gezegen64
New member
- Katılım
- 30 Kas 2008
- Mesajlar
- 568
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Türk kulüplerini yolunacak kaz gibi gören İspanyollar, bire beş koyarak futbolcularını pazarlamaya çalışıyor. Schuster'in ısrarla kadroda görmek istediği Sergio Garcia'nın bonservisi için Beşiktaş'tan 5 milyon euro talep eden Betis, Espanyol'a 1.8 milyon euro öneride bulundu.
Milliyet'te Mehmet Çiftçi imzalı habere göre; Avrupa kulüpleri ve futbolcuların artık Türkiye'ye yağlı bir kapı olarak baktıkları ve "1'e 3 veren" altın yumurtlayan bir tavuk gibi gördükleri bir kez daha kanıtlandı. Beşiktaş ile İspanyol Real Betis arasında yaşanan "Sergio Garcia" pazarlığında bu gözler önüne serildi.
Siyah-beyazlı ekibin Teknik Direktörü Schuster'in ısrarla kadrosunda görmek istediği futbolcu konusunda Betis'in kapısını çalan Beşiktaş Yönetimi, bonservisi için 5 milyon euro ile karşı karşıya kaldı. Yöneticiler, bu oyuncunun işini ağırdan alırken, Schuster de ısrarla alınması konusunda kulübe baskı yaptı, forvete ihtiyacı bulunduğunu sık sık yineledi.
Üstelik, Beşiktaş'a 5 milyon euro fatura çıkaran Real Betis'in Başkanı Luis Olivier, Schuster'in İspanya'dan yakın arkadaşıydı. Üstelik Olivier, Schuster oyuncumuzu almak istiyor. Biz de ona veririz dedik. Ancak Beşiktaş'ın da istemesi lazım" diyerek piyasa kızıştırmaya çalışıyordu. Ancak yönetim bu tezgaha gelmedi ve transfer gerçekleşmedi.
Anlaşma sağladı
Bunun üzerine Espanyol, Sergio Garcia'ya talip oldu. Onlardan istenen bonservis bedeli ise neredeyse 3'te bir kadarı olan 1.8 milyon euroydu. Barcelona kentine gelen Garcia, Espanyol Kulübü ile masaya oturarak her konuda anlaşma sağladı.
Sponsor M Oil
Yabancı transferini önümüzdeki haftaya kadar bitirmeyi hedefleyen Beşiktaş Yönetimi'nin, M Oil ile sponsorluk anlaşmasının eşiğinde olduğu öğrenildi. Siyah-beyazlı yönetimin, tıpkı Quaresma ve Guti gibi, yıldız bir santrforu renklerine katmak için sürdürdüğü maddi kaynak arayışlarında, mutlu sona yakın oldukları bildirildi. Taraftarın yaptığı olumsuz tezahüratlar nedeniyle Medical Park ile yapılması planlan 6.5 milyon euroluk anlaşmayı avucunun içinden kaçırmak üzere olan yönetimin, Başkan Yıldırım Demirören'in geçtiğimiz günlerde ortak olduğu şirketle, sponsorluk anlaşması yapılması planlanıyor.
Beşiktaş Futbol Komitesi Başkanı Serdal Adalı'nın, sponsorluk anlaşması yapılması halinde Adebayor başta olmak üzere Avrupa'nın sayılı forvetleriyle bir araya gelebileceği öğrenildi.
ATTİLA GÖKÇE: Endüstriyel futbol
Beşiktaş'ta Quaresma ve Guti'nin gelişi nedeniyle esen renkli ve umut verici rüzgarlar, bu adamlara uygun cici bir santrfor bulalım heveslerini de besliyor. Ben birçok meslektaşımın aksine Beşiktaş'ın santrfor sorununun kadrodaki alternatiflerle aşabileceğini düşünüyorum. Bu saatten sonra gelecek santrfor sonu hayal kırıklığı ile bitecek macera olabilir.
Endüstriel futbolda menajerler de kendine göre senaryolar ve değerler üretip payını yükseltmeye çalışıyor. Sergio Garcia olayındaki fiyat farklılığı da böyle endüstriyel bir davranış modeli.
UĞUR MELEKE: Türkiye fiyatı
Şu anda Avrupa'nın 5 büyük ligi fanusundan dışarıya çıkma mecburiyetinde kalan/cesaretini gösteren oyunculara genelde açılan 3 pahalı kapı oluyor: Birincisi Asya kapısı, ki futbolcular bu transfer için en yüksek meblağları istiyorlar. İkincisi Amerika kapısı, ki doların alım gücü, riyalden biraz yüksek.
Üçüncü ve en yeni kapıysa Doğu Avrupa, yani Rusya-Türkiye-Yunanistan kapısı... Örneğin Güiza, Mallorca'dan Katar'a gitseydi 20 üstü, Amerika'ya gitseydi 15 üstü rakamlar istenecekti. Doğu Avrupa'dan 10 küsür talep edildi, İtalya'daysa bonservisi muhtemelen bunun yarısını geçmeyecekti. Oyuncuya ödenen fahiş maaş da cabası...
O açıdan Garcia'nın bonservisinde gözlemlenen bu garipliğe (belki isyan etmek gerek), ama çok şaşırmamak da lazım. Çünkü artık Avrupa'nın 5 büyük liginde oynayan her oyuncunun artık bir Katar fiyatı, bir Amerika fiyatı, bir de Türkiye fiyatı var maalesef...
KAYNAK
Milliyet'te Mehmet Çiftçi imzalı habere göre; Avrupa kulüpleri ve futbolcuların artık Türkiye'ye yağlı bir kapı olarak baktıkları ve "1'e 3 veren" altın yumurtlayan bir tavuk gibi gördükleri bir kez daha kanıtlandı. Beşiktaş ile İspanyol Real Betis arasında yaşanan "Sergio Garcia" pazarlığında bu gözler önüne serildi.
Siyah-beyazlı ekibin Teknik Direktörü Schuster'in ısrarla kadrosunda görmek istediği futbolcu konusunda Betis'in kapısını çalan Beşiktaş Yönetimi, bonservisi için 5 milyon euro ile karşı karşıya kaldı. Yöneticiler, bu oyuncunun işini ağırdan alırken, Schuster de ısrarla alınması konusunda kulübe baskı yaptı, forvete ihtiyacı bulunduğunu sık sık yineledi.
Üstelik, Beşiktaş'a 5 milyon euro fatura çıkaran Real Betis'in Başkanı Luis Olivier, Schuster'in İspanya'dan yakın arkadaşıydı. Üstelik Olivier, Schuster oyuncumuzu almak istiyor. Biz de ona veririz dedik. Ancak Beşiktaş'ın da istemesi lazım" diyerek piyasa kızıştırmaya çalışıyordu. Ancak yönetim bu tezgaha gelmedi ve transfer gerçekleşmedi.
Anlaşma sağladı
Bunun üzerine Espanyol, Sergio Garcia'ya talip oldu. Onlardan istenen bonservis bedeli ise neredeyse 3'te bir kadarı olan 1.8 milyon euroydu. Barcelona kentine gelen Garcia, Espanyol Kulübü ile masaya oturarak her konuda anlaşma sağladı.
Sponsor M Oil
Yabancı transferini önümüzdeki haftaya kadar bitirmeyi hedefleyen Beşiktaş Yönetimi'nin, M Oil ile sponsorluk anlaşmasının eşiğinde olduğu öğrenildi. Siyah-beyazlı yönetimin, tıpkı Quaresma ve Guti gibi, yıldız bir santrforu renklerine katmak için sürdürdüğü maddi kaynak arayışlarında, mutlu sona yakın oldukları bildirildi. Taraftarın yaptığı olumsuz tezahüratlar nedeniyle Medical Park ile yapılması planlan 6.5 milyon euroluk anlaşmayı avucunun içinden kaçırmak üzere olan yönetimin, Başkan Yıldırım Demirören'in geçtiğimiz günlerde ortak olduğu şirketle, sponsorluk anlaşması yapılması planlanıyor.
Beşiktaş Futbol Komitesi Başkanı Serdal Adalı'nın, sponsorluk anlaşması yapılması halinde Adebayor başta olmak üzere Avrupa'nın sayılı forvetleriyle bir araya gelebileceği öğrenildi.
ATTİLA GÖKÇE: Endüstriyel futbol
Beşiktaş'ta Quaresma ve Guti'nin gelişi nedeniyle esen renkli ve umut verici rüzgarlar, bu adamlara uygun cici bir santrfor bulalım heveslerini de besliyor. Ben birçok meslektaşımın aksine Beşiktaş'ın santrfor sorununun kadrodaki alternatiflerle aşabileceğini düşünüyorum. Bu saatten sonra gelecek santrfor sonu hayal kırıklığı ile bitecek macera olabilir.
Endüstriel futbolda menajerler de kendine göre senaryolar ve değerler üretip payını yükseltmeye çalışıyor. Sergio Garcia olayındaki fiyat farklılığı da böyle endüstriyel bir davranış modeli.
UĞUR MELEKE: Türkiye fiyatı
Şu anda Avrupa'nın 5 büyük ligi fanusundan dışarıya çıkma mecburiyetinde kalan/cesaretini gösteren oyunculara genelde açılan 3 pahalı kapı oluyor: Birincisi Asya kapısı, ki futbolcular bu transfer için en yüksek meblağları istiyorlar. İkincisi Amerika kapısı, ki doların alım gücü, riyalden biraz yüksek.
Üçüncü ve en yeni kapıysa Doğu Avrupa, yani Rusya-Türkiye-Yunanistan kapısı... Örneğin Güiza, Mallorca'dan Katar'a gitseydi 20 üstü, Amerika'ya gitseydi 15 üstü rakamlar istenecekti. Doğu Avrupa'dan 10 küsür talep edildi, İtalya'daysa bonservisi muhtemelen bunun yarısını geçmeyecekti. Oyuncuya ödenen fahiş maaş da cabası...
O açıdan Garcia'nın bonservisinde gözlemlenen bu garipliğe (belki isyan etmek gerek), ama çok şaşırmamak da lazım. Çünkü artık Avrupa'nın 5 büyük liginde oynayan her oyuncunun artık bir Katar fiyatı, bir Amerika fiyatı, bir de Türkiye fiyatı var maalesef...
KAYNAK
