Yıldırım Ve Bilinmeyen Gerçekler

[UmitcanKHO]

Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım Fenerbahçe Televizyonu'nda gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı. Aziz Yıldırım'ın açıklamalarını her zaman olduğu dakika dakika canlı olarak sizlere aktaran Sporx.com, tüm detayları sizlere ulaştırdı.

Fenerbahçe Televizyonu'nda yayınlanan "Futbol Zirvesi" programında Milliyet Gazetesi Spor Müdürü Cem Şengül, Sabah Gazetesi Spor Müdürü Serdar Ali Çeliker, Zaman Gazetesi Spor Müdürü Serkan Akcan, Hürriyet Gazetesi Spor Servisi İstihbarat Şefi Mehmet Arslan ve Akşam Gazetesi Spor Yazarı Alaattin Metin'in sorularını yanıtlayan Aziz Yıldırım, birbirinden çarpıcı açıklamalarda bulundu.

SABAH GAZETESİ, SERDAR ÇELİKER: "Bizi neden bu programa davet ettiğinizi merak ediyoruz. Bir gün biz de sizi gazetelerimize davet edersek, siz de gelirmisiniz?"

AZİZ YILDIRIM: "Herkesin merak ettiği soruları cevaplamak istedik. Bir danışıklı dövüş şeklinde gözüküyordu. Bu şekilde yapmak istedik. Zaman sınırsız, sabaha kadar konuşabiliriz. Ne isterserseniz sorun ve cevabını alınç Ayrıca siz de beni davet ederseniz, ben de gelirim. Neden gelmeyecem ki?

"HERKES TAŞIN ALTINA ELİNİ SOKACAK"

SABAH GAZETESİ, SERDAR ÇELİKER: "Turkcell Süper Lig A.Ş fikrini ortaya attınız. Bu konudaki fikirleriniz neler?"

AZİZ YILDIRIM: "Konuşmam da ifade ettiğim Türk spor için olması gereken ve ileride çözülmesi gereken bir konuydu. Bugün 5 büyük lig bu şekilde. Bazısı direkt olarak, bazısı ikinci bir yerden organize edilerek yönetilmekte. Bunun faydası, bütün kulüplerin bu liglerin sahibi olduğunun farketmesi ve birlikte çalışması. Şimdiki durumda federasyon sorumluluk altında.

Her tür gelişmede o düzende federasyon düzenleyici olacak, atılımlar kulüpler ile olacak. Kimsenin bundan rahatsız olmaması lazım. Prag'da maça gittiğimizde, Alman Futbol Federasyonu ve Mahmut Uslu, Hasan Doğan ile birlikte sabaha kadar konuşmuştuk. Benim söylediğim yeni bir şey değil. Herkes taşın altına elini sokmuş olacak, kimse hakemleri suçlamayacak, federasyonu eleştirmeyecek."

SABAH GAZETESİ, SERDAR ÇELİKER: "Projeyi sadece siz yapıyormuşsunuz gibi bir hava oluştu. İnsanların bir istekleri ya da şikayetleri olduğu zaman direkt sizle mi temasa geçecek"

AZİZ YILDIRIM: "Ben bunu yaparken yanımda 3 yardımcı vardı. Artı Adnan Polat'ı aradım ve onayını aldım. Aynı şekilde Yıldırım Demirören'i aradım. Onlar da tamam dediler, biz varız dediler. Yıldırım Bey sabah Ankara'da olduğunu ve katılamayacağını bildirdi. Bunlar yanlış algılanmasın. Yeni bir dönem başlıyor. Ben artık Fenerbahçe demiyorum, Türk futbolu, Türk sporu diyorum. Bizim hepimizin üstüne ne düşüyorsa bunları yapalım. İlle burada olacak değil toplantı, haftaya Konya'ya gidelim mesela. Yapacağız da"

"KADROMUZ YETERLİ, TEK EKSİK AURELİO"

MİLLİYET GAZETESİ, CEM ŞENGÜL: "Bu sezonki kadroyu yeterli görüyor musunuz? Şampiyonlar Ligi'nde bu kadro ile başarılı olacak mısınız?"

AZİZ YILDIRIM: "Geçen sene direk kadrodan giden bir tek isim Marco. Kezman zaten sorunlar vardı. Ligler bitmeden Güiza ile anlaştık. İmzaları attırdık. Biz almasaydık Barcelona'ya gidecekti. Ama biz işimizi sağlama aldık. Sözleşmede tüm maddeler bizim lehimizeydi, bu şekilde transfer yaptık. Emre'nin ise iyi hazırlanması gerekiyordu sezona. Askerlik yaptığı için tam olarak hazırlanma fırsatı bulmadı. Özveriyle oynuyor. Aragones konusunda ise. Biz daha turnuva başlamadan onunla anlaştık. Açıklama yaptık. Açıklamayı önce o Marca'ya yaptı, sonra biz. O istedi açıklamamızı. Onu federasyon sıkıştırıyordu. Ama siz biz açıkladık, sorun oldu şeklinde yazdınız.

EMRE KONUSU

Emre'ye temiz sayfa açtık. Destek olmak istedik. Eğer Galatasaray'a transfer olsaydı eğer şu an ona karşı olan ithamlar olmayacaktı. Belli Galatasaray kalemleri bunları kasıtlı yazıyorlar. Bir hata yaptı geçmişte ama biz ona şans vermek istedik eğer bundan sonra olmazsa o zaman konuşalım. Emre konusunda Avrupa ile Türkiye'yi karıştırmayın. Avrupa'da futbolcular daha rahat. Şuram, buram ağrıyor derse oynamazlar. Biz de rica edersek, forma için dersek oynarlar. Partizan maçından önce Semih'in yanına gittim. Rica ettim, oynaman lazım dedim. Sonra doktora gitti ve oynadı. Durmadan sakatlığı gündeme getire getire Emre'yi pskolojik soruna soktunuz. Emre oynayacak, Türkiye'de oynar. Fenerbahçe'de bir tek eksik Marco'dur.

SENNA NEDEN GELMEDİ?

Josico Aragones'in 3. 5. tercihi değil. Alabiliyorsanız bunu alın dediği bir isimdir. Senna geri, Josico ileri oynar dediği alabiliyorsanız bunu alın dediği gibi. Senna 24 milyon avro. Alabiliyorsanız alın. Güiza'ya 14 milyon avro verdik, herkes çok konuştu. 10 sene önce Güiza gelecek desek neler yazardınız? Şimdi basın öyle bir alışkanlık haline getirdi ki durumu herkes geliyor, Ronaldinho, Eto'o...

Kulüpler kurumsal yapıya girdi. Transferler artık gittim onu kaçırdım, parayı verdim getirdim ile olmuyor. İspanya kulüpleri sözleşmenin başında yazıyor, 1. sene bunu getirirse alır, 2. getirirse bunu getirirse şeklinde. Biz Senna için Avrupa'da çok ünlü 3 avukatla görüştük. 17. madde ile getirebilirdik diyeyim ve konuyu kapatayım. Bunu gündeme getirsem F.Bahçe ceza alabilirdi. Siz 24 milyon avro, bundan alamadık yazdınız. Avrupa'da şimdi hedefi koymak lazım. Hedef için ne dedik? Yapılan başarıları tekrarlamak. Şampiyon olacağız diyebilir miyiz. Biz tecrübe kazandık. Eski Fenerbahçe yok artık. Artık oyuncu, camia ve kültür değişti. Biz güveniyoruz bu gruptan çıkarız. Hedef geçen seneki başarı, olursa daha üstü."

AURELIO NEDEN GİTTİ? İŞTE AÇIKLAMASI

AKŞAM GAZETESİ, ALAATTİN METİN: "Transfer sezonunda Eto'o'nun adı sıkça yazıldı, çizildi. Bu konuda neler söylemek istersiniz"

AZİZ YILDIRIM: "Fenerbahçe Spor Kulübünün bütçesi vardı. Bu bütçenin içinde harcama yapma durumumuz var. Geldiğimden beri yaptığım en önemli şey gelir-gider tablosunu bir araya getirebilmek ve tüm çalışanlarımızın, oyuncuların zamanında parasını almak. Yoksa Aziz Yıldırım Eto'o yu da getirir, bir başkasını da. Eğer kulüp benden sonrasını nasıl yapar derseniz bunu yaparım. Ben burayı bir Avrupalı gibi yapmak istedim, paralar zamanında ödeniz. Marco bu kulüpten 1.100 bin avro alıyordu. Menajeri Aralık'ta geldi. Ben Marco'yu Valencia'ya götürmek istiyorum. Oyuncunun mukavelesinde 7 milyon dolar getirirse gider maddesi var. Sene sonu değil, Aralık'ta yani.

Biz veremeyiz dedik. Biz Valencia Sportif Direktörü ile sürekli görüştük. Antrenör ile diyalog içerisinde ama Marco'yu almayacağız dedi. Bu geldi, Ali Yıldırım ile konuşuyor. Marco'yu vermiyorsanız, Vederson'u verin dedi. 6 milyon dolar veririz dedi. Biz kadroyu bozmak istemiyoruz dedi. Futbolcularımızı alıp pastanede konuşmuş ve beyinlerini yıkamış. Biz yıl sonu 2 milyon avro teklif ettik. Menajerine de yüzde 10. Onun teklifi 3 milyon avro, artı 1 milyon avro da kendisine.

Biz bunu kabul etmedik. Edu 1.2, Deivid 1.2, Lugano 1.2, hepsi bu civarda. Sen şimdi bu oyuncuyu verirsen diğerlerini ne yapman lazım? Hepiniz aynı maaşları alıyorsunuz biri 3 misli istedi ve verdiniz. Ne olur? En son dönmek istediğinde ise onun menajeri, bizim iradeciler görüşme yaptı. Ben bu olmaz dedim. Burası Fenerbahçe çünkü. Burada böyle şeyler olmaz. Marco hadisesinde Fenerbahçe gerekeni yapmıştır. Fenerbahçe bir bütündür. Biz ne yapmamız gerekiyorsa yaptık. Konuşma ise konuşma, gönlünü almaksa gönlünü aldık ama sadece para için. Orada 2.1 alıyor gibi duydum, kendi bilir" dedi.

SABAH GAZETESİ, SERDAR ALİ ÇELİKER: "Serdar ile anlaşarak ayrıldınız. Aurelio'da da elinden geleni yaptınız. Ancak, Tuncay Şanlı konusunda sorunlar yaşandı. Neler söylemek istersiniz?"

AZİZ YILDIRIM:"Tuncay geldi. Biz 3 senelik, sonra 2 senelik boş mukalaveye imzalattırdık. Ben Avrupa'ya gitmek istiyorum dedi. Biz orada alacağı paranın üzerine çıktık. Kal burada Roberto Carlos'un kaptanı ol dedik. Oraya gidersin normal bir oyuncu olursun ama kalırsan Lefter, Can Bartu olursun dedim."

GÜİZA'NIN SİGARA VE ÇARŞAF OLAYI...

Medyanın Fenerbahçe'ye olan yaklaşımından tedirgin olan Aziz Yıldırım, "Geçen gün Güiza sigara içiyor, basıyorsunuz. Bu adam İspanya'dan gelmiş. Gidiyor kahvesini içiyor. Kimse ona karışmıyor. Rapaiç geldi. Benle görüşmek istedi. Bu konu yüzünden. Ben oturuyorum dışarıda sigaramı, kahve içiyorum herkes aman başkan görmesin diyor. Ben de gittim çağırdım, sigara getirdim. Verdim önümde içti. Şimdi dedim sana bir şey derlerse desinler. Güiza İspanya'da çarşaflılar dolu gibi bir açıklama yapmış. Belki oradaki medya yanlış yazdı. Şimdi diyorlar Başkan Güiza'yı sorgulayacak. Ben sorgulama memuru değilim. Bunu siz yapacaksınız. Soracaksınız kardeşim böyle neden dediniz diye." şeklinde konuştu...

ARTHUR ZICO, İSTİKRAR VE KURUMSALLAŞMA

HÜRRİYET GAZETESİ, MEHMET ARSLAN: "Fenerbahçe'nin son 5 yıldaki transfer politikasında bazı sorunlar bulunuyor. Yaptıklarınız ve yapamadıklarınız nelerdir?"

AZİZ YILDIRIM: "Ben bir oyuncu alıp dört yıllık anlaşma yaptığımda sözleşme sonu gidiyorsa bana maliyeti sıfırdır. Eğer sözleşmesi bitmeden gidiyor ve aldığım rakamdan ucuza gidiyorsa. Amortisman hesabı yapmak gerek. Appiah neden şimdi sözleşme imzalamıyor? 12 milyon avro istedik. Mukavalesi bitmiş adama bir değer koyamazsınız. Siz bana şunu söyleyin, bu adamın mukalavesi vardı. Siz sevmediniz, bunun için gitti, zarar budur diyin. Rüştü sözleşmesi bitti. Rüştü'ye biz 750+2 milyon teklif ettik, gitti pazartesi 1.5 milyona Beşiktaş'a imzaladı. Bunu neden yazmıyorsunuz." dedi.

ZAMAN GAZETESİ, SERKAN AKCAN: "Sezon sonunda şampiyon olmayan hiçbir teknik direktörle yola devam etmediniz. Sadece bir Lorant var istisna olan. Kurumsallaşma ve istikrara bu kadar vurgu yapan biri olarak neden bu yolu seçiyorsunuz?"

AZİZ YILDIRIM: ""Antrenör değişikliğine baktığımızda, 2000 yılı öncesi tamamdır. O zaman kendi çocuklarımızı hoca olarak getirdik. Son 5 yıl, ya da Lorant'tan bu tarafa baktığınızda Daum, Zico, Aragones var. Hiçbirinin mukavalesi bitmeden gönder me var mı? İsterse şampiyon olsun. Ayrıca Zico ile de şampiyonluk üzerine kurulan bir sözleşme metnimiz vardı. Real Madrid'de başka yerlerde şampiyon olduğunda da oyuncular, hocalar gidiyor. Burada mesela problemlerin düzeltilmesi. Zico ile benim anlaşmam 1.8, ikinci sene 1.9. İlk sene şampiyon yapma kaydı vardı, yaparsa uzatılırdı. Biz böyle anlaştık. Bizden istediği rakam ise 3.5 milyon avroydu. İkinci konu kardeşiydi. Kendisi 3.5, kardeşi 5, Santana 750, 4.750 eder. 2.8'lerden 4.6'ya doğru gittik. Pazarlık aşağı inmiyor. Zico bu sene şampiyon olsaydık yine anlaşamazdık."

"SCOLARI İLE EL SIKIŞTIK AMA..."

Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, 2006 Dünya Kupası'nda Portekiz Teknik Direktörü Luis Felipe Scolari ile el sıkıştığını ancak bu transferin gerçekleşmediğini söyledi. Scolari ile her konuda anlaştıklarını ifade eden Yıldırım, "Brezilyalı teknik adamla Portekiz kampında el sıkıştık. Yardımcıları ile de konuştuk, anlaştık. Biz bunu yapıyorduk. Sonra turu geçti. Vazgeçti. Turu geçti, vazgeçti. Transfer kolay olmuyor." dedi.

YILDIRIM: "ETO'O İLE GÖRÜŞTÜK"

Barcelona'nın Kamerunlu yıldızı Eto'o ile sezon başında görüştüklerini doğrulayan Aziz Yıldırım, "Dünya çapında yıldız alamadık, olmadı. Evet demiştik. İyi de her şey söylenen sözü negatif kısmından tutup ortama sokuyorsunuz. Biz Eto'o ile görüştük. Sezon başlamadan görüştük. Ama büyük rakamlar vardı. Rakamlar altüst oldu. Robinho'nun 49 milyon avroya gittiği bir yerde Ronaldinho 21 milyon avroya Milan'a gitti. Neden gitti? Nasıl gitti? Gider mi bir araştırın. Mallorca kulübünün değeri 49 milyon avro diyerek eleştiriliyoruz. Onun borcu o kadar, kulübün 600 milyon dolarlık yatırım borcu yapan başkanı var. 6 futbolcusunu sattı da borcunu ödüyor. Ben 50 milyon avro vericem, 10 da fazladan alalım o zaman o yazan arkadaşlar ayarlasın." şeklinde konuştu.

"BEN ARTIK BAZI ŞEYLERİ AŞTIM"

ZAMAN GAZETESİ, SERKAN AKCAN: : "Fenerbahçe'nin yeni yapılanması hakkında neler söylemek istersiniz?"

AZİZ YILDIRIM:"Fenerbahçe benle birlikte şampiyon olur demek istemiyorum. Artık geleneksel başarılar başlamıştır. Hepimizin temmennisi olan başarıyı inşallah sağlarız. Mayıs ayında kongre var. Neye karar vereceğimi şu an düşünmedim. Olabiliriz de, olmayabiliriz de. Mayısa kadar zamanımız var. Nisan ayı gibi düşüncemizi kamuoyu ile açıklarız. Geçen gün Mehmet Ali Aydınlar ile ilgili bir açıklama yapıldı. Mehmet Ali Bey'i severim. Geçmişte bu kulübe hizmetleri olan arkadaşlarımızdır. Ali Koç mesela. Onu zorla yönetime soktuk.

Onun gençliğinden beri hayali Fenerbahçe'de başkan olmak. Ferit Şahenk de aynı şekilde. Fenerbahçe'ye bundan sonra benden gelecek olan böyle insanlar olacak, taraftarın güvendiği. Rahmetli Hasan Doğan bana Mehmet Ali Aydınlar'ı yönetime düşündüğünü söylediğinde destek vermek istedim. Kendisine samimi olarak bunu söyledim. Sen eğer Fenerbahçe başkanlığını düşünüyorsan, bırakır gelirsin Federasyonu dedim, gerekirse. Değerlendirme yapılır ileride. O gün geldiğinde kararımızı veririz. Kimse beklentiye ve politikalara girmesin. 15 bin kongre üyesi var. Ben artık bazı şeyleri aştım."

"DÜNYA LİDERİ OLACAĞIZ"

SABAH GAZETESİ, SERDAR ALİ ÇELİKER: "Üye sayınızdaki hedefi 1 milyon olarak belirlediniz. Barcelona'nın bile bu kadar üyesi yokken, sizin bu hedefiniz biraz ütopik değil mi?"

AZİZ YILDIRIM: "Fenerbahçe'de kırgınlık olmaz. Biz düşüncelerimizi yetkili mercilere sunarız. Onaylarsa yaparız. Yoksa rafa koyarız. Ben her zaman Fenerbahçe'nin emrindeyim, maddi ve manevi. Fenerbahçe Kartları konusunda 100. yılda 100 bin kart dedik, biz buna ulaştık. Şu anda rakam 155 bin, Real Madrid 120 bin, Barcelona'da 160 bin. Biz 2008'de bunu 200 bine çıkarmaya çalışıyoruz. O zaman dünyada bir numara oluyor. Nisan'ın ortalarına doğru biz de 200 bine çıkartmaya çalışıyoruz ve o zaman da Dünya lideri olacağız.

Taraftar kartın ne karşılığı var, Fenerbahçe sevgisi! Taraftar kartlarımız konusunda geliştirmeler olacak. Türkiye'de bankaların kullanmış olduğu puanlama sistemini getireceğiz. 1 milyon üye yaptığımız zaman, bu seçimi İstanbul'da yapmamam lazım. 100 bin kişi geldi, hadi bıraktım mesela 500 bini, 1 milyonu. Bunu şubelere dağıtmamız gerekiyor. 15 bin kişi delege sabit, şubelerden ise bu delegeler ile değişim olabilir. Fenerbahçe kulübü için tarihi ve en önemli projedir. Her sene 50 milyon avroluk gelir olacak sabit."

"İLHAN, SEMİH GİBİ OLACAK"

HÜRRİYET GAZETESİ, MEHMET ARSLAN: "Fenerbahçe bu sezon Şampiyonlar Ligi'nde mücadele edecek. Kadronun yeterli olduğunu söylüyorsunuz ancak Semih ya da Güiza'nın sakatlanması halinde elinizdeki alternatif İlhan Parlak. Neler söylemek istersiniz?"

AZİZ YILDIRIM: "Fenerbahçe'nin forveti İlhan Parlak'tır. İlhan'a sakın küçümsemeyin, ona olan güvenimiz sonsuz. Semih nasıl yıllarca bekledi ve Semih Şentürk oldu, İlhan Parlak da böyle olacak. Herkes bunu böyle bilsin. Biz Kezman'ın kalmasını istiyordum ama hoca gitmesini istiyordu. Hoca konuştu. Ben seni 3. adam olarak düşünüyorum dedi, dürüstçe konuştu. O da gitmek istedi."

"TEK KİMLİK FENERBAHÇE" AÇIKLAMASI

AKŞAM GAZETESİ, ALAATTİN METİN: "Fenerbahçe'nin son günlerde yaşadığı sorunlar nedir? Özellikle taraftar bazında yaşanan bazı sorunlar var. Bunlar neden kaynaklanıyor?"

AZİZ YILDIRIM: "Aziz Yıldırım'ın statta özel yeri var mı? Kulübün başkanının statta özel yeri yoksa kimsenin özel yeri olmasın. Genç Fenerbahçeliler derneğinin kurulmasını sağlayanlardan biri de benim. Ben Genç Fenerbahçelilere karşı değilim. Ben içindeki 5-10 kişiye karşıyım. Görüyüm ve söylüyorum, ranta karşıyım diyorum. Ben bilet aldılar, buraya geldiler demiyorum ki, herkes yerine gelsin diyorum. Şikayet mektupları doldu taştı. Bu konuda ben sonuna kadar varım. Fenerbahçe yürüyorsa Fenerbahçe'nin gelirlerini kesemezsiniz. Buraya insanlar şov, eğlenelim olarak geliyor. Benim hakkım olan bazı şeyler var. Bazı şeyler söyleyebilirim, yapabilirim. Bunu bana bu camia veriyor. Ben istiyorum, Galatasaraylı gelsin bizim tribünde otursun, biz de onların maçlarına gidelim oturalım, izleyelim. Milli maçlarda da tek kimliğin olmasını istiyorum. Stat içinde gruplar olabilir. Pankartlar da asabilirler.

"KİM BU GENÇ FENERBAHÇELİLER"

Genç Fenerbahçelilerin, Fenerbahçe ile aynı yana gelmeye başladığını gördüğüm için uyardım. Hoojidonk geldi, üzerine Genç Fenerbahçeliler atkısı astılar. Gören sorar kim bu Genç Fenerbahçeliler. Farklılıklara karşıyım. Geçmişte bilet, otobüs desteğim verdim. Dört otobüs istiyorlar, veriyoruz, iki otobüs kalkıyor gidiyor, iki otobüs parası yeniyor. Bu rahat onlara battı. Genç Fenerbahçeliler ürünleri çıktı. Genç olsam ben de aynı şekilde düşünürüm, Galatasaray ve Beşiktaş'ın gruplarıyla yarış şeklinde.

Ankara'da bir elebaşları, İzmir'de bir elebaşları, İstanbul'da 10 kişi, tribünde 200 kişi bunlar. Ayda 25-30 milyarlık mal satıyorlar. Yılda 300-350 milyar eder. Kimin cebine gidiyor bu para? Ne yaptı bu arkadaşlar? Kulüp ile yarışıyorlar. Kendi sitelerinden kulübün başkanına cevap veriyorlar. Siz kimsiniz ya? Şu kadar beyinleri ile bizi zorlamaya çalışıyorlar. Biz Fenerbahçeliyiz, ben Fenerbahçe için hareket ediyorum. Kombinelerde yerlerinde başkaları oturuyor. Adam diyor bana şikayet yazıyor, biz size güvendik."

"EFENDİ GİBİ TRİBÜNDE OTURACAKLAR"

Ben Cumhuriyet çocuğuyum. Bunları bitiricem. Nasıl bitirecekler, efendi gibi koltuğundan istediği gibi bağırsın. Bana tezahürat yapmışlar, padişah filan, beni ilgilendirmez. Alkolik hareket engellenemez diye bir grup daha var orada. Ben bunları bitiricem. Kimseye sen kalk, yoksa seni bir daha oturtmayız tehditi olmayacaklar. Senin ismini tespit ettik gibi şeyler olmayacak. Kanunu, yazılı, dilekçe dilekçe herşeyi yaparım. O arkadaşlara söylüyorum gidersiniz Migros'tan kombine değiştiririz, adam gibi izlersiniz. Ya da istersiniz, Hamburg gibi Migros'ta altta bir kısım kaldırırız koltukları, ayakta mı bağıracaksınız bağırırsınız. Ben hiçbir şeyden korkmam. Bir daha olursa bu tip şeyler kombinelerini iptal edicem, söylüyorum. Migros tribününde hiçbir zaman kombine yapmayacağım. Şu an kombine 30.288. 3 tribün kombineli. Onlara helal olsun. 30 bini aştık. Bazı şeyleri aştık, herşeyi görmeliyiz.

"BEN HER ŞEYDEN ANLARIM"

SABAH GAZETESİ, SERDAR ALİ ÇELİKER:"Aziz Yıldırım'ım betondan anladığı ancak futboldan anlamadığı yazıldı. Bunu da yazan Emre Aköz'dü. 10 yılda 402 milyon doları tesisleşmeye harcadığınızı söylediniz. Yılda 50 milyon dolar futbolculara para harcadınız. Yılda 50 milyon dolara futbolculara harcayan Fenerbahçe varken, diğer takımlar bu bütçelere yaklaşamıyor ama şampiyonluk olarak diğer takımları geride bırakamadınız. Aziz Yıldırım gerçekten betondan anlayıp, futboldan anlamıyor mu?"

AZİZ YILDIRIM: Ben sizin kadar futboldan anlıyorum. Amatör futbolda oynadım. İnşaat Mühendisi okumasaydım, belki futbolcu olurdum. Sizlerden daha fazal tecrübeliyim spor anlamında. Geçmişimde amatör maçlara gider, hiç alakasız gider izlerdim. Avrupa maçlarına gider, izlerim. Bütün basına söylüyorum. Futboldan anlamak nedir? 50 milyon dolar konusu idareciliktir. Acaba benden sonra gelen insanlar bu imkanlarla bu külübü burada mı bırakacak? Futbol anlayan kim varsa gelsin, istedikleri tartışmayı yaparım.

Antreman izleyip futbolcularımuzu eleştiriyorlar. Ben geldiğimde muhabir olanlar, şimdi bu kulubü eleşitiriliyorlar. Alex'i yuhalatan sizsiniz. Alex'in bonservisine 5 milyon dolar verdik. Siz bu oyuncuyu yuhalattınız. Geçen sene adam arkadaşlarıyla beraber Türkiye'ye çeyrek final başarısı getirdi. Geçen sene Deivid, Alex'i nasıl eleştirdiğinizi biliyoruz. Müsaade ettik Deivid'e, Zico ısrar etti oynattı bizi nerelere taşıdı? Şimdi anlaşması bitiyor, aman kalsın, anlaşın diyorsunuz. Ben herşeyden anlarım, haddimi bilerek. Herşeyimi biliyorum diyemem, ama iddia ediyorum basında yazanlar kadar futbol anlıyorum. Siz hiç 5 saat masa tenisi maçı izlediniz mi?

Appiah'ı bildiğinizde hanginiz biliyordunuz? Ben Daum'a Appiah'ı sorduğumda, getirmek istiyorum dediğimde bana şaka mı yapıyorsunuz dedi.

"İBRAHİM KUTLUAY HALA OYNAMAK İSTİYOR"

AKŞAM GAZETESİ, ALAATTİN METİN: İbrahim Kutluay ile ilgili neler söyleyeceksiniz. Bir yıl daha Fenerbahçe'de oynayıp bırakmak istiyorum dedi ama olmadı.

AZİZ YILDIRIM: "Herkes iyi Fenerbahçelidir. İbrahim ile konuştuk. Yunanistan'a transfer oldu. Yunanistan'da hayatına devam etti. Sonra tekrar geri geldi. Ben karşıydım alınmasına. Bizi zor günde bırakıp gitmişti. Sonra Aydın Örs, Mahmut Uslu ısrar ettiler, aldılar. Tanjevic ile konuşmuş, ona zaman veremeyeceğini söylemiş. Hoca oynatmayacağım demiş. Başkan hocaya söylesin, beni alsın. Ya bırak gel, Fenerbahçe'de görev al. Bir yerden başla. Bir gün gelirsin istediğin noktalara. Terbiye olarak, doğru iyi bir çocuk. O ille oynayıp para kazanmak istiyor. Sen bir yerden başla şimdi, az parayla başla. Yeni bir sevda çıktı herkes 35 yaşından sonra oynayacağız zihninde. Hocanın oynatmayacağı bir yerde almak iyi olmaz. Ama kapı açık. Geçen sene Aydın Örs'e söylediğim gibi. Gelsin bir yerden başlasın. Ondan böyle faydalanmasında gerek duyuyorum."

"ADNAN POLAT'IN AÇIKLAMALARINDAN GURUR DUYDUM"

ZAMAN GAZETESİ, SERKAN ACAN: "Eskiden grupların sesi çok çıkardı ama sizin döneminizde neredeyse bu gruplardan hiç bahsedilmemeye başlandı. Önemli projelere de imza attınız. Galatasaray Başkanı Fenerium mağazalarını çok kıskandığını ve imrendiğini söyledi. Fenerium gerçekten böyle para basan bir yer midir? Bir diğer sorum, Galatasaray UEFA Kupası finalini Şükrü Saracooğlu Stadı'nda oynarsa neler hissedersiniz?"

AZİZ YILDIRIM: "Adnan Polat'ın açıklamalarından dolayu mutluluk duydum, gururlandım. Teşekkür ediyorum, bunu söylemek de açık yüreklilik ister. Bizi örnek almaları güzel. Bugün Fenerium'un bütçesi 40 milyon dolar, 2000'de 3 mağaza varken bugün 64. 2000'de 22 bin forma satıyorken, şimdi 357 bin olmuş. Feneriumu bu hale getiren herkese teşekkür ediyorum. 4500 çeşit giyerek büyük bir kimlik yaratıyor. Bu mağazamız inşallah ömür boyu büyüyerek katkılarına devam eder. UEFA Kupası'nda Galatasaray ve Kayseri'ye başarılar dilerim. Final konusu ise şimdi konuşmak mantıksız, oynasınlar görelim."

SEMBOL İSİMLER NEDEN AYRILIYOR?

ZAMAN GAZETESİ, SERKAN ACAN: "Fenerbahçe'nin sembol isimleri tutma konusunda bir zaafı var. Sezon sonunda bir çok oyuncunun da sözleşmesi dolacak. Fenerbahçe'nin sembol isimlerini neden takımda tutamıyorsunuz?"

AZİZ YILDIRIM: "Mehmet Aurelio Fenerbahçe kimliğinde olan bir oyuncu değil ki. Diğer takımlardan saydığın isimler alt yapıdan yetişip sembol olmuş isimler. Bizim için de Semih bu kategoriye girebilir. Her oyuncu ile sezon sonunda konuşuruz anlaşırsak kalırlar, anlaşamazsak giderler. Bu kulübü yöneticiler idare eder, futbolcular idare etmez. En kötü şey, bir oyuncuya biraz fazla verdiğiniz zaman diğer oyuncular isyan ediyor. Bugün beni basın suçluyor, Marco'yu niye tutmadınız. Marco'ya o parayı verince Alex de parasına zam isteyecek. Herkese istediği parayı verirsek olmaz. Emre'nin oradan buraya gelmesi için belirli bir parayı vermeniz gerekirdi. Emre'yi İngiltere'de basın rahatsız etmiyor, taraftarlar sıkmıyor, aldığı paranın altına buraya gelir miydi? Gelmezdi."

113 MİLYON DOLAR SABİT GELİR

HÜRRİYET GAZETESİ, MEHMET ARSLAN: "Fenerbahçe'nin sahip olduğu gayrimenkul ne kadar ve Fenerbahçe'nin, Galatasaray'ın yaptığı gibi stat ismini Telekom'a satması mümkün mü?"

AZİZ YILDIRIM: "Fenerbahçe'nin bugün itibariyle yatırım olarak 113 milyon dolar alış fiyatıyla sabit geliri var. Kenan Evren Okulu'nun yerine başka bir yerde okul yapacağız. O araziyi de değerlendireceğiz. Ankara'da da çalışmalarımız var. Dışarıdan hiçbir oyuncumuza resmi olarak teklif gelmedi. Ama Lugano ile ilgili menajerinin bize söylediği teklif var. Kaleci Volkan ile ilgili de menajerinin Avrupa'dan istediğini duyduk ama bize gelen resmi bir teklif yok. Marco'yu getiren menajer, Uğur'a seni Real Betis'e götürüyüm diye teklif yapmış. Vederson ve Deivid'in beynine girip de onları İspanya'ya götürmek için beyin yıkama faaliyeti yapıyor.

Stad için isim hakkını vermemiz için bir neden görmüyorum. Bize bu konuda yapılan teklif vardı, hatta rakam yıllık 15 milyon Avro'nun üzerinde. Biz bunun için şimdilik birşey yapmadık ama böyle bir istek var. Biz forma ile ilgili de yeni çalışmalar yapıyoruz. Avea ile bu senenin sonunda anlaşmamız bitiyor, biz de Avea ile yeniden yapacağız gibi gözüküyor ama şartlar uymazsa başka bir kurumla anlaşırız. Bu sene adidas ile anlaşmamız bitiyor, adidas bizim istediğimiz rakamları vermezse ya başka bir yerle anlaşma yapacağız ya da Fenerium markasını formalara işleyip kendi formamızı yapacağız."

"2 TRİLYON ALTYAPIYA GİDİYOR"

Fenerbahçe'nin altyapıya her zaman fazlasıyla önem verdiğini dile getiren Aziz Yıldırım, "Alt yapıya 2 trilyona yakın her sene harcama yapıyoruz, alt yapıya gelecek oyuncular 18 yaşına geldikten sonra oynatacak yer bulamıyoruz. Örneğin Semih gibi, her oyuncu 18 yaşında iyi futbolcu olmuyor. Biz bu oyuncuların çoğunu Anadolu'ya gönderiyoruz ama kendini gelişitirip dönen oyuncu yok. Ben bu konuyu her yerde söylüyorum, Türk Sporu'nun yeniden yapılanması lazım. Bölgesel lig olsa buralarda yetişen oyuncular üst lige yetişmiş olarak çıksa kötü mü olur.

Yeni baştan bir organizasyonu korkmadan yapmamız lazım. Avrupa'da bir çok yetenekli Türk futbolcu çıkıyor, 70 milyonluk ülkeden çıkmıyor neden? Çünkü yetiştiriliş önemli, burada da o sistemi uygulamalıyız. Amatör branşlar konusuna geçersek, bir sporcuyu okutacaksın, eğitimini güzel bir şekilde sürdürecek. Gideceksin en iyi antrenörleri bulup çalıştıracaksın, hangi branştaysa o branşta uzmanlaşacak. Amatör branşlar için devlet ve kulüpler el ele vermezse hiç bir gelişme olmaz. Bu işi belediyelere yıkmak yanlış." ifadelerini kullandı.

- SON -



12.09.2008
Kaynak : Sporx.com​