%100 güleceksiniz SüPeR FıkRaLaR (GünCeLLeneCekTiR..)

_EmelD_

New member
Bizim Temel, bir Fransız ve bir İngiliz içiyorlarmış. Konu bir kadını nasıl çılgına döndürürsünüze gelmiş.

İngiliz , Times kenarında güzel bir lokantaya götürürüm, sonra bir müzik hole gideriz daha sonra da bir bara, hep kulağına güzel şeyler söylerim. Gece onun evine gideriz müzik, dans derken yavaş yavaş okşamaya başlarım. Uzun uzun öper, usulca soymaya başlarım . Yatak odasına götürür, sevişmeyi uzattıkça uzatırım. Kadın isteri nöbetine tutulur, çılgına döner,azgınlaşır saldırır.

Fransız , Sen nehrinin kenarına yemeğe götürürüm. Orada pahalı bir balık ve kaliteli şarapla güzel bir akşam yemeği yeriz. Oradan Şanzelize ye gider loş kafede zaman öldürürken ellerimle masanın altından bacaklarını okşamaya başlarım. Arzu kıvamı yükselince onun evine gideriz. Yatak odasına geçeriz. Çırıl çıplak soyarım. Ayak parmaklarından başlayarak öpmeye, yalamaya başlarım. Göğüslerini okşar dakikalarca emerim. Sevişmeyi uzattıkça kadın çılgına döner, beni yiyip yutmaya başlar.

Bizim Temel, Fadime’yi boğaz da bir balık lokantasına götürürüm. Hamsi yeriz. Haçan bizim oralardan bahsederim. Oradan Haliç manzaralı bir kafeye gider. Muhabbete devam ederiz. Vakit ilerleyince doğru Fadime’nin eve gideriz. Hemen yatak odasına götürürüm. Daha ne oluyor demeden soyarım ve üstüne çıkarım. İşimi hallettikten sonra kalkar aletimi çok değer verdiği dantelli yatak odası perdesine silerim. Bunu gören Fadime’nin gözleri faltaşı gibi olur. Çılgına döner, bana saldırır...


Adamın biri avlanmayı çok seviyormuş. Piyangodan büyük ikramiyeyi kazanınca olan parayı 15 günlük bir safariye yatırmış.
15 gün sonra dönmüş gelmiş köy kahvesine,ayakta karşılamışlar, hepbir ağızdan 'de hele anlat,neler yapmişsen,neler görmüşsen?' demişler.

Bizim avcı demiş ki 'valla zebra avlamışem'.
demişler 'ula zebra da ne olaki?'.
demiş:bizim eşşeği bilisen?
-he bilirem
-ha iste bizim eşşeğin çizgilisidir,boyle pijama giymiş gibi olanıdir.

sonra zürafa avlamışem.
-ula zürafa da nolir?
-bizim eşşeği bilisen?
-he bilirem
-işte bizim eşşeğin böyle boyu 3-4 metre olanıdir.

sonra,başka,ee,piton avlamışem.
-la piton da nolir?
-bizim eşşeği bilisen?
-he bilirem
-eşşeğin sikini bilisen
-he bilirem
-aha odır, ama eşşek yohtır!


emel köyünde artik karnini doyuramaz hale gelmis ve tasi topragi altindir diye çikmis istanbul yollarina. İstanbul da is bulamamis ve tam dönmeye karar vermisken yolda asker arkadasina rastlamis.

"Ooo nbr.." falan salya sümük hasret giderdikten sora arkadasi sormus Temel;

-"Ne isin var istanbul'da?"

Temel de "Is pulmaya celdim ceri döneydum seni çördüm" demis. Arkadasi da Temel'e;

-"Ee, ben ne güne duruyorum.." deyip onu yaninda isine götürmüs. Adamin kerhanesi varmis, Temel'e burada pezevenklik teklif etmis. Temel hem para kazaniyor hem de bedava kari sikiyormus.Artik çook parasi olmus ve köyüne dönmüs.

Dursun sormus:

-"Nasil, istanbul'a bende gitmek istiyorum" demis.
Temel de :

-" Oo, süper hem para kazandim, hem de peles kari sittim" demis.

Dursun: -"nasil???"

Temel: -"Sen istanbul'a cit, pi ceneleve cir, hacen peni Temel cönderdi de, bütün karilar sana beles verir" demis.

Dursun hemen atlayip istanbul'a gitmis. Dursun genelevi normal bir ev gibi saniyormus. Otogardan inmis önüne çikan ilk eve girmis, kapiyi çalmis. Bi kari açmis kapiyi ve direkt;

-"Peni Temel cönderdi, sikecegum seni" demis.

Kadin: "Sen ne diyosun pis sapikkkk.." diye bagirmis ve içeriden kocasi gelmis, bizim Dursun'u bir güzel sitmis.

Dursun yolda yürüyomus, bir yandan da küfür ediyormus..
-"Ulan yavsak Temel, senin yüzünden götü kaybettik, serefsiz.." falan derken;
-"Zartttt.." bir fren sesi.

Soför çikmis cama :
-"Ula göt veren önüne baksana" demis.
Dursun da:
-"Uyyyyyyyyy da, koca sehirde bi cöt verdik, duymayan kalmamis"


Genc bir erkegin uc kiz arkadasi vardi ve hangisi ile evlenecegine dair karar vermesi gerekiyordu. Bir test yapmaya karar verdi.Her birine 1000 dolar verdi.

Birinci kiz arkadasi kendisine yeni elbiseler ve ayakkabilar aldi, kuafore ve guzellik salonuna gitti. Genc erkege geri geldiginde soyle dedi:

-"Senin icin en guzeli ben olmak istiyorum, cunku seni seviyorum!"

Ikinci kiz arkadasi yeni bir hokey takimi, video ve bir ay yetecek bira ile geri geldi ve soyle dedi :

-"Bunlar senin icin aldigim hediyeler,cunku seni seviyorum!"

Ucuncu kiz arkadasi bu para ile iyi bir yatirim yapti ve kisa bir sure icersinde para kendini ikiye katladi. Bu kari yine yatirdi ve bu sekilde devam etti.Genc erkege geri geldiginde soyle dedi :

-"Senin bana verdigin parayi cogalttim, birlikte yasayacagimiz gelecek icin, cunku seni seviyorum."

Genc erkek her uc kiz arkadasinin yaptiklarindan cok etkilenmisti.Bir sure icin ortadan yokoldu ve arkadaslarinin verdigi

cevaplar hakkinda dusundu..



Cok iyi dusundu....



Gercekten cok, cok iyi dusundu....



Bu o kadar kolay verilebilecek bir karar degildi, isi cok zordu...



Cok iyi dusundukten sonra en iri goguslu olan ile evlenmeye karar verdi...


Türk'e sormuslar:
- Yarin dünyaya dev bir meteor çarpacak. Okyanuslar tasacak, dünya nüfusunun yarisi o anda ölecek. Havaya yükselen tozlar dünyayi karanliga gömecek. Buzul çagi baslayacak. Kalanlar da bu çagda ortadan kalkacaklar. Insanligin sonu gelecek. Böyle bir felaketi önceden haber alsan ne yaparsin???
Türk hiç düsünmeden yanitlamis:
- Bütün paramla dolar alirim!!!!


Temele askerde komutan sormuş vatan nedir?
Temel cevap verememiş sonra Hasan çavuşa sormuşlar
Hasan çavuş vatan anamızdır demiş.
Tekrar Temel'e sormuşlar vatan nedir?
Temel : vatan Hasan çavuşun anasıdır komutanım demiş.


-DERS ÇALIŞIRKEN KAC SAAT DINLENIRSIN?
-EEEE!AŞAĞI YUKARI 15 DAKİKA
-ULAN SENİ 15 DAKİKA KİM DİNLER (ni ha ha ha)


Bir Gün Alman tuvalte girmiş bir Canavar çıkmış bana Yapamayacağım birşey Söyle Demiş O da şurdaki dağları Ye Demiş Canavarda Yemiş Ve almanıda Yemiş
Sonra Fransız Gelmiş onada Canavar çıkmış yine bana Yapamayacagım Bişe Söyle De Demiş oda Tüm akarsuları İç Demiş Canavarda içmiş Fransızıda Yemiş Sonra Namık kemal girmiş
Canavar Yine Ona Yapamayacağı Bişey Söyle Demiş Oda Ossurugunu tut Kırmızıya Boya Demiş


Ünlü tiyatro oyuncusu Sacha Guitry, genç ve güzel bir hanıma ilgi duymuş.
Hanım naz etmiş : - Kalbimin sahibi var.

- Yavrum, demiş Guitry, ben o kadar yükseğe çıkmak niyetinde değilim...


Büyük bir kasa soygunundan sonra çalıntı otomobille yol alan üç soyguncu, kent dışında otomobilden inip tarlalar arasında geldikleri yöne doğru hızla ilerlediler. Uzun süren bu iz kaybettirme yürüyüşünden sonra ıssız bir yer bulup oturdular. İçlerinden biri:
- Haydi sayalım artık, dedi. Kaç milyon kaldırdığımızı merak ediyorum.
İkincisi elini şöyle bir salladı:
- Yorgunluktan öldük yahu! Şimdi o kadar parayı saymakla ne diye uğraşalım. Yarın gazetelerde okur, biz de öğreniriz kaç milyon kaldırdığımızı.
Üçüncüsü öfkeyle yerinden fırladı:
- Deli misin be! Yarın her gazete ayrı bir rakam verir, biz de birbirimize gireriz!


Sinif ögretmeni ögrencilere teker teker sorular soruyormus. Ama hiçbiri dogru düzgün cevaplayamiyorlarmis. Ögretmen iyice sinirlenerek baska birine daha soru sormus.

O da bilemeyince :
-"Bir sey bilmiyosun,pekii niye geliyosun sen buraya?" diye bagirarak sormus.

O da cevaplamis:
-"Ama sayin ögretmenim, ben kalorifer tamircisiyim, radyatörleri
kontrol ediyodum".


Bir hanimefendi doktora gitmis.. Checkupa.. Yani yillik kontrola..

"Doktor" demis.. "Ben fevkalade saglikli bir kadinim. Bir tek kusurum var.Gaz kaciriyorum.. Durmadan gaz kaciriyorum.. Evde.. Iste..

Kilisede.. Otobuste, asansorde, super markette..Durmadan kaciriyorum.. Ama fazla da sikayetim yok. Kendime hic sorun

yapmiyorum bunu.. Cunku benim kacirdigim gazin ne kokusu var, ne de sesi cikiyor.."

Doktor, bir hap yazmis kadinin recetesine.. "Bu haplardan gunde uc tane al, haftaya gel gene beni gor" diye..

Ertesi hafta kadin hisimla girmis doktorun muayenehanesine.. "Doktor" demis.. "Gecen hafta verdigin haplardan sonra, kacirdigim

gazlar les gibi kokmaya basladi.."

Doktor "Guzel" demis.. "Cok guzel.. burnunuzu tedavi ettik demek. Simdi sira geldi, kulaklariniz uzerinde calismaya.."


Adam, karanlık ve fırtınalı bir gecede, yol kenarında otostop çekmektedir. Fırtına o kadar şiddetlidir ki, bir metre ilerisini zor
görür. Birden, yaklaşan bir otomobil fark eder, otomobil bizimkinin önünde durur. Eleman kendini arabaya atar ve hemen kapıyı kapatır, sürücüye döndüğü anda irkilir.

Direksiyonda kimse yoktur! Araba yavaşça hareket etmeye başlar. Adam şoktadır, yola bakar ve ileride bir viraj görür. Dua etmeye başlar... Viraja girmek üzereyken, direksiyonda bir elin belirdiğini ve arabanın virajı döndüğünü görür. Kafayı sıyırmak üzeredir, sonraki birkaç virajda da aynı el arabayı yönlendirir !

Adam donup kalmıştır... Cesaretini toplamaya çalışır ve kendini
arabadan dışarı atıp, en yakın kasabaya doğru koşmaya başlar.

Kasabaya girdiğinde hala şoktadır. Bir bara dalar ve iki kadeh tekila isteyip, ağlayarak olanları oradakilere anlatmaya başlar.
Ortalığı bir sessizlik kaplar...

Bir saat kadar sonra, aynı bara iki kişi girer. Girenlerden biri bizim elemanı görür görmez yanındakine döner ve şöyle der :
"Bak Pepe, biz arabayı iterken binen herif buydu işte!"


Temel sabahin köründe uyandigi gibi arkadasi Dursun'u arar.
-" Dursun, dün gece rüyama cirdun, bana çok önemli seyler anlattun."
-"Eee hayirdur insallah." -"Hayirmidur, sermidur pilmiyrum, çünku neler anlattiguni hatirlamayrum, sen hatirlaymisun diye arayrum da.."


2 deli hüsnü ile hüsniye gecenin geç bir saatinde yürürken,
Hüsnü elindeki el fenerini havaya açmış. "Buraya tırmanabilir misin?" demiş.

Hüsniye ise şu cevabı vermiş:

"Tırmanırım tırmanmasına da sana güvenim yok.. ya ışığı ben tepedeyken kapatırsan!?!?"


Adam çok roman okurdu.Karısı bir gece kocasının "Selin" diyerek sayıkladığını duydu. Oysa kendi adı "Leyla" idi. Dayanamadı kocasını uyandırıp sordu :

-"Söyle bakalım, rüyada gördüğün o "Selin" kimdi?".Kocası :

-"Kitap karıcığım, kitap. Dün okuduğum kitap"dedi.

Ertesi akşam adam eve döndüğünde karısına her zamanki gibi sordu :

-"Ne var ne yok karıcığım?".

Kadın öfkeyle karşılık verdi :

-Ne olacak, senin kitap telefon etti...


Genc deve annesine sormus , anne niye bizim ayaklarimiz bu kadar büyük?
Anne cevap vermis , çölde kuma batmamak için..
Genç deve tekrar sormus , peki kipiklerimiz niye bu kadar gür.
Anne tekrar cevap vermis , çölde kum firtinalarinda kum kaçmasin diye.
Meraki yatismamis olan genç deve bir soru daha sormus, bizim niye hörgüçlerimiz var.
Anne deve sabirla yanitlamis , çölde çok uzun süre susuz idare edebilme için suyu hörgüçlerimizde depolariz.
Sonunda dayanamayan genç deve sormus , Peki biz Ankara Devlet Hayvanat Bahçesinde ne bok yiyoruz???


Zengin bir adamin tek oglu varmis.Adam ogluna ne is kurduysa hepsini batirmis.Adam en sonunda ogluna bir sosis fabrikasi kurmus, sonra oglunu fabrikada gezdiriyormus.

-"Bak oglum, öküzü burdan vereceksin, makinenin öbür tarafindan sosis olarak alacaksin" demis.

Sonrada cocuk

-"Peki sosisi bu taraftan versen öbür taraftan öküz olarak cikar mi?" demis

Bunun üzerine adam da:

-"Maalesef oglum o teknoloji simdilik sadece ananda var.."


Buyuk sirketlerden birinin patronu, bilgisayar sistemleriyle ilgili onemli bir arızanın acilen giderilmesi için bilgisayar muhendislerinden birinin evine telefon eder.
Karsi taraftan fisildayan bir cocuk sesi "Alo" der.
Patron sorar "Baban evde mi?
Cocuk fisildayarak cevap verir "Evet"
Patron sorar "Onunla konusabilir miyim?"
Cocuk fisildayarak cevap verir "Hayir"
Patron sasirarak "Peki annen evde mi?"
Cocuk fisildayarak "Evet"
Patron "Peki onunla konusabilir miyim?"
Cocuk yine fisildayarak "Hayir"
Patron saskin "Orada baska kimse var mı?"
"Evet" der cocuk fisildayarak "Bir polis memuru var"

Mühendislerinden birinin evinde polisin ne isi olduğuna anlam veremeyen adam sorar "Memur beyle konusabilir miyim?"
"Hayir" der ufaklik , "Su anda mesgul"
İyice meraklanan patron: "Neyle mesgul?"
Cocuk fisildayarak cevaplar "
" Annem babam ve itfaiyeci amcalarla konusuyor"

Meraklanan ve endiselenen patron, telefondan gittikce artan bir gurultu duyar "Bu ses de ne?.." diye sorar.
"Helikopter" der çocuk, hala fisildayarak.
Panikleyen patron "Neler oluyor orada" diye sorar.
Cocuk hala fisildayarak: "Arama kurtarma timi geldi"
Patron endiseli ve neler olduğunu bilememenin kizginligi icinde:
"İyi de neyi ariyorlar...?"

Kucuk cocuk hala fisildayarak ve kikirdayarak cevap verir...
"beni..."


Birgün okulda ikinci sınıf çocuklar fotoğraf çekileceklermiş.
Öğretmenleride onlara çekilecekleri fotoğrafı anlatıyormuş.
Ve şöyle söze başlamış:

-İlerde bu fotoğrafları torunlarınıza, çocuklarınıza göstereceksiniz ve arkadaşlarınızı tanıtacaksınız. Bu Ali,bu Ayşe...

O sırada sınıfın fırlama çocuğu Abdi bağırır:
Buda rahmetli öğretmenimiz.
-.....


Karadeniz kıyısında bir otele tatile gelen çift, birkaç günün ardından yemeklere isyan etmişler:

"Ne bu kardeşim, her gün hamsi hamsi. Broşürünüzde bütün yemekler serbest seçim yazıyordu!"

Temel yanıtlamış:

-"Seçim serbest beyefendi, ister yiyin ister yemeyin!"


Eve geç saatte zilzurna sarhoş gelen Temel, yatmadan önce tuvalete gider. Daha sonra yatak odasının ışığını yakar kapıya dayanır.
Gözleri kamaşarak uyanan Fadime'ye :
-Ula kari der, sana helal olsun.Sen Trabizon'un en iyi karisusun.
İltifata alışık olmayan Fadime :
-Ne oldi herif nereden icabetti bu laflar?
-Daha ne olsun.Biraz önce tuvalete su dökmeye gittum.
Tuvaletin kapisuni ne güzel yaptirmişsun öyle,
kapiyi açunca elekturuk kendiluğundan yanayi, deyince,
Fadime yataktan fırlar ;
-Ula herif sen buzdolabuna işedun ya!


Taninmis bir film yildizi, ruh doktoruna gider ve derdini anlatir:
- Ne zaman bir adamla yemege çiksam, gece onun yataginda son buluyor.
Ben de günlerce pismanlik ve utanç duyuyorum. Bana yardim ediniz.
Doktor:
- Anliyorum. Sizin iradenizi, teklifleri reddedecek kadar güçlendirecegiz.
Film yildizi:
- Yok yok, istedigim bu degil. Sonradan pismanlik ve utanç duymamaliyim. Onu saglayiniz.


Fransız, İngiliz ve bir Türk bi uçak kazasında ölüp cehenneme gitmişler.

Bizimki içeriye bir göz atıp terlemeye baslayınca yeni gelenleri karşılayan zebaniye dönüp merakla: "Abi sizin işinizde zor valla! Nasıl ısıtıyosunuz burayı" demiş.

Zebani bizimkinin yüzüne bakıp şöyle demiş: "Türksün di mi"

Eveett gelsin yorumlarrr.....
 

кα¢αмαк

New member
Abi Bu ne FıKRALaR =) kopTuM =))))))


Zengin bir adamin tek oglu varmis.Adam ogluna ne is kurduysa hepsini batirmis.Adam en sonunda ogluna bir sosis fabrikasi kurmus, sonra oglunu fabrikada gezdiriyormus.

-"Bak oglum, öküzü burdan vereceksin, makinenin öbür tarafindan sosis olarak alacaksin" demis.

Sonrada cocuk

-"Peki sosisi bu taraftan versen öbür taraftan öküz olarak cikar mi?" demis

Bunun üzerine adam da:

-"Maalesef oglum o teknoloji simdilik sadece ananda var.."


hehe =)
 

1sc0rp!tX

Altın Üye
Çoğu Hatta HEpsi Okudugum kadarıyla +18 içerikli

+18 GEyiklerde Açabilirdin...

 

_EmelD_

New member
Evet arkadaşlar bunlarda yeni fıkralarr...

Temel Almanya'da bir otele giderek oda fiyatlarını sormuş,

-1.Kat 200 mark, 2. kat 190 mark, 3.kat 180 mark, 4.kat 170 mark, 5.kat 160 mark.

Temel,

-Teşeççur ederum, penum içun yeterince çok katlu değil.


ahudi pazarda topal bir eşek satıyormuş. Akyazılı eşeği incelemiş; sağına,soluna,ayağına, dişine, bakmış ve basmış parayı eşeği satın almış. Komşuları: "-Yahu Akyazılı topal bir eşeğe bu kadar para verilip de alınır mı? Amma dolandırıldın be.." diyerek Akyazılının üzerine varınca

Akyazılı: "-Bakmayın eşeğin topal olduğuna hayvanın ayağına çivi batmış çiviyi çıkardım mı haftasına varmaz eşek düzelecek." demiş. Komşular durur mu? doğru Yahudi'ye gidip: "-Ya ne yaptın sen eşek topal diye ucuza kaptırdın meğer eşeğin ayağında çivi varmış eşek onun için topalmış" diye konuşunca "

-Ne diyorsunuz be..hayvan zaten topaldır.. ben çakmışım o çiviyi.....!" der.

Yahudi komşular bu sefer tekrar Akyazılıya gelip: "-Kazığı sen yemişsin Akyazılı, eşek zaten topalmış satılırken anlaşılmasın diye ayağına çiviyi Yahudi çakmış" diye söyleyince bir an düşünen Akyazılı "-VAY YAHUDİ VAY..! VERDİĞİMİZ PARA DA SAHTE OLMASAYDI HERİF BİZİ GERÇEKTEN DOLANDIRMIŞTI....."der


İlkolkuda uc cocuk bebeklerin nasil dunyaya geldigini konusoyormus

Dursun:

-Bizum ailede hep leylekler getirir.

Fadime:

-Bizde gul bacesinde bulunur.

Temelcik:

-Piz faciriz, pizde bebekleri annem kendisi yapayi!


Bir sarışın, bir kızıl ve bir esmer kız yanmakta olan bir binanın çatısında mahsur kalmışlar. İtfaiye hemen olay mahalline gelmiş, gerekli cihazları çıkarmış.

Çatıdan atlayanları tutmak için yanlarında getirdikleri çarşafı tuttuktan sonra, çatıya doğru seslenmişler; - "Atla. Bu tek şansımız." Esmer olan kız çatının kenarına kadar gelmiş ve kendisini aşağıya bırakmış. Tam çarşafa gelirken, itfaiyeciler birden çarşafı kenara çekmişler. Esmer kız domates salçası gibi yere yapışmış.

İtfaiyeciler tekrar çatıya seslenmişler: - "Hadi atla. Yoksa kurtulamayacaksın." Kızıl saçlı aşağıya bağırmış; - "Atlamam. Biraz once yaptığınız gibi çarşafı çekersiniz siz." İtfaiyeciler: - "Hayır, çekmeyiz. Biz sadece esmerler icin bunu yaparız". Böyle söylenince, kızıl saçlı da kendisini çatıdan aşağıya bırakmış. İtfaiyeciler esmer kızda olduğu gibi yine aniden çarşafı kenara çekince, kızıl saçlı da elmalı kek gibi yere serilmiş. Çatıda sadece sarışın kalmış.

İtfaiyeciler daha once de yaptıkları gibi: - "Atla, atla. Yoksa yanarak öleceksin." Sarışın: - "Kesinlikle atlamam. İki arkadaşım atladığında çarşafı çektiniz. Ben atlarken de çekersiniz." İtfaiyeciler: - "Kesinlikle çekmeyeceğiz. Söz veriyoruz."

Sarışın kız: - "Bakın, sizin çarşafı çekmeyeceğinize güvenemiyorum. Şimdi çarşafı yere bırakın ve etrafından çekilin..."


Küçük çocuk bakkala öfkeyle sordu:

-Neden hep küçük yumurta veriyorsun?

-Tasinmasi kolay olur da ondan.

Çocuk eksik para verip yumurtalari alip giderken bakkal seslendi:

-Ama sen eksik para verdin.

Çocuk gülerek:

-Saymasi kolay olur da...


Temel akciger kanseri olmus Doktorlar iki aydan daha fazla yasaman mucize olur demisler ve umitsiz oldugu icin tedaviye de son vermisler.

Olecegini anlayan Temel , butun esiyle dostuyla helallesmeye karar vermis. Fakat bizim Temel gordugu herkese kendisinin AIDS hastaligina yakalandigini ve iki ay icinde olecegini anlatiyor ve helal etmerini istiyomus haklarini.

Tabii bunu duyanlar Temel'e helallik veriyorlarmis ama bir yandan da elini bile son bir defa sikip, kucaklasmaktan kaciniyorlarmis.Temel'in en iyi arkadasi Dursun Temel'in bu yaptigini duyunca sormuş:

- Yaw Temel, anladik sen Kanser oldun olecen, neden millete AIDS oldum diyon, bak herkesi bir korku sardi demis.

Temel;

- Yaw Tursun, oyle de oleceeezzz boyle de olecez, bari kariyi saglama alalim dedim.


Otogarda boyacilik yapan bir adam varmis.Ayakkabisini boyatmaya gelene
devamli nereye gittigini sorarmis. Böyle geçen günlerden bir gün de sabah
boyaci yine gelmis.Derken bir yolcu gelmis.

Boyaci:abi yolculuk nereye?
Adam:Ankara!ya
Boyaci:Ooo. Senin isin goley. Surdan 3 numaraya gitçen hemen otobüs karsinda.

Daha sonra bir adam boyacinin bu sorularina kizip ayakkabisini boyatmaya gelir.

Boyaci:Abi yolculuk nereye?

Adam:Ananin mina

Boyaci:Ooo.Senin isin goley.Bincen babamin atina gitçen gelcen gitçen gelcen...


bir gün piç ali nin uykusu kaçar annesiyle babasının yatakodasına gider annesiyle babasını sevişirken görünce dayanamaz masatürbayon yapmaya başlar.


Annesi; "kocacım üstümde saatte 400 yapan bi porche gibisin harikasın" der.
bababası da; "karıcım altımda saatte 200 yapan bi chavrolet gibisin" der.

piç ali çıkar bağırırır :anne baba yavaş gidin el arabasıyla size yetişemiyorum.


Temel barda arkadasiyla iciyormus. Temel dertli dertli,
- Karim nihayet peni anladu...
Arkadasi,
- Be adam bunun icin icilir mi?
- Ama anlar anlamaz peni terk etti!


Temel köyünün en sapık erkeğiymiş. Herekezin karısına kızına sarkarmış. Köylü rahatsız olunca bunu köyden kovmaya karar vermişler. Temel yanına köpeği ve keçisiyle binmiş sandalına denize açılmış.

Birden bir rüzgar çıkmış ve sandal batmaya başlamış. Temel yüzerek bir adaya çıkmış. Köpeğininde bacağı kırılmış keçi köpeği kurtararak kıyıya çıkarmış. Aradan yıllar geçmiş temel azmış keçiye gözünü dikmiş. Tam becericekken köpek saldırmış temele, çünkü keçiye bir can borcu varmış. Bir kaç sefer denemiş ama becerememiş.

Bir zaman sonra adanın diğer tarafından bir kadın sesi gelmiş, İMDATTT beni kurtarın diye...Temel gitmiş bir görmüşki güzeller güzeli seksi bir sarışına iki korsan tecavüz ediyor.Temel bu ik adamıda öldürmüş..Kadın temele sen benim canımı kurtardın dile benden ne dilersen demiş..

Temelde "şu köpeği tutda keçiyi bii si*yim demiş."


emel antalyaya gitmiş
maksat hem çalışmak hem de s.kmek

neyse bi gün bi alman karı görmüş, bakmış ortalık da tenha,
dayanamamış bikinili almana.. tabi hoop dalmış

kız bağırır :
-yooo, yapma ben Alamaaaan....!!!

Temel de aynı anda :

- Alaaan alan..!!


Abraham Libemovitz sınıfındaki tek yahudi öğrenciydi. Ne iyi ki yaşadığı şehir nezih bir yerdi ve ırkçılık gibi sorunlar yoktu. Bir gün sınıfta öğretmen şöyle bir soru sordu:

- Evet çocuklar, dünyada gelmiş geçmiş en büyük insan kimdir? Bilene 20 dolar vereceğim. Bütün çocuklar tahmin etmeye başladı. Biri "George Washington ! Çünku ulusumuzun babasıdır!" dedi. Başka biri "Abraham Lincoln ! Çünkü köleliği kaldırdı !", bir diğeri; "Jan Dark ! Fransayı kurtardı !" Fakat öğretmen bu cevapları kabul etmemiş. Bu sırada Abraham parmak kaldırmış. Öğretmen sormuş; "Evet Abraham,sence dünyada gelmiş geçmiş en büyük insan kimdir?" - Nasıralı İsa.

- Bravo Abraham, aferim, gel al 20 dolarını.

Dersten sonra cevaptan çok memnun kalmış olan öğretmen Abrahama neden isa cevabını verdiğini sordu.

- Öğretmenim, aslına bakarsanız bence dünyadan gelmiş geçmiş en büyük insan Musadır ama...,iş iştir...


Lazlar yeni bir paraşüt icat etmişler: Yere çarpınca açılıyormuş....


Bir gün ögretmen Ali'ye sormus.

-"Ali bes üc daha kac yapar?"

Ali hemen parmaklari ile saymaya baslamis ve :

-"Sekiz hocam." demis

Tabii ögretmen parmaklari ile saydigi icin kizmis ve :

-"Ellerini cebine koy öyle say!." demis.

Tekrar sormus:

-"Bes bes daha kac yapar?

Ali eli cebinde tekrar saymaya baslamis ve söyle demis

-"Hocam on bir yapar!."
 

_EmelD_

New member
Öğretmen :

-Söyle bakalım, dün okula geleceğin yerde, hangi eşekle sokaklarda dolaştın?

Çocuk :

-Oğlunuzla efendim.


Beyaz gocmen Kanada'nin ucsuz bucaksiz ormanlarinda bir kulube yapmis, kisa hazirlaniyordu. Tam odun keserken bir kizilderili gecti.

"Hey kizilderili", diye seslendi, "Kis nasil olacak?"

"Soguk" dedi kizilderili ve yoluna devam etti. Yerlilerin doga bilgisine buyuk guven duyan gocmen epey endiselendi ve her ihtimale karsi daha fazla odun kesti.

Aksam kizilderili tekrar gecerken "Hey arkadas", diye beyaz gocmen bir kez daha seslendi. "Kis gercekten cok mu soguk gececek?"

"Cok hem de cok soguk", dedi kizilerili ve yoluna devam etti.

Gocmen artik fena halde korkmustu. Cilginlar gibi odun kesip istifledi. Ertesi sabah kizilderili seslendi, gecerken:

"Bu kis, insan oglunun yasayamayacagi kadar soguk olmak!"

"Nereden biliyorsun?" diye nefes nefese butun gece odun durmadan odun kesip bitkin dusen gocmen sordu.

"Eski bir kizilderili sozu var, beyaz adam cok odun kesmek, kis cok cok soguk olmak"


Kadinin basi cok agriyormus. Demisler ki bir psikiatrist var. Harika tedavi ediyor. Neyse, gitmis doktora, aksam eve gelince kocasi sormus "ne oldu" diye.

"Valla" demis kadin, "bana telkin onerdi, bir yere oturup kafami iki elimin arasina alip sallana sallana 'bu kafa benim degil, bu kafa benim degil' diye tekrarlayacakmisim. Kadin 3-4 gun bu ise devam etmis ve basagrilari tamami ile gecmis. Ancak bu sirada kocasinda bir sorun baslamis. Adamda tik yok. Geceleri sirtini donup yatiyor. Iliski miliski hak getire.

Sonunda kadinin da israri ile adam da ayni doktora gitmis. Aksam eve gelince kadin ne oldu demis. Adam "birak yaa demis, bana da telkin onerdi ama ben oyle sacma seyleri yapmam" demis, demis ama o gunden sonra adam olmus bir canavar. Eve gelince kadini hemen yakalayip yataga atiyor. Durum felaket.

Neyse herkes cok memnun ama kadin da bu isin nasil oldugunu merak ediyor. Bir gun kadin eve gelmis. Adam "hadi karicigim demis, sen hemen yataga gir, ben bi banyoya gidip geleyim" demis.

Kadin gizlice adami takip etmis. Ne gorsun. Adam banyoda klozete oturmus, kafasini iki elinin arasina almis sallaniyor:
"Bu kari benim degil, bu kari benim degil"
Yeni evli genç çift, düğün gecesi balayı süitlerine çıkmışlar... Soyunmaya başlamışlar. Sevişmek için hazırlanırlarken genç adam pantolonunu çıkarıp kadının önüne atmış ve karısına:
- "Şunu bir giysene..?" demiş.

Kadın kocasının pantolonunu giymiş ama pantolon kadına en az 2 beden büyük gelmiş... Bunun üzerine kadın:
"Olmuyor işte, ben senin pantolonunu nasıl giyeyim.." deyince adam sırıtmış:
"Evet karıcım. İşte anlaman gereken budur. Sen benim pantolonumu giyemezsin ve benim yerime evin reisi olamazsın."

Karısı bunun üzerine kocasına bakmış bakmış, sonra üzerindeki son parça olan külotunu soymuş ve sonra da külotu kocasının suratına fırlatmış:
- "Sen şunu bir giysene."

Adamın gözleri karşısında çırılçıplak duran karısının dipdiri vücudunda
gezinirken ve o vücuda çok kısa bir süre sonra sahip olacağını düşünürken, bir yandan da karısının minicik külotunu giymeye çalışıyormuş ama, külotu dizlerine kadar bile çekememiş ve "ben bu külotun içine giremem" diye söylenmiş.


Bunun üzerine kadın kocasına şöyle demiş:
"Evet kocacım. İşte anlaman gereken budur. Sen benim külotumun içine
giremezsin ve az önceki tavrın değişene kadar da külotumun içindeki
şeftalime hayatta giremeyeceksin."


Bir gün pinokyo ile kirmizi baslikli kiz ormanda karsilasmislar.Pinokyonun efendisi pinokyo’yu çagirmis, pinokya gitmek istemiyormus. Kirmizi baslikli kiza dönerek:

-"Senden bisey rica edicem, etegini altina girip saklanabilir miyim?"

Kirmizi baslikli kiz:

-"Elbette" demiş.Pinokyo’nun efendisi onu çagirmis, o

-"Burda degilim" demis ve pinokyo yalan söyledigi için burnu uzayip kirmizi baslikli kizin amina girmis.Sonra kirmizi baslikli kiz, pinokyo'ya;

-"Bir kez de dogru söyle" demis, burnu tekrar kisalmis.Bu durum kirmizi baslikli kizin cok hosuna gitmis:

-"Dogru söyle, yalan söyle, dogru söyle, yalan söyle....."


BİR GÜN ÜÇ ARKADAŞ BİR KAHVEDE OTURMUŞ HANIMLARI NE KADAR ŞİŞMAN ONDAN ŞİKAYET EDİYORLARMIŞ.

BİRİNİCİSİ DEMİŞ Kİ : BENİM KARIM O KADAR ŞİŞMAN Kİ TELEVİZYONUN ÖNÜNDEN GEÇERKEN BÜTÜN EKRANI KAPATIYOR.
İKİCİSİ DEMİŞ Kİ : BİZ DE BİR ASANSÖRE BİNECEK OLURSAK BENİM HANIM HEP YANLIZ BİNİYOR.

ÜÇÜNCÜ ADAM AĞLAMAYA BAŞLAMIŞ.NE OLDU DİYE SORMUŞLAR O DA :

SİZİNKİ DE BİR ŞEY Mİ BEN EŞİMİN SÜTYENLERİNİ KURU TEMİZLEMEYE GÖTÜRDÜĞÜM ZAMAN BANA:

KUSURA BAKMAYIN BİZ PARAŞÜT YIKAMIYORUZ DİYORLAR.


Köyün imami sicak altinda, at arabasina binmis koyune dogru giderken yolda afet bir hatun otostop yapmis.

Imam efendi kadincagiz sicakta kalmasin dusuncesiyle almis arabaya, ancak kadin yaramaz. Binbir turlu işveyle imam efendiyi bastan çikarmis ve alt alta ust uste sevismeye baslamislar.

Fakat tam pozisyondayken araba devrilmis ve olduklari pozisyonda arabada sikisip kalmislar. Tabii ki butun koylu baslarina ususmus. Imam efendi kalabaligi gorunce:

-"Allah korudu, Allah korudu, ya gozune girseydi"


Adam eczaneye gitmiş:
-Sizde asetilsalisilik asit var mı?
Eczacı adama dönmüş:
-Yani Aspirin istiyorsunuz değil mi?
-Evet,evet,şu meredin adını bir türlü ezberleyemedim de !!
 

HTML

Üst