nedensiz35
New member
Cemaat medyası şimdi de usta haberci Uğur Dündar’a saldırıyor…
Bir süre önce Star Haber Genel Yayın Yönetmenliği koltuğuna oturan başarılı haberci Uğur Dündar İslamcı basının yeni saldırı odağı haline geldi.
Uğur Dündar’ı akla hayale gelmedik suçlamalarla karalamaya çalışan bir güruh Dündar hakkında mesnetsiz iddialar ortaya atmaya başladı.
İşte o karalama kampanyalarından biri:
Önceki gün AKP’ye yakınlığı ile bilinen bir gazetede manşetten yayımlanan haberde Ergenekon soruşturmasını sulandırma planı başlıklı bir haber yayımlanmıştı. Haberde Ergenekon iddianamesini sulandırmaya, yaratacağı etkiyi kırmaya, kamuoyundaki algılanışını çarpıtmaya yönelik bir “eylem planı” hazırlandığı iddia edilmişti.
Bugün ise sözde planı Uğur Dündar’ın uyguladığını iddia eden bir internet sitesi kendilerince şu mesnetsiz tespitleri yapmış:
Ergenekon İddianamesi açıklanır açıklanmaz “İddianameyi etkisiz hale getirmek” için “Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı” başlıklı bir planın hazırlandığı ve bunun Ergenekon Operasyonu’nun karşısında yeralan gazeteci, yazar, akademisyen ve hukukçulara gönderildiği ortaya çıkmıştı.
Planın; bir başlangıç kısmı ve yapılması gerekenlerin maddeler halinde sıralandığı 22 maddeden oluştuğu görülmüştü. Planı Star Gazetesi tam metin olarak yayınlamıştı.
Planı hazırlayan Ergenekon Yanlısı Grup; başında en önemli uyarı “Ana Haber Bültenleri”ne yapılmıştı.
O bölüm şöyleydi: “Ana haber bültenlerinde soruşturma olabildiği ölçüde yorum katılarak sunulmalı. Canlı yayınlara katılanlar, iddianamenin çürütülmesi yanında, delillerin hafife alınacağı ve tepki almayacak ölçüde aşağılayıcı ifadeler kullanmalılar. İddianame Mahkemeye verildikten sonra çok uzun olması gerekçe gösterilerek “iddianamenin özeti” adı altında zayıf ve tutarsız kısımlar yayınlanmalıdır.”
DÜNDAR’IN HABER BÜLTENİ PLANI HARFİYEN TAKİP ETTİ
Uğur Dündar yönetiminde ama mutfağında Yılmaz Özdil’in olduğu Star Haber, Ergenekon İddianamesi’nin mahkemeye sunulduğu dünkü Anahaber Bülteni’nde tam da bu “senkronize reaksiyon uyarısı” çerçevesinde hareket etti.
İşte haber parçaları halinde Star Ana Haber’in o yayını ve ‘Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı’ Planı çerçevesinde uyduğu maddelerin analizi….
ADIM 1
“Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı”nın 11. ve 12. maddesi aynen şöyle:
11) Soruşturma kapsamındaki emekli askerleri sivil savcılar soruşturamaz. Onlarla ilgili dosya derhal askeri yargıya havale edilmelidir. (Şener Eruygur ve Hurşit Tolon’un özgeçmişleri, askeri kariyerleri ve başarıları vurgulanarak verilmelidir)
12) Bu soruşturmanın İstanbul Savcılığı tarafından yürütülmesinin haklı bir tarafı yoktur. Sanıklar Türkiyenin her yanından yakalanıp neden İstanbula götürülmektedir. Özellikle de Şener Eruygur ve Hurşit Tolon’un yaşadıkları, iddia edilen eylemleri işledikleri yer Ankara olduğundan soruşturmayı Ankara Savcılığı yapmalıdır.(Eğer iddianamede Danıştay bağlantısı kuruluyorsa, Danıştay iddianamesi daha önce açıldığı için davalar Ankarada birleştirilmelidir, diye hukukçulardan görüşler alınacak.)
Star Haber’de günün sıcak gelişmeleri sıralandıktan sonra ilk haber olarak tam da bu maddedeki gibi hareket etti ve “bir hukukçudan” görüş aldı. Star Haberin görüş aldığı hukukçu, Yargıtay Eski Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’ydu ve 11 ile 12. maddedeki gibi beyanlarda bulundu. Kanadoğlu önce soruşturmanın askerlerle ilgili kısmının Askeri Mahkeme’de görülmesi gerektiğini söyledi. Sonra da yargılamanın Ankara’ya alınması gerektiğini belirtti.
ADIM 2
‘Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı’nın giriş bölümünde iddianamenin sulandırılması için şöyle bir tavsiyede bulunuluyordu: “İddianame ortaya çıktıktan sonra, fasa fiso, Heryerekon, Ucu açık soruşturma, bombanın pimi, telefonun tapesi, tape davası, mezara tahliye, hastaneye tahliye…. gibi topluma mal olacak adlandırmalarla egzejere edilmelidir.
İşte Star Haber de bu “egzajere” etme misyonunu “Agarta” üzerinden yaptı. İddianamede Ergenekon Örgütü’yle ilgili onca skandal bilgi varken Uğur Dündar, bıyık altı gülerek Wikipedi haberi yaptı. “Bir araştırma yaptım” diyerek araştırmacı gazeteciliğini konuşturan Dündar, saniyelerin değerli olduğu Ana Haberde Wikipedi’den tam 1 dakika 23 saniye boyunca Agarta’nın tanımını okudu. En sonunda “sevgili seyirciler kafanız iyice karıştı biliyorum ama iddianamede adı geçen 600 yıllık Agarta efsanesi işte böyle” diye alaycı bir gülmeyle sözlerini bitirdi.
ADIM 3
“Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı”nın 15 maddesi şöyleydi: “İddianamedeki suçlamalar, tamamen düşünce ve örgütlenme özgürlüğü kapsamındadır. AKP karşıtı tüm sivil toplum örgütleri soruşturma konusu edilerek yıldırmak istenilmektedir. Demokrasi adına iddianameyi alkışlayanlar, Türkiyede’ki düşünce ve örgütlenme özgürlüğünün gerilediğini fark etmelidirler.”
İşte burada ATO ve Sinan Aygün gündeme geliyordu. Ve Star Haber de öyle yaptı. Sinan Aygün’ün serbest bırakılmasıyla ilgili Ankara Ticaret Odası’nın önündeki muhabirine bağlanan Uğur Dündar’ın, bağlantı sonrası yine aynı alaycı surat ifadesiyle yaptığı yorum çok ilginçti: “Peki kalabalık artıyor, belki esnaf oraya gelecek, insanın aklına tabiki maalesef kötü şeyler geliyor, acaba Sinan Aygün yine halkı sokaklara döktü diye soruşturma konusu yapılabilir mi bu durum? İnşallah olmaz” Uğur Dündar’ın haberciliği bırakıp tamamen yoruma girdiği bu cümleleri, Ergenekon Operasyonu’nda elde edilen bilgilerde Sinan Aygün’ün darbeye zemin hazırlamak için ekonomiyi çok kötü gidiyor göstererek, sokak eylemleri ve protestolar yaptıracağı şeklindeki telefon konuşmalarına atıftı. Ancak Dündar’ın niyetinin ne olduğu yüzündeki alaycı ifade ve yorumunun içeriğinden belliydi.
ADIM 4
Uğur Dündar daha sonra Ankara Haber Müdürü Esat Pala’ya bağlandı ve tekrar davanın Ankara’ya alınması dolayısıyla da Ergenekon İddianamesindeki “Danıştay Saldırısı” bağlantısına dönüldü. Esat Pala, iddianamenin bu bağlantıyla kendi kendiyle çeliştiğini, hatta kendi kendini yalanladığını iddia etti. Oysa iddianamenin içeriği ve bu bağlantıyı nasıl, hangi delillerle kurduğu henüz bilinmiyor.
Uğur Dündar’ın Ankara Haber Müdürü bu mantık örgüsüyle “Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı”nın 12. maddesine uygun hareket ediyordu. O madde şöyleydi: “Bu soruşturmanın İstanbul Savcılığı tarafından yürütülmesinin haklı bir tarafı yoktur. Sanıklar Türkiyenin her yanından yakalanıp neden İstanbula götürülmektedir. Özellikle de Şener Eruygur ve Hurşit Tolon’un yaşadıkları, iddia edilen eylemleri işledikleri yer Ankara olduğundan soruşturmayı Ankara Savcılığı yapmalıdır.(Eğer iddianamede Danıştay bağlantısı kuruluyorsa, Danıştay iddianamesi daha önce açıldığı için davalar Ankarada birleştirilmelidir, diye hukukçulardan görüşler alınacak”
ADIM 5
“Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı”nın giriş bölümünde şu cümleler yeralıyor: “Ana haber bültenlerinde soruşturma olabildiği ölçüde yorum katılarak sunulmalı. Canlı yayınlara katılanlar, iddianamenin çürütülmesi yanında, delillerin hafife alınacağı ve tepki almayacak ölçüde aşağılayıcı ifadeler kullanmalılar. İddianame Mahkemeye verildikten sonra çok uzun olması gerekçe gösterilerek “iddianamenin özeti” adı altında zayıf ve tutarsız kısımlar yayınlanmalıdır.”
İşte burada “ana haber bültenleri” için yapılan uyarı Star Haber’de tam da aynen gerçekleşti. İddianamenin uzunluğundan dem vurularak, tamamen sulandırma bir haber yapıldı. Elde hesap makinesiyle iddianamenin okunma zamanı kimin nesi olduğu belli olmayan bir uzmana yorumlatıldı. Haberin peşine Uğur Dündar yine alaycı yorumlarını unutmadı.
ADIM 6
Uğur Dündar’lı Star Haber en akla gelmez bağlantıyı ise “gizli tanıklarla” ilgili haberde kurdu.
Haber “Ergenekon İddianamesi’nde en dikkat çeken başlıklardan biri de gizli tanıklar oldu. İsmi ve kimlikleri açıklanmayan 20 gizli tanığın ifadelerinin soruşturmanın seyrini değiştirdiği belirtiliyor. Tanıkların ortaya çıkmasını sağlayansa kısa süre önce Meclis’ten geçen tanık koruma yasası. Bu yasayla AK Parti kapatma davası arasında ilginç bir rastlantı bulunuyor sevgili seyirciler. Kapatma davasında Anayasa Mahkemesi’nde AK Partiyi savunan Grup Başkan vekili Bekir bozdağ aynı zamanda Ergenekon Soruşturması’nda öne çıkan Tanık Koruma Yasası’nın Meclis’ten geçmesini sağlayan kişi”
Evet Uğur Dündar’ın Ergenekon Davası ile Kapatma Davası arasında bağlantı kurmak için kurduğu ilginç bağlantı aynen böyleydi.
Bu bağlantının kurulması gerektiği “Acil ve senkronize reaksiyon uyarısının” 2. maddesinde şöyle tavsiye ediliyordu: “Ergenekon soruşturması bir rövanştır. AKP ve yandaşları kapatma davasını çevirmek ve hıncını almak için Cumhuriyet taraftarlarına saldırmaktadırlar. İddianameden bir takım alt konular özenle seçilerek bu tez güçlendirilecektir. “
ADIM 7
Star Haberin İstanbul Manzaralı özel bir röportajla dikkat çektiği bir konu ise Ergenekon İddianamesiyle “dağın fare doğurduğu”ydu.
Bu tanımlama ilginçti. Çünkü “Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı” planında aynen şöyle deniyor: “İddianame ortaya çıktıktan sonra, “fasa fiso”, “Heryerekon”, “Ucu açık soruşturma”, “bombanın pimi, telefonun tapesi”, “tape davası”, “mezara tahliye”, “hastaneye tahliye”…. gibi topluma mal olacak adlandırmalarla egzejere edilmelidir.”
Dağ fare doğurdu tanımı “topluma mal olacak adlandırma” ve “egzajere” çerçevesinde değerlendirelebilir mi karar sizin.
Ancak planın 7. maddesinde “dağ fare doğurdu” ifadesi bire bir olarak var.
Madde 7: Yüzelli gözaltı, bir ölü ve onca yaygaraya karşın, bu yapılanların nedenlerini izah edemeyen, hukuki geçerliği zayıf, ortalamanın altında, objektif olmayan bir iddianame ile karşı karşıyayız. Kısacası, dağ fare doğurmuştur.
ADIM 8
Star haberin son ve plana en uygun hamlesi ise Turgut Kazan’ı canlı yayın konuğu yaparak gerçekleşti.
Turgut Kazan, “Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı”ndaki tüm söylemleri tek tek dile getirdi. İddianamenin uzunluğu, Ankara’ya gönderilmesi, Danıştay saldırısıyla ilgili yetki tartışması, halkta korku doğurması gibi dile getirilmesi istenen tüm söylemleri dile getirdi ve
Planın “5 ve 8. maddeleri”ndeki ana fikirle sözlerini bitirdi. Yani iddianamenin hedefinin AKP karşıtları olduğunun propagandasının yapılması isteğiyle
Madde 5: Hükümet muhalefetsiz bir Türkiyenin peşindedir. Faşizme yakışan bir düzen AKPye Ergenekon davasıyla hediye edilmek istenmektedir. İddianamenin felsefesine göre; toplumun %53’ü örgütçüdür.
Madde 8: İddianame Cumhuriyetin ve kazanımlarının sonunu getirmek üzere düzenlenmiştir. AKPye mesafeli kurumlar ve muhalefet başta olmak üzere herkes suçludur. Buradan aralanan kapıyı geçerlerse bir sonraki hamleleri Türkiye Cumhuriyet devrimlerinden geri adım atılması ve Atatürkçülüğün de terör örgütü olarak ilan edilmesi olacaktır.
Bir süre önce Star Haber Genel Yayın Yönetmenliği koltuğuna oturan başarılı haberci Uğur Dündar İslamcı basının yeni saldırı odağı haline geldi.
Uğur Dündar’ı akla hayale gelmedik suçlamalarla karalamaya çalışan bir güruh Dündar hakkında mesnetsiz iddialar ortaya atmaya başladı.
İşte o karalama kampanyalarından biri:
Önceki gün AKP’ye yakınlığı ile bilinen bir gazetede manşetten yayımlanan haberde Ergenekon soruşturmasını sulandırma planı başlıklı bir haber yayımlanmıştı. Haberde Ergenekon iddianamesini sulandırmaya, yaratacağı etkiyi kırmaya, kamuoyundaki algılanışını çarpıtmaya yönelik bir “eylem planı” hazırlandığı iddia edilmişti.
Bugün ise sözde planı Uğur Dündar’ın uyguladığını iddia eden bir internet sitesi kendilerince şu mesnetsiz tespitleri yapmış:
Ergenekon İddianamesi açıklanır açıklanmaz “İddianameyi etkisiz hale getirmek” için “Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı” başlıklı bir planın hazırlandığı ve bunun Ergenekon Operasyonu’nun karşısında yeralan gazeteci, yazar, akademisyen ve hukukçulara gönderildiği ortaya çıkmıştı.
Planın; bir başlangıç kısmı ve yapılması gerekenlerin maddeler halinde sıralandığı 22 maddeden oluştuğu görülmüştü. Planı Star Gazetesi tam metin olarak yayınlamıştı.
Planı hazırlayan Ergenekon Yanlısı Grup; başında en önemli uyarı “Ana Haber Bültenleri”ne yapılmıştı.
O bölüm şöyleydi: “Ana haber bültenlerinde soruşturma olabildiği ölçüde yorum katılarak sunulmalı. Canlı yayınlara katılanlar, iddianamenin çürütülmesi yanında, delillerin hafife alınacağı ve tepki almayacak ölçüde aşağılayıcı ifadeler kullanmalılar. İddianame Mahkemeye verildikten sonra çok uzun olması gerekçe gösterilerek “iddianamenin özeti” adı altında zayıf ve tutarsız kısımlar yayınlanmalıdır.”
DÜNDAR’IN HABER BÜLTENİ PLANI HARFİYEN TAKİP ETTİ
Uğur Dündar yönetiminde ama mutfağında Yılmaz Özdil’in olduğu Star Haber, Ergenekon İddianamesi’nin mahkemeye sunulduğu dünkü Anahaber Bülteni’nde tam da bu “senkronize reaksiyon uyarısı” çerçevesinde hareket etti.
İşte haber parçaları halinde Star Ana Haber’in o yayını ve ‘Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı’ Planı çerçevesinde uyduğu maddelerin analizi….
ADIM 1
“Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı”nın 11. ve 12. maddesi aynen şöyle:
11) Soruşturma kapsamındaki emekli askerleri sivil savcılar soruşturamaz. Onlarla ilgili dosya derhal askeri yargıya havale edilmelidir. (Şener Eruygur ve Hurşit Tolon’un özgeçmişleri, askeri kariyerleri ve başarıları vurgulanarak verilmelidir)
12) Bu soruşturmanın İstanbul Savcılığı tarafından yürütülmesinin haklı bir tarafı yoktur. Sanıklar Türkiyenin her yanından yakalanıp neden İstanbula götürülmektedir. Özellikle de Şener Eruygur ve Hurşit Tolon’un yaşadıkları, iddia edilen eylemleri işledikleri yer Ankara olduğundan soruşturmayı Ankara Savcılığı yapmalıdır.(Eğer iddianamede Danıştay bağlantısı kuruluyorsa, Danıştay iddianamesi daha önce açıldığı için davalar Ankarada birleştirilmelidir, diye hukukçulardan görüşler alınacak.)
Star Haber’de günün sıcak gelişmeleri sıralandıktan sonra ilk haber olarak tam da bu maddedeki gibi hareket etti ve “bir hukukçudan” görüş aldı. Star Haberin görüş aldığı hukukçu, Yargıtay Eski Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’ydu ve 11 ile 12. maddedeki gibi beyanlarda bulundu. Kanadoğlu önce soruşturmanın askerlerle ilgili kısmının Askeri Mahkeme’de görülmesi gerektiğini söyledi. Sonra da yargılamanın Ankara’ya alınması gerektiğini belirtti.
ADIM 2
‘Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı’nın giriş bölümünde iddianamenin sulandırılması için şöyle bir tavsiyede bulunuluyordu: “İddianame ortaya çıktıktan sonra, fasa fiso, Heryerekon, Ucu açık soruşturma, bombanın pimi, telefonun tapesi, tape davası, mezara tahliye, hastaneye tahliye…. gibi topluma mal olacak adlandırmalarla egzejere edilmelidir.
İşte Star Haber de bu “egzajere” etme misyonunu “Agarta” üzerinden yaptı. İddianamede Ergenekon Örgütü’yle ilgili onca skandal bilgi varken Uğur Dündar, bıyık altı gülerek Wikipedi haberi yaptı. “Bir araştırma yaptım” diyerek araştırmacı gazeteciliğini konuşturan Dündar, saniyelerin değerli olduğu Ana Haberde Wikipedi’den tam 1 dakika 23 saniye boyunca Agarta’nın tanımını okudu. En sonunda “sevgili seyirciler kafanız iyice karıştı biliyorum ama iddianamede adı geçen 600 yıllık Agarta efsanesi işte böyle” diye alaycı bir gülmeyle sözlerini bitirdi.
ADIM 3
“Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı”nın 15 maddesi şöyleydi: “İddianamedeki suçlamalar, tamamen düşünce ve örgütlenme özgürlüğü kapsamındadır. AKP karşıtı tüm sivil toplum örgütleri soruşturma konusu edilerek yıldırmak istenilmektedir. Demokrasi adına iddianameyi alkışlayanlar, Türkiyede’ki düşünce ve örgütlenme özgürlüğünün gerilediğini fark etmelidirler.”
İşte burada ATO ve Sinan Aygün gündeme geliyordu. Ve Star Haber de öyle yaptı. Sinan Aygün’ün serbest bırakılmasıyla ilgili Ankara Ticaret Odası’nın önündeki muhabirine bağlanan Uğur Dündar’ın, bağlantı sonrası yine aynı alaycı surat ifadesiyle yaptığı yorum çok ilginçti: “Peki kalabalık artıyor, belki esnaf oraya gelecek, insanın aklına tabiki maalesef kötü şeyler geliyor, acaba Sinan Aygün yine halkı sokaklara döktü diye soruşturma konusu yapılabilir mi bu durum? İnşallah olmaz” Uğur Dündar’ın haberciliği bırakıp tamamen yoruma girdiği bu cümleleri, Ergenekon Operasyonu’nda elde edilen bilgilerde Sinan Aygün’ün darbeye zemin hazırlamak için ekonomiyi çok kötü gidiyor göstererek, sokak eylemleri ve protestolar yaptıracağı şeklindeki telefon konuşmalarına atıftı. Ancak Dündar’ın niyetinin ne olduğu yüzündeki alaycı ifade ve yorumunun içeriğinden belliydi.
ADIM 4
Uğur Dündar daha sonra Ankara Haber Müdürü Esat Pala’ya bağlandı ve tekrar davanın Ankara’ya alınması dolayısıyla da Ergenekon İddianamesindeki “Danıştay Saldırısı” bağlantısına dönüldü. Esat Pala, iddianamenin bu bağlantıyla kendi kendiyle çeliştiğini, hatta kendi kendini yalanladığını iddia etti. Oysa iddianamenin içeriği ve bu bağlantıyı nasıl, hangi delillerle kurduğu henüz bilinmiyor.
Uğur Dündar’ın Ankara Haber Müdürü bu mantık örgüsüyle “Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı”nın 12. maddesine uygun hareket ediyordu. O madde şöyleydi: “Bu soruşturmanın İstanbul Savcılığı tarafından yürütülmesinin haklı bir tarafı yoktur. Sanıklar Türkiyenin her yanından yakalanıp neden İstanbula götürülmektedir. Özellikle de Şener Eruygur ve Hurşit Tolon’un yaşadıkları, iddia edilen eylemleri işledikleri yer Ankara olduğundan soruşturmayı Ankara Savcılığı yapmalıdır.(Eğer iddianamede Danıştay bağlantısı kuruluyorsa, Danıştay iddianamesi daha önce açıldığı için davalar Ankarada birleştirilmelidir, diye hukukçulardan görüşler alınacak”
ADIM 5
“Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı”nın giriş bölümünde şu cümleler yeralıyor: “Ana haber bültenlerinde soruşturma olabildiği ölçüde yorum katılarak sunulmalı. Canlı yayınlara katılanlar, iddianamenin çürütülmesi yanında, delillerin hafife alınacağı ve tepki almayacak ölçüde aşağılayıcı ifadeler kullanmalılar. İddianame Mahkemeye verildikten sonra çok uzun olması gerekçe gösterilerek “iddianamenin özeti” adı altında zayıf ve tutarsız kısımlar yayınlanmalıdır.”
İşte burada “ana haber bültenleri” için yapılan uyarı Star Haber’de tam da aynen gerçekleşti. İddianamenin uzunluğundan dem vurularak, tamamen sulandırma bir haber yapıldı. Elde hesap makinesiyle iddianamenin okunma zamanı kimin nesi olduğu belli olmayan bir uzmana yorumlatıldı. Haberin peşine Uğur Dündar yine alaycı yorumlarını unutmadı.
ADIM 6
Uğur Dündar’lı Star Haber en akla gelmez bağlantıyı ise “gizli tanıklarla” ilgili haberde kurdu.
Haber “Ergenekon İddianamesi’nde en dikkat çeken başlıklardan biri de gizli tanıklar oldu. İsmi ve kimlikleri açıklanmayan 20 gizli tanığın ifadelerinin soruşturmanın seyrini değiştirdiği belirtiliyor. Tanıkların ortaya çıkmasını sağlayansa kısa süre önce Meclis’ten geçen tanık koruma yasası. Bu yasayla AK Parti kapatma davası arasında ilginç bir rastlantı bulunuyor sevgili seyirciler. Kapatma davasında Anayasa Mahkemesi’nde AK Partiyi savunan Grup Başkan vekili Bekir bozdağ aynı zamanda Ergenekon Soruşturması’nda öne çıkan Tanık Koruma Yasası’nın Meclis’ten geçmesini sağlayan kişi”
Evet Uğur Dündar’ın Ergenekon Davası ile Kapatma Davası arasında bağlantı kurmak için kurduğu ilginç bağlantı aynen böyleydi.
Bu bağlantının kurulması gerektiği “Acil ve senkronize reaksiyon uyarısının” 2. maddesinde şöyle tavsiye ediliyordu: “Ergenekon soruşturması bir rövanştır. AKP ve yandaşları kapatma davasını çevirmek ve hıncını almak için Cumhuriyet taraftarlarına saldırmaktadırlar. İddianameden bir takım alt konular özenle seçilerek bu tez güçlendirilecektir. “
ADIM 7
Star Haberin İstanbul Manzaralı özel bir röportajla dikkat çektiği bir konu ise Ergenekon İddianamesiyle “dağın fare doğurduğu”ydu.
Bu tanımlama ilginçti. Çünkü “Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı” planında aynen şöyle deniyor: “İddianame ortaya çıktıktan sonra, “fasa fiso”, “Heryerekon”, “Ucu açık soruşturma”, “bombanın pimi, telefonun tapesi”, “tape davası”, “mezara tahliye”, “hastaneye tahliye”…. gibi topluma mal olacak adlandırmalarla egzejere edilmelidir.”
Dağ fare doğurdu tanımı “topluma mal olacak adlandırma” ve “egzajere” çerçevesinde değerlendirelebilir mi karar sizin.
Ancak planın 7. maddesinde “dağ fare doğurdu” ifadesi bire bir olarak var.
Madde 7: Yüzelli gözaltı, bir ölü ve onca yaygaraya karşın, bu yapılanların nedenlerini izah edemeyen, hukuki geçerliği zayıf, ortalamanın altında, objektif olmayan bir iddianame ile karşı karşıyayız. Kısacası, dağ fare doğurmuştur.
ADIM 8
Star haberin son ve plana en uygun hamlesi ise Turgut Kazan’ı canlı yayın konuğu yaparak gerçekleşti.
Turgut Kazan, “Acil ve senkronize reaksiyon uyarısı”ndaki tüm söylemleri tek tek dile getirdi. İddianamenin uzunluğu, Ankara’ya gönderilmesi, Danıştay saldırısıyla ilgili yetki tartışması, halkta korku doğurması gibi dile getirilmesi istenen tüm söylemleri dile getirdi ve
Planın “5 ve 8. maddeleri”ndeki ana fikirle sözlerini bitirdi. Yani iddianamenin hedefinin AKP karşıtları olduğunun propagandasının yapılması isteğiyle
Madde 5: Hükümet muhalefetsiz bir Türkiyenin peşindedir. Faşizme yakışan bir düzen AKPye Ergenekon davasıyla hediye edilmek istenmektedir. İddianamenin felsefesine göre; toplumun %53’ü örgütçüdür.
Madde 8: İddianame Cumhuriyetin ve kazanımlarının sonunu getirmek üzere düzenlenmiştir. AKPye mesafeli kurumlar ve muhalefet başta olmak üzere herkes suçludur. Buradan aralanan kapıyı geçerlerse bir sonraki hamleleri Türkiye Cumhuriyet devrimlerinden geri adım atılması ve Atatürkçülüğün de terör örgütü olarak ilan edilmesi olacaktır.
