PePeSanceS
Çǿκ کε√díκ طę ∂طí
-HABER1903-
Bağdat Caddeli, Suadiye Liseli bir isim o...
Gençliğinde tribünlerde efsane olmuş, adı duyulduğunda herkesi durup bir düşündürten "Suadiyeli Hakan" o.
Gençliğinde Beşiktaş`ı izlemek için uğruna belki de Türkiye`deki her stadyumun kapısında yatan o...
Şimdilerde ise hayatının tek aşkı, Beşiktaş`ın Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi o...
İşte o isim Hakan Aksoy...
Yüreği Beşiktaş için çarpan, "Benim hayatım Beşiktaş" diyen Hakan Aksoy, Haber1903 aracılığı ile taraftarların sorularını yanıtladı.
Sözü daha fazla uzatmadan sizleri taraftarların soruları ve Hakan Aksoy`un cevapları ile başbaşa bırakıyoruz...
Orçun Çevikoğulları : Kartal Yuvası mağazalarındaki ürün çeşitliliğinin rakiplere göre az olması neden kaynaklanıyor?
Hakan Aksoy : Az değil. Neye göre az? Bir farkımız var. 300 metrekare düz alan ile 500 metrekare düz alana kurulmuş mağazalar var Fenerbahçe ve Galatasaray`da. Biz de 150 metrekareye kurulmuş. İnönü`deki ikinci mağazanın açılış sebebi de bu. Ama inşallah yeni stat yapılırsa 1000 metrekare sözü var başkanımızın. Yani bazı mağazalar da dükkanlarına göre ürün alıyorlar. Mesele bir saati örnek olarak gösterirsek, İnönü stadı`ndaki mağazamızda bulabiliyor ama başka bir yerdeki mağazamızda bulamıyor. Sonra gelip bu ürün neden o mağazada yok diyorlar. Adam dükkanına göre mal alıyor da ondan. Bayilik sistemi denen bir şey var. Senin her çeşidi, her ürünü görebileceğin tek yer var. Orası da İnönü mağazası.
Mehmet Asar, İsmail Cem Öztürk : Dünyadaki büyük takımların yaptığı işleri takip ediyor musunuz?
Hakan Aksoy : Yurt dışına maçlara ya da seyahatlere gittiğimizde, ben Hakan Aksoy olarak iner inmez o bölgede hangi takımın ne mağazası varsa oraya gider, ne satıyorlar bakar, kaça satıyorlar bakar. UEFA yemeklerine gidiyorum, bu işlerle ilgilenen insanları buluyorum, onlarla tabiri caizse kanka oluyorum ve fikir alışverişinde bulunuyorum. Ama o fiyatlarla bizim fiyatlar arasında dünyalar var. Ayrıca oradaki insanlar kulübe katkının ne olduğunu maalesef bizden daha iyi biliyor. Burası önemli bir nokta. Çeşitlilik dahilinde belki insanlar bana inanmayacak ama biz onlara belki 100 belki de 500 basarız.
Murat Baltacı : Formamızda neden Kartal figürünü kullanmıyoruz?
Hakan Aksoy : Buraya bir açıklık getireyim. Anlaştığınız firmalar dahilinde tasarımı siz yapmıyorsunuz. Tasarım dahilinde sadece ricacı oluyorsunuz. Bu güzel bir soru oldu. Birşeyin açıklamasını tam yapmış olacağız böylece.
Ben her sabah girerim siteleri okurum. Kahvaltımı yapmadan açarım siteleri tek tek kim ne yorum yazmış, kim ne öneride bulunmuş, kim eleştirmiş hepsine bakarım. Eksi eleştirilere de biz bu insanlara nasıl ulaşacağız, nasıl anlatacağız diyordum ki şimdi buna siz vesile oluyorsunuz. Geçen yıl sükse yaratan formalarımız vardı. Ekol oldu biliyorsunuz o yatay çizgili formalar ve çok beğenildiler.
Bugün birçok takım bizden sonra yatay çizgili formalar çıkarıyor. Nerden esinlendin Hakan Aksoy deseler, cevabım basit. Ben siteleri okuyan insanım. Görüyoruz taraftarlar formalar yapıyorlar, oylar veriyorlar. Bende döndüm dedim ki "Biz yatay çizgili forma istiyoruz, bunu Umbro kesime uyduralım". Bunu da onayladılar. Ve yaptık. Fakat Adidas gibi uluslararası firmalarda Kartal Yuvası`ndaki ürünlerin tasarımlarını siz yapabilirsiniz o konuda bir sıkıntı yok. Ama Adidas gibi firmalarda tasarıma karışma hakkınız yok. Mesela bir sitede anket yapıldı. Adidas 1.çıktı, Nike 2.çıktı, Puma 3.çıktı. Adidas yüzde 40`lardaydı. Nike yüzde 30 küsürlerdeydi. Ben Adidas`la görüşme yaptım. Fakat bunu da ilk defa açıklıyorum. Adidas bana dedi ki, biz size isim hakkı ödemeyiz. Bu ne demektir biliyor musunuz? Ben Umbro`dan 1 milyon 650 bin dolar marka parası alıyordum. Ben tabii ki bu konuyu yönetime taşıdım ve dedim ki "Tamam biz Umbro`dan bu parayı alıyoruz ama benim camiam Adidas`ı istiyor. Ben camianın köprüsüysem. Onların isteklerini size taşımakla görevliysem bana izin verin" hemen bana "O rakamı ne yapacaksın" dediler. Ben de yönetime "Ben yapacağım satışla o rakamı tamamlayacağım" dedim. Sağolsun başkan da "O zaman sen bildiğin gibi yap" dedi. Formalar hazır konu olmuşken söyleyeyim. Biz 27 gün önce anlaşma yaptık formalarımız çıkmadan. Ve 27 günde yetiştirip formalarımızı tarihimizde ilk defa Galatasaray`dan ve Fenerbahçe`den önce çıkardık. Şunu da atlamayalım. Bu anketi yapan sitede biz Adidas`la anlaşınca haber çıktı. Adidas`la anlaşıldı diye. Başladı yorumlar gelmeye güzel, güzel diye. Sonra o yorumlar bir döndü. Herkesle aynı formayı mı giyeceğiz falan tarzı yorumlar gelmeye başladı. İyi de ama Adidas`ı da isteyen sizdiniz.
Tamam yapıcı eleştiriye sonuna kadar varım. Benim de gönlümden özel tasarım geçer. Tabii ki bu konuyu yine yönetime taşıdım. "Camia özel tasarım istiyor" dedim. Bunun da gittik toplantısını yaptık. Mesela örnek olsun diye söylüyorum şimdi. Kartalpençesi isimli formamız. Çıkaralım pençe izlerini. Kalan iki çizgi Adidas`ın klasik formasıydı bu sene için. İspanya milli takımı da onu giyiyor, Ukrayna da onu giyiyor. Bir sürü takım giyiyor. Ben de döndüm dedim ki Adidas`a "Bakın ne olur, ben sizin her dediğinizi yaptım. Ama benim camiam bunu istemiyor. Biz özel camiayız. Bunu böyle yapsak olur mu? Rica ediyorum birtane baskı yapacağız" Onlar da bana "Olur mu Hakan bey, ne yapacaksınız" dediler. Ben de onlara "Buraya pençe görünümlü baskılar yapalım, ama lütfen klasik forma olmasın" dedim. Sağolsunlar yaptılar. 5 tane forma tasarlandı. Bir tane özel forma için yalvardım biliyor musunuz? O damalı forma için. Hani hep hava atıyoruz ya "Şerefimizle oynadık, hakkımızla kazandık" diye. İşte millet bilmemne sloganı atarken biz "Tek adam Atam" diye bağırırdık. Oradan esinlendik. Ve bu bizim için özel bir forma oldu. Ve o özel dediğimiz formada Allah`ıma şükürler olsun daha mağlubiyet yüzü görmedi. Eh işte ilahi adelet bu olsa gerek. Çünkü onda ciddi bir emek var. Ukalalık yapacağım belki ama tasarımlar çıktığı gün beğenilmez biliyorsunuz. Peki şimdi ne oldu da o formalar, çubuklu formayı, kartalpençeli formayı yakalamış durumda. Şimdi size bir rapor sunacağım. Hani geçen sene o olay yaratan, sükse yaratan formalarımızla bu sene çıkan ve adeta yerden yere vurulan formalarımızın satış rakamları var bu raporda. Ben zamanında sahaya atladığımda rahmetli Bora`nın formasını almıştım. O forma bembeyazdı. Sadece göğsünde arma vardı. Bunu büfeme koydum. Her hafta yıkadım ve bir kere olsun giymedim. Yani forma mı güzel, arma mı güzel? Kuşaklar arası çatışma başladı demek ki. Galiba biz yaşlanıyoruz. Neden dersen de, Beşiktaş formasını gazete kağıdının üzerine koy, o benim için en değerli ürün olur. Arma için ben bunu yapıyorum. Arma için ben bu işi yapıyorum. Bizim için önemli olan Beşiktaş. Biz moda evi değiliz ki, burası Beşiktaş.
Kemal Arık, Koray Gündoğdu , Fatih Aslan : Korsan ürün satışına bir çare bulmayı düşünüyor musunuz?
Hakan Aksoy : Buna bir örnekle cevap vererek başlayayım. Recep İvedik filmi mesela. 4,5 milyona yakın kişi tarafından seyredildi. Ama ben kiminle konuştuysam seyrettim dedi bana. Nerede izledi bunca insan bu filmi? Sinemada mı, yoksa o meşhur 1 liralık DVD`lerde mi? Bakıyorsunuz sanatçılara bazıları 3 sene geçiyor albüm çıkarmıyor. Neden? Çünkü satmıyor. Tamam gelir seviyemiz belli ama bunu soran arkadaşlara ben de şunu söylemek istiyorum. Fenerbahçe`deki insan yanındaki insanı uyarıyor "Bunu nede aldın" diye. Bunu soran arkadaşlar acaba bugüne kadar kaç kişiyi uyarmışlar ki? Biraz tahrikkar olacak belki ama kim buna engel olabilmek için savaşmış? Ben ettim. Gittim belediyeye dedim ki "Bu görevi kim yapıyorsa ekstradan günlük 250 lira para vereceğim. 10 kişi mi geldi, ben 10 kişiye ödeyeceğim" Allahları var 1 gün bunu yaptılar. Ben de stadın etrafında dolaşarak geldim o gün ve korsan sıfıra inmişti. Fakat sonra şunu farkettim hepsi Kabataş tarafına geçmişti. Stadın olduğu yer Beşiktaş Belediyesi`ne ait. Ama etrafında başka belediyeler de var maalesef. Kabataş, Şişli ve Beyoğlu gibi. Adamlar oralara kaçıyor bu seferde. Tamam ülke şartlarımıza bakarsak 80 lira çok gelebilir ama sevgi bazen özveri ister. 15 liradan 3 tane alacağına 80 liradan 1 tane al. Fazla alma 1 tane al. Belli bir biriktirmeyi yap. Gel al kulübüne destek ol. O adam 15 liradan satıyor ama isim hakkı ödemiyor, dükkan kirası vermiyor, maliyet fiyatından alıyor üzerine 2-3 lira koyuyor. Öyle satıyor. Bu adamın vergisi ne? Orada duran adamın maaşı ne sigortası ne? Sen sahiplenmezsen kulübü, seni uzaktan sevmek sevmelerin en güzeli dersen olmuyor işte öyle. Mesela borcu tartışıyoruz. Rakiplerimiz onu bunu aldı biz neden alamıyoruz diyoruz. Neyle alacağız? Senin bu kulübü sahiplenme mecburiyetin var. Ben bu kulübün yöneticisi ve de bu işin başında olan biriyim. Ama hangi mağazaya gidersem gideyim paramla yapıyorum alışverişimi. Sonra öderim bile demiyorum. Kızımın üzerindeki her şeyin parası ödenmiş. Ben Adidas`ı arasam 1000 tane forma gelir bana. Ama ben Beşiktaş`ın yöneticisiyim. Yakışmaz bize. Yani 85 lira. 12 taksitle alabiliyorsun. Ayda 7-8 lira birşey yapıyor. Bırak 7-8 lirayı, hani hep övünüyoruz ya 20 milyon taraftarımız var diye. Şu anda 20 milyon taraftarımız birer çakmak alsa ya da birer tane rozet alsa, bu kulübe nereden baksan 50 trilyon para kazandırırlar. Borç falan kalmaz ortada. Önemli olan verebilmek. Verebilmek derken de kimse yanlış anlamasın. Öyle 500-600 milyonlardan bahsetmiyorum. Bir rozetten bir çakmaktan bahsediyorum. 5 liralık ürünlerden bahsediyorum yani.
Halil İbrahim Yüce : Ne zaman adam akıllı bir transfer göreceğiz?
Hakan Aksoy : Futbol benim branşım olmadığı için bu konuda sadece taraftar gibi fikir beyan edebilirim. Ben bu sezon iki adam için yalvardım başkana. Birtanesi İsmail Köybaşı, diğerini söylemeye gerek yok. Alınmadı edilmedi çünkü. Ben malın kalitesinden anlarım ama transfer piyasasından anlamam. Yıldızlar için de şunu söyleyebilirim, para para para... Ben bu soruyu soran arkadaşa şunu sormak istiyorum, bize yıldız olarak gelmiş, yıldız olarak gitmiş kaçtane topçumuz var? Bir de buna baksın. Carew geldi kaç sene oynadı? Giunti geldi kaç sene oynadı? Carew`i Beşiktaş mı gönderdi? Giunti`yi Beşiktaş mı gönderdi? Yoksa bu adamlar rakam yüzünden mi gittiler? Carew ben gidiyorum dedi. Şimdi isim vermiyim, bir oyuncumuzu transfer etmeden önce 2 gün İstanbul`u tanıttık. Çünkü Türkiye denildiğinde insanların kafasında farklı algılamalar oluyor. Gel gör bir İstanbul`u diyoruz. Çıkıyor geliyor "Hiç alakası yokmuş benim kafamdakilerle, beklediğimden çok daha farklıymış" diyor ve transfer oluyor. 25 yaşında Türkiye`ye gelen bir yıldız göstersenize bana. Gelmiyor ki adam. Ben ya İspanya`da oynarım ya da İngiltere`de oynarım deyip reddediyor seni. Mesela Ricardinho Brezilya`nın yıldızıydı. Ama bizden gidişini bir hatırlayalım lütfen.
Ömer Ateş : Ne zaman bırakacaksınız?
Hakan Aksoy : Ben beynimde bıraktım zaten. Kalbim Beşiktaş sevgisi ile dolu. Bu soruyu soran arkadaş acaba bir kere gelip yönetimle konuşmuş mu? Bir kere gelmiş benim derdim şu demiş mi? Ayrıca bir kere gelmeyen bir adam nasıl ne zaman bırakacaksınız diye sorabiliyor ki? Soruyu soran insan önemli burada. Ben kendi bölümümle ilgili olarak konuşacağım şimdi. Ben geldiğim günden bugüne kadar 3`e katlamışım her şeyi. Gelirken de bunun sözünü vermiştim zaten. Demiştim ki, ben 3 yıl mı yöneticilik yapacağım, o zaman 3`e katlayacağım. Katlamış mıyım önce buna bir bakılsın. Ne zamam bıracaksın diyen arkadaşa şunu söylüyorum, sen bırakınca bırakacağım. İlla inatlaşmak mı lazım?
Onur Güngör : Sayın başkan tribünlerin tepkisine karşılık verince, tribünden gelen biri olarak içiniz sızladı mı?
Hakan Aksoy : İlk olarak tribünlerin verdiği tepkiye sızladı. Başkanın da verdiği tepki tamam hatalıydı. Eleştirmek herkesin hakkı ama olay küfür boyutuna ulaştığı zaman kendi kendimizi yıkıyoruz. Zaten 12 senedir biz kendi içimizde düşman yaratıyoruz.
Alpay Çabuk, Furkan Hacımale, Taylan Cinar : Sezon başında 4.formayı çıkaracağınızı söylemiştiniz. Neden hala çıkmadı o kırmızı forma?
Hakan Aksoy : 5 forma tasarladık. Ama Adidas ile yaptığımız anlaşma 3 forma dahilindeydi. Ben yine camianın isteği dahilinde ricacı oldum 4.forma için. Onlar da bize dediler ki "Başarı elde ederseniz 4.formayı çıkartırız, eğer yok illa 4.formayı isteriz derseniz de 100 bin adet sipariş isteriz" dediler. Toplam forma satışımız zaten belli. Bu 100bin adet forma riskine nasıl girebilirim söyleyebilir misiniz? Girersem eğer hani nerede kaldı camianın menfaatleri?
Mustafa Sazak : Sayın Aksoy, Sayın Yıldırım Demirören sezon başında bir tv programında Delgado`nun yerine 2-3 ay için bir transfer yapmanın maliyetinin çok yüksek olacağını ve Beşiktaş`a zarar vereceğini söylemişti. Ama sonra gidip Tabata`yı aldı. Bunun nedenini açıklar mısınız?
Hakan Aksoy : Az önce de dediğim gibi futbol benim branşım değil. Futbol bizim kulübün de branşı değil. Futbolun branş sahibi hocalarımızdır. Hocalar ister. Bu işin patronu hocalardır. Mesela Ertuğrul hoca döneminde alınan oyuncular soruluyor hala "Bu Higuain`i kim aldı, bu Diatta`yı kim aldı" diye. Hoca aldı. Bir şey diyemeyiz ki. Hocanın al dediği adamı alırız. Çünkü bizim hocamıza güvenme mecburiyetimiz vardır. Ve onun da karşılığını geçen yıl aldık. Arkadaşa pahalı olduğu yönünde katılabilirim. Orada hemfikiriz, ama işin bir de şu kısmı var. Ben Hakan Aksoy olarak o transferin bittiğini o gün öğrenmişim. Yani bu işin muhattabının direkt muhattabı hocadır demeye getirmek istiyorum. Tabata 8 milyon avrodur. Ama Deco 27 milyondu. 10 milyon diyenler olacak şimdi. O yıllık kiralama bedeliydi.
Ahmet Er : Tribünden gelen biri olarak Denizli maçındaki olaylara cevap versin yeter.
Hakan Aksoy : Denizli maçında beni ilgilendiren tek bir şey söyleyebilirim. Ben at gözlüğü ile bakmıyorum. Ben Beşiktaşlıyım. Evet tribünden de geldim. Zaten tribünden gelmeyeceğiz de uzaydan mı geleceğiz? Uzaylılar mı yönetiyor yani Beşiktaş`ı? Bunu bazen yemeklerde de söylüyorlar "Bizim Hakan tribünlerden gelme" diye. Eee sen nereden geldin peki? Gökten geldiysen senin burada işin ne? Gökten gelen adamı kabul eden adam ne? Beşiktaş`ı Beşiktaş`tan gelen adam yönetecek tabii ki. Yani gruplar ve semtler beni ilgilendirmiyor. Gözümle gördüğüm o gün, Beşiktaş takımı yuhlanmıştır, Beşiktaş diye bağıranlar yuhlanmıştır ve en içler acısı olanı da Beşiktaşlı Beşiktaşlıya vurmuştur. Ayrıca bir de Denizlispor pas yaparken oley çekilmiştir.
Orçun Çevikoğulları : Maç öncesi taraftarlardan çoğu Beşiktaş Köy içindeki cafelerde ve restaurantlarda vakit geçiriyor. Beşiktaş`ta uygun bir mekan bulunup neden kulübün resmi restaurantı yapılmıyor? Burada lisanslı ürünlerde satılabilir ve güzel bir getirisi olur.
Hakan Aksoy : Beşiktaş`ın göbeğinde BKM`nin girişinin olduğu yere şu anda mağazamız açılmış durumda. Orada bir mağazamız var. Kafeterya ve restaurant derken de, yüzde yüz katılıyorum çünkü Beşiktaş Kulübü`nün böyle bir sosyal tesisi yok. Bunlarla ilgili projeler de oldu. Şan Öktem tesisleri denecekti hatta ama bunu yapacak olan kişi "Ben başına Aşçıoğlu ismini de eklerim" dedi. Yani Şan Öktem Aşçıoğlu isimlerinin yan yana gelmesi ile 2-3 milyon dolarlık bir tesis kazandırılacaktı Beşiktaş`a. Fakat camia içinden Aşçıoğlu ismini istemeyiz gibi sesler çıkınca da Aşçıoğlu firması bundan vazgeçti.
Ahmet Gazi : Forma tasarımlarında taraftarın beklenti ve istekleri neden göz önünde bulundurulmuyor?
Hakan Aksoy : Her türlü göz önünde bulunduruyoruz. Önümüzdeki yılın bile tasarımlarını verdim ve neredeyse taraftarların her istediği var. Neden bu kadar erken verdiğimi soracak olursanız da bu sefer zamanımız var derim. Biz 3 formayı 27 günde yaptık, Fenerbahçe ve Galatasaray`dan önce çıkardık ve 5 lira ucuz satıyoruz. Fakat soran arkadaşım şunu da bilsin ki, o da bir forma tasarlasa ve verse. Biz de o formayı yaptırsak, yine beğenmeyecek binlerce yüzbinlerce insan çıkacak. Çünkü zevkler ve renkler olayı burada devreye girer. Fakat yine altını çiziyorum, üzerinde Beşiktaş arması olsun, isterse gazete kağıdının üzerinde olsun bilinci Beşiktaş`ı en üst seviyeye getirir.
Cumali Özler: Basketbol formalarımız neden satılmıyor?
Hakan Aksoy : Çok güzel bir soru. Bunu Umbro iken yaptık. 500 tane formayı aldım İnönü mağazasına koydum. Herhalde şu anda 4`te 3`ü duruyordur. Talep meselesi.
Ahmet Özcan : Kartal Yuvası`ndaki ürünlerin fiyatları daha uygun olamaz mı?
Hakan Aksoy : Açsınlar Fenerium ile Galatasaray`ın fiyatlarına bir baksınlar, bir karşılaştırma yapsınlar. Aradaki farkı görecekler zaten. Rakiplerimiz bizimle aynı ürünü 119 liraya satarken biz 62 liraya satıyoruz. Eğer Beşiktaş Kulübü bütün Kartal Yuvaları`nı kapatsa, İnönü mağazasını da sadece sosyal amaçlı açık bıraksa. O ürünün maliyeti 20 lira mı, 20 liradan satacağız, bizim buradan bir gelir beklentimiz yok derse işte ancak o zaman olur o fiyatlara. Bu da ancak sosyal hizmet olur. Kulübe hizmet olmaz.
Yakup Sabri İnankur : Geçenlerde yaptığınız bir açıklamada Afrika`dan Endonezya`ya, İngiltere`den Frankfurt`a kadar birçok yerde futbol okulu açtığını ve orada oynayanların Beşiktaş forması giydiğini söylemiştiniz. Bu konuyla ilgili olarak taraftara neden bilgi verilmedi? Televizyonlar bu okulları gösterseydi bizler de gurur duysaydık güzel olmazmıydı?
Hakan Aksoy : Çok güzel bir soru. Beni ilgilendiren Beşiktaş. Yöneticimiz Nedim Sarsmaz ilgileniyor bununla. Konuşmalarımızda dedim ki kendisine, buralara birileri gelsin gitsin, topçu yetişsin buralardan dedim. Onu da yaptı kendisi. Herkesin huzurunda kendisine teşekkür ediyorum bir kez daha. Gidiliyor, takip ediliyor, bakılıyor. Geçen gece mesela U-17 maçı var. Beni aradı Nedim ağabey. Hakan hemen TRT 3`ü aç dedi. Nijerya - İsviçre maçı var dedi. Nijerya`dan iki oyuncu bizim futbol okulundan oyuncumuz dedi. Kim dedim. 8 ve 5 numara dedi. O 8 numara için Nijerya`nın Messi`siymiş. 5 numara da tam bir görev adamı. Nijerya son 20 dakika bastırıyor falan kalpten gidiyordum resmen. Çünkü orada bizi de temsil ediyor bu çocuklar. Beşiktaşlılar yani. Hatta Nedim ağabey, altyapı sorumlumuz Gökhan Keskin`i de aramış seyretsinler diye. Eğer o gözle bakarlarsa A2 takımına alabilirler. İşte futbol okulu bu demek. Düşünsenize Nijerya`ya gitseniz ve bir sahanın yanından geçerken üzerinde Beşiktaş forması olan bir çocuk görseniz dünyanın en büyük zevkini duyarsınız.
Mehmet Terzi : Neden Beşiktaş gazetesi çıkmıyor?
Hakan Aksoy : Bu gidiş bizi oraya doğru götürüyor. Doğru diyor. Bence Beşiktaş gazetesi olmalı. Çünkü kendimizi ifade edebilmemiz lazım.
Ahmet Çebi : Türkiye şartları belliyken bir formanın maliyeti nedir ki 90-100 TL civarında satışa çıkarıyorsunuz formaları?
Hakan Aksoy : Yüzde yüz katılıyorum söylediğine ama dükkanlarımızın da bir kirası var, çalışanı var, elektriği var, suyu var, hizmeti var, servisi var. Ve bunu da net olarak söylüyorum, biz daha sezon başlamadan Kartal Yuvalarını çökertmiş aşamadayız. Bunu da neden söylüyorum çünkü eksilerdeyiz. Neden eksilerdeyiz, çünkü camia olarak bir kaos ortamındayız. Karabulutlar üzerimizde dolaşıyor. Bugün dahilinde o mağazaları ayakta tutmak gerçekten çok zor. Tekrar söylüyorum, yine de bizim fiyatlarımızla rakiplerimizin fiyatlarını bir karşılaştırsınlar.
Ahmet Elhüseyni : Quaresma ile ilgileniyoruz dediğinizde hocamız ilgilenmediğimizi söylemişti. Hocadan habersiz transfer görüşmesi mi yapıyorsunuz?
Hakan Aksoy : Hayır. Kesinlikle öyle bir şey yok. Yine benim konum değil ama bildiğim kadarı ile konuşacağım. Quaresma`yı isteyen camiamızdı. Bunu isteyecekte hocamızdı. Başkanımıza kalırsa eğer, camia ne isterse başkanımız onu yapacak bir insan. Ama altını yeniden çiziyorum, futbol takımını futbol teknik direktörleri yönetiyor.
Fethiye Altındiş : Bayanlar için Kartal Yuvası`nda takı ve aksesuarlar satmayı düşünmüyor musunuz?
Hakan Aksoy : Bu da çok güzel bir soru. Onunla ilgili çalışmalar yapıyoruz. Bununla ilgili sitemler de aldık çünkü. Atasay ile anlaşma yaptık. İnşallah 15-20 gün içinde mağazalarımızda bu ürünler çıkacak.
Cumali Özler : Outlet Kartal Yuvaları açılamaz mı?
Hakan Aksoy : Beşiktaş indirim markası değil. Outlet mağazası demek, bir firmanın yanlış yaptığı ürün ya da hatalı yapıp satamadığı ürün demektir. Ya da fazla yapmıştır elinde kalmıştır. İşte yine övünerek söyleyeceğim. Biz bu sistemi yendik.
Orçun Çevikoğulları : İnönü stadyumu şehrin en merkez yerlerinden birinde, dış cephesi neden dijital boardlarla kaplanmıyor? Buradan çok ciddi bir gelir elde edilebilir?
Hakan Aksoy : Bu işin burada dosyası da var. Çok ciddi bir dekorasyona giriyorduk biz İnönü mağazasında. Stat yıkılacak kararı çıktığı gün itibariyle büyük mağazamızın yapımına da başlanacak ve stadın da cephesini böylelikle kullanabilecek duruma geleceğiz.
Ahmet Çebi : Yıldırım Demirören`i ve kendinizi başarılı buluyor musunuz?
Hakan Aksoy : İnsanız. Hepimiz hata yapıyoruz. Bu soruyu soran arkadaşımın ne demek istediğini anladım ve beraberiz bu konuda. Keşke o detaylara girmeseydim de Adidas`ın o klasik formalar çıksaydı. Ama ben etkilendim. Neden etkilendim? Ben bu camianın köprüsüyüm. Beni bir milletvekili gibi düşünün. Benim görevim benden istenileni Beşiktaş adı altında yapmak. Benim de hatalarım oldu yani. Ama matematiksel ve tablosal olarak baktığım zaman ukalalık olarak sayılmasın ama benden öncesi ve benim 3 senelik çizgim ortada.
Yıldırım başkanım dahilinde de aynı şeyleri tekrarlayabilirim. Yani hepimiz insanız ve hatalarımız olacaktır. Anlık tepkiler verilebiliyor. İnsanlardan rica ediyorum, kim nerede daha önce neydi, ne yapıyordu da, şimdi neye muhalifiz herkes dönsün bir baksın. Borca mı muhalifiz, tamam o zaman sahiplenelim. Ya da borcumuz var diyelim 3 sene transfer yapmayalım. Bunları yapma başkanım diyelim. Anlayamadığım bir nokta daha var. Kimse kusura bakmasın. Hem borçtan bahsediyoruz. Hem de Quaresma diyoruz, Deco diyoruz. Bu soruyu soran arkadaşıma da sen hiç hata yapmadın mı diye sormak istiyorum ben de. Ama bu hata kötü niyet çerçevesinde mi yapılmış, yoksa anlık mı yapılmış? Vicdanımız rahatsa o zaman bir problem yok demektir.
Bilal Aydın : Beşiktaş`ın neden bir transfer komitesi yok?
Hakan Aksoy : Transfer komitesi kuruluyor ama şunu gördük biz komite falan kuramıyoruz. Çünkü oraya giren her bireyin bir eleştirisi çıkıyor. Ama kesinlikle bir transfer komitesi kurulmalıdır. Ve bu komite sadece transfer zamanı değil yıl boyunca çalışmalıdır.
Atilla Üstün : 100.yılda çıkan bağcıklı nostalji formamız yeniden Kartal Yuvası`na gelecek mi?
Hakan Aksoy : 3 formamız var bu sene. Anlaşma bu. Benim orada yaptırım gücüm de yok. Ekstra bir yere yaptırma gücüm de yok. Fakat nostalji formayı diretmeye devam ediyorum. Çünkü benim de en sevdiğim formalardan birtanesi.
Atanur Demir : İsmail`i kim aldı? Tabata`dan başka bir oyuncu almaya çalıştınız mı? Eğer cevabınız evet ise bu gerçekten bir dünya yıldızı mıydı?
Hakan Aksoy : Evet... Bir dünya yıldızıydı. Ama Türkiye`ye gelmek istemedi. İsim vermeyeceğim. Bununla ilgili bir örnek vereyim. Çok ünlü bir menajer ile Zürih`te yanyana gelme şansımız oldu. Transfer ile ilgili olarak. Dedi ki bana "Hiç yorma kendini. Ben sana bir tablo vereceğim" Bunu hepimize bilgi olsun diye anlatıyorum. "Nedir?" dedim. "Yaz" dedi. "1 numara İngiltere, 2 numara Avrupa, 3 numara Asya, 4 numara Afrika, 5 numara Amerika".. "Bu ne?" dedim. O ünlü menajer bana dedi ki "İngiltere`de 1 milyon alan bir adam Avrupa`ya gitmek için çarpı 2 ister" dedi. "Bu nasıl bir şey?" dedim, "Tablo bu" dedi. Ben niye diye sorunca da "Bu marka değeri" dedi. Ben tabii hemen "biz Avrupa`yız" dedim ama o "Hayııııırrr, siz Asya`sınız" dedi bana. Biz 3.sıradayız yani. Hani şöyle düşünün İngiltere`de 5 alan bir adam buraya gelmek için 15 isteyecek. Ya da mesela Portekiz`de Tello 450 bin alıyorsa Türkiye`de 950 bin alır. 750 Fransa`da alıyorsa 1,5 Türkiye`de alır. Gerçekten gelen oyuncuların rakamlarına bir baksınlar bu menajerin dediği ile tam olarak uyuşuyor. İsmail`i de Gaziantepspor`u orada 3-0 yendiğimiz maçta çok beğendim. Ben beğendim ama hocamız aldı tabii ki neticede. Kişisel beğenimi ilettim ben. Üzülmez kaptan bizim her şeyimiz ama dedim artık son zamanlarını yaşıyor. Sol ayakta her yerde bulunmuyor Türkiye`de. Bence veliaht olabilir İsmail dedim. Güldüler bana. Hatta İbrahim başkana da söyledim versene bize diye. Ama sezon sonu demek ki benim gördüğümü onlar da gördüler ki hocamız istedi ve kabul etti.
Atilla Üstün : Yurtdışında Kartal Yuvası açılacak mı?
Hakan Aksoy : Talep her şeyden önemli. Biz kulüp olarak açmıyoruz sonuçta. Bayiilik veriyoruz. Anlaşmaya gittiğimiz ülkelerde de anlaşamadık maalesef.
Taylan Cinar : Şu ana kadar yapılan forma satışları ile ilgili bir rakam verilebilir mi?
Hakan Aksoy : 58.879 adet forma satıldı şu ana kadar. Burada eğer şu tabloyu da gösterebilirseniz çok sevinirim. Çünkü hani geçen sene ki formalar harikaydı. Hani bu sene ki formalar da dilim varmıyor söylemeye ama taraftarlar tarafından yerden yere vuruluyor ya. İşte buyurun. Geçen sene ki Umbro formaların satış rakamları ile bu sene o hiç beğenilmediği iddia edilen formaların satış rakamları...
(Hakan Aksoy`un belge olarak bizlere sunduğu Umbro ve Adidas forma satış rakamları)
Sedat Saydan : TFF`ye bildirilen düz beyaz forma ne zaman çıkacak?
Hakan Aksoy : İnsanlar tabii ki duymak istediklerini duyuyorlar. 5 tasarımımız vardı. Fakat Adidas ile olan anlaşmamız 3 forma. Az öncede söyledim ekstradan bir başarı elde edersek kafamda yaptırmayı düşündüğüm iki tane forma vardı. Bunlardan biri kırmızı forma, bir diğeri de beyaz forma. İnşallah başarılı olup bir yerlere geliriz de biz de Adidas`a 4.formayı yaptırabilmek için baskıcı oluruz.
Cem Kavuk : Çarşı`nın isim hakkını almak için çalışma yapılıyor mu?
Hakan Aksoy : Yaptık o çalışmayı ama Çarşı`nın isim hakkını alamadık. Bunun açıklamasını da yapmıştık zaten. İçinde Çarşı geçen birçok isimle başvurdum. Forza Çarşı, Asi Ruh Çarşı, Aykırı Çarşı, Anarşist Çarşı gibi. Bir sürü türev ekledik yanına ama alamadık. Çünkü Çarşı ismi tamamen Boyner`e ait.
Orcan Ok : Delgado gelince kimi göndermeyi düşünüyor sunuz?
Hakan Aksoy : Göreceğiz gelince. Hocamızın kararı sonuçta. Tabii ki yine camiamızın isteği dahilinde olacaktır ama hocamızın kararı nihayetinde.
Nedim Güngör : Yavru Kartal dergisinde bir bulmacada çocuklara "Bir tribün lideri" nin sorulması sizce ne kadar doğrudur?
Hakan Aksoy : Tribün lideri olmak suç değil ki. Tribünden gelen bir adamın yönetici olması ne kadar normal ise tribünde lider olmak da o kadar normaldir. Yani futbolcular, hocalar nasıl bu camianın bir parçası ise bu takımın tribün amigosu kimdir denmesi bana saçma gelmiyor. Beşiktaşlı olan herkes değerli. Beşiktaş taraftarıyla büyük olmuştur her zaman.
Mert Şenel : Hayatınızda hiç İnönü Stadında Numaralı Tribün, localar (kapalıdakiler dahil) ve şeref tribünü dışında maç izleyip avazınız çıktığı kadar takımı desteklemek için tezahürat yaptınız mı?
Hakan Aksoy : Bu arkadaşa şunu söyleyeyim o zaman. Dün çabuk unutuluyor. 15 yıl boyunca şampiyonluk görmemiş, 1 tane maç kaçırmamış, anansı Fenerli, babası Fenerli, Bağdat Caddeli, 15 yıl her maçına gitmiş, şampiyonluğu hiç ağzına bile almamış, sadece Beşiktaş için oralara gitmiş bir adamım ben. Zaten o dönemden kalma laflardır mesela "Biz seni sevinmek için sevmedik ki" gibi laflar. O tezahüratları kimlerin yaptığını, kimlerin bestelediğini hepsini tek tek söylerim. Ya da şunu sorayım bu arkadaşa ben. Alen`den evvel bu tribünün 7 haftalık amigosu kimdir? Yorum olarak yazsın ben bakacağım. Cevap vermesini istiyorum buna. Türkiye`de bırak İnönü`yü, bilmediğim stat yoktur benim. Her yere gittim. Her stadın kapısında yattım ben. Deplasman kaçırmadım 15 sene. Maç kaçırmadım. İnsanlar kimin nereden geldiğini bilmeyebilir, tanımayabilir ama tanımadığın bir adam hakkında nasıl yorum yapabiliyorsun?
Burak Gül : Bazı yayın organlarında taraftar, ürün ve kombine almıyor sonra da yıldız futbolcu bekliyor dediniz. Peki dünyanın hangi yerinde bir yönetici önce forma alın sonra transfer bekleyin demiş? Ezeli rakiplerimiz her sene yıldız oyuncuları nasıl alıyorlar? Siz alın bir yıldız oyuncu o zaman görürsünüz forma satışını.
Hakan Aksoy : Bu soruyu soran kesin genç bir arkadaşımdır. Çünkü ben formayı yıldız için almam. Ben formayı arma için alırım. Bence bu son soru ama çok güzel bir soru oldu. Biz 15 sene şampiyonluk görmedik. Ama hiç vazgeçmedik. Yıldız gelsin de forma alayım kavramı benim için renkli dünya kavramıdır. Bak soru yine damardan geldi bana. Bileyim Beşiktaş sahaya 5 yaşında 11 çocukla çıkacak. O yine Beşiktaş`tır benim için.
Haber1903 : Taraftarlarımızın soruları bu kadar sayın Aksoy. Sizin eklemek istediğiniz başka birşey var mı?
Hakan Aksoy : Orası tribün. Sadece Beşiktaş geçerli orada. Orada sınıf yok, grup yok, semtler yok. Orada tek birşey var. Sadece Beşiktaş. Ürünler falan hepsi geçici. En sevdiğin arabanın bile 2 yıl sonra modeli geçiyor. Tüketim oldu artık her şey.
Sözde mi önemli özde mi önemli? Önemli olan özde olmak. Yeter ki arma olsun arma. Asıl olan hayattır, hayatta Beşiktaş`tır. Herkes kendine şunu bir sorsun. Beşiktaş bizim aracımız mı, amacımız mı? Beşiktaş benim amacım. Ben bugün yönetimde olmayayım, benim maçı izleyeceğim yer yine kapalının sağ tarafıdır. Ben Beşiktaş`ı yaşıyorum.
Haber1903 : Hakan bey çok teşekkür ederiz. Başarılar...
Hakan Aksoy : Ben teşekkür ederim...
İLKER EZİBAY / HABER1903
Not: Haber1903.com Özel Haberidir. Kaynak Gösterilmeden Kullanılamaz. HABER1903©