SevencLoves
Altın Üye
Kalbimizin atışlarıyla hayatın ritmi arasındaki uyumun sağlandığı anlar seyrektir. Bazen her şey ağır gelir, dibe vurmaktan yorulur insan... Yokuşlara vurur kendini, çıkmazlara girer, şarkısını yitirmiş gibi olur. Kimi anlatılamayacak gizleri içerir zaman. Yazamadıklarımız; yırtmak zorunda kaldığımız, yazarken bir daha yaşamayı göze alamadıklarımızıdır biraz da... Bir çığlığı emzirir bütün sözcükler, bir tortu olur yüreğimizde oturur. Kendi ayazımızda kırılırız.
Yanıtsız kalır hayat.
"Bunca zulmü neden reva gördün hayata? Sorusunun yanıtı, ağır ceza yargıcının mahkemede sık sık karşılaştığı o bildik yanıttan pek farklı olmayacaktır..."
Yaptım, çünkü onu seviyordum.
***
Bazen susmak söylemektir her şeyi... Kulakların duymadığı, gözlerin görmediği, ellerin uzanamadığı şeyleri anlatır... Şiirini içinden okursun, şarkılar en düşük volümdedir ama içinin o değişmez uğultusudur... Bir saatin tik-taklarında somutlaşan bir duygudur. Bir umudu emzirir, bereketlidir memeleri.
***
"Silgi kullanmadan resim çizme sanatına hayat denilmektedir" diyor J.Christian... Oysa biz ne kadar çok silgi tüketiyoruz bu resimde, ne çok şeyi siliyoruz. Renk körü oluyoruz... Bir tutkuyu renklendirip, bir coşkuyu çok görüyoruz hayata... Oysa "Nasıl sevmezsin bu dünyayı" diye sormuyor muydu şair;
"Nasıl sevmezsin bu sabahla/Her gün güç katar içimize...
Nasıl sevmezsin arkadaşları/Türkü söylerken/Nasıl sevmezsin tarlaları/Yeşerirken" (Cahit Külebi)
***
Seni gözyaşlarından tanıyorum hayat... Gözyaşı, acının bir yanılsama olmadığının ifadesidir. Ağlarken mesajların en gerçeğini haykırırız, gözyaşı dilimizin değil bedenimizin bildirisidir... Seni gözyaşlarından tanıyorum hayat... Bir kez "evet" demişim, seni işaretlemişim çoktan seçmeli... Seni seviyorum hayat, Eluard'ın dizeleri gibi;
"... Yaşamadığım bütün çağlar adına seviyorum seni, enginlerin kokusu, sıcak ekmeğin kokusu adına, ilk çiçekler adına, eriyen karlar adına, ölümsüz yürek adına, sevmek adına seviyorum seni"
***
Bugün birçok sözcüğü yasemin kokusuyla yıkadım, belki onlardan bir umut kulübesi yaparım diye... Zaman, düş, giz, yara, öfke, gece, tuz, ten, makam, gurbet, yol, yıl, hasret, şarap, yağmur, şiir, yankı, keman... Ve daha binlerce sözcük, yüreğimizde damıttığımız... Ve döner usulca kulağımıza fısıldar; gel sokayım seni de "tüm eserler"im arasına, gel sana umut kumaşından bir kafiye giydireyim.
***
Seni seviyorum hayat!
A. Hicri İzgören
Yanıtsız kalır hayat.
"Bunca zulmü neden reva gördün hayata? Sorusunun yanıtı, ağır ceza yargıcının mahkemede sık sık karşılaştığı o bildik yanıttan pek farklı olmayacaktır..."
Yaptım, çünkü onu seviyordum.
***
Bazen susmak söylemektir her şeyi... Kulakların duymadığı, gözlerin görmediği, ellerin uzanamadığı şeyleri anlatır... Şiirini içinden okursun, şarkılar en düşük volümdedir ama içinin o değişmez uğultusudur... Bir saatin tik-taklarında somutlaşan bir duygudur. Bir umudu emzirir, bereketlidir memeleri.
***
"Silgi kullanmadan resim çizme sanatına hayat denilmektedir" diyor J.Christian... Oysa biz ne kadar çok silgi tüketiyoruz bu resimde, ne çok şeyi siliyoruz. Renk körü oluyoruz... Bir tutkuyu renklendirip, bir coşkuyu çok görüyoruz hayata... Oysa "Nasıl sevmezsin bu dünyayı" diye sormuyor muydu şair;
"Nasıl sevmezsin bu sabahla/Her gün güç katar içimize...
Nasıl sevmezsin arkadaşları/Türkü söylerken/Nasıl sevmezsin tarlaları/Yeşerirken" (Cahit Külebi)
***
Seni gözyaşlarından tanıyorum hayat... Gözyaşı, acının bir yanılsama olmadığının ifadesidir. Ağlarken mesajların en gerçeğini haykırırız, gözyaşı dilimizin değil bedenimizin bildirisidir... Seni gözyaşlarından tanıyorum hayat... Bir kez "evet" demişim, seni işaretlemişim çoktan seçmeli... Seni seviyorum hayat, Eluard'ın dizeleri gibi;
"... Yaşamadığım bütün çağlar adına seviyorum seni, enginlerin kokusu, sıcak ekmeğin kokusu adına, ilk çiçekler adına, eriyen karlar adına, ölümsüz yürek adına, sevmek adına seviyorum seni"
***
Bugün birçok sözcüğü yasemin kokusuyla yıkadım, belki onlardan bir umut kulübesi yaparım diye... Zaman, düş, giz, yara, öfke, gece, tuz, ten, makam, gurbet, yol, yıl, hasret, şarap, yağmur, şiir, yankı, keman... Ve daha binlerce sözcük, yüreğimizde damıttığımız... Ve döner usulca kulağımıza fısıldar; gel sokayım seni de "tüm eserler"im arasına, gel sana umut kumaşından bir kafiye giydireyim.
***
Seni seviyorum hayat!
A. Hicri İzgören