Uyuşturucu alan örümcek ağını nasıl örer? +bonus

black06

New member
Katılım
8 Mar 2007
Mesajlar
4,279
Reaction score
0
Puanları
0
Örümcekler ağlarını sabaha karşı 4’te örer. Ağ örmesini daha geç saate alarak gözlemleyebilmek için örümceğe alkol ve uyuşturucu verirseniz ne olur?

ilgincdeneyler.jpg


Örümcek en karmaşık ağını kafein etkisinde en güzeli ağını marihuana etkisinde ve en düzenli ağını ise LSD etkisinde örüyor. Örümcekler bilim adamları için çok zahmetli bir araştırma konusudur. Çünkü ağlarını sabaha karşı dörtte örerler. Tübingenli zoolog Hans Peters 1948 yılında bu durumu değiştirebilmek için eczacılık bölümündeki genç bir asistandan uyuşturucu maddelerin* örümceklere* ağlarını daha uygun bir saatte örmelerini sağlayıp sağlamayacağını sordu. Witt bunu ilk önce striknin* morfin ve dekstro -amfetaminle denedi. Bunları örümceklere yedirmek çok kolaydı. Şekerli suyla karıştırıldığında örümcekler her türlü zehri yiyorlardı. Fakat ne var ki ilaçlar işe yaramamıştı; hayvanlar yine bildiklerini okuyor ve ağlarını sabahın kör karanlığında örmeye devam ediyorlardı. Witt sonucu buna rağmen ilginç buldu. Örümceklerin uyuşturucu etkisinde ördükleri gibi ağları daha önce hiç görmemişti çünkü. Çok delikli sık dokulu grotesk veya bazen de son derece düzgün ağlardı bunlar. O halde örümcek ağı uyuşturucu ve ilaçların etkisini yansıtan bir gösterge olabilir miydi?

NASA da işe el attı
Witt örümcekleri Meskalin, LSD, kafein, psilosibin, luminal ve valium gibi eline geçen tüm ilaçlarla besledikten sonra 35x35cm’lik bir çerçeve içine ağlarını örmelerini sağladı. Witt ayrıca en küçük sistematik farklılıkların saptanmasına izin veren istatistik bir yöntem de geliştirdi. Ağ üzerindeki açıları ip uzunluğu ve alanları işaretledikten sonra ağ örme sıklığı* tuzak boyları ve ağ eksenleri arasındaki farkları bir tabelada topladıysa da örümcek ağının kimyasal maddeler için bir gösterge olarak kullanılması mümkün olmadı. Kristalografi için geliştirilen istatistik programlarla 1995 yılında Nasa bilim adamları (neden özellikle de Nasa’nın bu tür deneyler yaptığı bilinmiyor) en ayrıntılı sonuçları yayımladılar.

Sonuç şu:
Örümcek ağının uyuşturucu göstergesi olarak kullanılması mümkün değil. En karmaşık ağ kafein etkisinde en güzeli marihuana ve en düzenlisi ki bunu Witt de keşfetmişti LSD etkisinde üretilmekte.

ilgincdeneyler3.jpg


iPodlar şarkı sayısı arttıkça ağırlaşıyor
Araştırmacıların çalışmalarına göre, iPod ve iPhone gibi MP3 çalarların içlerinde ne kadar çok şarkı varsa, ağırlıkları da şarkı sayısına göre artıyor. Boş bir iPod ile dolu bir iPod arasındaki ağırlık farkı sadece 0.4 gram. Testlere göre boş 16GB iPhone 133.2 gram iken aynı modeldeki 3,500 şarkı içeren iPhone’un ağırlığı 133.6 gram.

ilgincdeneyler4.jpg


Gıdıklandığımızda gülmeye doğuştan mı programlıyız?
Profesör Clarence Leuba kendi çocuklarını gözlemleyerek gıdıklandığımızda gülmenin doğuştan olup olmadığını öğrenmeye çalıştı. 1933’te ilk çocuğunu gıdıklarken yüzünü maske ile kapatarak yüz ifadesinin görünmesini engelledi. İlk çocuğuyla yaptığı deney bozulunca deneye ikinci çocuğuyla devam etti ve kızını gıdıklarken kendisinin o güne kadar hiç gülmemesine rağmen kızının güldüğünü gördü.
ilgincdeneyler9.jpg


Orgazmda nabız 148.5
İlk kez 1925 yılında orgazmda nabız ölçümü yapılmıştı. Göğsünde lastik bantlarla sevişen kadın 20 dakikada yaşadığı orgazmda nabzı 148,5 ile diğer eylemlere göre en tepeye vurmuştu. Amerikalı doktor Ernst P.Boas tarafından geliştirilen kardiyotakometre her kalp uzmanının düşü idi. Alet hareket halindeki kişinin kalp etkinliklerinin otomatik olarak kaydedilmesine izin veriyordu. Diğer tüm aletlerde insanlar hareketsizce yatmak zorundaydı. Boas ve meslektaşı Ernst F.Goldschmidt 51 erkek ve 52 kadının yaşamını ölçmeye koyuldular. Çalışmaları sırasında farklı eylemlerdeki en yüksek nabzı da kaydediyorlardı:

Yemek yemek (102)

telefonla görüşmek (106)

müzik dinlemek (107,5)

dans etmek (130,6)

Fakat dakikada 148,5 nabızla orgazm birinci sırada yer alıyordu. Bu ölçümün ayrıntısı hakkında Boas ve Goldschmidt’in The Heart Rate adlı kitabında pek fazla bilgi verilmemekte. Araştırmacılar ‘Bir çiftin kalp atışını cinsel ilişki sırasında ölçme şansına kavuştuk’ diyerek doğrudan doğruya sonuçlara geçtikleri gibi kalp diyagramının son derece ilginç bir özelliğini sanki çok normal bir olay gibi ele alıyorlar: ‘Kadının kalp diyagramında dört sivri uç görülüyor. Her uç bir orgazma eşit.’ Kadın o gece 23.25 ve 23.45 arasında dört kez orgazm yaşamıştı! Üstelik de göğsünde rahatsız edici lastik bantlarla tutturulmuş elektrotlara rağmen. Elektrotlar 30m’lik bir kabloyla ölçüm aletine bağlıydı. Dört sivri uç ilk kez 1933 yılında Human Sex Anatomy kitabında seks araştırmacısı Robert Latou Dickinson tarafından mercek altına alınır. Ancak uzman bunu ‘usta bir teknikle’ 25 dakika kadının içinde kalarak ‘onu mutlu’ etme yetisine sahip adama mal edecekti.

ilgincdeneyler6.jpg


Londralı taksi şoförlerinin beyni diğerlerinden daha gelişmiş
Bilim adamları uydulardan yararlanarak Londralı taksi şoförlerinin beyinlerinde yön bulma sistemini araştırdı ve ilginç bulgulara rastladı. Taksi şoförlerinin beyinleri incelendikten sonra hipokampuslarının diğer insanlara oranla daha büyük olduğu keşfedildi. Hipokampuslar beyindeki ana merkzlerden birisidir. Hafıza ve bilgi depolamadan sorumludur. Kuşlarda ve hayvanlarda da olup yön bulmaya yardım eder. Araştırma, taksi şoförlerinin mesleklerini yaptıkça hipokampuslarının farkedilir bir oranda büyüdüğünü gösterdi.

 
GüzeLim Marihuana'yı Sırf Bu Deney İçin Heba EtmesınLer.. YoLLasınLar Buraya Biz Marihuana'nın İnsan Üstündeki EtkiLerini GönüLLü oLarak GösterebiLiriz.. (=

Konu İçinde SağoLasın.. ;)
 
Geri
Üst