otlupeynir
Çǿκ کε√díκ طę ∂طí

Arkana baktığında bir yabancı olacağız sevgilim.
En kolayından başladım hayatın
Önce sevdim, sonra sevildim
Sonrasında yaralı bir ceylan gibi kanayınca yalanlar
Anne rahminde ölüyordu çocuk.
Öldüğümün farkına rüzgâr çekilince anlayan herkes gibi
Gidiyorsun sevgilim!
Bakire düşüncelerden ne kaldı ki şehrimde,
Kabuğuna çekilmiş sabahlarım
Ve birkaç sokak lambası
Bir gün göçüp gideceğim bu düşüncelerden
Arkamda bıraktığım masumiyetten sadece sen kalacaksın
Her ruh gibi kendi âlemimde dolaşacağım
Çarpılacağım yokluğumdan yokluğuna
İçimden sessizce seni geçirecek gemiler
En rahatsız sesiyle gökyüzüne seni karıştıracak gölgelerim
Avuçlarıma seni dolduracak yağmur
Ve deniz
Seni vuracak aklıma.
Her şey tersyüz olacak
Tersinden doğacak günlerim
Ve tersimden seveceğim herkesi
Tersinden kalkan her gün gibi
Tersimden bakacağım aynaya
Kırk parçaya bölünecek düşüncelerim
Ve kırkından sonra fısıldanacak adın.
Ve Şimdi
Öldür içindeki esmerlikleri.
Hadi sevgilim, gidiyorsun!
Gitme..!
Habib Dağ