
HD collection paketleri sayesinde geçmişte başarılı olmuş oyunları, günümüz grafiklerine olmasa da, günümüz çözünürlük kalitesine uyum sağlamış halde oynayabiliyor ve birkaç saatlik nostaljiler yaşıyoruz. Bu, nostalji severler için iyi bir şey, yeni oyuncular içinse eski yapımları tanıma fırsatı ve oyun yapımcıları için kenara atılmış oyunları geri dönüşüm makinesi gibi tekrardan oyun sektörüne dahil eden bir sistem, anlayacağınız bundan herkes kazançlı çıkıyor. Silent Hill HD Collection için de durum böyle, hatta muhtemelen paket tutulursa Silent Hill HD Collection II’yle de karşılaşabiliriz. Zira elimizde bir collection pack olmasına rağmen, yalnızca Silent Hill 2 ve Silent Hill 3’ün HD ortama aktarıldığını görüyoruz.
NOSTALJİ YAŞAMAK İSTEYENLER BURAYA
Oyunlar eski olduğundan dolayı aslında senaryolara değinmeye pek de gerek duymuyorum. Silent Hill 2’de ölmüş karısını hala seven ve onu bulmak için yollara düşen James Sunderland’i yönetiyoruz. Hayır aradığımız cansız bir beden değil, bizzat James’in eşi Mary. James’e eşinden bir mektup gelmiş ve o da bu mektubun ardından kendini Silent Hill dolaylarına eşini yeniden bulmak umuduyla sürüklenmiş. Bu arada Silent Hill 2 seçeneği içerisinde ‘Born From a Wish’ ismiyle bir de bonus içeriği yer alıyor. Bu içerikte James’in aksine “Maria” karakterini kontrol ediyoruz.

Silent Hill 2’ye başlamadan önce yapımcılar size iki seçenek sunuyor. Oyunu dilerseniz orijinal seslendirmeleriyle oynayabilir, isterseniz de günümüz teknolojisiyle yeniden hazırlanmış seslendirmelerle oynayabilirsiniz. Yeni seslendirmeler kulağa daha bir temiz gelse de, benim biraz ‘geri kafalılığımdan’ olsa gerek, tercihim orijinal seslendirmelerden yana oldu. Silent Hill 3’de ise böyle bir ikilem yaşamayacağınızı söyleyebilirim, çünkü yapımcılar önümüze burada seçenek koymamışlar ve doğrudan yeni seslendirmelerle birlikte oyunu karşımıza çıkarmışlar.
Silent Hill 3’te Cheryl “Heather” Mason’ı yuvasına geri döndürmek için çabalıyoruz. Tabii her iki oyunun da hikaye kurgulaması takdire değer. Bu iki eski oyunu oynarken, en iyi Silent Hill yapımlarından ikisini, belki de en iyi ikisini oynadığınızı umarım unutmazsınız. Zira oyunlar HD’ye uyarlanırken mevcut kalitelerinden biraz ödün verilmiş. Başta her şey iyi güzel görünüyor, ancak her iki oyunda da yaşanan “frame rate” düşüşleri ve zaman zaman bunların ayyuka çıkması can sıkıcı. Ayrıca yeni seslendirmelerde ses senkronizasyonunda hataların bulunması da cidden canınızı sıkabilir. Ancak yine de her iki oyunda sunduğu atmosfer ve kurgu ile kendini oynatmayı başarıyor.

720p çözünürlük sayesinde artık çevre grafikleri daha bir detaylandırılmış halde, neyin ne olduğunu artık daha net görebiliyoruz. Bunun dışındaysa grafiklerde pek fazla bir ilerleme mevcut değil, tabii artık daha da etkin bir halde kullanılan gölge-ışık efektlerini bir yana bırakırsak. Zaten HD’leştirilmiş oyunlardan da günümüz grafiklerine yetişmelerini beklemek hata olurdu. Bunun bilincindeyseniz ve yaşanan teknik sorunları da görmezden geldiğinizde, karşınızda iki iyi yapım bulacağınızı söyleyebilirim, ancak siz teknik sorunları görmezden gelmeye çalıştıkça, onların gözünüze girmek için yarıştıklarını da belirtmeden geçemeyeceğim.
Yıl 2012, artık Move gibi, Kinect gibi insan hareketlerini kontrollere dahil etmiş teknolojiler çıkmışken, gelin görün ki Silent Hill HD yapımcıları karşımıza mazide kalmış kontrol mekaniklerine sahip bir paket çıkarmışlar. Hal böyle olunca da, bu mekanizmaya alışık değilseniz, oyunları oynarken fazlasıyla zorlanıyorsunuz. Sabit kamera açıları ise oyunun ruhuyla alakalı ve değiştirilmesi halinde doğrudan oyunun sunduğu gerilimi ‘baltalayacağından’, zaman zaman ne yaptığınızı göremediğiniz ve çoğu zaman oynanış açısından size zorluk yaratan kamera açılarının değiştirilmesini beklemek yanlış olurdu elbette, fakat en azıyla kontroller günümüz standartlarına yetiştirilmeliydi. Sanırım oyunu yapan ekip bu konuda da oyunculara nostalji yaşatmak istemiş ya da bu konuyla hiç uğraşmak istememiş.

SON SÖZLER
Silent Hill oyunlarıyla ne kadar içli dışlısınız bilmem, ancak daha önce serinin hiç bir oyununu oynamamışsanız ve sizi nelerin beklediğinden habersizseniz, bu paketten de uzak durmanızı öneririm. İyi bir kurgu, zekice hazırlanmış bulmacalar ve korku, gerilim dolu anlar sizleri bekliyor; ancak bir de şu var, etrafta boş boş gezeceğiniz dakikalar, zaman zaman haritasız dolaşacağınız, zaman zaman elinizdeki haritaya rağmen kaybolup, nereye gideceğinizi bilemeyeceğiniz anlar. Silent Hill çift yüzlü bir madalyon, gerçi Silent Hill serisine yeni başlamayı düşünüyorsanız da, sanırım en iyi başlangıç noktası ikinci oyun, haliyle de Silent Hill HD Collection olacaktır.