Zıvanadan çıkarıyorlar, AKP seyrediyor

bytan

LinuX GeeK
Moderatör
Katılım
17 Tem 2006
Mesajlar
1,866
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
41° 0' 0 N, 27° 30' 0 E Amor en el exilio...
Zıvanadan çıkarıyorlar, AKP seyrediyor

Kirli bir mücadele başlatıldı.
“Şimdilik” iki “Net” hedef var.
Kara Kuvvetleri Komutanı ve Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili.
Görüşmüşler.

Yapma ya!
Türkiye’nin iki legal kurumunun iki önemli adamı.
Biri Türkiye’nin bütünlüğünün emanet edildiği yerde, Kara Kuvvetleri’nin başında.
Diğeri de bu bütünlüğün koruyucusu Anayasa’nın emanet edildiği yerin 2 numarası.
Bunların görüşmelerinde ne acayiplik var!
Gizli görüşmüşler. Öyle diyorlar.
Evet çok gizli.
Binlerce kişinin bulunduğu yerde, Genelkurmay Karargahında.
Sanırsın ki, mafya lideriyle görüşmüşler.

Yuh olsun!
Yazan kim!
İki üç bin satan bir gazete.
Aylardır çıkıyor.
Zararı milyonlarca dolar.
Bu para nereden geliyor, kim niye finanse ediyor belli değil!
Onu soran yok.

Devletin iki üst düzeyi görüşmüş sanki ortada bir ayıp varmış gibi gösteriliyor.
Kimse de “Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Kara Kuvvetleri Komutanı ile resmi bir görüşme yapıyor. Bunu yazıyorsunuz da, Anayasa Mahkemesi Başkanı kapatma davası açıldığı günlerde, yargıladığı partinin yöneticileriyle kebapçıda ahbap çavuş ilişkileri içinde yemek yerken niye yazmıyorsunuz. AKP yönetimini kızının düğününe davet ederken niye yazmıyorsunuz” diye sormuyor.
Tam aksine meydanı boş bulanlar dahasını yazıyorlar.
Genelkurmay İkinci Başkanı’nın sağlık raporu yayınlanıyor.
Tedavi görüyormuş.
Yazanlar kim?
Başbakanın, kameralar önünde hastanelik olmasından sonra sağlığıyla ilgili bilgileri yazanlara kızanlar.

Türkiye tam anlamıyla zıvanadan çıkartılıyor.
Böyle bir durum ilk defa yaşanıyor.
Türkiye’nin göz bebeği kurumlar alenen ve alçakça yıpratılıyor.
Kim olduğu çok belli bir yerlerden bu işler kotarılıyor.
Tıpkı daha önce Orgeneral Yaşar Büyükanıt’a yapılanlar gibi.
O da bir dönem aynı mihrakların ağır saldırısı altındaydı.
Hakkında yazılmadık çirkinlik kalmamıştı.
Sonra Genelkurmay Başkanı oldu.

Mayıs ayından bu yana sessiz.
Şimdi hedefte Kara Kuvvetleri Komutanı İlker Başbuğ ve Genelkurmay 2. Başkanı var.
Anayasa Mahkemesi Başkan vekili zaten epeydir hedef.
Kurumlar yıpratılıyor.
Yıpratanlar, AKP’ye yaranma, hizmet etme, AKP’yi kullanarak pis, iğrenç, alçak emellerine ulaşma hayalini kuruyorlar.
AKP de bu zokayı yutuyor.
Bu pis hizmetten memnun kalıyor olmalı ki, günlerdir bir ses, bir seda çıkarmıyorlar.
Sonra da bunun adına hükümet etmek diyorlar.
Böyle mi hükümet edilir, böyle mi devlet yönetilir.
Ordusu satılık kalemler tarafından paçavraya çevrilmeye çalışılırken sessiz kalan hükümet mi olur!
DSİ Müdürüne bile toz kondurmayan Başbakan nerede!



fatihaltayli.com.tr
 
konuyu çok süper açıklamışsın tşk ederim.. ülkemizi koruyan ve bu uğurda canlarını bile severek veren kurumlarımıza adice şerefsizce atilan iftiralara çok güzel bir yanıt olmuş . tşkler
 
neden gizli görüşmüşler peki.madem ikisde legal kurumsa illegal(gizli) şeklide neden görüşmüşler.hemde 1.15 dak.

Dünyanın hiç bir yerinde bir anayasa mahkemsi üyesi ile bir üst düzey komutan gizlice görüşemzler.

Hem gayet normal bir görüşmeyse Paksüt önce iki kez yalanlamış böyle bir görüşme yok diye.

Daha sonra herşey ortaya çıkınca itiraf etti.

bırakın bu işleri bunlar eskidi.Türkiye aynı türkiye değil
 
AKP diyorsunuzda AKP sadece bir piyon,onların arkasında Amerika-fethullah merkezli ve finansal destekli ihanet şebekeleri var ve bu nifak çetesi sözde din ekseninde ve dini kuralları alt üst ederek iftira,düzen,üçkagıt üretiyorlar ve ne yazık ki toplumun önemli bir bölümünü kandırıyorlar ve onları salak yerine koyuyorlar ve ne yazık ki başarılı da oluyorlar.

neden gizli görüşmüşler peki.madem ikisde legal kurumsa illegal(gizli) şeklide neden görüşmüşler.hemde 1.15 dak.

Dünyanın hiç bir yerinde bir anayasa mahkemsi üyesi ile bir üst düzey komutan gizlice görüşemzler.

Hem gayet normal bir görüşmeyse Paksüt önce iki kez yalanlamış böyle bir görüşme yok diye.

Daha sonra herşey ortaya çıkınca itiraf etti.

bırakın bu işleri bunlar eskidi.Türkiye aynı türkiye değil

Yalan söylemektende utanmıyorsunuz.Kimse görüşmeleri yalanlamadı.Üstelik Paksüt görüşme sebeblerinide açıkladı.Artık siz kara vereceksiniz kimin kiminle görüşebilecegine?Dini tekelinize aldınız Ahlaksızlıgın en aşırısını yapıp,ahlak abidesi gibide göstermekten de geri kalmazsınız.Şuna bak ya gizlice görüşemezlermiş.Gizli görüştükleri iftirasını senin çeten atıyor iki insan neden gizli görüşemezmiş ki demek bu görüşmeyi kaydedemediniz çıldırıyorsunuz.Ayrıca bu iki insan hiç başka bir nedenle görüşemezmi bu insanlar 1995-1997 yıllarında nato kapsamında birlikte görev yapmışlar.Saçmalamayın.Anayasa mahkemesi başkanı AKP'li yöneticilerle yemekli toplantı yaparken bir şey yok ama iki dost görüşemez.Biraz takiyyeyi bırakında dürüst olun dürüst.Paksüt Anayasa mahkemesi Başkanını bile kınamıyor ve ona destek oluyor biraz ders alın.


"Paksüt, şöyle konuştu:



''Bu 'atama' olarak ifade ediliyor, yanlıştır. Seçici bir kişi, bir heyet veya bütün millet olabilir. Ancak, atama ile seçim arasındaki başlıca fark; atamayı yapanın atadığı kişiyi geri alabilmesi, görevi sürecinde hiyerarşik ilişki içerisinde ona emir talimat verebilmesidir. Üyeler atanmaz seçilir. Bu bir seçimdir. Cumhurbaşkanı seçtiği kişiyi geri alamaz. Üye bu yüzden görevinde bağımsızdır. Herhangi bir kişi, kurum ya da makamın tavsiyesiyle hareket etmez ve yönlendirmesinde değildir.''



Paksüt, çalışma hayatına avukatlıkla başladığını, daha sonra Dışişleri Bakanlığına girerek, kademelerin hepsinde görev yaptıktan sonra Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçildiğini ifade ederek, iş hayatındaki kariyeri nedeniyle çok sayıda sivil ya da asker kamu görevlisiyle, iş adamı ve her partiden siyasetçiyle birlikte çalışma yaptığını kaydetti.



NATO'daki görevi sırasında bir çok siyasetçi ve askeri makamlarla birlikte çalıştığını, çok yakın dostluklar kurduğunu anlatan Paksüt, 1993-1997 yılları arasında eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün de aralarında bulunduğu bir çok general rütbesindeki askerle dostluklar kurduğunu, ilişki içerisinde olduğunu söyledi.



Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ'un NATO'da Tümgeneral rütbesiyle Türk Askeri Temsil Heyeti Başkanlığı görevini yürütürken 1995-1997 yılları arasında birlikte çalıştıklarını saygı, sevgi çerçevesinde dostluk kurduklarını dile getiren Paksüt, 2002-2004 yılları arasında Türkiye'nin Bağdat Büyükelçiliği görevini yürüttüğü sırada uğradığı bombalı saldırının ardından kendilerine ilk geçmiş olsun dileklerini ileten kişiler arasında Orgeneral Başbuğ ve eşi Sevil Başbuğ'un da bulunduğunu anımsattı"
http://www.radyoonbes.com/haberler_detay.php?haber_id=8071
 
Başbuğ-Paksüt
Paksüt-Çömezoğlu
Çömezoğlu-Baykal Dostane görüşmelerinden ne sonuç çıkarmaya çalışıyorsunuz.
Geçen büyükbaşların yediği ve aile toplantısı havasında geçen,milli takım muhabbetleriyle biten
toplantı gibi.YEMEZLER,ama size yedirmişler.
 
Aaaa, çok ayıp :D Sayın, sevgili, çok saygıdeğer ve halk aşığı başbakanımız sadece işine gelen konulara el atar :melek (Kullandığım sıfatların tersini düşünerek iletimi okuyun) :goz:
 
vatansever dostum bir konuda yanılıyosun paksüt yapmış oldugu açıklamalarında ilk önce hürriyet muhabirlerine görüşmedigini belirtmiş ardından da kabul etmiştir.

tamam bu adam başbug ile görüştü ne konustugnu bilmiyoruz peki ANAYASA mahkemesi başkan vekilini o saman kim takip ettiriyo ve neden ? ne korkuları var? adam takip ediliyorum dedigi zaman herkes yok öyle birşey dedi sayın başbakanımız bu konuda herhangi bir açıklama yapmadı.
 
Neden sadece Osman Paksüt hedef alınsın ki?

Osman Paksüt, Anayasa Mahkemesi'ne seçilmeden önce Dışişleri'nde Büyükelçiliğe (Bağdat) kadar yükselmiş bir diplomattı... Zaten İlker Paşa ile yakınlığı Brüksel'de başladı.

Ama Paksüt'ü, sadece asker dostu saymak yanlış... Örneğin AKP'li Egemen Bağış ile ailece görüştüklerini biliyorum. Abdullah Gül ve eşinin yurtdışında evinde konakladıkları da...

Dahası Osman Paksüt'ün eşi Ferda Paksüt Hanımefendi, mart ayı başında kadar Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin dış ilişkilerini yürüten şirketi Anket AŞ'nin yönetimindeydi.

Kapatma davası açılınca bizzat Melih Gökçek'e istifasını verdi. Gökçek, "Göreve gelmenizi nasıl sevinçle karşıladıysam, ayrılmanıza da saygı duyuyorum" diyerek istifayı kabul etti.

Ferda Paksüt, Anket AŞ'nin yöneticisi sıfatıyla belediyenin Lefkoşa'da düzenlediği Kıbrıs Günleri gezisine de katıldı... 20-24 Mart tarihli bu gezinin harcamalarını kendisi karşıladı.

Özetle, Paksüt çifti her kesimden isimlerle yakın ve irtibatlı.

İlişkileri nedeniyle hedef alındıklarına inanmak da güç!


Kalıyor geriye iletişim sorunu... Mesela Başbuğ görüşmesini Hürriyet olarak biz de duyduk ve önceki gece Paksüt'e iki kez sorduk, kesin dille yalanladı.

Merak ettim, neden kendisini arayan muhabire, "Paşa benim yakın dostumdur, hep görüşürüm, ne gariplik var bunda?" diyemedi de ertesi günkü imalı haberlere geçit verdi acaba?
Yargıçların kararlarıyla konuşmaları esastır. Ama daha önemlisi, tam doğruyu söylemeleridir.


Enis berberoğlu /hürriyet/14.06.2008

vatansever isimli şahsa duyurulur.

O gün bu gün Osman paksüt bu yazıyı hala yalanlamadı
 
Geri
Üst