Zurnanın zırt dediği yer

Zurnanın zırt dediği yer


BİRİNCİ ÖYKÜ: Öncelikle Mehmet Ağar'ın sözlerini masaya yatıralım. DP lideri, 27 Nisan bildirisinden haberdar olmadığını iddia etti: "Şayet haberimiz olsaydı, Meclis'teki Cumhurbaşkanlığı oylamasına katılırdık" diye konuştu...
Ağar'ın savına minik bir test yeterli: Madem öyle, Mehmet Ağar 6 Mayıs'ta yani Sanal Açıklama'dan tam dokuz gün sonra tekrarlanan birinci tur oylamaya neden katılmadı acaba? DP liderinin bu soruya ikna edici bir cevap verebilme şansı yok. Kaldı ki, her halükarda Genel Kurul'a girmeliydi...

E-demokrasi sınavını kaybeden Ağar, 27 Nisan'da ilk tur oylamaya iki saat kala aldığı bir telefondan fazlasıyla etkilenmiş olmalıydı ki; iki vekili kuşatmayı yararken, kendisi ve geriye kalan vekili oylamaya katılmadılar. "Markaj" altındaki Ağar'ın "sanal muhtıra"dan habersiz olabileceği akla yatkın bir tez değil...

Çankaya seçiminde kilit rol oynayan aktöre yani Erkan Mumcu'ya gelelim. Mumcu 25 Nisan günü öğleden sonradan itibaren uğradığı "adam markajı"nı müteakip oylamaya katılma kararından vazgeçmişti. O günkü telefonlara 27 Nisan öğle sularında aldığı telefonun (Son Dakika Baskısı!) eklendiğini daha önce yazmıştım...

Mumcu, 25 Nisan'daki MKYK toplantısı esnasında gelen ve kendisini fevkalade heyecanlandıran telefonla "YÖK'e Saldırı" adlı "Provokasyon Karikatürü"nden kamuoyundan tam bir buçuk saat önce haberdar edilmişti!

Dolayısıyla, e-mumcu'nun Sanal Bildiri'den haberdar edilmemiş olma ihtimali çok zayıftır.

Bir de e-birleşememe olayı var: DYP ile Anavatan'ın DP çatısı altında birleşme projesi fiyasko sözcüğünü de geçtim "rezalet"le sona erdi. Bu birleşme işinin aslında iki partiyi Meclis'teki oylamadan uzak tutmakla sınırlı bir numara olduğu şimdilerde herhalde daha iyi algılanıyordur...

Mumcu, Ağar'a "Neden birleşemediğimizi gelin canlı yayında konuşalım. Her şeyi açıklayalım" diyor...

Merkez sağdaki birleşme işinin yatmasında Ağar'ın kusurlu olduğunu anlatmaya çalışıyor, Mumcu: Ankara'nın ince doğrayan kulisleri de Ağar'ın Mumcu'ya havlu attıran bir taktik izlediğini söylüyor. Bununla birlikte, birleşmenin bozulmasını daha geniş çerçevede iki partinin dışındaki faktörler üzerinden gelerek değerlendirmekte fayda var...

Tam bu noktada, esaslı bir kazı yapabilmek için Mumcu'ya "Her şeyi mi?" diye sormak gerekir!

Yani? "İyi Saatte Olsunlar"dan gelen telefonları da açıklayabilmekten söz ediyorum! Siyaseten biten Anavatan liderinden "Bize o telefonları açanlar ile TSK'ya teşmil edilemeyecek e-muhtırayı internete koyduran irade aynıdır" gibi bir itirafı elbette beklemiyorum!

***

İKİNCİ ÖYKÜ: Ümraniye'de bir cephanelik ele geçirildi. İçinde 27 adet taarruz el bombası, kilolarca TNT patlayıcı ve fünyeler bulunan gecekondunun sahibi "Bunlar, yanında askerlik yaptığım emekli astsubay Oktay Yıldırım'ındır" diye konuştu.

Yıldırım'ın, -ismi Danıştay saldırısıyla gündeme gelen eski yüzbaşı Muzaffer Tekin ile emekli tuğgeneral Veli Küçük'e (Allah Büyük) yakın olduğu belirlendi!

Ele geçirilen el bombaları ise tanıdık çıktı: Cumhuriyet Gazetesi'ne saldırıda (Mayıs 2006) kullanılanlarla aynı bombalar!

Ezcümle "e-pişti" vaziyeti! Cumhuriyet'e atılan bombaların "Ordu" malı olduğu daha önce ortaya çıkmıştı. Gelgelelim, mahkeme geçen şubat ayında bu bombaların nereden ve nasıl temin edildiğinin araştırılmamasına karar vermişti! Cumhuriyet'in avukatı "gazeteye atılan bombaların Muzaffer Tekin'in işyerindeki bombalarla aynı olduğunu" iddia etmişti!

***

FİNAL: Bu filmde anlatılan her iki "zurnacı" öyküsünün de gerçek hayattaki e-kişiler ve e-olaylarla uzaktan/yakından hiçbir ilgisi yoktur!
tamer korkmaz

alıntıdır...
 

K£ĿWΪNAТǾЯ

New member
Askeri malzemelerle eylem yapan bir kaç münassebetsizi bütün orduya mal etmem ama John F. Kennedy'e bile sırf Rusya'ya savaş ilan etmediği için Amerikalı genaraller tarafından suikat yapıldığıda bir gerçek. Buı suikasti de bir rus vatandaşının üzerine yıktılar.

Ağar'ın mumu yatsıya kadar yandı. Bir söz vardır " herzaman doğruyu söyleki ne söylediğini hatırlamak zorunda kalma". Nasılsa kimse farketmez demekle böyle aklanılmıyor.
 

DeRSaaDeT

Islambol
siyaset bölümünün konusu değil bu =)

__________________________________



kendine çok mu güveniyorsun... Satrançta beni kimse yenemez mi diyorsun :saskin İşte kendini kanıtlamanın tam fırsatı :goz:
4. Geleneksel hackHELL satranç turnuvası başlamıştır ve siz değerli satranç ustalarını beklemektedir. :victory
kayıt olmak için

TIKLAYINIZ...
 
Yazıyı okumanı tawsie ederim serrbest kürsüe açmıcaksak neree acıcaz bunu :S
 

HTML

Üst