"Türkiye laik bir ülke değildi"

ße YouRSeLF

New member
Katılım
27 Tem 2007
Mesajlar
2,161
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
GezeGenine DuyaЯsız KaLma...
Alman basını TBMM'deki türban oylamasına geniş yer verdi..

Alman Volksstimme gazetesi Atatürk'ün kurduğu devletin altı son derece önemli bir noktada oyuluyor yorumu yaparken, Süddeutsche gazetesi ise Türkiye'nin hiçbir zaman laik bir ülke olmadığını ileri sürdü.

VOLKSSTİMME: "ATATÜRK'ÜN KURDUĞU DEVLETİN ALTI OYULUYOR"

Magdeburg'da yayımlanan Volksstimme adlı gazetede de Türkiye'deki başörtüsü tartışmasına ilişkin bir yorumda şu ifadeler yer aldı:

"Türkiye bir kez daha laik anayasa ile İslamı yeniden doğuşu sembolize eden bir yol ayrımında. Kemal Atatürk'ün kurduğu devletin altı son derece önemli bir noktada oyuluyor. Türban karşıtları, köktendinci geleneklerin üniversitelere girmesine izin verilmesinin şeriat devletinin başlangıcı olacağı korkusu içinde kitlesel gösteriler yapıyor. Oysa AKP Genel Başkanı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan şimdiye kadar İslam bayrağının taşıyıcısı değil, ilerlemeden yana ve Avrupa dostu olarak tanındı. Yoksa takiye mi yapıyordu?"

SÜDDEUTSCHE ZEITUNG: "TÜRKİYE HİÇBİR ZAMAN LAİK BİR ÜLKE DEĞİLDİ"

Süddeutsche Zeitung'da yer alan "Örtü ve Hoşgörü" başlıklı yazıda, "Türkiye hiç bir zaman laik bir ülke değildi, bu başörtüsü tartışmalarında da kendini gösteriyor" denildi. Christiane Schlötzer imzalı yazı şöyle devam ediyor:

"Modern Türkiye kurulduğunda anayasasında, 'Türk devletinin dini İslamdır' ibaresi yer alıyordu. Laiklik, 1937 yılında Atatürk'ün ölümünden bir yıl önce, sultanlık ve halifeliğin kaldırılması sürecinde, genç cumhuriyet 14 yaşında iken anayasaya girdi. Atatürk, dini, ilerlemenin önünde bir engel olarak görüyordu. Ama halkın inancına dokunmanın kolay olmadığını Atatürk'ün mirasçıları kısa zamanda anladılar. Bu yüzden de devlet, dini olan herşeyi kontrol etmeye başladı"

Buna örnek olarak cuma vaazlarında okunacak konuların Diyanet İşleri tarafından saptanmasını, kiliselerin çatılarının tamiri için bile devletten izin alınması gerektiğini ve hiçbir kamu kurumunda başörtüsü takılamamasını gösteren Christiane Schlötzer imzalı yazı şöyle devam ediyor:

"Türkiye laik bir ülke olsaydı, Hristiyan - Ortodoks vatandaşlarının din adamları yetiştirmesine izin verir, kadınların başlarını örtüp örtmediğine karışmaz, sadece din bir zorlama unsuru olarak kullanıldığında devreye girerdi. Ama şu anda bu hoşgörüyü beklemek imkansız, çünkü sembol olarak başörtüsü tartışması, iktidar mücadelesinin aracı oldu"

http://www.haberturk.com/haber.asp?id=54679&cat=160&dt=2008/02/07


ECNEBİLERE GÜN DOĞUYOR :melek
 
VOLKSSTİMME: "ATATÜRK'ÜN KURDUĞU DEVLETİN ALTI OYULUYOR"
adamlar bile anladı bizim liboş aydınlar, anlamadı...

sanki ülkemde kadınların tüm sorunları çözülmüş, kadınları ev kölesi olmaktan kurtarmış, kadınların sosyal haklarını sağlamışız da, durmuş türban gibi gereksiz bir konuyla yıllardır uğraşıyoz. türban sorunu ülkemdeki en önemli kadın sorunu mu? liberal, tatlı su aydınları, dinciler, milliyetçiler kadınların diğer sorunlarını neden bu kadar can-hıraş bir şekilde savunmuyorlar?... yoksa türban dışındaki kadın sorunları bu adamlara rant kazandırmadığı için mi?
 
Liboş Ne Abi =)
 
liboş liberalistlere verilen takma ad..

liboş amiyane tabirle "herşeyden bir çıkar elde etmeye çalışan kişi" anlamında kullanılır genellikle.. Yani arkadaşın kullanmış olduğu kavram bizim bazı aydınlarıma cukkkk oturuyor..
 
Geri
Üst