Sevgililer Gününde Nerelere Gitmeli?

sonsuzluğa

Moderatör
Moderatör
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
26,181
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Ayağın taşa mı çarptı, dön kalbine bak. ETTİN Mİ B






Eyfel Kulesi






Dünyanın en romantik şehri Paris değil midir?

Her kime soracak olursanız olun, dünyanın en romantik şehri sıralamasında Paris her zaman birinci sırayı alacaktır. Seine Nehri'ne yansıyan ışıklarıyla, alev alev yanan Eyfel Kulesi ile, sokaklardaki çalgıcıları, küçücük kafelerin önlerindeki masalarda havaya kaldırılan şarap kadehleriyle Paris dünyanın en romantik şehridir.
300 metre yüksekliğindeki Eyfel Kulesi her yıl 6 milyon turisti Paris'e çeker ve bir çok romantik filmin geçtiği ünlü mekanlardan biridir. Demirden bir danteli andıran kulenin manzarası bile aşık çiftler için oldukça romantiktir.
Belki bu Sevgililer Günü'ne özel organize edeceğiniz bir Paris seyahati bütçenizi aşıyor olabilir. Ya da bu kadar kolay bir alternatif aklınızın ucundan bile geçmemiştir. Herhangi bir sebepten bu sene Sevgililer Günü'nü Paris'te Eyfel Kulesi'nin gölgesinde yaşama şansınız yoksa bile, önümüzdeki yıllar için yaptığınız planlara burayı da eklemeyi sakın unutmayın.


Kartepe






İstanbul'un yanıbaşında kış büyüsü

Sevgililer Günü bir kış gününe denk geldiğine göre, hatta kışın en şiddetli geçtiği aylardan birine, Şubat'a, bu özel günü kutlayacak romantik yerlerin başında kar altındaki güzellikler gelmez mi akla? Artık ülkemizde hizmet veren ve beyazın büyüsünü yaşamamıza olanak tanıyan güzel yerlerden birine, İstanbul'un hemen yanıbaşında, Maşukiye'de yer alan Kartepe de eklendi. Adı kadar büyülü olan Kartepe, sadece kayak meraklılarını değil, karın keyfini çıkarmak isteyen, şömine balında romantizm yaşamak isteyen herkesi kendisine çekiyor.
Özellikle İstanbul'da veya yakınlarında yaşıyorsanız, hafta sonunu sadece sevgilinizle değil, tüm sevdiklerinizle Kartepe'de geçirebilirsiniz. Özellikle de hayatımızdaki en kıymetli sevgililer, çocuklar, bu sürprizinize bayılacaklardır.


Çamlıca Tepesi






İstanbul'un nabzı bu tepeden aşağı bakarken hızlanıyor

Nedense her yere tatile gitmeyi aklımızdan geçiririz ama İstanbul aklımızın ucuna bile gelmez. Sadece tatil yapmak ve bu şehrin tadını çıkarmak için İstanbul'u ziyaret eden kaç tane yerli turist var ki? Oysa boğazıyla tam bir coğrafya mucizesi olan bu şehir, dünyanın birçok turizm otoritesi tarafından kesinlikle ziyaret edilmesi gereken bir yer, dünyanın en romantik şehirlerinden biri olarak tabir edilmez mi?
Eğer İstanbul'da yaşıyorsanız bahsedeceğimiz güzelliği zaten çoktan yaşamışsınızdır. Ancak bu şehrin misafirlerinden iseniz size, İstanbul'un en romantik noktalarından biri olan Çamlıca Tepesi'ni muhakkak ziyaret etmelisiniz deriz. Haliç'in ve boğazsın ayaklarınızın altına serildiği Çamlıca Tepesi denizden 268 metre yükseklikte yer almaktadır. Bu tepeye adımını atmamış hiç kimse, İstanbul'u yaşadım, İstanbul'u hissetim diyemez. Dakikalarca seyre dalacağınız olağanüstü güzellikteki İstanbul manzarasının ardından, tepede hizmet veren tesislerden birinde oldukça romantik bir akşam yemeği yemeniz de mümkün.


Assos, Antik Çağdan Günümüze






Kuzey Ege'nin en büyüleyici noktası...

Assos, ya da modern çağdaki adıyla Behramkale, içinde sevgi barındıran herkesin adım atması gereken bir coğrafya. Sadece sevgilinizle değil, annenizle-babanızla, çocuklarınızla, eşinizle dostunuzla, herkesle keşfedebilirsiniz Assos'u.
Tamamı sit alanı olduğu için tüm doğallığını koruyan Behramkale köyünün sokaklarını arşınlamaktan saatlerce bıkmıyorsunuz. Assos limanındaki balıkçılarda tattığınız lezzetleri uzun yıllar unutamıyorsunuz. Athena Tapınağı'nı ziyaret ettiğinizde, bir antik çağ prensi ya da prensesi olamadığınız için hayıflanıyorsunuz. Hangi köşesini keşfederseniz, oraya ait olmak istiyorsunuz. Daha Assos'ta geçirdiğiniz ilk 24 saatin ardından, emin olun Assoslu olmak ve buradan bir daha asla ayrılmamak istiyorsunuz.
Çanakkale'ye bağlı olan Assos, ülkemizin en romantik sahil kasabalarından biri. Her ne kadar yaz aylarında biraz kalabalıklaşıyor olsa da, sakin bir dönemini yakalayın ve birkaç gün Assos'u mutlaka yaşayın.


Hawai






Uzak olduğu kadar da romantik

Kimin çocukluk anılarında yer alan bir Hawai tatili rüyası yoktur ki? İzlediğimiz filmlerin hemen hepsinde tropik bir ada olarak Hawai çıkmadı mı karşımıza? Dertsiz tasasız insanların, güneş ışıkları arasında pırıl pırıl parladığı bu muhteşem ada.
Bir Hawai tatilinin ne kadar pahalıya patlayacağını tabi ki hepimiz biliyoruz. Bir Sevgililer Günü programı olarak oldukça lüks kaçabilir fakat bir balayı için de ilk seçenekler arasında yer almaz mı? Pasifik Okyanusu'nun ortasında yer alan Hawai yüzden fazla adadan oluşuyor. En büyükleri ve yerleşime açık olanları Niihau, Kauai, Oahu, Molakai, Lanai, Kahoolawe, Mali ve Hawai'dir. 1778 yılında Kaptan Cook tarafından keşfedilmelerinden bu yana oldukça merak uyandıran bu adalar topluluğu bugün Amerika Birleşik Devletleri'nin bir eyaletini oluşturuyor.
Muhteşem kumsalları, büyüleyici egzotik fauna ve florasıyla Hawai kesinlikle günün birinde ziyaret etmeniz gereken bir yer. Bu seyahatte yalnız olmayı ise kesinlikle aklınızdan bile geçirmeyin.Unutmayın Hawai, tam aşıklara göre bir coğrafya.


Döner Gazino






Akdeniz ayaklarınızın altında

Antalya'nın her köşesi cennet, bu coğrafyanın her metrekaresi zaten romantik değil mi diyenlerdenseniz, size kesinlikle katılıyoruz. Ancak, özellikle Sevgililer Günü'nde çok daha romantik olan bir mekanı bu sayfalarda anmadan da edemedik; Döner Gazino.
Antalya'nın batısında, 618 metre yüksekliğindeki Tünek Tepe'ye kurulmuş bir restoran ve bardır Döner Gazino. Ankara'daki Atakule'nin benzeri bir sisteme sahip olan restorana Döner Gazino ismini halkın verdiğini söyleyebiliriz. Tünek Tepe'yi sorduğunuzda Antalya'da yanlış yol tarifleri almanız mümkündür ancak Döner Gazino dediğinizde kimse kesinlikle hata yapmayacaktır.
Antalya'nın en popüler mekanlarından biri olan Döner Gazino, tüm Akdeniz'i ayaklarınızın altına seren olağanüstü manzarasıyla Sevgililer Günü'nde gerçekten romantik bir seçim olacaktır.


Aşıklar Çeşmesi






Sadece Aşıklar Çeşmesi değil, Roma'nın ta kendisi büyülü

Audrey Hepburn ve Gregory Peck'in başrollerini paylaştığı Roma Tatili filmini izlemiş miydiniz? Eğer izlediyseniz ne demek istediğimizi kolayca anlıyorsunuz demektir. Dünyanın en büyülü, en romantik şehirlerinden biri Roma. Aşıklar Çeşmesi ise, adı üstünde, birbirine aşık her çifti buraya çeken, şehrin en romantik eserlerinden biri.
Para atılarak dilek dilenen Aşıklar Çeşmesi'nde, dileğinizi geleneğe uygun olarak dilemek istiyorsanız Çeşme'ye arkanızı dönmeli ve parayı sol elinizle çeşmenin sularına fırlatmalısınız. Rivayet öyle ki, sadece dileğiniz gerçek olmakla kalmaz, Roma'yı bir kez daha mutlaka ziyaret edersiniz.
Roma'nın en romantik mekanı olmasına rağmen, tek romantik mekanı da değil Aşıklar Çeşmesi. Bu şehir aşıkları öylesine büyülüyor ki, hemen her sokağında romantik dakikalar geçirmek mümkün oluyor. İtalyan mutfağının lezzetliğinden ve eşi benzeri bulunmaz tatlarından söz etmeye ise hiç gerek yok. Kapısından gireceğiniz en basit ve sıradan restoranda bile birbirinden lezzetli yiyeceklerle karşılacaksınız.


Kalpazankaya






Bir Burgazada efsanesi

İstanbul'un en güzel noktalarından biri olmakla birlikte, birçok İstanbullu tarafından bile bilinmez Kalpazankaya. Prens Adaları'nın en yeşillerinden birinde, Burgazada'da yer alan Kalpazankaya muhteşem manzarası ile pek çok aşığın romantik dakikalar geçirdiği yerlerden biri.
Kalpazankaya'ya, şehir hatları vapurlarından birine atlayarak Burgazada İskelesi'nde inip faytonlar vasıtasıyla ulaşabileceğiniz gibi, ada sokaklarını adım adım arşınlayarak da ulaşabilirsiniz. Kalpazankaya'da çok uzun yıllardır hizmet veren ve aynı adı taşıyan restoranın hemen eteklerinde ufak bir koy da yer alıyor. Dileyenler bu minik koydaki iskeleyi kullanıp kendi tekneleriyle de Kalpazankaya'ya ulaşabiliyor. Yaz aylarında bu minik koy plaj olarak da kullanılıyor.
Restoranın çam ağaçları arasında serpiştirilmiş masalarından birine oturup, doyumsuz İstanbul manzarası eşliğinde birbirinden lezzetli yemeklerini tatmanızı tavsiye ederiz. Tüm sene boyunca açık olan restoranın tadını en güzel bahar aylarında çıkarabileceğinizi de belirtlelim.


Pamukkale






Bembeyaz düşleriniz önünüzde uzanıyor

Pamukkale'yi, daha doğrusu burada yer alan travertenleri ilk kez görüp de hayallere dalmamak mümkün mü? Dünyanın en ilgi çekici doğal güzelliklerinden biri olan Pamukkale travertenlerinin 'En Romantik Mekanlar' listemize girmemesi mümkün müydü?
UNESCO'nun dünya kültür mirası listesinde yer alan travertenler Pamukkale termal kaynağını meydana getirmiştir. Denizli ilimizde yer alan ve Roma ve Bizans dönemi kalıntılarıyla birbirinden güzle tarihi eserler de barındıran Pamukkale, kış ortasına denk gelen Sevgililer Günü'nde bile rahatlıkla ziyaret edebileceğiniz bir yer.17 sıcak su alanı yer alan Pamukkale'de birçok termal tesis yer alıyor ve 12 ay boyunca hizmet veriyorlar. Bu tesislerden birinde, kış ortasında, bahçede yer alan sıcak su havuzunda yüzmek bile, travertenlere yapılan ilk ziyaret kadar keyif verici ve romantik.


Atakule






Bir şehrin hatta o şehre olan aşkın simgesi

Aşk, ne olduğu belli cümlelerle ifade edilebilecek bir olgu mudur? Kesinlikle öyle düşünmeyeceğinize eminiz. Aşkın türlü türlüsü vardır. İşte Atakule'de bu aşklardan birinin, Ankara'ya duyulan aşkın sembolü. Ankara şehrinin merkezinde, botanik parkının hemen üzerinde yükselen 125 metrelik bir dev olan Atakule, bu güzel her şehrimizi resmen kucaklamakta, bağrına basmaktadır.
1989 yılında, Ankara'nın başkent oluşunun 66. Yılında, 13 Ekim'de hizmet vermeye başlayan Atakule artık bu şehrimizin sembolü halini almıştır. 87. Metresinde bir seyir terası bulunan Atakule'nin hemen bir alt katında ise bir restoran yer alıyor. Doyasıya Ankara manzarası izledikten sonra kendinizi bu güzle restorana atabilir ve sevgilinizle harika bir yemek yiyebilirsiniz.


Fenerbahçe Parkı






Anadolu yakasının en yeşil parkı

Elele dolaşan genç aşıklar, neşe içinde koşuşturan çocuklar ve gazetelerini okuyup çaylarını yudumlayan insanlar... Bağdat Caddesi'nin karmaşasının hemen yanıbaşında, yeşillikler içinde ve deniz kıyısında büyülü bir parktan, Fenerbahçe Parkı'ndan söz ediyoruz.
Özellikle bahar ve yaz akşamlarında dolup taşan bu muhteşem parktan Adalar'a karşı mehtabı seyretmenin keyfine hiçbir zaman doyum olmuyor. Eğer yapabiliyorsanız, Sevgililer Günü sabahında Fenerbahçe Parkı'nda olmanızı ve deniz kenarındaki kahvelerden birinde, martıların çığlıkları eşliğinde kahvaltı yapmanızı tavsiye ederiz.


Belgrad Ormanı






İstanbul'un yanıbaşında, İstanbul dışına kaçış...

Bir büyükşehirde hapsolmak nedir pek çoğumuz biliyoruz. Bu şehrin sınırlarından çıkıp gitmek, romantik ufak kaçamaklar yapmak kim istemez ki? İşte size en basit ve en romantik çözümlerden biri; Belgrad Ormanı.
İstanbul'un hemen kuzeyinde bulunan ve toplu ulaşımı kullanarak da rahatça erişebileceğiniz Belgrad Ormanı, kış günlerinin en romantik manzaralarıyla sizleri bekliyor. Birbirinden konforlu yürüyüş parkurlarıyla uzun yıllardır perde arkasında kalmış olan Belgrad Ormanı, yavaş yavaş yeniden eski popülaritesini kazanmaya ve İstabulluların kaçamak noktalarından biri olmaya başladı bile.
Ormanın olağanüstü güzelliğine sırtınızı dayayıp Sevgililer Günü'ne özel romantik bir yürüyüş yapabilir, bentleri dolaşabilir ve dönüş yolunda orman içinde ya da yol üstünde yer alan kır restoranlarından birinde harika bir yemek yiyebilirsiniz.


Kazablanka






Gölgelerin güneşle, denizin gökyüzü ile birleştiği yer

Gölgelerin güneşle, denizin gökyüzü ile birleştiği yer ifadesi bize ait değil. Bu Fas için tüm dünyanın kullandığı bir tanım. Kısacası Fas, tüm renklerin ve tüm hislerin bir arada barındığı olağanüstü bir ülke.
Ülkenin en romantik şehri ise hiç kuşkusuz Kazablanka. Hatta dünya çapındaki ününün ülkenin kendisini bile geride bıraktığını söyleyebiliriz. Şehrin adını taşıyan filmiyle dünya çapında üne kavuşan bu büyülü şehir, Kazablanka, kendinizi bir filmin oyuncuları gibi hissetmenizi sağlıyor. Hemen her sokağında bu filmin tüm coşkusunu yaşayacağınız şehrin en popüler mekanı ise, filme ev sahipliği yapmış olan ünlü bar. Henüz kapısından girer girmez kendinizi Ingrid Bergman ya da Humphry Bogard gibi hissedeceğinize şüphe yok. Barın filmde kullanılan piyanosu da hala korunuyor ve Hyatt otelinin içinde sergileniyor.


Gümüşdere Plajı






Kumsalda kış yürüyüşü

Her ne kadar Türkiye'de kumsallar kış aylarında pek rağbet görmese de, izlediğimiz romantik komedilerde, bir kış gününü kumsalda yürüyerek geçiren tüm aşıkları kıskanmıyor muyuz? Neden sadece izleyici olarak kalasınız ki? Haydi, üşenmeyin ve bu Sevgililer Günü'nde Kilyos'a, oradan Gümüşdere Plajı'na uzanın.
Karadeniz'in azgın dalgalarını izleyerek saatlerce kumsalda yürüyebilir, ata binebilir, isterseniz bir kış pikniği bile organize edebilirsiniz. Sadece yürüyüş yeterli, ardından ısınacak bir yer lazım diyorsanız, Kilyos ya da Gümüşdere köylerindeki balıkçılardan birine girebilir ya da yol üstündeki kır restoranlarından birinde mangal keyfi yapmayı deneyebilirsiniz.


Kekova






Tarihin gizemli sularında

Antalya'nın Kaş ilçesi yakınlarında yer alan Kekova, nam-diğer Batık Kent, Türkiye'nin mutlaka görülmesi gereken en güzel beldelerinden biridir. Kaleköy ve Üçağız köylerinin açıklarında yer alan bu muhteşem ada, 19. yüzyılın başlarında, bir Anadolu aşığı olan Cramer tarafından yeniden keşfedilince şöhreti bütün dünyaya yayılmıştır.
Her yıl tüm dünyadan binlerce turist çeken bu güzel adaya tek ulaşım yolu ise Kaş'tan kalkan tekneleri kullanmaktır. Antik çağda yaşanan bir depremler silsilesinin ardından bir kısmı sular altına gömülmüş olan ada, Batık Kent adını da bu muhteşem manzarasından ötürü taşır.
Kekova'da yüzmek, özellikle deniz altında kalmış antik harabelerin üstünde şnorkel yapmak kesinlikle yaşanılması gereken bir tecrübedir ve asla yalnız yaşanmamalıdır. Yaz aylarını beklemeden, özellikle Mayıs ayında ufak bir Kaş seyahati düzenlemenizi ve Türkiye'nin en romantik mekanlarından biri olan Kekova'yı keşfetmenizi tavsiye ederiz.


Galata Kulesi






Kendi hayatınıza yüksekten bakmak istemez miydiniz?

İstanbul'un, belki de Türkiye'nin en önemli tarihi eserlerinden biri olan Galata Kulesi, sadece bu özelliğiyle değil, İstanbul'u kuş bakışı izlemenize olanak tanıyan konumuyla da bu şehrin en romantik mekanlarından biri.
İstanbullu olan ve el ele bu kuleye tırmanmamış kaç aşık çift vardır ki? Eğer onlardan biriyseniz şu anda bunu kendinize bile itiraf edemiyorsunuzdur. İsterseniz hiç dile getirmeyin ancak hemen telefona sarılın ve sevgilinizi Galata Kulesi'ne davet edin. Kuleden kuş bakışı İstanbul'u doya doya seyrettikten sonra, hemen alt katında akşam yemeği servisi veren restorana inebilir ve bu güzelliği izlemeye devam edebilirsiniz. Emin olun, beraber yediğiniz en romantik yemeklerden biri olacaktır.


Şirince






Efes harabeleri, üzüm bağları, tarihi konakları...

Her geçen gün bir efsaneye dönüşen Şirince'yi, çok daha fazla sayıda kaşif tarafından keşfedilmeden ziyaret etmenizi ısrarla tavsiye ediyoruz. Zeytin ve şeftali bahçeleri, üzüm bağları arasında sırtını bir yamaca dayamış olan Şirince, adının tüm güzelliğini üstünde taşıyor.
Efes harabelerinin yer aldığı Selçuk ilçesinin 8 kilometre doğusunda yer alan bu köy, 19. yüzyıl Anadolu mimarisinin tüm güzel örneklerini sergilemekle birlikte, dönemin sosyal hayatını da günümüze taşıyor.
Köye özgü meyve şaraplarıyla oldukça meşhur olan Şirince'de mümkünse konaklamanızı ve gizli kalmış bu doğa harikasını teneffüs etmenizi tavsiye ediyoruz.


Pierre Loti







Sana dün bir tepeden baktım ey aziz İstanbul...


Nemrut Dağı






2150 metre yüksekliğinde romantizm

Dünyanın en güzel gün doğumu Nemrut Dağı'ndan izlenir tespitini ilk olarak her kim yapmışsa, her geçen sene ne kadar haklı olduğu gerçeği biraz daha gün yüzüne çıkıyor. 24 saatin en romantik anlarından biri olan gün doğumunu Nemrut Dağı'ndan izlemek gerçekten oldukça ayrıcalıklı ve özel bir durum. Henüz şafak sökmeden yollara düşmüş yüzlerce turistin nende yanılmadıklarını, dağdan dönüş yolunda söylenen 'Kesinlikle tekrar geleceğim' cümleleri gerçekten çok iyi ifade ediyor.
Büyüleyici güzelliğinin yanı sıra Nemrut Dağı, Kommagene kralı Antiochus Theos'un MÖ 62 yılında yaptırdığı mezarın ve Yunan ve Pers tanrılarının heykelleriyle de ayrıca bir güzelliğe sahip. Sabahın ilk ışıklarını dağda karşılayan tüm turistler bu heykellerin büyülü cazibesiyle by coğrafyaya bir kez daha aşık oluyor.
1987 yılında UNESCO tarafından dünya mirası kabul edilen Nemrut Dağı, günün ilk ışıklarıyla, başka hiçbir yerde yaşanamayacak bir romantizm sunuyor tüm ziyaretçilerine.


Mordoğan






İzmir'in yanıbaşında bir doğa harikası

İzmir'e 80 km mesafedeki Karaburun ilçesine bağlı olan Mordoğan, bu sahil kasabasına adını veren 70 çeşit mor çiçeği ile oldukça ünlü fakat bir o kadar gözlerden ırak ve sakin bir yer. Plajları ve deniz mahsulleriyle de oldukça ünlü olan bu sevimli sahil şeridi maalesef kış günlerinde ziyaret edilmeye çok da uygun değil. Ancak Mordoğan'da bulunmanın ve doğal güzelliklerini seyre dalmanın keyfini kesinlikle yaşamalısınız.
Bu sebeple tavsiyemiz, birbirinden güzel 70 mor çiçeğini teker teker keşfe çıkacağınız bahar aylarını hatta denizin ve güneşin de keyfini çıkarabileceğiniz yaz başında Mordoğan'a bir ziyaret düzenlemeniz. Favori tatillerinizden biri olacağına eminiz.


Kız Kulesi





Hüzünlü bir aşk hikayesi

Hakkında ne efsaneler anlatıldı, ne rivayetler türetildi... Ama o, 2000 yılı aşan geçmişiyle İstanbul Boğazı'nın incisi olarak yerinde duruyor. Kız Kulesi! Kökeni, mitolojik olarak bir aşk hikayesine dayandırılan gerçek bir sevgi abidesi.
Ovidius'un bizlere aktardığı efsaneye göre, bir Afrodit rahibesi olan Hero, günün birinde Leandros adlı bir gence aşık olur. Hero'nun yaşadığı kule de gençlerin gizlice buluştukları bir aşk cennetine döner. Leandros her gece boğazın sularını yüzerek geçer ve kulede sevgilisiyle buluşurmuş. Hero da her gece hava karardıktan sonra, Leandros yolunu bulabilsin diye bir fener yakarmış. Ancak bir gece, rüzgarın etkisiyle fener sönmüş ve Leandros yolunu bulamayarak boğazın sularında hayatını kaybetmiş.
Bu efsane her ne kadar hüzünlü bir aşkı dile getiriyor olsa da, Kız Kulesi hala tüm aşıklar için cazibesini koruyor.


Fas









Afrika'nın kuzeyinde bir inci

Afrika'nın en kuzey ucunda bir inci tanesidir Fas! Kasablanka, Marakeş ve aynı zamanda başkenti Rabat'la Binbir Gece Masalları'ndan fırlamış bir film setini andırır sokaklarında gezerken. Labirent gibi birbirine dolanan daracık sokakları, birbirinden cazibeli çarşıları, yerli halkı ve sahilleriyle muhteşem bir coğrafyaya sahiptir Fas.
Türkiye'ye oldukça yakın olan bu masal diyarında bir tatil yapabilmek aslında o kadar kolay ki. Hemen hemen her turizm firması Fas'a tur düzenliyor ve birçok Avrupa seyahatinden çok daha uygun fiyatlarla size büyülü bir hafta yaşatıyorlar.
Masallar diyarı Fas'a ayak basar basmaz kendinizi bu dünyanın dışında hissetmeye başlıyorsunuz. Sanki bir Hollywood filminin yıldızıymışsınız da, macera herhangi bir sokağın köşesinden kıvrılır kıvrılmaz başlayacakmışçasına büyüleniyorsunuz. En kısa zamanda ziyaret etmelisiniz.


Cerciş Konağı






Romantizm sadece büyük şehirlerde yahut deniz kenarlarında yaşanır sanıyorsanız, Cerciş Konağı'nı bu güne kadar görmediğinizi hatta Mardin'i hiç ziyaret etmediğinizi düşünebiliriz

Cerciş Konağı, 19. yüzyıl atmosferini günümüze taşıyan taş işlemeleriyle ve mistik havasıyla inanın görenleri kendine hayran bırakıyor. 1888 yılında inşa edilen bu görkemli konak, sahibi olan ailenin Mardin'den ayrılması nedeniyle yıllar içinde defalarca el değiştirmiş. Ancak bu konakta yaşayan ve buraya adıyla beraber damgasını vuran isim, 1956-1977 yıllarından konağın sahibi olan Cerciş Murat olmuş.
2001 yılında turizmci Ebru Baybara Demir tarafından özenle restore edilen ve bugün restoran ve müze gibi hizmet veren konak kesinlikle ziyaret etmeniz gereken mekanlardan biri. Özellikle de yarattığı oldukça gizemli ve duygusal ruh hali ile, aşık çiftlerin kesinlikle ziyaret etmesi ve bu konağı büyülü atmosferini beraber koklaması gerekli.


Karayipler






Dünyanın incisi romantizmi 24 saat yaşıyor

Dünyanın en romantik lokasyonlarından biri olan Karayipler, sadece uçsuz bucaksız kumsallarıyla değil, sadece bu adalara özel birbirinden lezzetli kokteylleri ve reggae müziğini 24 saat hissedeceğiniz oldukça hareketli sokaklarıyla da dünya çapında balayı için tercih edilen en önemli turizm beldelerinden biri.
Ülkemizin ekonomik durumu göz önüne alındığında pek çoğumuz için oldukça lüks olacak bir Karayipler tatiline bütçe ayırabileceğiniz en rahat dönem sizin de balayınız olacaktır. Bu Sevgililer Günü'nde Karayipler'e gitmek biraz hayal olsa bilse en azından sevgilinize evlenme teklif edebilir ve nişan yüzüğünün ardından bir Karayipler kartpostalı hediye edebilirsiniz. Ne demek istediğinizi emin olun hemencecik anlayacaktır.


Bafa Gölü






Kuş cennetinde romantik saatler

Gördüğünüz zaman buranın bir zamanlar Ege Denizi'nin bir koyu olduğuna inanamayacaksınız. Yüzyıllar içinde alüvyon dolgu nedeniyle denizden uzaklaşan Bafa Gölü ve Milli Parkı tam bir doğa harikası. Didim'e sadece 10 kilometre uzaklıkta olan bu muhteşem lagün gölüne Kapıkırı köyü ev sahipliği yapıyor.
İsterseniz gölü günübirlik ziyaret edebilir, göl kenarındaki restoranlarda yöresel lezzetleri tadabilir, yahut tüm sene boyunca hizmet veren pansiyonlardan birinde konaklayarak bu keyfi bütün bir haftasonuna yayabilirsiniz.
Tipik Akdeniz bitki örtüsüne sahip olan Bafa Gölü, zeytinlik ve çam ormanlarıyla çevrelenmiş doğaüstü bir güzelliği anımsatıyor ilk görüşte. İçinde ufak ufak adalar ve bu adalarda antik kalıntılar barındıran gölde, dilerseniz rehberlik yapmayı üstlenecek balıkçılardan biri eşliğinde, yahut kendiniz kürek çekerek saatlerce dolaşabilirsiniz.


Adalar






Mimozalar arasında romantizm

Herhangi bir ada söyleyebilir misiniz romantik olmayan? Mümkün değil, değil mi? Hele bir de şehrin merkezinde konumlanmışlarsa... Tabi ki İstanbul'dan ve Adalar'dan bahsediyoruz. Şehir merkezine bir saat uzaklıktaki adalar, nam-ı diğer Prens Adaları, İstanbul'un en romantik mekanları değil midir? Her mevsimi birbirinden güzel olan adaları özellikle bahar aylarında ziyaret etmenizi tavsiye ediyoruz.
Her ne kadar İstanbul şehir merkezine bağlı olan ada sayısı çok daha fazla olsa da, kamuya açık olan beş ada var. Büyükada, Heybeliada, Kınalıada, Sedef Adası ve Burgaz Ada. İsminden da anlaşılacağı üzere adalar içinde en büyük olan ve dolayısıyla da yerleşim alanı en geniş olan Büyükada'dır. Ancak her adanın kendine has tarihi dokusu ve doğal güzelliği ayak bastığınız adayı çok daha özel kılar. Bu Sevgililer Günü'nde olmasa da, bir bahar hafta sonunda adaları ziyaret etmenizi, koruların içinde bisikletle saatlerce dolaştıktan sonra, sahil hattında yer alan restoranlardan birinde balık yemenizi tavsiye ederiz. Özellikle İstanbullu değilseniz ve bu güzel şehrin tüm büyüsünü yaşamak istiyorsanız, kesinlikle adaları es geçmemelisiniz.
Mitolojiye göre, Bizans İmparatorluğu döneminde adalar, saray mensuplarının sürgüne gönderildiği yerler olarak kullanılmıştır ve bu sebeple Prens Adaları ismini almışlardır.


Bozcaada






Ege'nin incisi kumsalları ve üzüm bağlarıyla sizi bekliyor

Özellikle son yıllarda popüler bir tatil beldesine dönüşmeye başlamış olsa da Bozcaada tatilcilerin eziyetinden kendini korumaya hala devam ediyor. Türkiye'nin köyü olmayan tek ilçesi Bozcaada'dır dersek, ne kadar küçük, sıcak ve samimi bir coğrafyadan bahsediyor olduğumuzu hemen anlarsınız. Yüzyıllardır yaşattığı geleneği ile, üzüm bağları ve şarapları ile meşhur olan Bozcaada, tam da romantik çiftlere göre bir yer.
Çok küçük bir coğrafyada yer almasına rağmen Bozcaada'da biraz ulaşım problemi var. Tüm koylara ve kumsallara toplu ulaşımla ulaşmak mümkün değil. Belki de adanın güzelliğinin korunmasındaki en önemli faktörlerden biri bu. Adayı baştan başa katetmek istiyorsanız, ki oldukça kısa sürecektir, kendi aracınıza sahip olmaktan başka çareniz yok. Ancak aracınız yoksa da üzülmeyin, hatta adaya mümkün olduğunca az hasar verdiğiniz için sevinebilirsiniz bile. Aracınız yoksa adanın görülmesi en çok tavsiye edilen yerlerine Ayazma Plajı'na ve Polente Feneri'ne minibüsler yardımıyla ulaşılabilirsiniz. Polente Feneri'nde günbatımı izlemenin ne kadar romantik olduğunu söylememize bile gerek yok. Yakın yöredeyseniz, kara kışa aldırmadan bir haftasonu kaçamağı planlayabilir ve soluğu Bozcaada'da alabilirsiniz. Bizim kadar çılgını yoktur diye düşünüyorsanız son derece yanılıyorsunuz. Emin olun Polente'de sizinle beraber günbatımını karşılayacak, battaniyelere sarılmış onlarca çift göreceksiniz.


Yedigöller






Her mevsimi güzel, her mevsimi romantik

Yedigöller'in adı bile bu coğrafyanın ne kadar romantik olduğunu ifade etmeye yetiyor. İlkbaharda birbirinden güzel çiçekleri, sonbaharda sarı ve kızılın tüm tonları, kış aylarında ise karın büyüsüyle sizi karşılayacak olan Yedigöller, hemen her mevsim romantizminden hiçbir şey kaybetmeyen ender güzelliklerden biri.
Bolu iline bağlı olan Yedigöller, adından da anlaşılacağı üzere, birbirine yakın irili ufaklı göllerden ve bu gölleri çevreleyen milli parktan oluşuyor. Türkiye'nin en güzel karışık ormanlarından biri olan milli park içinde çeşitli kamp alanları mevcut. Amacınız Yedigöller romantizmini Sevgililer Günü'nde yaşamak ise, haklısınız, zaman kamp yapmak için çok uygun olmayabilir. Fakat milli park içinde yer alan bungalovlarda da konaklayabilirsiniz. Böylelikle göllerle çevrelenmiş romantizminiz, şömine başında yenen bir akşam yemeği ve mutluluğa kaldırılan şarap kadehleriyle çok daha özel olabilir.


Mihriman Sultan Korusu






Üsküdar'a gider iken aldı da bir yağmur...

İstanbul şehir merkezinin ortasında, Üsküdar'ın hemen yanıbaşında gizli kalmış bir doğa harikasıdır Mihrimah Sultan Korusu. İstanbul Boğazı'nı kuşbakışı gören, içinde oldukça donanımlı bir de restoran barındıran koru, rahat nefes alabilmek isteyen tüm İstanbulluların uğrak noktası olmaya devam ediyor.
Korunun yollarında saatlerce yürüyüş yapabilir, hemen her noktasından İstanbul'un güzelliğini izleyebilirsiniz. Pazar gününe denk gelen Sevgililer Günü'nün keyfini doyasıya çıkarmak için, bu romantik mekanda kahvaltı yapmayı mı yoksa mum ışıkları eşliğinde bir akşam yemeği yemeyi tercih edersiniz bilemeyiz. Bu tamamen size kalmış. Ancak sevgiliniz bu tercihinizi gerçekten romantik bulacaktır.


Abant Gölü






Bolu'da bir cennet

Her mevsimi birbirinden güzeldir Abant Gölü'nün. Bolu'nun 34 kilometre güneybatısında yer alan Abant Gölü ve içinde yer aldığı ormanın tamamı milli park olarak koruma altına alınmıştır. İstanbul'a 2.5 saat, Ankara'ya 2 saat uzaklıkta yer alan Abant Gölü'nü özellikle belli bir mevsimde ziyaret etmenizi tavsiye etmiyoruz.
Her ne kadar binbir çiçeğin tüm göl kıyısını bir renk cümbüşüne bürüdüğü bahar ayları tatilcilerin favorisi olsa da, kış mevsiminde de bir başka oluyor Abant'ın güzelliği. Göl kıyısında konaklama yapabileceğiniz çeşitli oteller ve dağ evleri, mangal keyfi yapmak isterseniz bir çok restoran mevcut.
Eğer bu Sevgililer Günü'nde bir Abant kaçamağı yaparsanız, ata binerek rehber eşliğinde kar altındaki yaylaları dolaşmanızı ve göl kıyısındaki kardelenleri keşfetmenizi öneririz. Sadece gölün kenarında yürüyüş yaparak bile oldukça romantik saatler geçirebilirsiniz.





 
ilk önce seven bulmalıyız sonra sevgili :) sonrada buralara gitmelıyız lakin eyfelde ne işimiz var onu anlamdım :)
 
Geri
Üst