Türk metal grupları arasında bir ilk

Blacksymbian

New member
Katılım
23 Haz 2005
Mesajlar
2,159
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
38
Konum
Viyana
Hayatta her zaman ilkleri başarmak, hem bireysel, hem de toplumsal anlamdaki zorluklar nedeniyle çok zordur. Hegemon bir homojenliğin içerisinde, farklı olduğunuzu göstermek iki sonuç doğuracaktır; ya çevre size uyum sağlayıp sizin farklılığınızı kabül ve saygı ile karşılayacak ya da genellikle olduğu üzere siz çevreye uyum sağlamak durumunda olacaksınızdır. Ancak Almora; organizma ve çevre teoremindeki genel anlayışı tersine çevirmiş; organizmanın çevreye uyum sağladığı pop çılgınlığının moda olduğu günümüzde, Türkiye’nin ilk “senfonik-metal” grubu ünvanı ile ortaya çıkarak, çevreyi kendilerine uyum sağlamaya mecbur etmişlerdir. Öyle ki, çıkış albümleri olan “Gates of Time” ile başlayan tırmanışlarını son albümleri olan “1945” ile daha da yükseğe çıkararak, kendilerini ve ülkemizi yurtdışında da temsil eder duruma gelmişlerdir. Temel rock enstrümanlarının yanına ek olarak; keman, flüt, yaylı, tambur ve soprano vokal örgüsünü müziklerine amatör ruh içerisinde eriten Almora grubu; 2002 yılında çıkarmış oldukları debut/demo albümü ile müzik severlerle buluşmuştur. Zihni Müzik etiketi ile çıkan "Gates of Time" adlı bu albüm, Türkiye'de bir çok görsel ve yazınsal medya organı tarafınca 2002 yılının en iyi on albümü arasında gösterilmiş ayrıca Almora grubu, 2002 yılı İstanbul Kemancı müzik ödülleri kapsamında "Yılın Yeni Topluluğu" ödülüne layık görülmüştür. Bunun yanı sıra "Gates of Time" albümü yurt dışında da ilgi görürken, Ürdün'de 2003 yılının en çok satılan yabancı metal albümlerinden biri olmuştur.

Almora 29 Ekim 2003 tarihinde yine Zihni Müzik etiketi ile yayınlanan "Kalihora's Song" adlı ikinci albümü ile tekrar müzikseverlerin karşısına çıkmıştır. Bu albümünde ise; savaş karşıtı şarkılar çoğunlukta olup, önceki albümlerinde olduğu gibi, albümdeki parçalar öyküsel olarak birbirlerini tamamlamaktadır. Grubun 3. albümü olan "Shehrâzad", Zihni Müzik etiketi ile 22 Eylül 2004 günü piyasaya çıkmıştır. Önceki iki albüme göre daha orient temelli olan Shehrazad albümündeki masalsı hava, albümün açılış parçası olan Fantasy ile başlayıp son parçaya kadar devam etmektedir.

2002 yılında çıkartmış oldukları ilk demo albümlerinden bu yana Almora, her seneye bir albüm geleneği bozmadan, 4 senede 4 albüm çıkarak ne kadar üretken bir grup olduklarını gözler önüne sermişlerdir. Almora’nın olgunluğa ilk adımı olarak niteleyebileceğimiz “1945” albümü de; oturmuş soundları ve önce üç albümde kazanılan tecrübe ile bu yılın başyapıt albümleri arasında. Albümün Mastering çalışması; dünyaca ünlü New York Masterdisk Stüdyolarında; U2, Rush, Overkill, Slayer, Limp Bizkit, Mariah Carey, Pantera, Madonna, Christina Aguilera, Rammstein, Smashing Pumpkins, Staind, Papa Roach, Monster Magnet ve P.J. Harvey gibi birçok farklı tarzda dünyaca ünlü grup ve müzisyen ile çalışmış olan Roger LIAN tarafından yapılmış.

Ayrıca albümde yer alan yaylıların tamamının ülkemizin ünlü yaylı çalgılar topluluğu “Şenyaylar” tarafından çalınması ve belki de albümün en büyük sürprizi olan, dünyaca ünlü Türk Tenor Hakan AYSEV’in albümde 2 parçayı seslendirmiş olması da –ki Rock- Opera tarzındaki bu çalışmalar, Türk Rock Müziğinde bir ilk niteliğindedirler– son albümün kalitesini açıkça ortaya koymaktadır.

Almora şarkılarında, masalsı üslubu ve samimiyeti ile müzik severleri büyülerken; muhteşem şarkıların yazarı olarak karşımıza grubun kurucusu ve beyni olan Soner Canözer çıkmaktadır. Soner’i grupta gitar, bas, klavyeli çalgılar ve “Kalihora’s Song” albümünde “Princess of Rain” isimli karısına ithafen yazdığı şarkıda solo vokal olarak görmekteyiz. Almora, yaratmış oldukları içsel öyküleri içerisinde haksızlıklara karşı başkaldıran gezgin bir ozan Kralın ismi olsa da, grup içerisinde profesyonelliğin getirmiş olduğu emir komuta yerine, amatör ruhun temeli olan dostluk ilişkileri yatmakta. Şu da bir gerçek ki; amatör ruh ile çaba sarfedilmese ve başarı için insanlar yüreklerini ortaya koyulmasa; 4 yıl içerisinde birbirinden güzel ve kalite olarak sürekli olarak gelişen 4 albüm meydana gelmesi hayalden öteye geçemez idi.

Son olarak Almora, ülkemizin dışında Amerika, Japonya, Ürdün ve Meksika gibi birçok ülkede de tanınmakta ve albümleri de bu ülkelerde satılmakta; dünyanın dört bir yanında fan kitlesi hergeçen gün artmaktadır. Almora’nın başarılarının ve amatör ruhlarının devamını, hep birlikte görmek dileğiyle.
 
senfonik-metal ve türkiye çok güzel büyük başarı bu!

bu grubu duymuştum ama hiç dinlemedim okuyunca heveslendim bi bakalım nasılmış parçaları..

bu arada zaten bu türkiyede ki türkçe pop çılgınlığını hiç anlamıyorum çok garip birşey işte hep "itiraf ediyorum,kesiyorum,aşkımsın,canımsın,ayrıldık,ölürüm senin için..." gibi konular ama hepside aynı acımaya başladım bu duruma çok..

öncelikle sözüm meclisten dışarı... çevreme bakınca harbiden rock dinliyorum diyen sayısı az ama rock dinliyenlerle pop dinleyenlerin arasında çok büyük fark var. genel kültür,tarih,yaşam vs.. nasıl geçecek acaba bu özentilik dönemleri 'çevremdekilerin' kesinlikle sizinde vardır çevrenizde..
 
yorum yok sadece bu......

Almora/Güneşin Ozanları

2 temmuz 1993 Sivas olaylarına ithafen...

sen güneşin ozanlarını
durdurabilir misin sandın?
rüzgarın şarkısını
susturabilir misin sandın?

korkmuyorum şiddetinden
ateş tutan ellerinden
ürkmüyorum nefretinden
ve karanlık nefesinden

boyun eğmem asla sana
yaksan bile bedenimi
ben doğarım küllerimden
gücün varsa durdur beni!

kayaların ruhundamın ben,
yüzyılların öyküsü bende
otuzyedi güneşim var
ışıldar durur yüreğimde

tutamassın zincirlerinle
yıldızların ışığını
susturamassın nefretinle
güneşin ozanlarını

boyun eğmem asla sana
yaksan bile bedenimi
ben doğarım küllerimden
gücün varsa durdur beni!

Blacksymbian ve sotr +1

bide http://www.hackhell.com/showthread.php?t=60145
 
aLmora :) son zamanLarda en çok dinLediğim grupLardan birisi.. türkiyede yapıLmayını yapmaLarının yanısıra çokda iyiLer..
 
bilmiorum tutmadım ben. . .
 
Geri
Üst