"türkiye Tarihiyle Barışıktır"

-HaKiKaT-

Altın Üye
Altın Üye
Katılım
22 Haz 2007
Mesajlar
10,386
Reaction score
0
Puanları
0
abdullah_gul_117.jpg

ANKARA - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, tarih yazmanın siyasetçilerin veya parlamentoların değil tarihçilerin ve bilim adamlarının işi olması gerektiğini belirterek ''Türkiye, tarihiyle barışıktır ve tarihiyle de övünmektedir'' dedi.
Gül, 11. Uluslararası Türkiye'nin Sosyal ve Ekonomik Tarihi Kongresi'nin açılışında yaptığı konuşmada, tarihini bilmeyen, geçmişine sahip çıkmayan, değerlerini korumayan milletlerin, benimsedikleri hedefleri yakalamasının mümkün olmadığına işaret etti.
Cumhurbaşkanı Gül,'' Tarihimiz, bizler için zengin ve büyük bir hazinedir. 1071'den günümüze uzanan süreçte devlet ve toplum hayatımız, ekonomik, sosyal, siyasal, askeri ve kültürel faktörlere bağlı olarak önemli aşamalardan geçmiştir. Anadolu'daki 1000 yıllık tarihi serüvenimizin ulaştığı son aşama Atatürk'ün kurduğu modern Türkiye Cumhuriyetidir. Milletimizin sağduyusu ve tarihten gelen deneyimi ile Türkiye Cumhuriyeti'nin başarılı bir gelişme modeli oluşturmuştur''diye konuştu.
Tarihte yaşanan bazı olaylarla ilgili değerlendirmelerin tarihçilere bırakılmasının en doğru seçenek olacağını belirten Gül, şöyle devam etti:
''Sürekli gündemde tutulan sözde Ermeni soykırım iddiaları konusunda da devlet olarak görüşümüz bu yöndedir. Türkiye, iddiaların tarihçiler tarafından araştırılması konusunda elinden geleni katkıyı her zaman vermiştir. Tüm arşivlerini de araştırmacılara açmıştır. En gizli arşivlerimiz sizin hizmetinizdedir. Türkiye, tarihiyle barışıktır ve tarihiyle de övünmektedir. Tarih yazmak siyasetçilerin veya parlamentoların değil, tarihçilerin ve bilim adamlarının işi olmalıdır. Acıları sömürerek siyaset yapılmasına dün de karşı çıktık bugün de karşı çıkıyoruz.''

Kaynak:AA​
 
güzel demiş ağzına sağlıkta.. yakın tarihimizle övünemiyoruz ne yazikki.. 2002 den bugüne olan tarihimizle.. haber için tşk ler
 
2002 yılından öncesiyle övünüyoruz ne güzel...

doalrların fırladığı...

enflasyonun tavan yaptığı...

faizlerin yüzde bilmem kaç yükseldiği...

hortumcuların çuvalla paraları götürdüğü...

binlerce kapanan esnafdan intihar edenlerin...

bunlarla övünüyoruz canım 2002 öncesindende.. Teşekkürler siyasetçilerimize...
 
Sayın Gül ermeni yalanlarıyla ilgili Dışişleri Bakanlığı döneminde ne yapmış neyi söylüyor.301.maddeyi onaylarken aklı nerdeymiş...

Ermeni Soykırımı iddiaları, dayatmaları karşısında AKP hükümetinin attığı adımlar kuşatmanın derinleşmesine yol açtı. “Çözümsüzlük çözüm değildir” diyerek taviz vermeye hazır AKP Hükümetinin teslimiyetçiliği, sorunun başlıca kaynağıdır. Soykırım iddiaları hakkında AKP’nin sicil kaydından bazı örnekler aşağıdadır:

-Erdoğan, “soykırımmış, şuymuş, buymuş, hepsini kitaplardan çıkarmak istiyoruz. Ermeniler yapsın, biz yapmayalım" diyerek soykırım iddiaları karşısında milli duruşumuzu anlamsızlaştırmıştır. 28.1.2004 MİLLİYET

-Başbakan Tayyip Erdoğan, Yunanistan’da bir grup Ermeni’nin, sözde Ermeni soykırımını protesto gösterileri sırasında Türk bayrağını yakmasıyla ilgili olarak, ‘Üzerinde çok fazla durmayı da ülkemizin itibarına, şanına yakıştırmıyorum. Üzerinde durulacak bir konu olarak görmüyorum’ diyerek saldırganlıkları hoş görmüştür. 22.4.2005 HÜRRİYET

_Erdoğan, "Bilim adamları, tarihçiler çalışma yapsın. Tarihle siyasi hesaplaşma gerekiyorsa; biz iktidar ve muhalefetiyle bunu da yapmaya hazırız" diyerek, soykırım iddiaları hakkında hesap vermeyi kabul ettiğini açıklamıştır. 9.3.2005 MİLLİYET

_Erdoğan, “Birileri bir yerde Ermeni Konferansı düzenleyecekmiş, orada konuşacaklarmış. Bırak konuşsunlar. Ancak belge ile konuşsunlar. Biz tarihimizle yüzleşmeye hazır olduğumuzu söyledik”. Soykırım iddialarının önünü açmayı görev edinmiştir. 30.5.2005 VATAN
_Başbakan Erdoğan, Ermeni Soykırımının tanınmasını isteyen 6 Ekim 2004 AB ilerleme raporuna “dengeli ve olumlu” diyebilmiştir.

_AKP’nin kabul ettiği 3 Ekim 2005 tarihli AB Müzakere Çerçeve belgesi ile Avrupa Parlamentosunun soykırımı tanımakla ilgili kararları müktesebat içine alınmıştır.

_AKP’nin kabul ettiği 3 Ekim 2005 tarihli AB Müzakere Çerçeve belgesi ile Ermenistan ile sınır anlaşmazlıklarının giderilmesi konusunda Türkiye’nin koşulsuz taahhüdünü yerine getirmesi istenmiştir.

_Orhan Pamuk’un Ermeni Soykırımı yapılmıştır iddialarının takipsiz kalması için yargıya baskı yapılmış ve hükümet takipsiz kalmasını sağlamış, bu ifadeleri desteklenmiştir.

_Başbakan Erdoğan, Elif Şafak’ın Ermeni Soykırım iddialarına yönelik mahkemesinden önce kendisini arayarak, adeta ifadelerine destek vermiş ve beraatından memnun olduğunu açıklamıştır.
_Başbakan Erdoğan, Adalet Bakanı Tek taraflı Ermeni Soykırım İddialarına yönelik konferansının düzenlenmesine yönelik girişimleri desteklemiştir.

_Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesinin AKP’li milletvekillerinin de hazır bulunduğu 21-22 Kasım 2005 tarihlerinde yaptığı toplantıda 1993 yılında bu yana kapalı olan Kars-Gümrü demiryolunun açılmasına yönelik bir karar alınmıştır. Böylece Ermenistan ödüllendirilmek istenmiştir.

_12 Ekim 2004 tarihinde kabul edilen Yeni TCK’nın 76.maddesinde soykırım suçunun düzenlenerek iç hukukta soykırım iddialarına kapı aralanmış, üstelik zamanaşımı dahi uygulanmayacağı hükmü getirilmiştir.

_Başbakan Erdoğan Ermenistan Devlet başkanına mektup yazarak Ermeni Soykırım iddialarına yönelik olarak komisyon kurulmasını önermiş ve ilk defa ermeni soykırım iddialarının müzakere edilebilmesinin yolunu açmıştır. Bunun üzerine Sarkozy, bağımsız komisyon kurmayı, Ermenistan devlet Başkanı Hükümetler arası Komisyon kurulmasını önerebilmiştir.

T_BMM, Türk milletinin Ermeni Soykırım yoktur siyasi iradesinin arkasında durmak yerine, Başbakan Erdoğan’ın yaptığı bu tarihi yanlışa dayanarak ortak tarih komisyonu kurulmasına yönelik girişimleri desteklediğine dair 13 Nisan 2005 tarihinde karar almıştır. Ne yazıktır ki TBMM bu kararda “tarihin iki ulus içinde yük olmaktan çıkarılması” istenmiştir. Böylece tarihimizin bir yük olduğu ifade edilmiştir

_Ali Babacan, Handelspad gazetesine 9 Eylül 2006 tarihinde kendisine yöneltilen “Şayet Türkiye tarafından desteklenen bir araştırma komisyonu soykırım tanımlamasına varırsa, Türkiye o zaman soykırımı kabullenir mi?” sorusuna verdiği cevap aynen şu olmuştur: “Evet, biz her sonucu kabullenmekteyiz.”

_Fransa’nın kabul ettiği bu yasa Nisan 2006’da Meclis’e geldiğinde, bu yasa hakkında neler yapıldığına dair AKP hükümetine yöneltilen sorulara Dışişleri cevap bile vermemiştir.

_ABD’de soykırıma uğradı diye Ermenilere tazminat veren Fransız AXA’ya yönelik ne AKP hükümeti tarafından yapılmıştır?

_Başbakan Fransız Demir Çelik şirketi Arcelor’la görüşmesinde Ermeni Soykırım iddiaları hakkında ne söylemiştir?
Marmaray Projesinin ikinci kısmına teklif veren Fransız şirketine ne yapılmıştır?

Bütün bu atılan adımlarla sözde Ermeni Soykırımı iddiaları karşısında AKP Hükümeti milli direnç ve iradeyi temsil etmemiştir. Türkiye’nin direncini zayıflatmak için “elinden geleni” yapmıştır.
Şimdi Gül tam kapatma davası arifesinde milliyetçiliğe sarılıp kendini kurtarmanın peşinde.Açıkçası hiçde inandırıcı gelmiyor.
 
2002 yılından öncesiyle övünüyoruz ne güzel...

doalrların fırladığı...

enflasyonun tavan yaptığı...

faizlerin yüzde bilmem kaç yükseldiği...

hortumcuların çuvalla paraları götürdüğü...

binlerce kapanan esnafdan intihar edenlerin...

bunlarla övünüyoruz canım 2002 öncesindende.. Teşekkürler siyasetçilerimize...

şuanda farklı olan ne bu dediklerinden dur söyleyeyim.. vatan topraklarını ekonomik alanların dis güçlere satilmasıyla diğer ülkelerin sömürgesi durumuna düşmemiz... hortumculuğun suç sayılmadığı suçlarını örtmek için kendi başlarına abuk subuk kanunların çıkarıldığı.. başbakan olarak görev yapan bir insanın ATATÜRK e bu ülkenin kurucusuna karşı alaylı konusmalar yaptiği... gözünü bahane ederek ATATÜRK sayesinde kurtulan bu ülkenin ATATÜRK ün armağan ettiği bayrama katılmaması... halka millete küfür etmesi.. aşağılaması.. bu topraklar için bizlerin canını korumak için bu uğurda seve seve canlarını veren kardeşlerimize şehitlerimize hakaret etmesi onlara kelle diyip teröristleri övmesi sayın demesi... teröristlere sen benim askerimi öldür pişmanım de bende seni serbest bırakayım diyerekten kanun çıkarması... katillerin hortumcuların soyguncuların hırsızların tecavüzcülerin suçlarını hafifleten kanun tasarisini onaylaması... iktidara geldiği ilk günden beri hizla artan terör olayları.. iktidara geldiğinden beri kendi topraklarımızda ABD askerlerince öldürülen askerlerimiz için hesap sormaması... kendi topraklarımızda ABD askerlerine kendi millet vekillerimizin üstünü aratması.. artan yolsuzluk olayları.. artan tecavüz olayları.. artan çocuk istismari olayları.. akp iktidara geldi geleli artan çocuk yuvalarında işkence ve kaybolma olayları... daha sayayım mı ? senin için bunlar hoş güzel olabilir ama benim için değil :goz:
 
A.Gül,"Anadolu'daki 1000 yıllık tarihi serüvenimizin ulaştığı son aşama Atatürk'ün kurduğu modern Türkiye Cumhuriyetidir." Güzel söylemiş ama ben bu Cumhuriyetin sizinle fazla süreceğine inanmıyorum.
 
Geri
Üst