Fatih Hoca
Banned
- Katılım
- 19 Nis 2006
- Mesajlar
- 13,612
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 42
Kökten dinci radikal grupların nasıl varlıklarını sürdürdükleri masaya yatırıldı. Zekat terör örgütlerine gidiyor.
20.04.2007 12:29
Avrupa Birliği güvenlik üst kuruluşu Europol'ün hazırladığı "AB Terörizmde Durum ve Eğilimler Raporu 2007"de "Terör parası yardım kuruluşlarıyla, zekatın yanlış kullanımıyla toplanıyor, nakit taşıma kuruluşlarıyla Avrupa dışına çıkıyor, sonra kaynağı gizlenerek Avrupa'ya geri gelebiliyor" denildi.
Okul, dini yerler ve hapishanelerin İslamcı terör örgütleri için üye bulma yerleri olduğu kaydedilen raporda, teröristlerin hızlı "köktenci" oldukları belirtildi. Raporda, güvenlik güçlerinin internete çok müdahale edemedikleri, ancak vatandaşların "hacklamaları" nedeniyle terörist sitelerin azaldığı, bu grupların propagandayı "forum" ve "büyük çaplı depolama" siteleri üzerinden yaptıkları kaydedildi.
EL KAİDE'NİN BÜTÇESİ YILDA 30 MİLYON DOLAR İDİ
İslamcı terör eylemleri için toplanan paranın zor saptanabileceği, ancak polisin değişik yöntemlerle başarılı izleme faaliyetleri gösterdiği belirtilen raporda, "El Kaide'nin 11 Eylül saldırılarından önceki dönemde yaşayabilmek için yılda 30 milyon dolara ihtiyacı bulunduğu örneği verilmektedir" denildi. El Kaide'nin şu anda ne kadar paraya ihtiyacı olduğunun bilinemediği belirtilen raporda, bu tür İslamcı bir örgütün para kaynağının tamamını AB'de toplamadığı, finanstan sorumlu kişilerden ancak yüzde 10'unun Avrupa'da yakalandığı hatırlatıldı.
ZEKAT'I İSTİSMAR EDİYORLAR
Rapora göre, terör örgütlerine mali ya da lojistik destek, yasal ya da yasadışı fonlar üzerinden sağlanıyor, ayrıca küçük şirketlerden de yararlanılabiliyor. Diğer bir önemli kaynak da özel bağışlardan ve "zekat"ın istismar edilerek yanlış kullanımından sağlanıyor. Fonlar genellikle yardım kuruluşları, organizasyonları ya da bireyler tarafından toplanıyor.
Raporda, AB içinde legal ya da illegal olarak toplanan ve terörizmin finansmanına giden paranın miktarına ilişkin bir tahmin bulunulmazken şöyle deniliyor:
"AB'de 'zekat' adı altında toplanan paranın terörizmin finansmanı için kullanıldığına ilişkin kuvvetli şüpheler vardır. En son İngiltere kökenli bir yardım örgütünün, deprem kurbanlarına yardım olarak gönderdiği büyük miktarda paranın İngiltere'de uçaklara sabotaj girişimine karışan Pakistan'daki şüphelilere gittiği bildirildi. Yasal olarak toplanan fonlar dünya çapında bankacılık sistemiyle herhangi bir şüphe uyandırmadan transfer edilebilir."
İslamcı terörizmin yasa dışı kaynaklarının araba çalmaktan, kimlik, bilet sahteciliği ya da sahte kredi kartı hazırlamak gibi finansal suçlara kadar uzandığı belirtilen raporda, teröre ayrılan toplam paranın tahmin edilemeyeceği, ancak elde edilen paranın nakde çevrildiği ve transfere ihtiyaç duyulduğu hatırlatıldı. Rapora şöyle devam ediliyor:
"Bankacılık sistemi ve postane hesapları, kredi kartı ve ATM kartları, çekler, seyahat çekleri üzerinden transferler saptanmıştır. Bununla birlikte fonlar için en çok kullanılan transfer usulü; nakit taşıyıcılar, alternatif iletim sistemi aracılığıyla nakit transfer ya da bazı firmalar gibi yasal nakit kanallarıdır. İletim sistemleri iki yönde kullanıldı: Avrupa'nın içine ve Avrupa'nın dışına doğru. Paralar AB'ye üye ülkelerde toplandı ve gelişkin bankacılık sistemiyle bölgelere ya da Orta Doğu'ya iletildi. Para, o zaman bir başka yöne transfer edilebilir hatta, fonu sağlayan ve fonlardan yararlanan arasındaki orijinal hattı gizleme amacıyla Avrupa'ya geri dönebilir."
ÖRGÜTE ÜYE ALMA
Raporda geçen yıl AB'de 24 kişinin Irak'taki terör örgütü Ensar el-İslam'la bağlantılı "üye kaydetme" eyleminden tutuklandığı, bunun "Avrupa'da, koalisyon güçlerine karşı savaşacak silahlı güç toplamaya çalışan kişiler bulunduğunu gösterdiği" belirtildi. Bu tür örgütlere üye kayıtları en çok okullarda, cami gibi dini toplanma yerlerinde ya da hapishanelerde yapılıyor, propaganda malzemesi olarak Müslümanların küresel cihad içinde yer almaları gerektiği iddiasını destekleyen videolar, broşürler ve filmler kullanılıyor.
AVRUPA'DA DA EĞİTİM MERKEZLERİ VAR
Geçen yıl AB'de 8 kişinin, İslamcı terör örgütü için eğitim kampı kurmak, eğitim sağlamak ya da vermek suçundan tutuklandığı ancak asıl eğitim merkezlerinin denizaşırı bölgelerde bulunduğu da kaydedildi. İngiltere'nin güneyinde iki kamp ortaya çıkarıldığına değinilen raporda, "Bu kamplara katılanlar İslam'ı son derece kökten yorumuyla düşünüyorlar ve patlayıcı sağlama, terörist hücre oluşturma ve finanse etme konusunda eğitim görüyorlar" denildi.
Eğitilen kişilerin İslamcı askeri terminolojiyle adlandırıldıkları, şebekenin diğer kişileriyle uluslararası bağlarını korudukları kaydedilen rapora göre, kamplar genellikle Orta ve Yakın Doğu'da, ya da Güney Doğu Asya'da bulunuyor. Sahel ülkelerindeki (Sahra Çölü'nün güneyi) terörist kampları, çoğunlukla bu bölgeleri yeni terörist kaynağı olarak gören Magrip El Kaidesi'ne ait durumda.
AB DIŞINDAKİ DURUM
Raporun İslamcı terörün AB dışındaki durumuyla ilgili bölümünde Bosna'da bombalı saldırıya hazırlanan Türk vatandaşıyla ilgili bilgi yer aldı. Bosna asıllı İsveçli arkadaşıyla ve AB birliklerinin Afganistan'dan çekilmesi için eylem hazırlığındayken yakalanan ve tutuklanan Türk'ün 13 yıl hapis cezasına çarptırıldığı hatırlatıldı.
KÜRESEL MEDYA SALDIRISI
Raporda propaganda materyalinde artış görülmesine karşın, statik sitelerin sayısında azalış görüldüğü çünkü bu sitelerin vatandaşlar ve emniyet güçlerince kolayca çökertildiği kaydedildi. Teröristlerin kişilerin propaganda için forumlara başvurduğu, buralarda görsel materyale ulaşma yollarını duyurduğu ancak bunları yapanların da kolaylıkla bulunup sorgulandığı belirtilirken şöyle denildi.
"Muhtemelen, en profesyonel ve en verimli propaganda çıkış noktası şu anda 'el-Sahab Media Production Company'dir. El-Sahab, belgesel gibi görünen videolar, söyleşiler, konuşmalar ya da haber programları üretmektedir. El-Sahab ürünlerinin bir başka karakteristiği, İngilizce altyazıya sahip olmasıdır. Spikerin İngilizce kullanmaya başladığı yerde Arapça altyazı da eklenmektedir. Orijinal El Kaide yönetimi mensuplarının Haziran 2006'dan sonra bilinen bütün konuşmaları el-Sahab logosu altında yayınlanmıştır."
"VOICE OF CİHAD"
Diğer grupların kendi propaganda çıkış noktaları bulunduğuna değinilen raporda, Irak ve Afgan grupların katliam ya da konuşmalarının ses ve video dosyalarını Irak İslam Devleti el-Furkan Media Production Company ve Afganistan'da "Voice of Jihad" üzerinden yayınladıkları, ancak bunların "habercilikte" el-Sahab'ı taklit etmeye çalıştıkları kaydedildi.
Raporun bu bölümünün sonunda, "Üye Ülkelerde İslamcı teröristler tarafından planlanmış ya da çökertilmiş saldırılar ayırt etmeden kitlesel kayıplara yol açmayı hedeflemektedir" saptaması yapıldı.
HABERTÜRK
20.04.2007 12:29
Avrupa Birliği güvenlik üst kuruluşu Europol'ün hazırladığı "AB Terörizmde Durum ve Eğilimler Raporu 2007"de "Terör parası yardım kuruluşlarıyla, zekatın yanlış kullanımıyla toplanıyor, nakit taşıma kuruluşlarıyla Avrupa dışına çıkıyor, sonra kaynağı gizlenerek Avrupa'ya geri gelebiliyor" denildi.
Okul, dini yerler ve hapishanelerin İslamcı terör örgütleri için üye bulma yerleri olduğu kaydedilen raporda, teröristlerin hızlı "köktenci" oldukları belirtildi. Raporda, güvenlik güçlerinin internete çok müdahale edemedikleri, ancak vatandaşların "hacklamaları" nedeniyle terörist sitelerin azaldığı, bu grupların propagandayı "forum" ve "büyük çaplı depolama" siteleri üzerinden yaptıkları kaydedildi.
EL KAİDE'NİN BÜTÇESİ YILDA 30 MİLYON DOLAR İDİ
İslamcı terör eylemleri için toplanan paranın zor saptanabileceği, ancak polisin değişik yöntemlerle başarılı izleme faaliyetleri gösterdiği belirtilen raporda, "El Kaide'nin 11 Eylül saldırılarından önceki dönemde yaşayabilmek için yılda 30 milyon dolara ihtiyacı bulunduğu örneği verilmektedir" denildi. El Kaide'nin şu anda ne kadar paraya ihtiyacı olduğunun bilinemediği belirtilen raporda, bu tür İslamcı bir örgütün para kaynağının tamamını AB'de toplamadığı, finanstan sorumlu kişilerden ancak yüzde 10'unun Avrupa'da yakalandığı hatırlatıldı.
ZEKAT'I İSTİSMAR EDİYORLAR
Rapora göre, terör örgütlerine mali ya da lojistik destek, yasal ya da yasadışı fonlar üzerinden sağlanıyor, ayrıca küçük şirketlerden de yararlanılabiliyor. Diğer bir önemli kaynak da özel bağışlardan ve "zekat"ın istismar edilerek yanlış kullanımından sağlanıyor. Fonlar genellikle yardım kuruluşları, organizasyonları ya da bireyler tarafından toplanıyor.
Raporda, AB içinde legal ya da illegal olarak toplanan ve terörizmin finansmanına giden paranın miktarına ilişkin bir tahmin bulunulmazken şöyle deniliyor:
"AB'de 'zekat' adı altında toplanan paranın terörizmin finansmanı için kullanıldığına ilişkin kuvvetli şüpheler vardır. En son İngiltere kökenli bir yardım örgütünün, deprem kurbanlarına yardım olarak gönderdiği büyük miktarda paranın İngiltere'de uçaklara sabotaj girişimine karışan Pakistan'daki şüphelilere gittiği bildirildi. Yasal olarak toplanan fonlar dünya çapında bankacılık sistemiyle herhangi bir şüphe uyandırmadan transfer edilebilir."
İslamcı terörizmin yasa dışı kaynaklarının araba çalmaktan, kimlik, bilet sahteciliği ya da sahte kredi kartı hazırlamak gibi finansal suçlara kadar uzandığı belirtilen raporda, teröre ayrılan toplam paranın tahmin edilemeyeceği, ancak elde edilen paranın nakde çevrildiği ve transfere ihtiyaç duyulduğu hatırlatıldı. Rapora şöyle devam ediliyor:
"Bankacılık sistemi ve postane hesapları, kredi kartı ve ATM kartları, çekler, seyahat çekleri üzerinden transferler saptanmıştır. Bununla birlikte fonlar için en çok kullanılan transfer usulü; nakit taşıyıcılar, alternatif iletim sistemi aracılığıyla nakit transfer ya da bazı firmalar gibi yasal nakit kanallarıdır. İletim sistemleri iki yönde kullanıldı: Avrupa'nın içine ve Avrupa'nın dışına doğru. Paralar AB'ye üye ülkelerde toplandı ve gelişkin bankacılık sistemiyle bölgelere ya da Orta Doğu'ya iletildi. Para, o zaman bir başka yöne transfer edilebilir hatta, fonu sağlayan ve fonlardan yararlanan arasındaki orijinal hattı gizleme amacıyla Avrupa'ya geri dönebilir."
ÖRGÜTE ÜYE ALMA
Raporda geçen yıl AB'de 24 kişinin Irak'taki terör örgütü Ensar el-İslam'la bağlantılı "üye kaydetme" eyleminden tutuklandığı, bunun "Avrupa'da, koalisyon güçlerine karşı savaşacak silahlı güç toplamaya çalışan kişiler bulunduğunu gösterdiği" belirtildi. Bu tür örgütlere üye kayıtları en çok okullarda, cami gibi dini toplanma yerlerinde ya da hapishanelerde yapılıyor, propaganda malzemesi olarak Müslümanların küresel cihad içinde yer almaları gerektiği iddiasını destekleyen videolar, broşürler ve filmler kullanılıyor.
AVRUPA'DA DA EĞİTİM MERKEZLERİ VAR
Geçen yıl AB'de 8 kişinin, İslamcı terör örgütü için eğitim kampı kurmak, eğitim sağlamak ya da vermek suçundan tutuklandığı ancak asıl eğitim merkezlerinin denizaşırı bölgelerde bulunduğu da kaydedildi. İngiltere'nin güneyinde iki kamp ortaya çıkarıldığına değinilen raporda, "Bu kamplara katılanlar İslam'ı son derece kökten yorumuyla düşünüyorlar ve patlayıcı sağlama, terörist hücre oluşturma ve finanse etme konusunda eğitim görüyorlar" denildi.
Eğitilen kişilerin İslamcı askeri terminolojiyle adlandırıldıkları, şebekenin diğer kişileriyle uluslararası bağlarını korudukları kaydedilen rapora göre, kamplar genellikle Orta ve Yakın Doğu'da, ya da Güney Doğu Asya'da bulunuyor. Sahel ülkelerindeki (Sahra Çölü'nün güneyi) terörist kampları, çoğunlukla bu bölgeleri yeni terörist kaynağı olarak gören Magrip El Kaidesi'ne ait durumda.
AB DIŞINDAKİ DURUM
Raporun İslamcı terörün AB dışındaki durumuyla ilgili bölümünde Bosna'da bombalı saldırıya hazırlanan Türk vatandaşıyla ilgili bilgi yer aldı. Bosna asıllı İsveçli arkadaşıyla ve AB birliklerinin Afganistan'dan çekilmesi için eylem hazırlığındayken yakalanan ve tutuklanan Türk'ün 13 yıl hapis cezasına çarptırıldığı hatırlatıldı.
KÜRESEL MEDYA SALDIRISI
Raporda propaganda materyalinde artış görülmesine karşın, statik sitelerin sayısında azalış görüldüğü çünkü bu sitelerin vatandaşlar ve emniyet güçlerince kolayca çökertildiği kaydedildi. Teröristlerin kişilerin propaganda için forumlara başvurduğu, buralarda görsel materyale ulaşma yollarını duyurduğu ancak bunları yapanların da kolaylıkla bulunup sorgulandığı belirtilirken şöyle denildi.
"Muhtemelen, en profesyonel ve en verimli propaganda çıkış noktası şu anda 'el-Sahab Media Production Company'dir. El-Sahab, belgesel gibi görünen videolar, söyleşiler, konuşmalar ya da haber programları üretmektedir. El-Sahab ürünlerinin bir başka karakteristiği, İngilizce altyazıya sahip olmasıdır. Spikerin İngilizce kullanmaya başladığı yerde Arapça altyazı da eklenmektedir. Orijinal El Kaide yönetimi mensuplarının Haziran 2006'dan sonra bilinen bütün konuşmaları el-Sahab logosu altında yayınlanmıştır."
"VOICE OF CİHAD"
Diğer grupların kendi propaganda çıkış noktaları bulunduğuna değinilen raporda, Irak ve Afgan grupların katliam ya da konuşmalarının ses ve video dosyalarını Irak İslam Devleti el-Furkan Media Production Company ve Afganistan'da "Voice of Jihad" üzerinden yayınladıkları, ancak bunların "habercilikte" el-Sahab'ı taklit etmeye çalıştıkları kaydedildi.
Raporun bu bölümünün sonunda, "Üye Ülkelerde İslamcı teröristler tarafından planlanmış ya da çökertilmiş saldırılar ayırt etmeden kitlesel kayıplara yol açmayı hedeflemektedir" saptaması yapıldı.
HABERTÜRK