ayhanriza
New member
- Katılım
- 27 Ağu 2005
- Mesajlar
- 521
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Sokak Çocuğu
Sayfa no: yok
Cilt no : yok
Hane no : yok
Ana adı : ben sokak çocuğuyum abi
Hani şu uçurtması gökyüzünde asılı kalan,
Bilyelerini rüyalarında unutan,
Ve oyuncaklarını masal kahramanlarına çaldıran
Çocuk varya o benim işte, o benim abi...
Sahi bir annem olmalıydı değil mi?
Ben dudaklarımda sokakları besteliyorum oysa!
Sahi abi tadı nasıldı anne sütünün?
Anneler nasıl okşardı çocuklarını?
Anne kokusu nasıldır kim bilir?
Ana ha, bir anne çizebilirmisin benim için,
Karanlığın kar soğuğu parmak uçlarına bir anne?
Ve yanına beni eklermisin abi,
Tıpkı suluboya resimlerdeki gibi sımsıcak?
Sahi abi senin gözlerini kesmiyor değil mi,
Bir köprünün soğuk, gergin ve karanlık bedeni?
Sahi sen hiç seyrettin mi aydedeyi bir köprünün altından,
Üşüdün mü abi kayan bir yıldıza bakarken?
Boşver...
Gel boyat istersen ayakkabılarını.
Ben şu ayakkabıların bağcıklarından asılıyorum hayata!
Gel boyat ayakkabılarını,
Boyat da resmi çıksın dostun, düşmanın tüm kaldırımların.
Sayfa no yok
Cilt no yok
Hane no yok
Yokların varlığında tam göbek bağından hiç yakalandın mı hayata?
Bir de, bir de babam olmalıydı değil mi?
Beni dövecek bir babam bile yok biliyor musun?
Nasırlı ellerinde şevkat arayacağım bir insan.
Kimbilir, bayramlarda neler alır babalar çocuklarına?
Unutmuşum, bayramlarınız da vardı sizin öyle değil mi? Arifeleriniz,
Bayramlarda temize çekilen dostluklar vardı sonra.
Oysa ben kırık dökük ıslıklar ısmarlıyorum güneşe ve mehtaba,
Yankısız, bestelenmemiş ve bestelenmeyecek serseri ıslıklar.
Bir babam olsaydı belki yeterdi.
Çocuk olurdum eskisi gibi, şımarırdım öylesine.
Boşver abi...
Kimin neyine bayram, kimin neyine hediye,
Baba kimin neyine abi?
Sahi senin düşlerin vardır.
Göremediğin rüyanın düşünü kurar mısın hiç?
Ahmet bir düş görmüş geçenlerde.
Köprü altında tanıştık, yorgun ve geç gelen bir gecede.
Utanırken anlattı, anlatırken utandı.
Bir ip bağlamış gökkuşağına,
Bak ana diyormuş uçurtmamı gördün mü?
Ya uçurtmamın gölgesinde bilye oynayan çocukları?
Ahmet'in düşü işte...
Bana düşlerini kiralar mısın abi?
Bedava boyarım ayakkabılarını.
Bana düşlerini, düşlerini abi?
Boşver, boşver...
Bak iyi parlayacak bu ayakkabılar,
En parlak ayakkabılarınla yürüyeceksin yaşama.
Sen düşünme, sokaklar düşünsün beni.
Gazete manşetleri,
Üçüncü sayfa haberleri düşünsün,
İsimsiz bir damla gözyaşı düşünsün,
Sen beni düşünme, düşünme be abi...
Nasıl olsa ben,
olmayan ayakkabılarımın sıcaklığıyla basıyorum tüm kaldırımlara,
Olmasa da anne babası sokakların,
Sokak çocuğuyum ben, sokak çocuğuyum...
Kazanılmadan kaybedilmiş bir geleceğin herhangi bir yerinde,
Ben sokak çocuğuyum abi!
Hani şu uçurtması gökyüzünde asılı kalan,
Bilyelerini rüyalarında unutan,
Oyuncaklarını masal kahramanlarına çaldıran çocuk varya,
İşte o benim, o benim abi, o benim abi...
Ali Ulurasba
Sayfa no: yok
Cilt no : yok
Hane no : yok
Ana adı : ben sokak çocuğuyum abi
Hani şu uçurtması gökyüzünde asılı kalan,
Bilyelerini rüyalarında unutan,
Ve oyuncaklarını masal kahramanlarına çaldıran
Çocuk varya o benim işte, o benim abi...
Sahi bir annem olmalıydı değil mi?
Ben dudaklarımda sokakları besteliyorum oysa!
Sahi abi tadı nasıldı anne sütünün?
Anneler nasıl okşardı çocuklarını?
Anne kokusu nasıldır kim bilir?
Ana ha, bir anne çizebilirmisin benim için,
Karanlığın kar soğuğu parmak uçlarına bir anne?
Ve yanına beni eklermisin abi,
Tıpkı suluboya resimlerdeki gibi sımsıcak?
Sahi abi senin gözlerini kesmiyor değil mi,
Bir köprünün soğuk, gergin ve karanlık bedeni?
Sahi sen hiç seyrettin mi aydedeyi bir köprünün altından,
Üşüdün mü abi kayan bir yıldıza bakarken?
Boşver...
Gel boyat istersen ayakkabılarını.
Ben şu ayakkabıların bağcıklarından asılıyorum hayata!
Gel boyat ayakkabılarını,
Boyat da resmi çıksın dostun, düşmanın tüm kaldırımların.
Sayfa no yok
Cilt no yok
Hane no yok
Yokların varlığında tam göbek bağından hiç yakalandın mı hayata?
Bir de, bir de babam olmalıydı değil mi?
Beni dövecek bir babam bile yok biliyor musun?
Nasırlı ellerinde şevkat arayacağım bir insan.
Kimbilir, bayramlarda neler alır babalar çocuklarına?
Unutmuşum, bayramlarınız da vardı sizin öyle değil mi? Arifeleriniz,
Bayramlarda temize çekilen dostluklar vardı sonra.
Oysa ben kırık dökük ıslıklar ısmarlıyorum güneşe ve mehtaba,
Yankısız, bestelenmemiş ve bestelenmeyecek serseri ıslıklar.
Bir babam olsaydı belki yeterdi.
Çocuk olurdum eskisi gibi, şımarırdım öylesine.
Boşver abi...
Kimin neyine bayram, kimin neyine hediye,
Baba kimin neyine abi?
Sahi senin düşlerin vardır.
Göremediğin rüyanın düşünü kurar mısın hiç?
Ahmet bir düş görmüş geçenlerde.
Köprü altında tanıştık, yorgun ve geç gelen bir gecede.
Utanırken anlattı, anlatırken utandı.
Bir ip bağlamış gökkuşağına,
Bak ana diyormuş uçurtmamı gördün mü?
Ya uçurtmamın gölgesinde bilye oynayan çocukları?
Ahmet'in düşü işte...
Bana düşlerini kiralar mısın abi?
Bedava boyarım ayakkabılarını.
Bana düşlerini, düşlerini abi?
Boşver, boşver...
Bak iyi parlayacak bu ayakkabılar,
En parlak ayakkabılarınla yürüyeceksin yaşama.
Sen düşünme, sokaklar düşünsün beni.
Gazete manşetleri,
Üçüncü sayfa haberleri düşünsün,
İsimsiz bir damla gözyaşı düşünsün,
Sen beni düşünme, düşünme be abi...
Nasıl olsa ben,
olmayan ayakkabılarımın sıcaklığıyla basıyorum tüm kaldırımlara,
Olmasa da anne babası sokakların,
Sokak çocuğuyum ben, sokak çocuğuyum...
Kazanılmadan kaybedilmiş bir geleceğin herhangi bir yerinde,
Ben sokak çocuğuyum abi!
Hani şu uçurtması gökyüzünde asılı kalan,
Bilyelerini rüyalarında unutan,
Oyuncaklarını masal kahramanlarına çaldıran çocuk varya,
İşte o benim, o benim abi, o benim abi...
Ali Ulurasba