Temel i Özleyenler İçeri

Harder_Gm

New member
Arkadaşlar Verilmiş Olanlar Varsa Kusura Bakmayın Söylersiniz Silerim Hemen

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Trafik memurları karşıdan gelen Temel ve Fadime’yi çevirmiş. İkisinin kemerlerini de takılı görünce tebrik etmiş:
-Bugün yaptığımız kontrolde tek emniyet kemerini takan çift sizsiniz. Bu yüzden 500 milyon ödül veriyoruz. Bu parayla ne yapmayı düşünüyorsunuz beyefendi?...
-Ne yapacağım hemen gidip kendime ehliyet alacağım...
-Nee... Ehliyetiniz yok mu?...
Fadime olayı toparlamak için atılmış:
-Kusura bakmayın memur bey, Temel içince ne dediğini bilmez...
-Nee... Bir de içkili misiniz?...
Arka koltukta oturan yaşlı Dursun öne doğru eğilmiş:
-Ben demiş idum çalıntı arabayla yola çıkmayalım başımıza bir iş gelir diye...
Memur neye uğradığını şaşırmışken, bagajdan atlayan İdris koşarak gelmiş:
-Ne oldu?... Geçtik mi sınırı ?...

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Temel, Almanya'dan gelen arakadaşı Dursun'u lokantaya götürür. Garsona:
-Baa bi kuru fasulye, pilav, üstüne de et, der.
Dursun:
-Baa da aynısından, ama üstüne etme!

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Camcı , adresini aldığı , camı kırılan apartmanın ikinci katındaki bir eve cam takmaya gitmiş . Daireye gelince kapıyı çalmış . Ev sahibi kendisini içeri davet etmiş ve kırılan camı göstermiş ve camcıyı odada yalnız bırakmış . 5 dakika sonra kapının zili acı acı tekrar çalmış . ( zilin acı acı çalmasını anlayamadım , zil duruma göre değişik çalabiliyor demek ki ! ) Ev sahibi :

- Kim o ? diye seslenmiş .

- Ben camcı ! diye cevap gelmiş .

Ev sahibi :

- Bize camcı geldi , camcıya ihtiyacımız yok ! demiş .

Dışarıdan harap ve bitkin bir adamın acıklı sesi gelmiş :

- Benim ben , camcınız , pencereden düştüm de !

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


Osmanlı paşalarından , Öküz Ahmet paşa lakaplı bir paşa vardır. Bir gün bütün paşaların bulunduğu bir çadırda toplantıda bulunurken, çayırda otlayan münasebetsiz bir öküz, çadırın içerisine başını sokar ;

-“Mööö, möööö,” der.

Çadırda bulunan bütün paşalar bıyık altından gülmeye başlar. Paşaların kendine malum lakaptan güldüğünü fark edince , paşalara dönerek;

- Paşalar ! Az önce içeri giren öküz ne dedi biliyor musunuz ? O öküz bana dedi ki ;

-“Yahu , hadi sen bizdensin... Peki bu eşeklerin içinde ne işin var ?

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Hanımın biri:
–Ev işlerini yapmaya madem hukuken mecbur değilim, öyle ise dinimin bana tanıdığı bu hakkımı kullanıyor, artık ev işlerini yapmaktan vazgeçiyorum, diyerek beyine kıymetini bildirecek bir ders vermek ister.
Bey boynunu büküp yalvarırsa da dinlemez:
–Ben dinimin bana tanıdığı (hukuki) hakkımı kullanmak istiyorum, diye diretir.
Bunun üzerine bey de mecburen razı olarak şöyle cevap verir:
–Madem öyle, sen de şu orta odayı boşalt da ben de dinimin bana tanıdığı hakkımı kullanıp ikinci hanımı getireyim, senin yapmadığın hizmetleri o yapsın bari!..
Hanımın buna cevabı tek cümleden ibaret olur.
– Sen de hiç şakadan anlamıyorsun ! Ev işlerini bırakıp da bunca sevaptan mahrum kalmak ister miyim hiç?

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Temel şehre inmiş. Bakmış pencere kenarında bir papağan . İçinden :
Allah Allah kuşa bak yav ....demiş . Tabi bu arada papağan da Temel'in kendisine baktığını görüp: Ne bakıyorsun hemşerim ... demiş . Temel biraz şaşkınlık biraz da saflıkla :

Afedersun hemşerum. Ben seni kuş sandiydum.
 

n€d!mbur@k

Çǿκ کε√díκ طę ∂طí
ellerine saglık guzel fıkralar..
 

HTML

Üst