TÜRK HUKUKUNDA Yasal mal Rejimi

fells2

Banned
Katılım
3 Şub 2008
Mesajlar
8,906
Reaction score
0
Puanları
36
Konum
Turkey
TÜRK HUKUKUNDA
YASAL MAL REJİMİ OLARAK
EDİNİLMİŞ MALLAR KATILMA


Kadının toplumsal yaşamda eşit haklara sahip bir birey olma yolundaki ve o günün toplumu için devrim niteliğindeki en önemli adım, (1924 Anayasa'nın Seçme ve Seçilme hakkındaki 10. ve 11. maddelerini değiştiren 2599 sayılı ve 5 Aralık 1934 tarihli kanun ile,) kadınlara da seçme ve seçilme tanınması ile atılmıştır. Ancak siyasi alandaki bu büyük adım ne yazık ki özel hukuk alanında, eşlerin malvarlığına ilişkin düzenlemelerde kendini gösterememiştir. 1926 yılında yürürlüğe giren bugün eski Medenî Kanunu olarak adlandırdığımız Türk Kanunu Medenisi, kaynak İsviçre Medenî Kanununa göre eşler arasında geçerli olan ‘mal ortaklığı’ rejimini değil de, o günkü toplumun yapısına daha uygun olduğu gerekçesiyle ‘mal ayrılığını’ yasal mal rejimi olarak kabul etmiştir. Ve böylece 75 yıl sürecek olan bir haksızlığa neden olmuştur. Bu haksızlık, Yargıtay’ın içtihatları ile giderilmeye çalışılmış olmakla beraber, ancak 2002 yılı itibariyle yürürlüğe giren 4721 sayılı Türk Medenî Kanunun, eşler arasında ‘edinilmiş mallara katılma rejiminin’ yasal mal rejimi olarak kabul edilmesi ile büyük ölçüde ortadan kalkmıştır.

MAL REJİMİ SİSTEMLERİ

Kara Avrupasında ‘mal ayrılığı’ ya da ‘mal ortaklığı’ esasına dayalı yasal mal rejimleri ile karşılaşmaktayız. Roma Hukukunun hakimiyeti ve etkisini ağırlıkla hissettirdiği ülkelerde, mal ortaklı esas olarak karşımıza çıkmakta iken, Alman (Germen) Hukukunun etkisini gösterdiği ülkelerdeki düzenlemelerde ise ‘mal ayrılığı’ esaslı mal rejimleri karşımıza çıkmaktadır.

Mal ayrılığında, eşelerin evlilik birliği nedeniyle sahip oldukları ORTAK MALVARLIĞI YOKTUR!
Her eş kendi malvarlığı üzerinde
 Mülkiyet hakkına
 yönetme;
 yararlanma;
 kullanma ve
 tasarruf etme hakkına sahiptir.

Mal Ortaklığında ise ORTAK MALVARLIĞI VARDIR
Eşler Birlikte
 Mülkiyet,
 Yönetme,
 Kullanma,
 Yararlanma ve
 Tassarruf etme hakkına sahiptirler.


TÜRK HUKUKUNDA MAL REJİMLERİ


Türk Medenî Kanunu YASAL MAL REJİMİ olarak EDİNİLMİŞ MALLARA KATILMA REJİMİ’ni kabul etmiştir. Bunun dışında, eşler aralarında yapacakları mal rejimi sözleşmesi ile SEÇİMLİK MAL REJİMİ olarak
 MAL AYRILIĞI
 PAYLAŞMALI MAL AYRILIĞI
 MAL ORTAKLIĞI
Rejimlerinden birini seçebilirler.

Mal rejimi sözleşmesi evlenmeden önce ya da sonra Noterde (Düzenleme veya onaylama) şeklinde yapılabilir. Evlilik başvurusu sırasında da adaylar hangi mal rejimini seçtiği yönünde beyanda bulunabilirler. Mal rejimi sözleşmesini yapan kişi küçük veya kısıtlı ise yasal temsilcisinin rızaları alınmak zorundadır (204).
 Eşlere mal rejimi sözleşmesi ile kanunda belirtilen seçimlik mal rejimlerinden birini seçme hakkı tanınmıştır. Eşler anlaşarak kanunda olmayan bir mal rejimini ya da bir başka düzenlemeyi belirleyip mal rejimi olarak seçemezler.
 Mal rejimi sözleşmesi ile seçilen mal rejiminin içeriğinde de değişiklik ancak kanunun izin verildiği hallerde mümkündür. Örn. Eşler edinilmiş mal grubuna dahil olması gereken kişisel malların gelirlerinin kişisel mal olacağını sözleşme ile kabul edebilirlerken. Sözleşme ile çalışma karşılığı elde edilen ücret, maaş gibi edinilmiş malları kişisel mal olarak kabul edemezler.

Eşler mal rejimi sözleşmesi yapmak zorunda değillerdir, dolayısıyla seçimlik mal rejimlerden birini seçmediklerinde aralarında yasa gereği EDİNİLMİŞ MALLARA KATILMA rejimi geçerli olacaktır (MK 202).

EDİNİLMİŞ MALLARA KATILMA REJİMİNE HAKİM İLKELER

Edinilmiş mallara katılma rejimi kural olarak mal ayrılığı esasına dayanmaktadır. Edinilmiş mallara katılma rejimi süresince eşler, kanuni sınırlamalar saklı kalmak şartıyla ‘Mal ayrılığı Rejiminde’ olduğu gibi sahip oldukları malları yönetme, kullanma ve onlar üzerinde serbestçe tasarruf etme hakkına sahiptirler. Ancak bu rejiminin sona ermesinde, mal ayrılığından farklı olarak her eş diğer eşin edinilmiş mallarının değeri üzerinden kural olarak bir para alacağına sahip olacaktır.

 Edinilmiş Mallara Katılma Rejiminde her eş diğer eşin, kural olarak (emek iş) bir karşılık verilerek elde ettiği mal varlığı değeri üzerinde hak sahibi olacaktır.
 Her eş diğer eşin, ancak Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi Devam ederken edindiği mallarda hak sahibi olabilir.
 Edinilmiş mallara katılma rejiminin sona ermesinde eşlerin birbirlerinin malları üzerinde, alacak hakkı vardır, ayni bir hakkı yoktur. Ancak istisnai olarak aile konutu ve aile konutundaki ev eşyası üzerinde ayni bir hak sahibi olunması mümkündür.
 Kişisel ve Edinilmiş Mal Gruplarının Değişmezliği İlkesi esastır.


EDİNİLMİŞ MALLARA KATILMA REJİMİNİN Başlangıcı ve Sona ermesi:

Başlangıcı:
 Kural olarak evlenme ile
 Evlenirken eşler seçimlik bir mal rejimin seçtiler ise daha sonra yapılacak bir mal rejimi sözleşmesi ile de edinilmiş mallara katılma rejimini seçilebilirler.

Sona ermesi (225):
 Eşlerden birinin ölümü ile
 Seçimlik mal rejimlerinden birinin seçimi ile
 Mahkeme kararıyla (MK 206 md. sayılan sebeplerden birinin varlığı ve eşlerden birinin talebi üzerine)
 Evlilik birliğinin boşanma ve evliliğin iptali kararıyla sona ermesiyle (dava tarihinden itibaren)

EDİNİLMİŞ MAL REJİMİNDEKİ MAL GRUPLARI

Her eşe ait olmak üzere kişisel ve edinilmiş mallardan oluşan toplam dört mal grubu bulunmaktadır.

 Her eşe ait malvarlığı değerleri ister eşin tek başına ister eşlerin ortak mülkiyetinde olsun malvarlığı gruplarından birine özgülenmelidir.
 Kanunun sınırlı olarak saydığı Kişisel malların edinilmiş mal grubuna dahil edilmesi mümkün değildir. Ancak eşler mal rejimi sözleşmesi ile bir mesleğin icrası veya işletmenin faaliyeti sebebiyle doğan edinilmiş mallara dahil olması gereken malvarlığı değerlerinin kişisel mal sayılacağını kabul edebilirler. Eşler, mal rejimi sözleşmesiyle kişisel malların gelirlerinin edinilmiş mallara dahil olmayacağını da kararlaştırabilirler. (221)

EDİNİLMİŞ MAL REJİMİNDE EŞLERİN KİŞİSEL ve EDİNİLMİŞ MALLARI

 EDİNİLMİŞ MALLAR (219)
Kanun tarafından tanımı yapılmış ve örnekseme yolu ile sayılmıştır
Tanımı: Her eşin edinilmiş mal rejimi devam ederken karşılığını vererek elde ettiği değerlerdir:
 Kanuni ÖRNEKLER:
 Çalışmanın karşılığı olan edinimler
 Sosyal güvenlik ve yardım kurumlarının veya personele yardım amacıyla kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler
 Çalışma güçünün kaybı sebebiyle ödenen tazminatlar
 Kişisel malların gelirleri
 Edinilmiş malların yerine geçen değerler
 Diğer ÖRNEKLER:
 Edinilmiş malların gelirleri

Edinilmiş mal rejimi sürerken her eşin bir karşılık vererek elde ettiği mal varlığı değerleri edinilmiş maldır. Burada ‘karşılık’ kavramı ile ilk olarak ‘eşin çalışması, emeği’ kastedilmekle beraber, hukuki anlamda bir karşılık verilerek elde edilen diğer mal varlığı değerleri de, kanunun saydığı kişisel mallardan biri değilse, edinilmiş mal olarak değerlendirilmelidir. MK 222 maddesi bu öncelik ilkesini düzenlemiştir, buna göre bir eşin bütün malları aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir.

 KİŞİSEL MALLAR (220)
 Kanunda sınırlı sayıda sayılmıştır:
 Eşlerin yalnız kişisel kullanımına yarayan mallar
İlk akla gelen, elbiseler, traş takımı makyaj malzemesi parfümler takılar, spor aletleri vb. ancak eğer takı bir yatırım aracı olarak düşünülmüş ve sadece kişisel kullanıma özgülenmemişse kişisel mal olarak değerlendirilemez.
 EMK rejiminden önceki mallar
Eşlerin edinilmiş mallara katılma rejiminden önce sahip olduğu malvarlığı değerleri. Bu malların, karşılıksız ya da bir emek karşılığında edinilmiş olmasının bir önemi yoktur.
 EMK rejimi devamı sırasında miras yolu veya karşılıksız kazandırma yolu ile edinilen mallar
 Manevi tazminat alacakları
 Kişisel malların yerine geçen değerler
 Sözleşme ile kişisel mal kabul edilebilecek değerler
 Edinimli mal sayılması gereken bir mesleğin icrasına veya işletmeye özgülenen değerler
 Kişisel malların gelirleri

YÖNETİM, YARARLANMA ve TASARRUF

Her eş edinilmiş mallara katılma rejimi devam ederken sahip olduğu kişisel ve edinilmiş mallarını yönetme, bunlardan yararlanma ve bunlar üzerinde tasarruf etme hakkına kanundaki istisnalar saklı kalmak üzere sahiptir.

Örn. Eşlerden biri maaşından tasarruf ederek biriktirdiği parasını bir üçüncü kişiye bağışlayabilir. Taksitle satın aldığı arabasını, bir başkasına çok düşük fiyata peşin olarak satabilir. Sahibi olduğu taşınmazı, evi bir üçüncü kişiye istediği bedelden kiraya verebilir. Sahibi olduğu işletmeyi diğer eşin müdahalesi olmadan yönetebilir.

İstisnası, MK 194 maddesine göre aile konutu ile ilgili sınırlamalar ve MK 199 maddesine göre hakimin, ailenin ekonomik varlığını korumak eşlerin mali yükümlülüklerin yerine getirmeye zorlamak amacı ile alacağı bir tedbir olan tasarruf yetkisinin sınırlanmasıdır.

MAL REJİMİNİN TASFİYESİ

Edinilmiş mallara katılma rejiminin sona ermesiyle (evlilik birliğinin sona ermesi, sözleşme ile eşlerin seçimlik bir mal rejimini seçmesi, hakim kararı ile olağan üstü mal rejimine geçilmesi nedenlerinden biri ile) tasfiye işlemlerine geçilir. Tasfiye sonunda, eşerlin katılma alacağı ve değer artışı alacakları belirlenir.

• Mal rejimin tasfiyesinde, her eş ilk olarak diğer eşteki mallarını geri alır. Edinilmiş mallara katılma rejimi eşlere ayni bir hak bahşetmediğinden her eş, zilyetliğindeki diğer eşin mallarını geri vermekle yükümlüdür.

• Eşlerin paylarının hesaplanmasında eşlerin sahip olduğu edinilmiş ve kişisel malları mal rejiminin sona erdiği ana göre belirlenir (228/I).

• Mal rejiminin sona ermesindeki mevcut edinilmiş mallar ile kişisel malların tasfiye anındaki değerleri hesaplamada dikkate alınır. Edinilmiş mallara tasfiyede eklenecek olan malvarlıkları ise, tasfiye anındaki değil, temliki işlemin yapıldığı (devredildiği) andaki değerleri ile hesaba katılacaktır.


o Dikkate alınacak değer ise kural olarak malların sürüm değeridir. Ancak tasfiyede bir eşin maliki olarak işlettiği veya sağ kalan eş ya da alt soyunun bir bütün olarak kendisine özgülenmesini istemeye hakkı olduğu bir tarımsal işletme varsa onun gelir değeri tasfiyede dikkate alınır (233). Bazen özel haller sebebiyle hesaplanan değer bir miktar arttırılabilir (234).

EŞLERİN ARTIK DEĞER KATILMA ALACAĞININ HESAPLANMASI

Her eş veya mirasçılarının tasfiye sonunda sahip olacağı KATILMA ALACAĞI her eşin tasfiyede hesaplanan ARTIK DEĞERİ’nin yarısı veya aralarında sözleşme ile belirlenen oran kadardır.


ARTIK DEĞER, her eşin sahip olduğu Edinilmiş Mallarından, (edinilmiş mallara eklenecek değerler ile edinilmiş mal denkleştirme alacağı da dahil olmak üzere,) edinilmiş mallara ilişkin borçların çıkartılmasıyla elde edilir.

Artık değerin eksi olarak çıkması halinde bu dikkate alınmaz. Dolayısıyla eşler, birbirlerinin malvarlığı değerleri kaybına mal rejimi emk rejimi nedeniyle ortak olmazlar.

ARTIK DEĞER, her eşin aktif değerlerinden pasif değerlerinin çıkartılması ile bulunur. örnek için tıklatın!

AKTİF DEĞERLER

• Mal rejiminin sona ermesi anında mevcut EDİNİLMİŞ MALLAR
• Edinilmiş Mallara EKLENECEK DEĞERLER (229)
o Eşlerden birinin mal rejimi sona ermesinden önceki bir yıl içinde diğer eşin rızası olmadan olağan hediyeler dışında yaptığı karşılıksız kazandırmalar
o Bir eşin mal rejimi devam ederken diğer eşin katılma alacağını azaltmak amacıyla yaptığı devirler
• Edinilmiş malların DENKLEŞTİRME ALACAĞI (230 I, III)
o Bir eş kişisel borçlarını edinilmiş mallarından ödedi ise bu miktar tasfiyede edinilmiş malların denkleştirme alacağı olarak hesaba katılır
o Bir eşin edinilmiş malları, kişisel malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına katkıda bulundu ve böylece bu kişisel malda bir değer artışı veya azalışı oldu ise edinilmiş malın denkleştirme alacağı, katkı oranına ve malın tasfiyedeki değerine; mal daha önce elden çıktı ise hakkaniyete göre yapılır (Neden mal elden çıktığındaki değer göre olmamakta!).

PASİF DEĞERLER

• DEĞER ARTIŞ PAYI (227)
Eşlerden biri diğerine ait bir malın, edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuşsa, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında alacak hakkına sahip olur ve bu alacak o malın tasfiye sırasındaki değerine göre hesaplanır; bir değer kaybı söz konusu olduğunda katkının başlangıçtaki değeri esas alınır.
Böyle bir malın daha önce elden çıkarılmış olması hâlinde hâkim, diğer eşe ödenecek alacağı hakkaniyete uygun olarak belirler.
Eşler, yazılı bir anlaşmayla değer artışından pay almaktan vazgeçebilecekleri gibi, pay oranını da değiştirebilirler.
[231 md göre, borç edinilmiş mal grubuna ait olmalıdır. Dolayısıyla, değer artış payı artık değeri hesaplanan eşin edinilmiş mal grubuna ait bir borç olmalıdır. Eğer değer artış payı kişisel mala ilişkinse pasif kalem olarak değerlendirilmemelidir]

• KİŞİSEL MAL DENKLEŞTİRME ALACAĞI

Eğer eşlerden biri, edinilmiş mala ilişkin borcunu kişisel mallarından ödemişse. Edinilmiş mal grubu Kişisel mal grubu aleyhine zenginleşmiş olacaktır. Bunun önüne geçmek için bu değer kayması miktarı artık değer hesabında dikkate alınacaktır.

• EDİNİLMİŞ MALLARA İLİŞKİN BORÇLAR
Edinilmiş mallara ilişkin borçlar da artık değerin hesabında pasif kalem olarak dikkate alınır.

ARTIK DEĞERE KATILMA

Her eş veya mirasçıları, diğer eşe ait artık değerin yarısı üzerinde hak sahibi olurlar. Ancak eşler sözleşme ile farklı bir katılım oranı belirleyebilirler. Her iki eşin katılma alacağı, kanun gereği takas edilir.
Zina veya hayata kast nedeniyle boşanma hâlinde hâkim, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebilir.
Tasfiye sonucunda kadın:

½ Kendisinin Artık Değerine
½ Kocasının Artık Değerine
ve Kişisel Mallarına sahiptir.

Koca da:

½ Kendisinin Artık Değerine
½ Karısının Artık Değerine
ve Kişisel Mallarına sahiptir.

ARTIK DEĞERE KATILMA ALACAĞI, DEĞER ARTIŞ PAYI ve İFASI

Katılma alacağı ve değer artış payı bir para borcudur. Ancak bu borç para ile ifa edilebileceği gibi ayın ile de ifa edilebilir. Ayni ifada malların sürüm değeri dikkate alınır.

Sağ kalan eş, eski yaşantısını devam ettirebilmesi için, ölen eşine ait olup birlikte yaşadıkları konut üzerinde kendisine katılma alacağına mahsup edilmek, yetmez ise bedel eklenmek suretiyle intifa veya oturma hakkı tanınmasını isteyebilir; mal rejimi sözleşmesiyle kabul edilen başka düzenlemeler saklıdır.
Sağ kalan eş, aynı koşullar altında ev eşyası üzerinde kendisine mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir.
Haklı sebeplerin varlığı hâlinde, sağ kalan eşin veya ölen eşin yasal mirasçılarının istemiyle intifa veya oturma hakkı yerine, konut üzerinde mülkiyet hakkı tanınabilir.
Sağ kalan eş, mirasbırakanın bir meslek veya sanat icra ettiği ve altsoyundan birinin aynı meslek veya sanatı icra etmesi için gerekli olan bölümlerde bu hakları kullanamaz. Tarımsal taşınmazlara ilişkin miras hukuku hükümleri saklıdır.

ÜÇÜNCÜ KİŞİLERE KARŞI DAVA HAKKI

Tasfiye sırasında, borçlu eşin malvarlığı veya terekesi, katılma alacağını karşılamadığı takdirde, alacaklı eş veya mirasçıları, edinilmiş mallarda hesaba katılması gereken karşılıksız kazandırmaları bunlardan yararlanan üçüncü kişilerden eksik kalan miktarla sınırlı olarak isteyebilir.
Dava hakkı, alacaklı eş veya mirasçılarının haklarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde mal rejiminin sona ermesinin üzerinden beş yıl geçmekle düşer.
Burada tasfiyede eklenecek değerlere ilişkin hukuki işlemlerin geçersizliği söz konusu değil, kanundan kaynaklanan bir borç yükümlülüğü söz konusudur.
 
Geri
Üst