Atatürk Ticareti Yapan Faşistler

SAGDUYU

New member
Türkiye'yi şeriatçılar değil, kendini Atatürkçü sanan, "Atatürk ticareti" yapan faşistler batıracak. Türkiye, diktayla yönetilen, uygar dünyadan dışlanmış, üçüncü sınıf bir Ortadoğu ülkesi olacak. - Engin Ardıç'ın yazısı...

Adi yazılar yazan kalitesiz yazar

Bir Alman gazetecisi çıksa... Dese ki, "Adolf Hitler ile Eva Braun aşk yaşıyorlardı" ...

Herkes güler. Kimileri de "çüş" derler adama. Hitler'e laf ettiği için değil, ilkokul öğrencilerinin bile bildiği bu son derece sıradan gerçekten başka yazacak şey bulamadığı için.

Bir Fransız gazetecisi çıksa... "Napoleon Josephine'i seviyordu" dese, yayına bile koymazlar, "git dişe dokunur bir şey yaz da getir" derler.

Haaa, bakınız, "Josephine'in minik köpeği, seviştikleri ilk gece Napoleon'un poposunu ısırmıştı" yazarsanız bu da gerçektir, ama hiçbir Fransız okuyucusu "bu adam koskoca Napoleon'a hakaret ediyor" diye düşünmez.

Türkiye'de, en bilinen gerçekler bile bilinmez kılınmışlardır.

Yazarsanız, hem yadırgatır, hem de küfür yersiniz.

Türkiye, yalan ve kafasızlıkla yürütülmektedir.

Çünkü Türkiye hem bilmez, hem bilmek istemez, hem de bildirene kızar köpürür.

Bu kafayla da Avrupa Birliği'ne falan değil, cehennemin dibine doğru yol almaktadır.

Emre Aköz'den öğrendiğime göre Atatürk'ün bir üvey babasının ve üvey kardeşlerinin bulunduğunu, annesiyle de arasının pek iyi olmadığını yazmam, iyi niyetli okuyucularda şaşkınlık yaratmış. Oysa daha önce çok yazmıştım başka gazetelerde... Okuyucunun ahmak kesimi de Atatürk'e hakaret ettiğimi düşünüyor ve kızıyormuş...

Onlara laf anlatmak mümkün değildir. Sözüm temiz ve dürüst insanlara ve de Atatürk'e tapanlara değil, Atatürk'ü anlayanlara ve sevenleredir:

Faşistler, Atatürk'ü putlaştırmakla ona en büyük kötülüğü ettiler.

Onu "uzaydan gelmiş insanüstü bir yaratık" olarak tanıtmaları için de en başta "insani" yanlarını yoketmeleri gerekiyordu.

Atatürk içki içmez, üşümez, yorulmaz ve acıkmazdı. Bırakın anayı babayı, bir kız kardeşi olduğu bile unutturulmak istendi.

Silinmek, yokedilmek istenen, Atatürk'ün gençliğiyle ve özel hayatıyla birlikte, bütün bir yakın tarihimizdi aynı zamanda.

19 Mayıs 1919 günü Samsun'a gökten zembille inmişti sanki!

Peki Çanakkale'de hangi ordunun subayıydı acaba? Yoksa ayrı bir Osmanlı ordusu, bir de ondan ayrı ve bağımsız Türk ordusu mu vardı?

"Gazi Mustafa Kemal Paşa" demek bile allerji yaratıyor bazı çevrelerde... Bu ünvan, Sakarya savaşından sonra ona Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin vermiş olduğu "resmi" ünvandır. Bu bile istenmiyor, herif çıkıyor, "ne demek efendim Mustafa Kemal" diye homurdanıyor... "1934 Soyadı Kanunu'ndan önce Atatürk diye bir kimse yoktu, Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal Paşa vardı" deyince çıldırıyor, bu basit ve "banal" gerçek bile rahatsızlık yaratıyor... Sanki biz soyadı kanununu kaldıralım demişiz gibi!

Türkiye, bu kafada giden insanların elinde felakete sürüklenmektedir.

Aklımızı başımıza toplamazsak Türkiye batacaktır.

Türkiye'yi şeriatçılar değil, kendini Atatürkçü sanan, "Atatürk ticareti" yapan faşistler batıracak. Türkiye, diktayla yönetilen, uygar dünyadan dışlanmış, üçüncü sınıf bir Ortadoğu ülkesi olacak. "Fakir ama onurlu" olduğumuzu sanacağız ama onur da elden gidecek.

Sonra, "adi yazılar yazan kalitesiz yazar" söylemedi demeyin!

Evet, Aydın Doğan'ın adamları da bana böyle diyorlar.

Sağolsunlar. Ben gerçekleri yazayım da, kalitesi eksik kalsın.
Engin Ardıç - Sabah
 

other4

New member
Teşekkür ediyorum çok güzel bir yazı. Ben teşekkür ettikten sonra birileri de (at gözlüklüler) benim için diyeceklerki
-- aha işte sahte Atatürkçü
ama desinler farkmaz bu düşüncedeki insanlardan ne zaman kurtulur önümüzü açıp tabularımızı yıkarsak ozaman ülkemiz ilerler, kültür satar,teknoloji satar, dünyaya hükmederiz artık önümüzü açmak ve ilerleme vakti sen niye bunu yaptın veya bu adam yıllar önce neden bunu yapmıştı gibi saçma ve boş muhabbetlere girmeyiz. Atatürkü sözde örnek almaya çalışan sömürge beyinler; Size tek bir sözüm var Atatürkü samiyetle örnek alın ve kafanızı önünüze eğmeyin, kafanızı kaldırın ileriye bakın.
 

asas1453

New member
sahte atatürkçü işte.....:durdurun:durdurun:biggrin:durdurun:goz:

ŞAKA ŞAKA ...evt...yazılanların büyük bi kısmı malesef doğru

Atatürkü ilahlaştıranlar var...sanırım bu onu anlamamaktan kaynaklanıyo veya kolayına kaçmaktan..
 

other4

New member
Eğri oturup doğru konuşmak lazım. Atatürk Tüm türk halkının Atatürküdür. Gerek vatanında gerekse uzaklarda olan herkesin. Kimsenin Ataya sahip çıkmaya ne hakkı var nede böyleymiş gibi görünüp insanları her türlü sömürmeye hakkı var. Atatürkü örnek mi almaya çalıyorsunuz? o zaman Atatürkün en önemli özelliğini örnek alın tüm Türkler kenetlensin birbirine ve yürüyelim ileriye. Neden emperyalist ülkere boyun eğelim. Atatürk bu emperyalistleri yıkmak, Türk halkını bunlara boyun eğdirmemek için savaşmadı mı? kim aksini ıspat edebilir? yada Atatürk bizim birbirimize düşmemiz içinmi vatan uğrunda kan döktü silah arkadaşlarıyla?
 

arap_ninja

New member
Atatürkün ticaretini yapanlarda bellidir Peygamberin ticaretini yapanlarda bellidir Allahın ticaretini yapanlarda bellidir

sözde Atatürkçü olup aslı tarikatçı olan takkıyeciler bellidir

sözde müslüman olup aslı yobaz olanlar takııyeciler bellidir

Atatürk ilke ve inklaplarına bağlı kalacaklarına kuyruk sallayarak namus yemini eden ikiyüzlü takkıyeciler bellidir

tüm çıplaklığıyla herşeyi görüyoruz

Allahı satanlar için Atatürkü satmak çok kolaydır
 

Nathanael

New member
bu basında yapılan propaganda ornegidir, bu tarz yazılarla Atatürkçülere bir faşist damgası vurma çabası var.bu yazıların gittikçe çoğalmasının sebebi de Mustafa Kemal'e özellikle bugünlerde duyulan özlem nedeniyle Atatürkçülerin sayısının artması ve satılık kalemlerin alttan alta Atatürkçüler faşisttir tarzı yazılar yazarak bunun önüne geçmeye çalışmaları. engin ardı., mehmet barlas ve ertugrul özkök gibi yazarları okurken bir daha düşünün bu adam bunu neden yazmı diye. iktidar kimdeyse onun istediklerini yazar boyleleri, kendine emredileni yazmış her zamanki gibi
 

SAGDUYU

New member
Atatürkün ticaretini yapanlarda bellidir Peygamberin ticaretini yapanlarda bellidir Allahın ticaretini yapanlarda bellidir

sözde Atatürkçü olup aslı tarikatçı olan takkıyeciler bellidir

sözde müslüman olup aslı yobaz olanlar takııyeciler bellidir

Atatürk ilke ve inklaplarına bağlı kalacaklarına kuyruk sallayarak namus yemini eden ikiyüzlü takkıyeciler bellidir

tüm çıplaklığıyla herşeyi görüyoruz

Allahı satanlar için Atatürkü satmak çok kolaydır
Neden alındın ki?

Yazı sadece atatürk tüccarlarına hitap ediyor
 

_KeMaLiST_

New member
Herseyin farkında olan mukemmel yazarımız sanıyor ki biz Ataturk'un ozel hayatını yok etmeye calısıyoruz...

Neymis biz onun insani yonlerini yok edip onu ilahi bir varlık gibi gostermeye calısıyormusuz...

Bir liderin ozel hayatı kimseyi baglamaz...

Zamanında bu satılmıs yazarın yaptıklarını ozamanki yobazlar yapıyordu...

Vay efendim Ataturk icki iciyor diyerek insanlara bas bas vaaz veriyordu...

Ataturk de bunların ustune cıkıp " Evet sevgili halkım benim bu ictigim seyin adı rakıdır. Zamanında bunu padisahlarınız da sizden gizli iciyordu. Hatta cogunuz benim gibi bunu iciyorsunuz. Sunu bilin ki benim sizden hicbir farkım yoktur..." demiştir...

Bunun uzerine tahmin edeceginiz gibi o yobazlar mosmor olup amaclarına ulasamadı...

Asıl konuya gelirsek;

Bizim icin onemli olan Ataturk'un ozel hayatı degil, dusunceleridir...

KEMALİZM dedigimiz bu ideoloji de Ataturk'un ozel hayatında yaptıgı seylerin degil dusuncelerinin ornek alınmasıdır... (ortada bir sunnet durumu yok yani)

Ama Ataturk'un dusunce yapısında en ufak bir hata bulamayan bu satılmıs yazarlar tarafından son zamanlarda onun ozel hayatıyla ilgili konusma hastalıgı basladı...

Maksat belli: İnsanların kafasında Ataturk'e dair ufakta olsa kotu bir dusunce yaratabilmek...

ATATURK KULLANILIYOR diye bas bas bagıran arkadasların da asıl amacı budur...
 

arap_ninja

New member
Neden alındın ki?

Yazı sadece atatürk tüccarlarına hitap ediyor

alındığım yok nerden çıkarıyorsun:D Bilakis konuya katılıyorum ve hatta ekliyorum

tüccar yobazlar için Vatan yada Atatürk üzerinden ticaret yapmak çok kolay çünkü bu yobazlar Allahıda satıyor Peygamberide satıyor ...

Atamıza bağlı kalacağına namus yemini edip iktidar olan ben değilim ...neden alınayımkii:D
 

ali.can45

New member
Sayın sağduyu

"Peki Çanakkale'de hangi ordunun subayıydı acaba? Yoksa ayrı bir Osmanlı ordusu, bir de ondan ayrı ve bağımsız Türk ordusu mu vardı?"

Çanakkalede evet Alman ordusu vardı.
Karadaki tahkimatlar ise, Başkumandanlık delegesi Alman Merten Paşa ile Weber Paşa gözetiminde Alman topçu ve istihkam subayları tarafından reorganize edilmiştir



İtilaf devletleri donanmasının 19 ve 25 Şubat'ta Boğaz'ın girişindeki istihkamlarımızı 12 savaş gemisinin şiddetli bombardımanıyla tahrip etmesi üzerine genel karargah aklını başına alarak Boğaz'da ciddi tedbirlere teşebbüs etmiş ve bu cümleden olarak muktedir Alman deniz ve istihkam uzmanları Boğaz mıntıkasına gönderilerek ele geçen çeşitli sistemde 15'lik ve 12'lik ve 10,5'luk obüsler sırtlara yerleştirilmiş ve Limni ve İmroz adalarında İngiliz ve Fransızların büyük kuvvetler yığma ve gemilere yükleme ve gönderme tecrübeleri yaptıklarının haber alınması üzerine de kara kuvvetleri altı tümene tamamlanmış ve genel kumandaya Mareşal Liman von Sanders ve Deniz ve Kale Kumandanlıklarına da Amiral von Usedom tayin olunduğu gibi gerektiğinde kara askerlerinin fazlalaştırılması ve takviyesi için de gerekli tedbirlere gidilmiştir..." (12)


****************************
Bu stratejinin mantığı, bölgedeki 15. Kolordu'nun Kurmay Başkanı olan Alman yarbay Thauvenay'ın ifadesiyle şöyledir:

Eldeki imkanlar çerçevesinden bakıldığında stratejik açıdan makul bulunan bu savunma değişikliği, Liman’ı hiç sevmeyen Enver Paşa, yine Liman’a muhalif Gen. Kur. Bşk. Bronsart Paşa (von Schellendorf) ve Osmanlı Harbiye Nezareti kurmay heyeti tarafından da uygun bulunmuş ve uygulanmasına izin verilmiştir.

Bu çanakkaleyi şöyle bir taradım bak neler çıktı karşıma.

"Karadaki tahkimatlar ise, Başkumandanlık delegesi Alman Merten Paşa ile Weber Paşa gözetiminde Alman topçu ve istihkam subayları tarafından reorganize edilmiştir

***********************

İtilaf devletleri donanmasının 19 ve 25 Şubat'ta Boğaz'ın girişindeki istihkamlarımızı 12 savaş gemisinin şiddetli bombardımanıyla tahrip etmesi üzerine genel karargah aklını başına alarak Boğaz'da ciddi tedbirlere teşebbüs etmiş ve bu cümleden olarak muktedir Alman deniz ve istihkam uzmanları Boğaz mıntıkasına gönderilerek ele geçen çeşitli sistemde 15'lik ve 12'lik ve 10,5'luk obüsler sırtlara yerleştirilmiş ve Limni ve İmroz adalarında İngiliz ve Fransızların büyük kuvvetler yığma ve gemilere yükleme ve gönderme tecrübeleri yaptıklarının haber alınması üzerine de kara kuvvetleri altı tümene tamamlanmış ve genel kumandaya Mareşal Liman von Sanders ve Deniz ve Kale Kumandanlıklarına da Amiral von Usedom tayin olunduğu gibi gerektiğinde kara askerlerinin fazlalaştırılması ve takviyesi için de gerekli tedbirlere gidilmiştir..." (12)

****************************
Bu stratejinin mantığı, bölgedeki 15. Kolordu'nun Kurmay Başkanı olan Alman yarbay Thauvenay'ın ifadesiyle şöyledir:
*************************
Eldeki imkanlar çerçevesinden bakıldığında stratejik açıdan makul bulunan bu savunma değişikliği, Liman’ı hiç sevmeyen Enver Paşa, yine Liman’a muhalif Gen. Kur. Bşk. Bronsart Paşa (von Schellendorf) ve Osmanlı Harbiye Nezareti kurmay heyeti tarafından da uygun bulunmuş ve uygulanmasına izin verilmiştir. "
******************************
Vay vay vay. Ne iş yahu bütün paşaları Alman olan bir savaş. Eğer evliyalar bu savaşı kazandı ise mutlak evliyalar Almanlarla ortaktır.

E eee savaşı 1915 de kazandıkta ne oldu sanki . O andaki Almanların işi görüldü. İngilizleri oyaladılar.

1918 de hain Osmanlı padişahı tek kurşun atmadan Anadoluyu İngilizlere verdi gitti. Ne karşılığı Halifelik ve beştebir ( İslam ganimet ölçüsü ) haraç karşılığı.

Kazanmasaydık ne olurdu 1918 de yani üç yıl sonra yıkılacağimıza 1915 de üç yıl önce yıkılırdık.

Bu müslümanlar çok garip insanlar bir yerde ufak bir başarı gördüler mi hemen Allah Peygamber diye üzerine atlıyorlar, kendilerine mal etmeye. Savaşın komutanlarının hepsi Almanmış silahların hepsi öyle ona filan hiç bakmazlar. Türklerin ölümü pahasına çanakkale savaşında İngiliz orduları Karadenize çıkarılmamıştır. Bu savaşın Türke bir faydası yoktur. Zaten Osmanlı bu savaştan sadece 3 yıl sonra nalları dikmiştir. kazanılan bir şey yoktur. Sadece bolca Türk nesli kırılmıştır Alman keyfine.

Çankkale içinde vurdular beni

ÖLMEDEN KABİRE KOYDULULAR BENİ.

Tabi Genel kurmay başkanı Bir aşağılık Alman olursa ÖLMEDEN KABİRE KOYARLAR ADAMI.

Seni Almanlara satan hainlere yazıklar olsun.

Haydi kolay gelsin evliyacılara.


"Ne yazık ki evet
M. Kemal isyanla ayağa kalktı: "Anadolu'yu yüzlerce yıl, yalnız canına ve malına ihtiyacın olduğu zaman hatırlarsan, bunun dışında kaderine terk ve cehalete teslim edersen, sonuç tabii böyle olur. İnsanlarımızı okutmamış, bilinçlendirmemiş, kafalarını ve yüreklerini milli bir terbiyeden geçirmemişiz ki. Cami okullarında ve medreselerde, ne tarih, coğrafya dersi verilir, ne de vatan, millet nedir öğretilir. Bu yüzden iki yıldan beri düşman kadar, cahil, gafil ve hainlerle de uğraşıyoruz. Komutanlar bu sefer çok dikkatli olsunlar, bozgunculara fırsat verilmesin." "Başüstüne."

Savaştan sonra, bu talihsiz millet için yapılması gereken çok iş vardı. Milleti yüzlerce yıllık uykudan uyandırmak gerekiyordu.


Bu körleri uyandıramadık gitti.

Hala padişah peşindeler. Özgür insan olmayı hazmedemediler.
 

Vtnsvr

New member
"adi yazılar yazan kalitesiz yazar" diye çok güzel tanımlamış kendisini ve bakın TÜrk toplumunu nasıl yorumluyor?
"Türkiye'de, en bilinen gerçekler bile bilinmez kılınmışlardır.

Yazarsanız, hem yadırgatır, hem de küfür yersiniz.

Türkiye, yalan ve kafasızlıkla yürütülmektedir.

Çünkü Türkiye hem bilmez, hem bilmek istemez, hem de bildirene kızar köpürür.

Bu kafayla da Avrupa Birliği'ne falan değil, cehennemin dibine doğru yol almaktadır."Diyor bu kalitesiz satlık kalem hem toplumu aşagılıyor ve cehenneme layık görüyor.bu aşagıladığı toplumun iktidarını destekliyor ve %47'nin çogu bu adamın yazılarını alkışlıyoR.Atatürk hakkında bilinmeyen şeyler yoktur anlattığı gibi ve bir çok kitap yazılmıştır Atatürk hakkında isteyen istediği kitabı alır ve okur.Bilinmediğini düşündüğü bir şey varsa kitap yazar kendi dediği gibi bu banal toplumu bilinçlendirmeye çalışır.Ama kalemi satılıksa bir kalitesiz yazarın, ne yapar Engin Ardıç gibi yapar.,iktidarın söylemek isteyipte söyleyemediklerini dillendirir.İktidar öncesi Atatürk'e saldıranların görevini devralır ve Atatürk'e gizliden gizliye saldırır,eserlerine saldırır.tabi Cumhuriyet düşmanları ve takiyyeciler de onu alkışlar.
 

ali.can45

New member
Bu Osmanlıyı iyi anlamak için birde nutuka bakalım. İşte Osmanoğullarının Ülkeden def edilirken Atanın konuşmaları. En etkin söz SEFİL.

Nutuk Osmanlı

Üç komisyon bir odada toplandı. Başkanlığına Hoca Müfit Efendi'yi seçti. Konuyu görüşmeye başladılar. Şer’i ye Komisyonu'nda bulunan hoca efendiler, hilafetin saltanattan ayrılamayacağını, bilinen safsatalara dayanarak iddia ettiler. Bu iddiaların yersizliğini ortaya koyup çürütmek için serbestçe konuşabilecek olanlar ortaya çıkar görünmediler. Biz, çok kalabalık olan bu odanın bir kösesinde tartışmaları dinliyorduk. Bu şekildeki görüşmelerin istenilen sonuca varmasını beklemek boşunaydı. Bunu anladık. Sonunda, karma komisyon başkanından söz istedim. Önümüzdeki sıranın üstüne çıktım. Yüksek sesle su konuşmayı yaptım: "Efendim, dedim, hakimiyet ve saltanat hiç kimse tarafından, hiç kimseye ilim gereğidir diye, görüşme ve tartışmayla verilmez. Hakimiyet, saltanat, kuvvetle, kudretle ve zorla alınır. Osman oğulları, zorla Türk milletinin hakimiyet ve saltanatına el koymuşlardır. Bu zorbalıklarını altı yüzyıldan beri sürdürmüşlerdir. Simdi de Türk milleti bu saldırganlara isyan ederek ve artık dur diyerek, hakimiyet ve saltanatını fiilen kendi eline almış bulunuyor. Bu bir oldubittidir. Söz konusu olan, millete saltanatını, hakimiyetini bırakacak miyiz, bırakmayacak miyiz meselesi değildir. Mesele, zaten oldubitti haline gelmiş olan bir gerçeği kanunla ifadeden ibarettir. Bu mutlaka olacaktır. Burada toplananlar. Meclis ve herkes meseleyi tabii olarak karsılarsa, sanırım ki uygun olur. Aksi takdirde, yine gerçek, usulüne uygun olarak ifade edilecektir. Fakat, belki de bazı kafalar kesilecektir.

İsin ilim yönüne gelince, hoca efendilerin merak ve endişeye kapılmalarına yer yoktur. Bu konuda "ilmi açıklamalarda bulunayım" dedim ve uzun uzadıya birtakım açıklamalar yaptım. Bunun üzerine, Ankara milletvekillerinden Hoca Mustafa Efendi, "Affedersiniz efendim, dedi, biz konuyu başka bakımdan ele alıyorduk; açıklamalarınızla aydınlandık" dedi. Konu karma komisyonca çözüme bağlanmıştı.


ASIL BIR MILLETI UTANILACAK BIR DURUMA DÜSÜREN SEFIL

Kamuoyunu gerçek durumla karşı karşıya bırakmayı tercih ederim. O zaman, Saltanat’ı atadan oğul’a geçirmek gibi yanlış bir usulün sonucu olarak, büyük bir makam, tantanalı bir unvan kazanabilmiş bir sefilin, gururu çok yüksek asil bir milleti nasıl utanılacak bir duruma düşürebileceği kendiliğinden anlaşılır.
Gerçekten de, her ne sebeple ve ne şekilde olursa olsun, Vahdettin gibi hürriyetini ve hayatini milleti içinde tehlikede görebilecek kadar âdi bir yaratığın, bir dakika bile olsa, bir milletin başında olduğunu düşünmek ne hazindir! Şükre değer bir durumdur ki, bu alçak, mirasına konduğu Saltanat makamından millet tarafından atıldıktan sonra, alçaklığını sonuna kadar getirmiş oluyor. Türk milletinin bu iste önce davranması elbette takdire değer. Âciz, âdi, duygu ve anlayıştan yoksun bir yaratık, kendisini kabul eden herhangi bir yabancının koruyuculuğuna sığınabilir; ancak, böyle bir yaratığın bütün Müslümanların Halifesi sıfatını taşıdığını ifade etmek elbette doğru değildir. Böyle bir düşünce tarzının doğru olabilmesi, öncelikle, bütün Müslüman milletlerin esir olmaları şartına bağlıdır. Halbuki, dünyada gerçek böyle midir? Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle sembol olmuş bir milletiz! Değersiz hayatlarını iki buçuk gün daha fazla ve sefilce sürükleyebilmek için, her türlü düşkünlüğe katlanmakta bir sakınca görmeyen halifeler oyununu da sahneden kaldırabildiğimizi gösterdik. Böylece, devletlerin, milletlerin birebirleriyle olan ilişkilerinde, şahısların, özellikle bağlı bulundukları devlet ve milletin zararına da olsa şahsî durumlarından ve kendi hayatlarından başka bir şey düşünemeyecek pespayelerin herhangi bir önemi olamayacağı seklindeki bilinen gerçeği bir defa daha ortaya koymuş olduk.


Hala daha Padişah da padişah diyenlere arz olunur.


"Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.

Türk Milletinin istidadı ve kesin kararı medeniyet yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir.

Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.

Büyük dinimiz çalışmayanın insanlıkla hiç ilgisi olmadığını bildiriyor. Bazı kimseler çağdaş olmayı kâfir olmak sayıyorlar. Asıl küfür onların bu zannıdır. Bu yanlış tefsiri yapanların maksadı İslâmların kâfirlere esir olmasını istemek değil de nedir? Her sarıklıyı hoca sanmayın, hoca olmak sarıkla değil, dimağladır.

Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.

Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak insan olmak için yeterlidir. "
.
Atatürk
 

SAGDUYU

New member
"adi yazılar yazan kalitesiz yazar" diye çok güzel tanımlamış kendisini ve bakın TÜrk toplumunu nasıl yorumluyor?
"Türkiye'de, en bilinen gerçekler bile bilinmez kılınmışlardır.

Yazarsanız, hem yadırgatır, hem de küfür yersiniz.

Türkiye, yalan ve kafasızlıkla yürütülmektedir.

Çünkü Türkiye hem bilmez, hem bilmek istemez, hem de bildirene kızar köpürür.

Bu kafayla da Avrupa Birliği'ne falan değil, cehennemin dibine doğru yol almaktadır."Diyor bu kalitesiz satlık kalem hem toplumu aşagılıyor ve cehenneme layık görüyor.bu aşagıladığı toplumun iktidarını destekliyor ve %47'nin çogu bu adamın yazılarını alkışlıyoR.Atatürk hakkında bilinmeyen şeyler yoktur anlattığı gibi ve bir çok kitap yazılmıştır Atatürk hakkında isteyen istediği kitabı alır ve okur.Bilinmediğini düşündüğü bir şey varsa kitap yazar kendi dediği gibi bu banal toplumu bilinçlendirmeye çalışır.Ama kalemi satılıksa bir kalitesiz yazarın, ne yapar Engin Ardıç gibi yapar.,iktidarın söylemek isteyipte söyleyemediklerini dillendirir.İktidar öncesi Atatürk'e saldıranların görevini devralır ve Atatürk'e gizliden gizliye saldırır,eserlerine saldırır.tabi Cumhuriyet düşmanları ve takiyyeciler de onu alkışlar.
Burda yazarların kişiliklerini değil, fikirlerini tartışmamız gerekiyor.
 

algoritmaA

New member
birileri başlamış hemen atatürkcülüğe damga vurmak isteyen bunlar arkadaşım niye alnıyorsun yoks sende yazıda bahsedilen gibi atatürkcüyüm diyen ama daha atatürkün ne soylediğini bilmyenmisin ve birileride demiş orda takiyyeciler şoyledir takiyyeciler boyledir...arkadaşım yokmu bu ülkede takiyyecilerden başka yanlış yapan yada bu ülkedeki herkezmi takiyyeci?biraz mantıklı knuşun lütfen adam atatürkclüğü kullananlara laf diyor ve hala bunada bir kılıf bulmaya çalşıoyrsunuz sonra başka yorumlarınızda adamların onune belge getirsen kabul etmez gibi cümleler sarfediyorsuuz once siz kendinize bakın...paylaşım için sağolsın..
 
Bu işte baaya para var herhalde baksana adamlar 60 yıldır dillerinden düşüyormüyor

özellikle CHP tayfası

adamlar mecliste elektrik kaçakcılığı ile ilgili konu görüşülürken bile Laiklik elden gidiyor gürültüsü yapıyorlar

çok hassaslar canımm

Hatta yakın da insanı elektik çarpmaz laiklik çarpar diye bir tez ortaya atarlarsa şaşam
 

RTE

Banned
EE ticaretten anlayanlar paranın nereden akacağını anlayanlar bu işi biliyorlar
 

HTML

Üst