şener: Raporu kimin sızdırdığını bilmiyorum
Tüzmen, bir ara sinirlenerek "Bu dosyanın tamamlandığını ben bile bilmiyorum, gazeteden öğreniyorum. Neden şimdi çıkıyor bu iddialar?" dedi. Tüzmen, kendisini Başbakan Yardımcısı Şener'in aradığını ve "Raporu kimin sızdırdığını bilmiyorum" dediğini, kendisinin de "Canın sağolsun" diye yanıt verdiğini söyledi.

http://www.habervitrini.com/haber.asp?id=210822

Bence de çok temiz ve dürüst bir arkadaşımızı aday göstermeliyiz...
Kürşat beyin ismi sadece dedikodudur...
 
Yahu bu AKP lilerde hiç insaf yok

düştüler CHP nin peşine elleinde zaten bir kaçtane belediye kalmış. Onlarıda ellerinden alıp CHP yi

iyice belediyesi olmayan parti konuma düşürecekler
:)
 
KaranLık;3730627' Alıntı:
:D kabus görüyo simdi ama 30 mart sabahı gerçek olucak kabusu...
sadece mersin değil d.bakırda alınıcak....
ne kadar kokuyolarya ülkenin ileriye gitmesinden...

iLeriye mi gidio :D ayy bayıLajjjjaMM :D

aç gözünü ; ) baq düştün yine imf yollarına sürünüosun :hhmanD ne iLerisi :D oLdun yerde biLe saymıosun sen =) akp yüzünden geriLemekteyiz maalesef...

Yahu bu AKP lilerde hiç insaf yok

düştüler CHP nin peşine elleinde zaten bir kaçtane belediye kalmış. Onlarıda ellerinden alıp CHP yi

iyice belediyesi olmayan parti konuma düşürecekler
:)

m.gökçek e sLmLar botaşa 1 milyar dolar borcunu ödesin sende öLe konus :hhmanD
 
çnkaya belediyesi belediyeden CHP li yamyamları temizlesin bizde ozaman konuşalım emi
 
:D kabus görüyo simdi ama 30 mart sabahı gerçek olucak kabusu...
sadece mersin değil d.bakırda alınıcak....
ne kadar kokuyolarya ülkenin ileriye gitmesinden...

valla çok haklısın kardeşim ne kadar da ileri gittik değilmi

2002'te iç ve dış borçlar toplamı 22.5milyar dolardı şimdi öylemi ya arslanlar gibi dayandık 500 milyar dolar borca Allah daha çok versin maşallah

Tayyip iktidara gelmeden önce hatta 2001 krizinde bile cari açğımız %5 e zar zor dayanmıştı şimdi öylemi ya %8 lerde seyrediyoruz Tayyip sayesinde koçum Tayyip

Tayyip iktidara gelmeden önce kiliseleri sadece amerikan filmlerinde görürdük şimdi öylemi ya mantar gibi maşallah son tahlile göre 27.000 küsür apartman kilsemiz var HAMDOLSUN

Tayyip gelmeden önce yolsuzluk dosyalarımız ulusal bazda kalıyordu ama 21.Yüzyılın (çakma) dahisi Tayyip ne yaptı yolsuzluk dosyalarımızı Uluslararası seviyeye çıkartıp sanki bir DENİZ FENERİ gibi ufkumuzu açtı reklamımızı yaptı nasıl öderiz hakkını bilmem ki

haklısın kardeş çekemiyorlar adamı
 
El Tüzmen


getimageV2.asp




Gümrük yolsuzlukları ve akaryakıt kaçakçılığı ile ilgili yazıları nedeniyle, Sabah gazetesindeki görevine TMSF tarafından son verilen Aydın Ayaydın, iddialarını belgeleriyle ortaya koyuyor. Kitapta yer verilen yazılar, Bakan Tüzmen’e bağlı gümrüklerde yaşanan olayları gün ışığına çıkarırken, öte yandan Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından uygulamaya sokulan Dahilde İşleme Rejimi uygulaması ile haksız yere bazı kişi ve kurumlara büyük rantlar sağlandığını gözler önüne seriyor. Kitap ayrıca, Türkiye-Irak arasında petrol ürünlerinin nakline ilişkin içeriği gün ışığına çıkmayan kimi anlaşmalarla bazı terör örgütlerine rant sağlandığı iddialarını da içeriyor. S


Sabah Gazetesinden Kürşat Tüzmen'in zoru ile kovulduğunu anlatan kitabı ile gündemde olan Aydın Ayaydın'ın kitabı meclis'te soru önergesi oldu. CHP grup başkan vekili Kemal Anadol, Meclis başkanlığına verdiği soru önergesi ile Başbakan'ın yanıtlaması isteği ile Aydın Ayaydın'ın kovulma nedeninin de aralarında bulunduğu 11 soru yöneltti.
Kitap, gümrük yolsuzlukları ve akaryakıt kaçakçılığı ile ilgili yazıları nedeniyle, Sabah gazetesindeki görevine TMSF tarafından son verilen Aydın Ayaydın, iddialarını belgeleriyle ortaya koyuyor. Kitapta yer verilen yazılar, Bakan Tüzmen’e bağlı gümrüklerde yaşanan olayları gün ışığına çıkarırken, öte yandan Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından uygulamaya sokulan Dahilde İşleme Rejimi uygulaması ile haksız yere bazı kişi ve kurumlara büyük rantlar sağlandığını gözler önüne seriyor. Kitap ayrıca, Türkiye-Irak arasında petrol ürünlerinin nakline ilişkin içeriği gün ışığına çıkmayan kimi anlaşmalarla bazı terör örgütlerine rant sağlandığı iddialarını da içeriyor.


El Tüzmen

CHP Grup Başkan vekili Kemal Anadol'un meclis başkanlığına sunduğu ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ın yanıtlamasını istediği sorular şu şekilde;

1- Şevket Ilgaç'a ilişkin bugüne kadar hangi tarihlerde dava açılmıştır. Bu davaların konusu ve sonuçları nedir?
2- Adı geçen hakkında bugüne kadar hangi tarihlerde ve konularda idari soruşturma açılmıştır? Bu idari soruşturmaların sonuçları ne olmuştur?
3- Şevket Ilgaç'ın Irak'ta görev yaptığı dönemde Türkiye ile Irak arasında akaryakıta ilişkin yapılan anlaşmalarda sorunlar yaşandığı ve kamunun zarara uğratıldığına ilişkin iddialar doğru mudur? Bu konuda herhangi bir inceleme başlatılmış mıdır? Eğer başlatıldı ise, bu incelemelerin sonuçları ne olmuştur?
4- Şevket Ilgaç hangi tarihte Anlaşmalar Genel Müdürlüğü makamına veaklet etmekle görevlendirilmiştir? Adı geçenin Genel Müdürlüğe asaleten atanmamasının gerekçesi nedir?
5- Şevket Ilgaç'ın Genel Müdürlüğe atanmasına ilişkin herhangi bir kararname 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer döneminde köşke gönderilmiş midir? Eğer gönderildi ise, adı geçenin Genel Müdürlüğe atanması hangi gerekçe ile geri çevrilmiştir?
6- Şevket Ilgaç'ın Genel Müdürlüğe atanmasına ilişkin herhangi bir kararname 60. hükümet döneminde Başbakanlığa gönderilmiş midir? Eğer gönderildi ise hangi tarihte gönderlmiştir ve sonucu ne olmuştur?
7-TMSF ile ilgili serbest bölge izin belgesinin onay için Kürşat Tüzmen'in imzasını beklediğine ilişkin iddalar doğru mudur? Eğer doğru ise izin belgesi hangi tarihte onaya gönderilmiştir ve onaydan çıkmamasının gerekçeleri nedir?
8- Aydın Ayaydın'ın 25 Ekim 2007 tarihli köşe yazısından sonra Kürşat Tüzmen'in TMSF Başkanı Ahmet Ertürk'ü arayarak Aydın Ayaydın'ın görevine son verilmez ise, serbest bölge izin belgesini imzalamayacağı şeklinde tehdit ettiği doğru mudur?
9- aydın Ayaydın'ın görevine son verilmesinin gerekçeleri nedir?
10- Yolsuzluk iddialarını dile getiren bir köşe yazarının işine son verilmesi Anayasadaki basın özgürlüğü ve Partinizin kullandığı demokrasi söylemleri ile bağdaşmakta mıdır?
11-TMSF'nin el koyduğu basın organlarında iktidar yanlısı bir yayın çizgisi izlenmesi, bu çizgiye aykırı davrananların işlerine son verilmesi bir iktidar politikası mıdır?


Basından
"El Tüzmen" yok satıyor. Prof. Dr. Aydın Ayaydın'ın kaleminden gümrüklerde yaşanan olaylar..

25.12.2007 14:04



Sabah Gazetesi'ndeki yazılarına son verilen Prof. Dr. Aydın Ayaydın iddialarını kaleme aldığı kitabında belgeleriyle ortaya koyuyor. Ayaydın kitabında Sabah'ta yaşadıklarını da anlatıyor.
Sayfalar arasında gümrüklerde yaşanan olaylar, "Dahilde İşleme Rejimi" ile zengin edilen firmalar, petrol naklinde terör örgütüne sağlanan avantajlar vs anlatılıyor...
Kitapta ayrıca Sabah Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ergun Babahan’ın, yazarlara telefonunuz dinleniyor uyarısı ve yankıları ile Sabah gazetesinde yaşanan ilginç olaylar yer alıyor. Kitap, bütün kitapçılarda satışa sunuldu ve ilk günden tükendi.




Kaynak: http://www.haberturk.com/haber.asp?id=48955&cat=190&dt=2007/12/25






Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen hakkında, CIA raporuyla 4 firmaya çıkar sağladığı gerekçesiyle Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından soruşturma başlatıldı.
Başbakanlık Teftiş Kurulu (BTK), Akaryakıt Kaçakçılığı Komisyonu'nda ismi verilmeden suçlanan Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen hakkında, dış ticaret müsteşarı olduğu dönemle ilgili olarak, 'görevi kötüye kullanmak'tan soruşturma başlattı. Tüzmen, sınır ticareti kapsamında 4 firmaya (Öz Ortadoğu, Ram Dış Ticaret, Tekfen ve kamu ortaklığı da bulunan TPİC) 2.7 milyon ton ham petrol ithalat izni vererek, bu şirketlere 123 milyon dolar çıkar sağlamakla suçlanıyor.

Akaryakıt Kaçakçılığı Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan ve bazı siyasetçiler ile bürokratların suçlandığı rapor, geçen yıl haziran ayında TBMM Başkanlığı'na sunulmuştu. Komisyon Başkanı Vahit Kiler, raporun sonuç kısmında soruşturma yapılması istenilen konuları 13 Şubat 2006 tarihinde Başbakanlık Teftiş Kurulu'na bildirdi.

Bu kapsamda, dönemin Dış Ticaret Müsteşarı Tüzmen için de soruşturma açılması gerektiği bildirildi. Bu konudaki raporda şu ifadeler yer aldı: "Ham petrol ticaretinde, özel firmalara çıkar sağlanarak devleti zarara uğratmaları nedeniyle 1999-2001 döneminde görevli Dış Ticaret Müsteşarı, Anlaşmalar Genel Müdürü, İhracat Genel Müdürü ve Bağdat Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri haklarında görevi kötüye kullanmaktan soruşturma açılması gerekir."

Koroğlu'nun ifadesine dayandırıldı
Tüzmen hakkındaki suçlamanın kaynağını Başbakanlık eski Müsteşarı Füsun Koroğlu'nun komisyona verdiği ifade oluşturdu. Koroğlu, Tüzmen'in, Irak'ta İngilizce bir anlaşma imzalayarak sınır ticareti kapsamında ham petrol ithalat izni çıkardığı dört şirkete çıkar sağladığını söyledi. Bu anlaşmadaki firma isimleri için Tüzmen imzalı yazıya dayanılarak, Başbakanlık Kararnamesi hazırlandığını belirten Koroğlu, 4 firma isminin neye göre belirlendiğinin bilinmediğini ifade etti.

Başbakan talimat verdi
Bürokratlarla ilgili inceleme yapılması istemiyle 13 Şubat'ta Vahit Kiler imzasıyla Başbakanlık Teftiş Kurulu'na gönderilen yazının, işlem yapılmadan bekletilmesi üzerine konu, AKP'nin 10 - 11 Mart tarihleri arasında Kızılcahamam'da yaptığı toplantıda ele alındı. Erdoğan, burada Kiler'le bir görüşme yaptı. Ardından müfettişler konuyla ilgili inceleme başlattı. Erdoğan daha sonra konuyla ilgili yedi bakana, 'raporun gereğinin yapılması' talimatını da verdi.
Suçlanan bir başka isim de dönemin dış dicaretten sorumlu Devlet Bakanı Tunca Toskay oldu. Toskay için Meclis soruşturması açılması istendi.

Komisyon anlaşmayı CIA raporunda gördü

Akaryakıt Kaçakçılığı Araştırma Komisyonu, Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan istenmesine rağmen alınamayan; dönemin Müsteşarı Kürşad Tüzmen'in, Irak Petrol Bakanı Amer M. Rashid ile imzaladığı ve dört şirkete 2.7 milyon ton ham petrol ithalatı imkânı tanıyan 16 Ocak 2000 tarihli gizli anlaşmayı CIA'in raporunda buldu.
Irak'la ilgili olarak hazırlanan Eylül 2004 tarihli raporun Türkiye ile ilgili bölümleri Türkçe'ye çevrilerek çalışmalarda kullanılmasına rağmen, Tüzmen imzalı belgelerin, resmi yazıyla istenmediği için komisyon raporunda deliller bölümüne konulmadığı belirtildi.

Başka kaynaklar
Sınır ticaretini düzenleyen 1998 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı Kararnamesi'nin kapsamında yapılan ham petrol ithalatı ile ilgili uygulama görevi dönemin Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan Sorumlu Devlet Bakanı Tunca Toskay'a verilmişti.
Dış Ticaret Müsteşarlığı da Tüpraş tarafından alımı yapılacak ham petrol için şirket isimlerini belirledi. Sınır ticareti kapsamında ham petrol ithalatını araştıran Akaryakıt Kaçakçılığı Araştırma Komisyonu, 2000 yılında ithalat izni verilen dört şirketin isminin hangi kriterlere göre belirlendiğini tespit edemedi. İstenmesine rağmen Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan bu konudaki yazışmaların örnekleri alınamadı. Komisyon raporunda da bu belgelere başka kaynaklardan ulaşıldığını yazmakla yetindi.

Haber: Nedim Şener/Milliyet

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=18258/Tuzmene-yolsuzluk-soku


Ankara- Dış Ticaret Müsteşarı olduğu dönemde Eximbank' tan EGS Dış Ticaret'e 64 milyon YTL usulsüz kredi verip Hazine'yi zarara uğratmakla suçlanan Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen hakkında 42 gün içinde savcılık soruşturması açılmadığı takdirde, suçlama zaman aşımına girecek.

VATAN'ın ortaya çıkardığı BDDK murakıp raporunda Tüzmen hakkında usulsüz kredi vererek Hazine'yi zarara uğrattığı iddiasıyla eski Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 508 ve 510. maddelerine göre 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılması isteniyor. Suçlama Dış Ticaret Müsteşarlığı yaptığı dönemle ilgili olduğundan, Tüzmen hakkında soruşturma açılması için Başbakan Erdoğan'ın izni gerekiyor. Ancak yargılanması önünde zaman aşımı engeli de var.

Zaman aşımı süresi 5 yıl
Tüzmen'in işlediği iddia edilen suçun tarihi 6 Nisan 2001. Raporda "Firmaya 6.4.2001'de temerrüde düştüğü kredilerini geri ödediği tutarda kredi tutarına ilave olarak yaklaşık 11 milyon YTL kredi kullandırılmıştır" denildi. Ek kredinin ödendiği tarih işlendiği iddia edilen suçun 'tamamlanma tarihi' olarak kabul ediliyor. TCK'nın 103. maddesine göre 'fiilin tamamlandığı tarih7 suç tarihi olarak kabul ediliyor. Suç tarihi yeni TCK'nın yürürlüğe girdiği 1 Haziran 2005'ten önce olduğu için sanığın lehine olan eski TCK uygulanacak. Eski TCK'nın 102/4. maddesine göre, 5 yıl içinde dava açılmadığı takdirde zaman aşımı doluyor.

6 Nisan'a kadar, suçlanan Eximbank yöneticilerinden biri hakkında soruşturma açılırsa TCK'nın 106. maddesine göre zamanaşımı bu suçu işlediği iddia edilen herkes açısından kesilecek. Ancak bu durumda zaman aşımı süresi 2.5 yıl daha uzayabilecek. TCK'ya göre dava zaman aşımı süresi kesilirse, en fazla sürenin yarısı kadar uzayabiliyor. 5 yıllık zaman aşımını kesen gelişme olursa davanın 7.5 yıl içinde sonuçlanması gerekiyor. Hukukçulara göre, 42 gün içinde başka bir sanıkla ilgili dava açılsa bile 2.5 yılda sonuçlanması 'düşük ihtimal'.

AKP savunamadı
AKP'li yönetici ve milletvekilleri TüzmenTe ilgili iddialar karşısında "Bilgimiz yok, raporları okumadık, ayaküstü olmaz" şeklinde gerekçeler belirterek, yorum yapmaktan kaçındılar. Tüzmen'e tepkili AKP'liler ise, parti yönetimini kızdırmamak için tepkilerini dile getirmek istemediler ancak Tüzmen'in savunmasını eleştirdiler.

Parti içi hesaplaşma
Bir grup AKP milletvekili ise, isimsiz olarak yazılmak kaydıyla VATAN'a şu görüşleri dile getirdiler:

"Biz bakanlarımızın yolsuzluk, usulsüzlük ve adam kayırma haberlerini okumaktan artık bıktık. Burada da iş açık ve net. Başbakan talimat vermiş, müfettişler soruşturmuş, murakıplar da raporla olayı belgelemiş. Bütün bunların üzerine herhalde gereken yapılır. Gerekeni yapması gereken burada öncelikle Bakan'dır. Bekliyoruz. Bakan sanki parti içi hesaplaşmalara gönderme yapıyor. Ama unutmamak ki, hangi dönem yapılırsa yapılsın yolsuzluğun tövbesi olmaz'

Muhalefet: Mertçe dokunulmazlığının kaldırılmasını talep etsin
* Haluk Koç (CHP Grup Başkanvekili): VATAN'ın haberi Erdoğan'ın sırtındaki yolsuzluk küfesinde Unakıtan'ın yanında Tüzmen'in de oturduğunu gösteriyor. Bu küfede daha çok isim olacak. Başbakan herhalde bir yerde pes diyecek.

* Mustafa Özyürek (CHP Genel Başkan Yardımcısı):Tüzmen'in dokunulmazlığı olduğu için yargılanması mümkün değil. Kürşad Bey gidip yargıda aklansın. Bunun için de mertçe Başbakan'dan dokunulmazlığının kaldırılmasını talep etsin.

Şener: Raporu kimin sızdırdığını bilmiyorum
Tüzmen, bir ara sinirlenerek "Bu dosyanın tamamlandığını ben bile bilmiyorum, gazeteden öğreniyorum. Neden şimdi çıkıyor bu iddialar?" dedi. Tüzmen, kendisini Başbakan Yardımcısı Şener'in aradığını ve "Raporu kimin sızdırdığını bilmiyorum" dediğini, kendisinin de "Canın sağolsun" diye yanıt verdiğini söyledi.

http://www.habervitrini.com/haber.asp?id=210822

Bence de çok temiz ve dürüst bir arkadaşımızı aday göstermeliyiz...
Kürşat beyin ismi sadece dedikodudur...


bu sicille hakediyor doğrusu:durdurun
 
diyarbakiri zor alir sahsen bende senin gibi alir diye düsünüyordumda gel görkü hayale gercek ayni degil sanirsam son olaylarda gösterdiki akp orda iyi bir samar yiyecek dua etisin elindeki vani agriyi vb yerleri kaybetmesin
 
Gavur İzmir dedikleri, güzel İzmir'i almak yan geldiği için, Mersin'e göz koymuşlardır fulldot. Artık anlamaları gereken bir şey var, insanlara hakaret etmekle alabilecekleri tek bir şey var; ...

Neyse anlayan anlamıştır artıkın.... :))))
 
insanlara iftira atmak ne kolay değil mi , chp 12 eylülde kapanmıstır bu yeni parti başka birşey....
deniz baykalın arka bahçesi...

Allah aşkına chp nin yaptığı iyi bişey gösterin , sadece pürüz olmak...
 
Akepeye kapatma davası açılmasına neden olarak ocağına incir ağacı dikti, türbanın siyasallaşmasını engeledi... Daha sayayım mı? :)))))
 
adamlar hallerine bakmadan alırız diyorlar alırlar ama ne alırlar bilemeyiz
 
Geri
Üst