İktidarın Takkiyesi Kalmadı !..

Vtnsvr

New member
Demokrasiye dönük tüm tarihsel süreçte iki çarpıcı olgu göze çarpıyor:

1) Yöntem..
2) İçerik..

En kaba vurgusuyla dile getirmek için diyelim ki kadınlarını insandan saymayan
Ve en koyu şeriat düzeninde yaşayan bir İslam şeyhliğinde, emirliğinde ya da devletinde darbe oldu.

Darbeciler iktidara geçince Avrupa’nın en ileri demokrasi hukukunu ülkelerinde devlet düzenine dönüştürdüler...

Eylem demokratik midir ?..

Yanıt:

Demokratiktir...

‘Yöntem’ bakımından demokratik sayılmasa da ‘içerik’ bakımından demokratiktir...

Bilim bu olayı “demokratik devrim” diye niteler...

İnsanlığın yaşadığı tarihsel süreçlerde demokrasiler yalnız seçimlerle değil,
Demokratik devrimlerle de kurulmuştur.

Laikliğe ve demokratik düzene yol açan Aydınlanma tarihinde nice kral, prens,
İmparator demokratik girişimlerde bulunmuş,
Nice sözde halk hareketi de dinci ve antidemokratik nitelik taşımıştır...

Olaya “teşhis” koyabilmek için bilimsel yöntemle “içerik” incelenir...



Bugünkü Türkiye’de “dincilik, İslamcılık, gericilik” sandıktan da çıksa demokratik sayılamaz ve kadını tesettüre bağlayan bir eylem,
Yüzde 47 değil, yüzde 100 oy alsa da insan haklarına ters düşer...

Mustafa Kemal Atatürk, İslam coğrafyasında Aydınlanma’nın başını çeken liderdir,
Müslüman dünyasında ilk kez gerçekleşen bir demok-ratik devrimin önderidir...
Ulusal Kurtuluş Savaşı..
Aydınlanma hareketi..
Laik Cumhuriyet..
Demokratik devrim..

Hepsinin altında Mustafa Kemal Atatürk’ün imzası var...
Eğer bu ülkenin insanları rüya görmemişlerse Anadolu’da tarih böyle yazıldı...
Bu tarihi yok sayarak Amerika güdümünde Cumhuriyetimizi ılımlı İslam devletine dönüştürmek kimsenin haddine düşmemiş...

Ama AKP’nin önde gelenleri sanki söz birliği etmişler gibi...
Her birinin son konuşmaları amaçlarını açık seçik vurguluyor...
Tayyip Erdoğan bir âlem...
Dışişleri Bakanı yabancıların önünde Atatürk devrimlerini karalıyor..
Hele AKP’nin ikinci adamı Mir Dengir evlere şenlik...

Hedefler belli..
Amaçlar açık..
Eylemler meydanda..
AKP iktidara geçtiği zaman medyada ve kamuoyunda bir tartışma vardı...
Deniyordu ki:

- Bunlar takıyyecidir...
Kimileri savunuyorlardı:
- Hayır, AKP takıyyeci değildir, merkez sağ partisidir...
Çoğu kişi geçmişleri, sicilleri, eylemleri belli AKP önde gelenlerine inanmıyordu...

Peki, bugün durum ne ?..
AKP iktidarının ne takıyyesi kaldı, ne makıyyesi...
Takke düştü...
Kel göründü...
Bunlar Türkiye’yi dinci bir rejime sürüklemek istediklerini artık kendi ağızlarıyla vurgulayan Amerikancı - İslamcı takımdır...


İlhan SELÇUK
 

kalıcı

New member
İlhan SELÇUK denen sahisin ve bunlar gibilerinin fiyaskosu düstü
Yaziyi okumama gerek yok bos koca bir sifir 0
 

serce_tr

New member
vtnsvr katılıyorum zaten memleketimin insanlarını düşünen olsa suya elektiriğe fahiş zamları insanlar tasarruf etsin gibi saçma sapan bir nedenle savunmazlardı. şimdilik yarın nasıl geçineceğiz onun peşindeyiz. birincil ihtiyaçlarımızı bile tam olarak karşılayamıyoruz artık. yazık bu toplumun insanlarına yazık. ama ne diyeceksin herkes hakkettiği gibi yaşar ve yönetilir.:(
 

betho

New member
Sen hiç Anıtkabir'e gittin mi dostum.Orada ki Kurtuluş Savaşı senaryosu canlandırmalarında destan yazan Türk Halkı'nın analarının kızlarının tasvirlerinde bir tane başı açık bayan figürü gördün mü veya başka dökümanlarda savaşan analarımızın bir tanesinin bile başının veya başka bir yerinin açık olduğunu gördün mü de Akp yi dümen suyuna alıp dinime saldırıyorsun.Hem size ne kadar batıyor analarımızın bacılarımızın başını örtmeleri Atatürk gibi dev bir önderin annesi ve eşleri bile başlarını örttükleri halde bu konuyu devamlı ağzınızda sakız etmek için neden bu kadar eğlem yapıyorsunuz anlamadım.
Herhangi birisi kalkıp size diyormu başınızı illada örteceksiniz diye
Hem senin beğenmediğin bir çok islam ülkesi bu gün uydu fırlatmaktan tut uranyum zenginleştirmeye kadar dışardan hiç bir bilim adamı almadan kendi imkanları ile teknolojiyi yaşıyorlar

İnanan insanların ama gerçekten inanan insanların yaşadığı ülkelerde yüz yıllarca problem olmadan hayat sürülebilir ama inanmayanlar rahat dururlarsa tabi.....
 

Vtnsvr

New member
Sen hiç Anıtkabir'e gittin mi dostum.Orada ki Kurtuluş Savaşı senaryosu canlandırmalarında destan yazan Türk Halkı'nın analarının kızlarının tasvirlerinde bir tane başı açık bayan figürü gördün mü veya başka dökümanlarda savaşan analarımızın bir tanesinin bile başının veya başka bir yerinin açık olduğunu gördün mü de Akp yi dümen suyuna alıp dinime saldırıyorsun.Hem size ne kadar batıyor analarımızın bacılarımızın başını örtmeleri Atatürk gibi dev bir önderin annesi ve eşleri bile başlarını örttükleri halde bu konuyu devamlı ağzınızda sakız etmek için neden bu kadar eğlem yapıyorsunuz anlamadım.
Herhangi birisi kalkıp size diyormu başınızı illada örteceksiniz diye
Hem senin beğenmediğin bir çok islam ülkesi bu gün uydu fırlatmaktan tut uranyum zenginleştirmeye kadar dışardan hiç bir bilim adamı almadan kendi imkanları ile teknolojiyi yaşıyorlar

İnanan insanların ama gerçekten inanan insanların yaşadığı ülkelerde yüz yıllarca problem olmadan hayat sürülebilir ama inanmayanlar rahat dururlarsa tabi.....

Kardeş siz başörtmekten başka bir şey bilmezmisiniz?Baş örtmek nerede geçiyor konuda?
 

srkngncy

New member
İlhan SELÇUK denen sahisin ve bunlar gibilerinin fiyaskosu düstü
Yaziyi okumama gerek yok bos koca bir sifir 0
ilhan selçuk üstüne yüklenen suçlardan anlının akıyla çıktı serbest bırakıldı ama tayyip erdoğan ve akp li millet vekillerinin suç işledikleri kanıtlandı dokunulmazlıkları bitsin diye bekleniyor :goz:
 

betho

New member
Kardeş siz başörtmekten başka bir şey bilmezmisiniz?Baş örtmek nerede geçiyor konuda?


Bugünkü Türkiye’de “dincilik, İslamcılık, gericilik” sandıktan da çıksa demokratik sayılamaz ve kadını tesettüre bağlayan bir eylem,
Yüzde 47 değil, yüzde 100 oy alsa da insan haklarına ters düşer...


Bu satırları okumadın herhalde ...........
 

64general1

New member
Bugünkü Türkiye’de “dincilik, İslamcılık, gericilik” sandıktan da çıksa demokratik sayılamaz ve kadını tesettüre bağlayan bir eylem,
Yüzde 47 değil, yüzde 100 oy alsa da insan haklarına ters düşer...


Bu satırları okumadın herhalde ...........
İlhan Selçuk'a %100 katılıyorum.şimdi sen şimdi dersin, kadınımı ben kapattırmıyorum diye din dışı da yapıverirsin beni.Evet kadını kendi iradesi dışında kapattırmaya çalışmak gericiliktir varmı ötesi?
 

Vtnsvr

New member
Agarta-Ergenekon Davasında Savcı?..
)

Başbakan RTE ne dedi:
“- Ben Ergenekon (Agarta) davasının savcısıyım...”

RTE, hükümetin başkanı, nasıl böyle bir şey söyleyebilir?..

Şimdi ben ne yapmalıyım?..

AKP’li-Feto’cu dinci ve liboş gazetelerin yazdığına göre Agarta’nın sanıklarından biri imişim...

Savcım kim?..

Recep Tayyip!..

Herkes birbirine soruyor:
- Nedir bu Ergenekon?..

AKP’ci ve Feto’cu medyanın ürettiği “bilgi kirliliği”ni İstanbul Başsavcılığı vurguladı...

Sanki her şey uydurma...
Ne nedir sorusu boşlukta...

İsterseniz Agarta-Ergenekon’u üç açıdan masaya yatırıp neyin ne olduğunu saydamlaştıralım.

*
1) Tarihsel ve toplumsal açıdan değerlendirilirse Agarta-Ergenekon davasının içeriği açık seçik ve saydam...

Artık kimi Amerikan ve Avrupa gazetesi de olayın farkına vardı; Türkiye’de iki cephenin hesap-laştığı bir süreç yaşanıyor...

Bir yanda Aydınlanmacılar...
Bir yanda dinciler...
“İslam dünyasında tek laik ülke Türkiye’nin Aydınlanması karartılmak isteniyor..”

Olayın özü bu...
Demek ki tarihsel ve toplumsal açıdan Ergenekon-Agarta’nın karışık ve karmaşık bir yanı yok...

Teşhis konmuştur.

*
2) Hukuk açısından Agarta-Ergenekon nedir?..

Bir faciadır...
Hem soruşturmanın yürütülmesinde hukuku çiğnemek vukuat-ı adiyeden sayılmıştır; hem de içerik bakımından iddianame -dinci - liboş medyasının bu konuda yazdıkları doğruysa- görülmemiş bir acıklı-güldürünün mantığına oturtulmuş, daha dava başlarken iflas etmiştir...

Bekleyelim, görelim...
İddiaya göre Agarta’dan bu yana süregelen bitmez tükenmez kavgada teröristler, Türkiye’de bir ömür boyu süren bütün terör eylemlerinin sorumlusu ve sanığıdırlar...

Bu teröristler Kemalistler’dir...
Cumhuriyet yazarları Uğur Mumcu, Ahmet T. Kışlalı, Bahriye Üçok ve ötekilerini Agarta-Ergenekon terör çetesi öldürmüştür...
Cumhuriyet’i bombalayan örgütün adı nedir?..

Agarta-Ergenekon örgütü...
İlhan Selçuk’la Mustafa Balbay da bu örgüttendir...

Ortalık karışsın ve askeri darbe olsun diye kendi gazetelerini bombalatmışlardır...

*
3) Ancak olayın bir de siyasal yanı, politik amacı, strateji ve taktik anlamı var...

İşte bu boyut çok önemli...
Sanırım Başbakan Recep Tayyip işin bu boyutuna önem verdiğinden Agarta-Ergenekon’un gönüllü savcılığına soyundu...
Dinci-liboş medyasının yazdıklarına göre dava, dünden yarına büyük bir temizliği içeriyormuş...

Agarta-Ergenekon soruşturması savcı-polis marifetiyle bir yıldan beri beş dalga üzerinden aşama aşama yürütüldü; insanlar gözaltına alındı, kimisi içerde hastalandı, kimisi öldü...
Bugün mahkemeye tevdi edilen yaklaşık 2500 sayfalık iddianame beş dalgayı kapsıyor..

Altıncı dalga ek iddianameye girecek...
Ama altıncı dalga da yetmeyecek...
Geçmişten geleceğe uzanan bu Agarta-Ergenekon örgütü öyle bir beladır ki kökü kazınmalıdır; bu nedenle davanın ve soruşturmanın önü açıktır...

Yargıda, üniversitelerde, Ordu’daki tüm Agartacı Ergenekoncuların köküne kibrit suyu ekilecek...
Olayın siyasal amacı ve stratejik boyutu da bu kadar açık...

*
Tarihsel-toplumsal boyutu Aydınlanma ile dincilik, hukuk boyutu hukuksuzluk ve mantıksızlık üzerine oturan Agarta-Ergenekon tertibini kimse küçümsemesin, azımsamasın...

Olayın amacı bellidir...

Ben Agarta-Ergenekon sanığıyım...

Başbakan RTE’nin yerinde olsaydım, bir parçacık aklımla, bu davanın savcılığına talip olmazdım.
İLHAN SELÇUK
 

HTML

Üst