Yitik Tabletler Ve Kemalizmin Evrenselliği

denklav

New member
YİTİK TABLETLER VE KEMALİZMİN EVRENSELLİĞİ

Türk halkı, maddi ve manevi olarak sahip olduklarının, ya bilincinde değil, ya da Atatürk ve Türkiye düşmanlarının yönlendirmesi ile bilinci bozularak kirletilmiş ve tahribata uğratılmış vaziyettedir.

Atatürk ilke ve fikirlerini yalnızca Türkiye ve Türk Milleti açısından değil, evrensel yönü ile de ve özellikle ABD ve AB'nin, Türkiye için bugün nasıl politikalar planladığı ile birlikte değerlendirmek gerekmektedir.

Atatürk şahsı ve ilkelerindeki ulusçu duruşu ve emperyalizme karşı kazandığı mücadele sayesinde, Kemalizm, tarih için kesinlikle evrensel bir niteliğe bürünmüştür.

Atatürk, 18 Ekim 1921 günü Büyük Millet Meclisi'nde yaptığı bir konuşmada,"Anadolu'daki bu savunma, yalnız kendi varlığımızı korumak kaygısı ve zorunluluğu içinde değil, aynı zamanda Doğu ülkelerine yönelik saldırılara karşı bir engel oluşturmak amacıyla yapılmıştır."

7 Temmuz 1922'de ise,

"Eğer Türkiye'nin yürüttüğü mücadele sadece kendi için olsaydı, belki daha az kan dökülecek, savaş daha kısa sürecek ve daha çabuk sonuçlanacaktı. Türkiye, Doğu'da baskı altındaki ülkelerin davasını savunmak için büyük ve önemli çabalar sarf ederken, bu ulusların onu destekleyeceklerinden ve birlikte hareket edeceklerinden emindir."Demiştir.

Atatürk'ü yalnızca savaş kazanan milli bir kahraman değil, hayatı süresince ülkesini ve halkını ön plana alarak düşünen büyük bir devrimci ve reformcu tarafını da önemle vurgulamamız gerekir.

Tüm güçlükler karşısında, ulusunun yeniden doğuşunu ve bağımsızlığını sağlayan Kurtuluş savaşının büyük lideri Gazi Paşa hakkında, Habib Burgiba O'nu, "Üçüncü Dünya ülkelerini sömürgeciliğin şiddetinden kurtaran ve bu ülkeleri Doğu ile Batı blokları arasına yerleştiren büyük devlet adamı." Olarak niteler.

Hintli Müslüman düşünür Muhammed İkbal, 1922 Temmuz ayında Atatürk için yazdığı şiirde, Ata'yı, "Düşman işgaline boyun eğmek zorunda kalan Sultanın kaderine karşı koyan, başkaldırmanın yaratıcı aşkını oluşturan insanüstü kişi" olarak tanımlamıştır.

Atatürk'ün sayesinde Türkiye, 1924 yılı öncesi Müslüman uluslar için örnek bir ülke olmuş ve bu örnekleme zamanın ilerici aydınların hayranlığını kazanmıştır.

Rusya'da Ulema Giarallah, 30 Aralık 1923'de Kahire'deki El Ekber gazetesinde verdiği demeçte şöyle demiştir; "Türkiye, Müslüman halklar için bir model ve İslam ulusları için en güzel örnektir. İslam dünyasının iktisadi ve siyasi bağımlılıktan kurtulması, tamamen Türkiye'nin kaderine bağlıdır."

Atatürk ile çağdaş olan İslam ulemaları arasında ve halen büyük saygı gören yukarıda adı geçen iki ulemanın fikirleri böyle.

Halkı Allah ile aldatarak dini politikaya alet edenler, Türk halkının AB karşısında gardını düşürmek için, Atatürk ve Atatürkçü karşıtlığı yapanlar, biz biliyoruz, siz ne yaptığınızın farkındasınız.

Necmi ÖZNEY
 

bigstorm07

New member
Türk halkı, maddi ve manevi olarak sahip olduklarının, ya bilincinde değil, ya da Atatürk ve Türkiye düşmanlarının yönlendirmesi ile bilinci bozularak kirletilmiş ve tahribata uğratılmış vaziyettedir

çok doğru bi cümle paylaşım için teşekkürler
 

jet84

New member
Atatürk bir çok liderin yapamadıklarını kısa bir süre içerisinde başarmış bir liderdir. Hem ulusunu kurtarmak için savaşacaksın hem de yeni laik bir devlet kuracaksın, ülkeye demokrasiyi getireceksin. Bu kolay birşey değil gerçekten. Ona çok şey borçluyuz. Ama bazı haddini bilmezler onun bu en büyük eserine ihanet etmekteler. Ve milleti de kendi emellerine alet ediyorlar. Aydınlıktan karanlığa, uçuruma doğru sürükleniyoruz.

"...memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr u zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ama bizim boynumuz asla bükülmeyecek Atam çünkü senin yaptıkların bizim için moral kaynağıdır. Bize hitabında ne yapmamız gerektiğini çok açık belirtmiştin zaten.

" Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asîl kanda, mevcuttur! "

Evet bizler senin soyundanız ve bu asil kanı taşıdığımız sürece hem içerideki hainlere hem de dışarıdakilere karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.
 

HTML

Üst