Atamıza Göre Laiklik!!

algoritmaA

New member
ataturk'un;

"laiklik asla dinsizlik olmadigi gibi, sahte dindarlik ve buyuculukle mucadele kapisini actigi icin gercek dindarligin gelişmesi imkanini temin etmiştir."

"laiklik, yalniz din ve dunya işlerinin ayrilmasi demek degildir. butun yurttaşlarin vicdan, ibadet ve din hurriyeti demektir

"din bir vicdan meselesidir. herkes, vicdaninin emrine uymakta serbesttir. biz dine saygi gosteririz. duşunuşe ve duşunceye karşi degiliz. biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle kariştirmamaya calişiyor, kasit ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakiniyoruz"

sozleriyle acikladigi ilkesi.


solermisiniz bu ülkede bunlardan hngisi varda hala laik bir devletiz diyoruz...
 

Kara Kartal

Banned
hepsi var

o zamann laikliği beğenmemek niyeee

laiklik hangi fıkıh hangi mezhep yorumu olmalıki adil olsunn

nur cemaatinin yorumuna göremi olmalı laiklikkk

yoksa Atatürk ilke ve inklaplarına göremi olmalı

ortada yapılmış devrimler varkennn neyin peşindesinizz...şeriat ı istiyoruz deyin kurtulun

içinizdeki pisliği kusarak kurtulun

Atatürkçü olmak demek Atatürkçü kılığına girmek değildirrr...
Atatürkçü olmak demek ilke ve inklaplarına muhalefet etmemek demektir.devrimlerin takipçisi olmaktırrr

az bi şerefi olan ŞERİATI savunan ATATÜRKÇÜ olmadığını açıkça söylerrr

ama bu şeriatı savunanlarda en ufak şeref belirtisi yok en ufak namus belirtisi yok gelip namus şeref üzerine yemin bile ederlerr..kılıktan kılığa giriyorrlar ancak kendilerini kandırırlarrr
 

algoritmaA

New member
oncelikle şunu soylum ben vatanımada dinimede bağlı bir gencim kimse benim vatanıma şeriat getremice gibi kimsede benim vatanımı değiştirmez.. bizler türküz ve türk kalacağızz... ancak sen bana bunlar var diyorsunda benim aklıma takılan birşey var

diyanet işler bakanlığı devlete bağlı bir kurum değilmi... devlete bağlıysa nerde laiklik?

ve arkadaşım şunuda soylum sozlerinde genlleme yapma bence her türbana evet diyen şeriatı kabul edendir demek çok yanlış olur.. bugun inancından dolayı bunu isteyenlerde var.. bence saygılı olmak gerekir..
 

Kara Kartal

Banned
oncelikle şunu soylum ben vatanımada dinimede bağlı bir gencim kimse benim vatanıma şeriat getremice gibi kimsede benim vatanımı değiştirmez.. bizler türküz ve türk kalacağızz... ancak sen bana bunlar var diyorsunda benim aklıma takılan birşey var

diyanet işler bakanlığı

devlete bağlı bir kurum değilmi... devlete bağlıysa nerde laiklik?

ve arkadaşım şunuda soylum sozlerinde genlleme yapma bence her türbana evet diyen şeriatı kabul edendir demek çok yanlış olur.. bugun inancından dolayı bunu isteyenlerde var.. bence saygılı olmak gerekir..

böyle bir bakanlık yokk...

-bu senin fantezinnn kendini kandırmaya devam ettt. belkide şeyhül islam diyecektin kimbilirr

işte bakanlıkların listesi buyur incele bak bakalım diyanet bakanlığı varmı


Başbakanlık
Adalet Bakanlığı
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
Çevre ve Orman Bakanlığı
Dışişleri Bakanlığı
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı
İçişleri Bakanlığı
Kültür ve Turizm Bakanlığı
Maliye Bakanlığı
Milli Eğitim Bakanlığı
Milli Savunma Bakanlığı
Sağlık Bakanlığı
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı
Ulaştırma Bakanlığı
 

VolkaN

Altın Üye
Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.

GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
 

Kara Kartal

Banned
Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.

GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
"Bizim devlet idaresinde takip ettiğimiz prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz. "
.....................................................Gazi Mustafa Kemal Atatürk

devleti bireylere indirgemeye çalışmakk ve bunu için Atatürkü alet etmek çarpıtmanın ve ahlaksızlığın belgesi olurr.. hiç bir düşünce devletimizden üstün olamaz hiç bir din anlayışı devletimizden üstün olmazz..hiçbir dini inanç devletimizi bağlıyamaz ancak inançları kendini bağlar düşünceleri kendilerini bağlarr
her düşüncenin her inanmanın her fikrin özgürlüğün bir sınırı var bunun sınırı varr bu sınırı Anayasa belirliyor bu sınırı laiklik belirliyor ...burası orman değil burası Medeni bir ülke burası Laik Türkiye Cumhuriyeti


Türkiye Cumhuriyetinde, her yetişkin dinini seçmekte hür olduğu gibi, belirli bir dinin merasimi de serbesttir. Yani, ibadet hürriyeti vardır. Tabiatiyle ibadetler, güvenlik ve genel adaba aykırı olamaz; siyasi gösteri şeklinde de yapılamaz. Geçmişte çok görülmüş olan bu gibi durumlara artık Türkiye Cumhuriyeti asla katlanamaz.

Bir de, Türkiye Cumhuriyeti dahilinde, tüm tekkeler ve zaviyeler ve türbeler kanunla kapatılmıştır. Tarikatlar kaldırılmıştır. Şeyhlik, dervişlik, çelebilik, halifelik, falcılık, büyücülük, türbedarlık vesaire yasaktır. Çünkü bunlar gericiliğin kaynakları ve cehaletin damgalarıdır. Türk milleti, böyle müesseselere ve onların mensuplarına katlanamazdı ve katlanmadı. 1930

Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sade din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz. Gericilere asla fırsat vermeyeceğiz.

Laiklik, yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Tüm yurttaşların vicdan, ibadet ve din özgürlüğü de demektir. 1930

Din ve mezhep herkesin vicdanına kalmış bir iştir. Hiç kimse hiçbir kimseyi, ne bir din, ne de bir mezhebi kabul etmeye zorlayabilir. Din ve mezhep hiçbir zaman politika aleti olarak kullanılamaz. 1930

Laiklik asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için, gerçek dindarlığın gelişmesi imkanını temin etmiştir. Laikliği dinsizlikle karıştırmak isteyenler, İlerleme ve canlığın düşmanları ile gözlerinden perde kalkmamış doğu kavimlerinin fanatiklerinden başka kimse olamaz.

Softa sınıfının din simsarlığına izin verilmemelidir. Dinden maddi menfaat temin edenler. İğrenç kimselerdir. İşte bu duruma karsıyız ve buna müsaade etmiyoruz. 1930

Bunun gibi bağlı bulunmakla inanmış ve mutlu olduğumuz İslam dinini, yüzyıllardan beri alışılmış olduğu üzere, bir politika aracı durumundan kurtarmak ve yükseltmek gerektiği gerçeğini görüyoruz. Kutsal ve tanrısal olan inanç ve vicdanlarımızı karışık ve türlü renkte bulunan ve her türlü çıkarlar ve tutkuların alanı olan siyasetten ve siyasetin bütün öğelerinden bir an önce kesinlikle kurtarmak, milletin dünya ve ahiret mutluluğunun emrettiği bir zorunluluktur. Ancak böylece İslam dininin yüceliği gerçekleşir. 1924

Vatandaşları içinde çeşitli dinlere mensup unsurlar bulunan ve her din mensubu hakkında adil ve tarafsız tutum ve davranışta bulunmaya ve mahkemelerinde vatandaşları ve yabancılar hakkında eşit adalet uygulamakla vazifeli olan bir hükümet, fikir ve vicdan hürriyetlerine uymaya mecburdur. 1927

Artık Türkiye, din ve şeriat oyunlarına sahne olmaktan çok yüksektir. Bu gibi oyuncular varsa, kendilerine başka taraflarda sahne arasınlar. 1924

Efendiler, yaptığımız inkılâbın genişliği ve büyüklüğü karşısında eski hurafelerin ve müesseselerin birer birer yıkılışını gören bağnaz ve gerici unsurlar, "dinî düşünce ve inançlara saygılı" oıduğunu ilân eden bir partiye ve özellikle bu partinin içinde isimleri ün yapmış kimselere dört elle sarılmazlar mı? Yeni parti kuran kimseler bu gerçeği kavramış değiller midir?
O halde, ellerine aldıkları din bayrağı ile, millet ve memleketi nereye götürmek istiyorlardı? Böyle bir soruya verilmesi gereken cevapta iyiniyet, gailet, kayıtsızlık gibi sözler, memleketi ileriye götüreceğim diye ortaya atılan bir partinin ileri gelenleri için mazeret sayılamaz!

.....................................................................................................................................Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK
 

holy_wood

New member
arkadaşım oruç tutmuyor diye saldırıya uğrayanlar var bu memlekette. ama daha oruç tutuyor diye saldırıya uğrayan birisini bilmiyorum.
bilmem anlata bildim mi...
 

cortmania

New member
arkadaşım oruç tutmuyor diye saldırıya uğrayanlar var bu memlekette. ama daha oruç tutuyor diye saldırıya uğrayan birisini bilmiyorum.
bilmem anlata bildim mi?
Bir olay ancak bu kadar güzel tasvir edilebilir tebrikler ne kadar güzel ülkemizde hala ATATÜRK'ün yapmış olduğu devrimleri savunan benim gibi genç insanlar var savunan herkesi göünlden destekliyorum
 

VolkaN

Altın Üye
"Bizim devlet idaresinde takip ettiğimiz prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz. "
.....................................................Gazi Mustafa Kemal Atatürk

devleti bireylere indirgemeye çalışmakk ve bunu için Atatürkü alet etmek çarpıtmanın ve ahlaksızlığın belgesi olurr.. hiç bir düşünce devletimizden üstün olamaz hiç bir din anlayışı devletimizden üstün olmazz..hiçbir dini inanç devletimizi bağlıyamaz ancak inançları kendini bağlar düşünceleri kendilerini bağlarr
her düşüncenin her inanmanın her fikrin özgürlüğün bir sınırı var bunun sınırı varr bu sınırı Anayasa belirliyor bu sınırı laiklik belirliyor ...burası orman değil burası Medeni bir ülke burası Laik Türkiye Cumhuriyeti


Türkiye Cumhuriyetinde, her yetişkin dinini seçmekte hür olduğu gibi, belirli bir dinin merasimi de serbesttir. Yani, ibadet hürriyeti vardır. Tabiatiyle ibadetler, güvenlik ve genel adaba aykırı olamaz; siyasi gösteri şeklinde de yapılamaz. Geçmişte çok görülmüş olan bu gibi durumlara artık Türkiye Cumhuriyeti asla katlanamaz.

Bir de, Türkiye Cumhuriyeti dahilinde, tüm tekkeler ve zaviyeler ve türbeler kanunla kapatılmıştır. Tarikatlar kaldırılmıştır. Şeyhlik, dervişlik, çelebilik, halifelik, falcılık, büyücülük, türbedarlık vesaire yasaktır. Çünkü bunlar gericiliğin kaynakları ve cehaletin damgalarıdır. Türk milleti, böyle müesseselere ve onların mensuplarına katlanamazdı ve katlanmadı. 1930

Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sade din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz. Gericilere asla fırsat vermeyeceğiz.

Laiklik, yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Tüm yurttaşların vicdan, ibadet ve din özgürlüğü de demektir. 1930

Din ve mezhep herkesin vicdanına kalmış bir iştir. Hiç kimse hiçbir kimseyi, ne bir din, ne de bir mezhebi kabul etmeye zorlayabilir. Din ve mezhep hiçbir zaman politika aleti olarak kullanılamaz. 1930

Laiklik asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için, gerçek dindarlığın gelişmesi imkanını temin etmiştir. Laikliği dinsizlikle karıştırmak isteyenler, İlerleme ve canlığın düşmanları ile gözlerinden perde kalkmamış doğu kavimlerinin fanatiklerinden başka kimse olamaz.

Softa sınıfının din simsarlığına izin verilmemelidir. Dinden maddi menfaat temin edenler. İğrenç kimselerdir. İşte bu duruma karsıyız ve buna müsaade etmiyoruz. 1930

Bunun gibi bağlı bulunmakla inanmış ve mutlu olduğumuz İslam dinini, yüzyıllardan beri alışılmış olduğu üzere, bir politika aracı durumundan kurtarmak ve yükseltmek gerektiği gerçeğini görüyoruz. Kutsal ve tanrısal olan inanç ve vicdanlarımızı karışık ve türlü renkte bulunan ve her türlü çıkarlar ve tutkuların alanı olan siyasetten ve siyasetin bütün öğelerinden bir an önce kesinlikle kurtarmak, milletin dünya ve ahiret mutluluğunun emrettiği bir zorunluluktur. Ancak böylece İslam dininin yüceliği gerçekleşir. 1924

Vatandaşları içinde çeşitli dinlere mensup unsurlar bulunan ve her din mensubu hakkında adil ve tarafsız tutum ve davranışta bulunmaya ve mahkemelerinde vatandaşları ve yabancılar hakkında eşit adalet uygulamakla vazifeli olan bir hükümet, fikir ve vicdan hürriyetlerine uymaya mecburdur. 1927

Artık Türkiye, din ve şeriat oyunlarına sahne olmaktan çok yüksektir. Bu gibi oyuncular varsa, kendilerine başka taraflarda sahne arasınlar. 1924

.....................................................................................................................................Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK
kimin ulu Önder Atatürk"ü alet edip etmediği avatarından belli söylenecek cok sey var ama, herseyi kendi istediğiniz gibi algılayın sizden farklı algılayanlar Atatürk "ü kullanıyo olsun ne güzel ya devam edin bakalım daha ne kadar komik duruma düşeceksiniz.gerçi bundan komiği olmazda zuhahah koptum ya kafalarına göre istedikleri gibi yorumluyolar işlerine gelmeyince kullanıyo oluyoz harbi bu kadar olmaz pes....saygılar bir özdeyişle bitiriyim gerçi siz istediğiniz gibi yorumluyacagınız ya olsun ben sansımı deneyim

Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir.

GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
 

Vtnsvr

New member
Atatürk'ü kullananları da dinikulananlarıda biz biliyoruz.Dinin altına dinamit koyup,müslümanım diyebilenlerin Atatürk düşmanı Saidi nursi-Fethullah Gülen müridlerinin Atatürk'e sahip çıkar gibi görünebilmeleri garipsenmemeli tıpkı Tayyip Erdogan'ın bagırıp çagırmayı "hitabet sanatı"olarak bilmeleri gibi onlarda bunu "Takiyye sanatı" olarak görüyorlar ve takiyyeyi,riyakarlıgı bir Müslümanın özelligi gibide gösterip zarar verebiliyorlar.
 

HTML

Üst