S
SiR ReaLiST
Guest
Kim nederse desin dün gece Beşiktaş hiç hak etmeden kazandı. Aynı Beşiktaş ortaya futbol adına hiç birşey koymazken buldukları goller Galatasaray defansının hediyesiydi. Diğer bir deyimle Emre Aşık ve Mehmet Topal bu kadar kötü oynayıp öylesine hatalar yapmasalardı ya da Milan Baros Rüştü ile karşı karşıya kaldığı pozisyonlarda becerikli davranabilseydi siz bu satırları okurken belki de lider bir başka takım olacaktı. Beşiktaş'ı uzun süredir İnönü Stadı'nda böylesine korkak, böylesine kendine güveni az oynarken görmemiştik.
Maç boyu top Galatasaray'ın kontrolündeydi. Arda olsun Kewell olsun Ayhan olsun Barış olsun nerdeyse istedikleri her şeyi yaptılar sahada. Ama dedik ya Galatasaray'ın Allah'a emanet defansı maçı Beşiktaş'a hediye etti.
Beşiktaş'ın attığı ilk gole bakın, İbrahim Toraman kafayı vuruyor, Mehmet Topal kendi kalesine gol atıyor. İkinci gol de tam bir hediye. Galatasaray defansı çıkarken kaptırıyor Mehmet Topal Yusuf'a geç basıyor top gidip geliyor ve Yusuf gol yapıyor.
Böylesine tuhaf goller yerseniz ne kadar iyi oynarsanız oynayın maç kazanamazsınız.
Mustafa Denizli'nin ne düşündüğünü anlamak mümkün değil. Beşiktaş belki de haftaya şampiyon olacak ama dün gece Mustafa Denizli'nin teknik direktörlük şansının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördük. Ernst diyoruz, hiçbir meziyeti olmayan sıradan bir futbolcu.
Gökhan Zan A Milli Takım oyuncusu ama hiçbir zaman bir savunma oyuncusu olarak stratejik değil. Sivok da öyle. Sözüm ona defansının lideri olması gerekirken çok hata yaptı.
TÜRK HAKEMLİĞİ...
Sonuçta Beşiktaş son haftaya büyük bir avantajla giriyor. Belki de bir beraberlik onları şampiyon yapacak. Hak ettiler mi pek tabiî ki hak ettiler. Üstelik sezon başından beri hiçbir büyük takımı yenemiyorlar diye eleştiriyorduk dün gece kötü de oynasalar bunu başardılar.
Hakem Kamil Abitoğlu için kolay bir maçtı ama Ernst'e ve Emre Aşık'a vermesi gereken ikinci sarı kartları vermeyerek Türk hakemliğinin ne kadar eyyamcı olduğunu bir kez daha gösterdi.
Sabah