Teheccüd Namazı Nedir? Ne zaman kılınır?

asabi

New member
Katılım
7 Ocak 2006
Mesajlar
82
Reaction score
0
Puanları
0
Gece namazı..

i3805_gece.jpg


GECE İBADETİ

Daha çok "gece namazı" veya "teheccüd namazı" olarak bilinen ve çok fazla sevabı nedeniyle Resulullah tarafından müslümanların özendirildiği, en sahih rivâyetlere göre gecenin ikinci yarısında uykudan kalkılarak on iki rekât olarak kılınan nafile namazı.

Kur'an-ı Kerîm'in Müzzemil suresinin baş tarafında: "Ey o örtünen, kalk gece, ancak birazında: Yarısı, yahut eksilt ondan biraz. Ya da artır ve Kur'an oku, tertip ile yavaş yavaş, güzel güzel. Çünkü, biz senin üzerine ağır bir söz atacağız. Çünkü, gece neşesi hem daha dokunaklı, hem deyişçe daha sağlamdır" buyurularak, risâletin daha başlangıcında, bazı âlimlere göre beş vakit namazdan önce gece namazı emredilmiş ve İslam'ın tebliğini başarabilme açısından bunun gereği de vurgulanmıştır.

Resulullah'la birlikte ashabının da kıldığı bu namaz, aynı surenin sonunda yer almakla birlikte, yukarıdaki emirden belli bir süre sonra, hattu bazılarınca Medine'de inen "Rabbin biliyor ki, sen muhakkak gece üçte ikisine yakın ve yarısı ve üçte biri kalkıyorsun; beraberindekilerden bir grup da. Gece ile gündüzü Allah takdir eder. Bildi ki, siz onu bundan böyle başaramazsınız; bu bakımdan size lûtufta bulundu da, artık Kur'an'dan ne kolayınıza gelirse okuyun..." ayetiyle ümmet için emir olmaktan çıkmış; İsrâ sûresinde "Gecenin bir kısmında sana mahsus bir nâfile olmak üzere teheccüdde bulun. Umulur ki, Rabbin seni Makam-ı Mahmud'a ulaştırır" (el-İsrâ, 17/79) ayetinde de ifade olunduğu üzere, Resulullah (s.a.s.)'in terketmediği bir amel olarak kalmıştır.

O kadar ki, Buhârî ve Müslim'in ittifâken rivâyet ettiği bir hadîs-i şerifte, Efendimiz'in, mübârek ayakları şişinceye kadar geceleyin ibadet ettiği; Hz. Âişe'nin kendisine, "Ya Resulallah, geçmişteki ve gelecekteki günâhların affolunduğu halde, neden böyle yapıyorsun?" demesi üzerine "Rabbime şükreden bir kul olmayayım mı?" buyurduğu ifade olunmaktadır. İmam Müslim, Sahih'inde Resulullah'ın teheccüdünün uzunluğuna daha bir açıklık getirmekte ve Hz. Huzeyfe (r.a.)'den; bir rekâtta Fâtiha'dan sonra Bakara, Âl-i İmrân ve Nisâ surelerini hem de ağır ağır, tesbih ayetlerinde tesbih ederek, dua istenen ayetlerde dua ederek okuduğunu, rükû ve secdesinin de aynı şekilde uzadığını rivâyet etmektedir (Riyâzü's-Sâlihîn, II, 449, 457).

Gece namazının fazileti konusunda alimler çok söz etmiş ve müminleri bu namaza teşvik etmişlerdir. Hz. Ebû Hüreyre (r.a.)'den rivâyet edilen bir hadîs-i şerifte, "Rabbimizin her gecenin son üçte biri kaldığında dünya semasına nüzul edip "Yok mu bana dua eden, duasını kabul edeyim; yok mu benden isteyen, ona vereyim; yok mu benden bağışlanma dileyen, onu bağışlayayım" buyurduğu ifade olunmaktadır (Tecrii Sarîh Terceme ve Şerhi, IV, 112). Zaten, Kur'an-ı Kerîm'de de müminlerin, Rahman'ın kullarının Rablerinin rızası için secdede ve kıyamda geceleyen kimseler oldukları (el-Furkan, 25/64); gecenin az bir kısmında uyuyup, seherlerde istiğfar ettikleri (ez-Zâriyât, 51/51) ve yanlarının rahat döşeklerinden uzaklaşıp korku ve umut içinde Rabblerine dua ettikleri (es-Secde, 32/16) anlatılmaktadır. Önemi dolayısıyle, farz namazdan sonra en faziletli namazın gece namazı olduğu Müslim'in rivâyet ettiği bir hadiste belirtilmiş; âlimlerin çoğunluğunca bu namaz sünnet-i müekkede olarak kabul edilmişse de, vacib diyenler de olmuştur. Sünnet de olsa, bilhassa İslâm'ın tebliğcileri için herhalde asla vazgeçilmez bir namaz olsa gerektir.


 
Tsk ederim ASABI.Konu Guzel.Ellerine saglik
 
Gerçekten önemli bir bilgi emeğine sağlık
 
gece uykudan feragat edilerek yapılan ibadetler her zaman daha değerlidir

sağol paylaşım için
 
çok büyük sevabı var bi gece kılınan namazın , bir de sabah namazının
 
Allah razı olsun
 

Geceleyin uyanıp kılınan namaz.

Teheccüd sözlükte, uyumak ve uyanmak manasında olup, zıt anlamlı kelimelerdendir. Daha sonra gece uyanıp namaz kılan kimseye, bu kökten türetilmiş "hecûd" denilmiş ve böylece teheccüd, terim olarak namaz ve Allah'ı zikir için gece uyanmak manasında kullanılmıştır. Genellikle yatsı namazından sonra, daha uyumadan veya bir miktar uyuduktan sonra kılınan namaza gece namazı (salatü'l-leyl) denir. Gece uykusu bölünerek kalkıp kılınan namazlara ise teheccüd namazı denir.

Tabiinin büyüklerinden Esved ile Alkame: "Teheccüd uykudan sonradır" demişlerdir. Hatta hiç uyumaksızın bütün geceyi ibadetle geçirmeyi adet edinmek mekruh sayılmıştır (Tecrid-i Sarih Tercümesi, IV, 13). Buhârî'nin Amr b. el-As (r.a)'dan rivâyetine göre bir kere Resulullah (s.a.s) Abdullah b. Amr'e "Ey Abdullah! Senin her gün oruç tuttuğun ve her gece baştan başa namaz kıldığın haberi bana ulaşmadı mı sanırsın " buyurmuşlardır. Abdullah da, "Evet öyledir, ya Resulullah! Bütün gece namaz kılarım" demiştir. Rasûl-i Ekrem, "Sakın öyle yapma. Kâh oruç tut, kâh iftar et, gecenin bir kısmında namaz kıl, bir kısmında uyu" buyurmuştur (Tecrid-i Sarih Tercümesi, IV, 13).

Kur'an-ı Kerim'de Peygamber Efendimize hitaben: "Gecenin bir kısmında sadece sana mahsus, fazla (bir ibadet) olmak üzere namaz kıl. Muhakkak Rabbin seni öğülmüş bir makama erdirecektir" (el-İsra, 17/79) buyurulmuştur. Ayet-i kerimenin tefsirinde teheccüd namazının Hz. Peygamber için farz veya fazilet olduğu ümmeti için nafile olduğu belirtilmiştir. Peygamber Efendimiz teheccüd namazını kılmağa devam eder, bu namaz için kalktığında da şöyle dua ederdi: "Ya Rab! Her hamd Senin içindir. Sen, göklerin ve her yerin ve bunlardaki her şeyin daimi müdebbirisin. Yine her hamd senin içindir. Sen, göklerin ve her yerin ve bunlardaki her şeyin nurusun, (bunları aydınlatırsın). Yine her hamd senin içindir. Sen göklerin ve her yerin ve bunlarda bulunan her şeyin sahibisin. Yine her hamd senin içindir. Sen haksın, senin vaadin de haktır. (Ahirette) seni görmek de haktır. Sözün haktır. Cennetin de haktır, Cehennemin de haktır. Peygamberinde haktır, Muhammed (s.a.s) de haktır. Kıyamet günü de haktır. Ya Râb! Ancak sana itaat ettim. Sana inandım, sana güvendim, sana yöneldim, yalnız senin (burhanlarına) dayanarak (düşmanlarla) mücadele ettim. Aramızda yalnız seni hakem kıldım. Ya Râb! Önce işlediğim ve sonra işlerim sandığım, gizli yaptığım ve aşikâra işlediğim (bütün) günahlarımı bağışla! (Ahiret hayatımda beni) takdim eden, (dünya tarihinde nübüvvetimi) tehir eden ancak sensin. (Allahım!) ibadete layık ilah yoktur, yalnız sen varsın, yahut, senden başka ibadete layık ilah yoktur. Hakîmâne tasarruf da, tam kuvvet de Allah ile kaimdir" (Tecrid-i Sarih Tercemesi, IV, 12).

Teheccüd namazı menduptur. İki ilâ oniki rekat arasında kılınabilir. En azı iki rekat, en çoğu oniki, ortası ise sekiz rekattır. Her iki rekatta selam verilmesi daha faziletlidir.

Teheccüdün en faziletli vakti:

Peygamber Efendimiz (s.a.s), Sahih-i Müslim'de Ebû Hureyre (r.a)'dan rivâyet edilen bir hadis-i şerifte teheccüd namazının en faziletli vaktini şöyle belirtmiştir: "Farz namazdan sonra en faziletli namaz gece namazıdır. Geceyi iki kısma bölersen son kısmı namaz için en faziletli vakittir. Eğer geceyi üçe bölersen ortası en faziletli vakittir" (Tecrid-i Sarih Terc. IV, 16).

Teheccüd namazı çok faziletli bir namazdır. Kur'an-ı Kerim ve hadis-i şeriflerde teheccüd namazı kılmaya teşvik edilmiş ve bu namazı kılanlar övülmüştür. Yüce Rabbimiz geceleyin kalkıp teheccüd namazı kılanlar hakkında şöyle buyurur: "Onların yanları yataklarından uzaklaşır (teheccüd namazı kılmak için yataklarından kalkarlar), korkarak ve umarak Rablerine dua ederler ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (hayır için) harcarlar. Yaptıklarına karşılık olarak onlar için gözlerini aydınlatıcı ne güzel (nimetlerin) saklandığını hiç kimse bilmez" (es-Secde, 32/16-17).

Ebû Hureyre (r.a)'dan rivâyet edilen bir hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyurmuştur: "Geceleyin kalkıp namaz kılan ve karısını uyandırarak ona da kıldıran, şayet kalkmak istemezse yüzüne su serpen erkeğe Allah rahmet eder, (günahlarını bağışlar). Yine geceleyin kalkıp namaz kılan ve kocasını uyandıran, kalkmak istemezse yüzüne su serpen kadına da Allah rahmet eder (günahını bağışlar)" (Ebû Davûd, Salâtü'tTatavvu', 18).

Hadis-i şerif insanı teheccüd namazı kılmaya teşvik ettiği gibi, aile fertlerini kaldırıp onlara da bu faziletli namazı kıldırmaya teşvik etmektedir.

Yine Ebû Hureyre ve Ebû Saîd el-Hudrî (r.a) Peygamber Efendimiz (s.a.s)'in şöyle buyurduğunu rivâyet etmişlerdir: "Kim geceleyin uyanır ve karısını da uyandırarak beraberce iki rekat namaz kılarlarsa, Allah'ı çok zikreden erkek ve kadınlardan yazılırlar" (Ebû Davûd, Vitr, 13). Allah'ı çok zikreden erkek ve kadınlar ise Allah'ın mağfiret ve mükâfatına nail olacaklardır. Kur'an-ı Kerimde onlar hakkında "Allah'ı çok zikreden erkekler ve zikreden kadınlar, işte Allah bunlar için bağış ve büyük mükâfat hazırlamıştır" (el-Ahzab, 33/35) buyurulmuştur.

Bir kimse itiyat haline getirdiği teheccüd namazını özürsüz yere terketmemelidir. Hz. Âişe validemizin şöyle dediği rivâyet edilmiştir: "Gece namazını terketme. Çünkü Resulullah (s.a.s) onu terketmezdi. Hasta ve yorgun olduğun zaman oturarak kılardı" (Ebû Davûd, Salatu't-Tatavvu', 18) Yine Hz. Âişe validemiz, "Resulullah (s.a.s)'e namazın en sevimlisi az da olsa devam edileni idi. Resulullah (s.a.s) bir namazı kılmaya başladığı zaman ona devam ederdi" demiştir (Buhar, Savm, 52).
 
PayLaşımı İçin Teşekkürler
 
Konular birleşti
 
Geri
Üst