Sultaniyeğah Sirto

baal

Fırtına tanrısı
hayatın merdivenleri yüksek ve dardı çoğu zaman,
kendinizi her salışınızda biraz daha aşağı iner ve dibe hızla yaklaşırdınız.
inmek çıkmaktan daha kolay olurdu, tıpkı yaşlanmanın genç kalmaktan daha kolay olduğu gibi.

belki de hayat, merdiven inmekten ve merdiven çıkmaktan ibaretti,
bir yaşa kadar büyük bir yaşam savaşıyla çıktığınız merdivenler, bir yaştan sonra iniş oluverir,
ve sizi ömrün bittiği yere yönlendirirdi.

bir sürü sorun çıkardı hayatın son basamaklarında,
hastalık, dert, tasa hepsi bir olup üstünüze çöker,
ve ağır işiten kulaklarınızda çınlayan tek şey aheste bir kemancının çaldığı sultanîyegâh sirto olurdu…

sona yaklaştıkça insan şu sözün doğruluğuna inanırdı:
“ölümün bile güzeli vardı.”
ecel geldiğinde sorsa, dese ki ölümlerden ölüm beğen kendine,
ve seçme şansımız olsa, ne isterdik acaba?
vakit dardı.
ve aslında ölümün bile güzeli vardı.

son nefeste yanında olmak istediğimiz belki ana, belki evlat, belki de yârdı,
daha yapacağın çok şey vardı belki yarın,
ama her şey buraya kadardı, ve ömür denilen şey deli gönüle dardı
seçme şansımız olsa seçerdik elbet, çünkü ölümün bile güzeli vardı…
son basamaklarıydı bunlar artık hayatın,
aynaya her bakışta bir yaş daha yaşlanırdın.
azrail’le pazarlık zordu, deli gençliğin hayali gözlerinin önünde dururdu…
ve ağır işiten kulaklarında çınlayan tek şey aheste bir kemancının çaldığı sultanîyegâh sirto olurdu…

Ugur Arslan
 

SickDreTh

Altın Üye
eline yuregıne saglık ugur abı..
 

DeathMatch

New member
güzel paylaşim ellerine sağlıkkkk
 

HTML

Üst