68 Kuşağı

ıtri

New member
TÜYAP Kitap Fuarı'nın bu yılki teması 68. 40. yılında, 68 hakkında epeyce kitap yayımlandı. 68 üzerine konuşmak ve yazmak, nostaljik gezintilere çıkmak anlamına gelmiyor.

68'den bahsetmek, tersine canımızı yakan yakın tarihle hesaplaşmak demek. 68 görülmemiş hesaplarımızdan biri. Geçmişin hesabını görmeyenlerin geleceğe dönük hesapları olamayacağını hatırlayalım.

Bu yayınlara ben de Nesil Yayınları'ndan çıkan bir kitapla katıldım. Bir yazarın köşesinde kendi kitabından bahsetmesini doğru bulmam. Ama bu kitabı, bir kitaptan çok bir hesaplaşma olarak kaleme aldım. Bu hesabın yeni kuşaklar eliyle mutlaka görülmesini ve böylece defterin kapanmasını umuyorum. Çabam, bu hesaba dair.

"Darbe peşinde koşan bir nesil: 68 Kuşağı" başlığı savunduğum temel tezi özetliyor. "68 neydi?" sorusunu, onu bir kategorinin içine yerleştirmek için soranlara verilecek kesin cevap şu olmalı: "Bir darbe serüveni idi". O zaman 68'i "darbeler tarihi" içinde bir yere yerleştirmek lâzım. 27 Mayıs'ın açtığı taşlı ve tozlu yolda cuntalar yeni darbeler planladılar. Tam o esnada Avrupa'da tarih sahnesine hiç savaş görmemiş bir nesil girdi. Daha özgür bir dünya için ayağa kalktılar.

Avrupa'da başlayan gençlik olayları, bizim cuntacılara ilham kaynağı oldu. Bizim 68'liler ile Sorbonne'daki 68'liler arasında, aynı yılın içinde sokağa çıkmak dışında hiçbir ortak nokta yoktur. Avrupa'da gençlik politik bir aktördü. Bizde de olmalıydı. Ne için? Darbeye etkileyici bir fon oluşturmak için.

68 kuşağını, büyük hayallerle evden kaçıp kötü yola düşen genç kızlara benzetiyorum. Mahzenlerde gördükleri pırıltıları ışık zannettiler. Cuntacılara yem oldular. Cuntacılığa sol müşteriler bulmak için icat edilen Baasçı Millî Demokratik Devrim tezini, ezilenlerin kurtuluş reçetesi olarak anladılar.

"İnsanlık tarihi, keskin dönemeçlerde toplumların savrulmalarına dair çok sayıda örneği bize naklediyor. İnsanlar yalnızlaşıyor, yabancılaşıyor; toplumların canı yanıyor. 19 yüzyılın özellikle ikinci yarısında Avrupa toplumlarının geçirdiği sancılı dönüşüm tam da böyle bir dönüşümdü. Sanayileşme, hızlı şehirleşme yeni toplumsal nirengi noktalarını henüz oluşturamayan insanlar vahşi siyasî rekabetin nesnelerine dönüşüyor. Siyaset bu içinden çıkılması güç karmaşayı çözmek için değil, sömürmek ve iktidar aracına dönüştürmek için çaba harcıyor. Sancılı toplumları siyasetin acımasızlığına terk edince ortalığı şiddet ve öfke kaplıyor.

Türkiye 1960'lı yılların sonundan itibaren başdöndürücü bir değişim yaşadı. Birdenbire insanlar yaşadıkları küçücük ve sıcacık köylerinden şehirlere sürüldüler. Hiç bitmeyecek bir gurbet hayatına başladılar. Bütün hayat alışkanlıkları çöktü, bütün referans sistemleri yerle bir oldu. 68 aslında bu pusulasını kaybeden neslin kurda kuşa, yani cuntacılara yem olmasının hikâyesi. Türkiye sancılı bir dönüşüm yaşadı. Her şey altüst oldu."

Benim kuşağıma 78'liler deniyor. Bu nitelemeyi çok anlamlı bulmuyorum, çünkü 78 tarihinin hiçbir karşılığı yok. Bizleri de 68'e eklemek gerekir. Çünkü saban toprağa 68'de girdi. Bizler toprağı, bize gösterilen istikamette sürmeye devam ettik. 78, aslında 68'in ikinci evresi. Ama daha acılı bir evre. Benim kuşağım, ilk neslin edebiyatını yaptığı acıları demir bir cenderenin içinde çekiçle örs arasında şekillenerek yaşadı. Bu yüzden bizler daha gerçekçiyiz. Üzerimizden 68'in ilk kuşağının hantal yükü kalktıktan sonra kendimizi daha iyi ifade edebiliyor, hesaplarımızı daha eksiksiz görebiliyoruz.

Tarihteki yekpare bütünlüğü takip etmek isteyenler 68'in kırkıncı yılında görülmeye başlanan Ergenekon Davası'nı da 40 yıl gecikmiş bir dava olarak görmeliler. Ateşi ışık zannedip yanıp tükenen neslin sorumluları bugün Ergenekoncu sıfatıyla yargılanıyorlar.



KAYNAK
 
68 kuşağını, büyük hayallerle evden kaçıp kötü yola düşen genç kızlara benzetiyorum. Mahzenlerde gördükleri pırıltıları ışık zannettiler. Cuntacılara yem oldular. Cuntacılığa sol müşteriler bulmak için icat edilen Baasçı Millî Demokratik Devrim tezini, ezilenlerin kurtuluş reçetesi olarak anladılar.

ne güzel benzetme
 

neb34

Banned
Bizim bir tarih hocası vardı.Birgün ona sordum:"Hocam 68 kuşağı nedir?" verdiğicevap çok kısa ve özdü:"Güven,Özveri,Tecrübe kuşağı":biggrin
 

ıtri

New member
68 kuşağına baktığınızda bu gün neredeyse çok azı dışında Ergenekocu oluşumun içinde yer alıyorlar

zaten geçmiştede hep darbe peşinde koşup bunada solculuk demişlerdi

sevsinler sizin solculuğunu

Bunun adıl sol soslu faşistlik
 

imza

New member
68 kuşağı solculuk oyunları oynayıp darbe peşinden koşan ve bu ülkeye hiçbir katkısı olmayan bir güruhtu
 

luckleon

New member
"68 kuşağını, büyük hayallerle evden kaçıp kötü yola düşen genç kızlara benzetiyorum. Mahzenlerde gördükleri pırıltıları ışık zannettiler. Cuntacılara yem oldular. Cuntacılığa sol müşteriler bulmak için icat edilen Baasçı Millî Demokratik Devrim tezini, ezilenlerin kurtuluş reçetesi olarak anladılar."
Böylesine adice bir benzetmeyi "güzel" bulan biri demokrat felan olamaz.
 

imza

New member
"68 kuşağını, büyük hayallerle evden kaçıp kötü yola düşen genç kızlara benzetiyorum. Mahzenlerde gördükleri pırıltıları ışık zannettiler. Cuntacılara yem oldular. Cuntacılığa sol müşteriler bulmak için icat edilen Baasçı Millî Demokratik Devrim tezini, ezilenlerin kurtuluş reçetesi olarak anladılar."
Böylesine adice bir benzetmeyi "güzel" bulan biri demokrat felan olamaz.
68 kuşaından olup şuan bir kaç kişin dışında demokrasiyi savunan birisini bana göstersene

herzaman askeri darbe çığırtkanlığı yapmış bir kuşaktan bu şekilde bahsedilmesi neden zoruna gitti
 

luckleon

New member
Sana zaten demokrat diyen olmadı, sen üzerine alınma. Sen git biraz o tarihleri oku, abilerinden dinleme ama, sağ ve sol yayınlardan oku, öğren, ondan sonra konuş.
 
Sana zaten demokrat diyen olmadı, sen üzerine alınma. Sen git biraz o tarihleri oku, abilerinden dinleme ama, sağ ve sol yayınlardan oku, öğren, ondan sonra konuş.
sanırım bana söyledi arkadaş

ben senin dediğin o sağ ve sol yayınları çok okudum

Özellikle sol yayınları daha çok okudum

ama türkiyedeki darbeci çetecilerin çıkardıkları adına sol denen ne idüğü belirsiz yayınları değil

Daha çok dünyadaki temel taşı olan evrensel dol felsefeyi anlatan yayınları okudum.sana da tavsiye ederim

Çünkü dünyada ki evrensel sol felsefe de asla ve asla darbelere çanak tutmak ve darbecileri savunmak diye bir şey yok

Dünyada ki sol felsefe ; eşitlik özgürlük adalet demokrasi temelleri üzerinde yükselirken

bizde ki kendine sol süsü vermiş faşistler ise: darbe çığırtkanlığı yapmak ,çeteler kurmak, demokrasiyi değilde brokrasiyi kouyan tek parti zihniyetini savunan ,breyin özgürlüğünü değil de vatandaşlarına karşı devletin gücünü kutsayan, statükocu yeri geldiğinde ORDU GÖREVE pankartları açmayı solculuk sanan zihinlerin temellerinde alçalıyor

Dün yada gerçek solcular iktidarlara koşarken bizdekilerin ise oy potansiyelleri ezilmiş halk yerine kapitalizmin kaleleri olan turistik bölgelere sıkışmış durumda

Şimdi sana soruyorum

türkiyede sol var mı
 

luckleon

New member
Çabuk anlayan tipleri severim. Türkiye' de sol var. Ama anlayan yok. Sol var ama sesi darbelerle kıstırılmış, monarşik parti liderlerinin cuntasına bırakılmış bir sol var. Ama o anti-demokratik partilerin içerisinde bile sesi bastırılamayan gerçek aydınlar var.

Şimid gelelim size sorduğum soruya, Türkiye' deki 68' deki sol hareketini tecavüz edilen evden kaçan kıza benzeterek, adeta aşağılamaya çalışan, işkenceyi haklı çıkaran bu anlayışa alkış tutmak sence demokratlık mıdır? Milli demokratik devrim tezini anlamayan, anlamak istemeyenlerin bunu cuntacıların yemi olarak idrak etmesinden daha doğal ne olabilir ki? Yankee go home deyip denize dökülen Amerikan askerlerini o Milli anlayış denize dökmedi mi? O zamanın eski tüfekleri Mehmet barlas' ları örneğin şimdinin çıkarcı yalakaları olmadı mı? Bunlar demokrat oldu da aydınlık güzel günlerin hayali için canını ortaya koyanlar demokrat olamadı mı?

Türkiye' de solun adı geçmişte dinsizlikle bağdaştırılıp lekelenmeye çalışıldı, hala da bu gayret içindeler. Şu dönemde de solu taban tabana zıt olduğu kontur - gerilla ile aynı tarafta göstermeye çalışıyorlar. Nedeni ne sence (sözde) demokrat arkadaş? Öylesine aptallaştılar ki bazı gericiler çıkıp, Sivas olaylarını bile Ergenekon çetesi yaptı diyebiliyor. Cumhuriyet gazetesini de zaten ilhan Selçuk bombaladı ya??!
 

HTML

Üst