Değerli arkadaşlar
aşağıdaki yazıyı vakit ayırıp okursanız umaraım beklentilerinizi karşılar.
Umutsuzluk-sessizlik-sürüye uyup dolapbeygiri olmak yerine hayatımızı anlamlı ve yaşamaya değer cesur ve radikal girimşileri başlatmak ve sürdürmek için yazımı sizlere sunuyorum:
BABAYASA
(SİYASİLERİN SEÇMENLERE VERMELERİ GEREKEN TEMİNAT SÖZLEŞMESİ )
İş bu belge Tüketiciyi Koruma Kanunu’nun siyasete uygulanmış hali olup siyasete Toplam Kalite Yönetimini getirmeyi amaçlamak ve verdikleri sözü zamanında yerine getiremeyen siyasilerin yargı yoluyla görevlerinden alınmasını ve cezalandırılmalarını sağlamak üzere hazırlanmıştır.
BABAYASANIN ASIL AMACI NİTELİKLİ SEÇMEN KİTLESİNDEN NİTELİKLİ SEÇİLEN TEMSİCİSİ (MİLLETVEKİLİ-BELEDİYE BAŞKANI-VALİ) OLUŞTURUP SÜREKLİ, KESİNTİSİZ, ETKİLEŞİMLİ VE KATILIMCI BİR DEMOKRASİ ORTAMI OLUŞTURMAKTIR
Bu belgeye babayasa denmesinin sebebi, artık mevzuatın meşruluk kaynağının ve devletin temel ilkelerinin halkın aktif katılımıyla yeniden belirlenme ihtiyacıdır. Tanzimat’tan beri süregelen halka rağmen Batılılaşma (sözde çağdaşlaşma) hedefi Cumhuriyetin ilanından sonra aleni bir şekilde uygulanmaya konduğu halde başarısız olmuştur. Bunun somut örneklerini hergün medyaya yansıyan olumsuz haberlerde görmekteyiz. Bu yanlışlıları düzeltmenin yolu bize zorla dayatılan inkılapların, ilkelerin ve hedeflerin gözden geçirilerek güncelleştirilmesiyle olacaktır. Yani devletin misyonunun, stratejisinin ve vizyonun 8000 yıllık tarihimizden süzülerek gelen temel kültürel ve manevi dinamiklerimiz ile çağın ihtiyaçlarıyla beraber yeniden tanımlanması ve halka tanıtılması gerekmektedir. Bunun benzerini JAPONYA-ÇİN-RUSYA yapmıştır. TÜRKİYE neden yapmasın? Bunun yapılmasını kimler neden engelliyorlar?
Mevcut sistemde kanunlar, tüzükler ve yönetmelikler yasal dayanaklarını anayasadan almakta, ancak bu anayasalar darbe ve sıkıyönetm yönetimlerince hazırlandıklarından meşru değildirler. Meşru olmayan anayasadan, gayri meşru mevzuat doğar. Bu nedenle kabul edilecek babayasa ışığında sivil bir anayasa tarafından doğurulan mevzuat meşru, adil ve nesebi sahih olacaktır.
Bugüne kadar babayasının yerini, Lozan Antlaşması’nın gizli tutanak metinleri (SARI KİTAP) , 1947 den itibaren imzalanarak zaman zaman güncelleşen ABD-TÜRKİYE ARASINDAKİ GİZLİ SÖZLEŞMELER (MAVİ KİTAP), NATO GÜDÜMLÜ TÜRK DERİN DEVLETİ TARAFINDAN HAZIRLANARAK HER SEÇİLEN HÜKÜMETE TAKDİM EDİLEN (MİLLİ GÜVENLİK SİYASET BELGESİ) KIRMIZI KİTAP ALMIŞTIR.
Yani halktan gizlenerek hazırlanan ve uygulanan bu belgeler neticesinde ÜLKEMİZ DARBELER-TEHDİTLER-FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER YOLUYLA SÜREKLİ KRİZ VE KAOS ALTINDA TUTULARAK ABD VE AB. NİN KÖLESİ VE TÜKETİCİ PAZARI HALİNE GETİRİLMİŞTİR.
Bugünkü mevcut sistemde köylerdeki aşiret ağalarının benzeri şehirlerde siyaset ağaları mevcuttur. Milyonlarca üyesi olan partilerin genel başkanını 1200 1300 kişilik delegeler seçmekte, bu delegeleri de mevcut parti yönetimi ve özellikle genel başkan (baş ağa) seçmektedir. Yani genel başkan kendisini yeniden seçecek olan delegelerin tek seçicisidir. Bu durum demokrasinin ruhuna aykırıdır.
Bugün devletin bir ihalesine giren firmalar bile devlete belli teminatlar verirken, ihale sürecine benzeyen seçim sürecinde siyasiler seçmenlere bağlayıcı nitelikte hiçbir teminat vermemektedirler. Bir ev sahibi bile bir yıllığına evini kiralayacağı kiracısından kefil ve noter sözleşmesi gibi teminatlar isteyebilmektedir. Bu durumda, beş yıl bizleri yönetecek, ödediğimiz vergileri harcayacak, yurt dışında bizleri temsil edecek, geleceğimizi şekillendirecek yasal ve kurumsal düzenlemelere imza atmak için bizlerden oylarımızı isteyen siyasilerden geleceğimizi garanti altına alacak ve onları dürüst davranmaya zorlayacak hukuki geçerliliği olan bir belge neden istemeyelim? Bu bizim en doğal hakkımızdır.
Seçim kampanyalarında iktidara gelme sürecindeki siyasi partileri finanse eden elit çevreler ile ilgili siyasi parti lideriyle özel ve gizli bir mutabakat yapılır. Bu işadamları kendi çıkarlarını koruyacak ve geliştirecek siyasi parti liderine ve partisine medya ve finans desteği sağlarlar. Çok partili siyasi hayata geçilen 1950 yılından bu yana hiçbir seçimdeki siyasi partilerin seçim masraflarının kaynakları sorgulanmadığı gibi belgelenmemiştir. Doğal olarak bu durumda oy veren değil parayı veren düdüğü çalıyor.
Batırdıkları bankalar-şirketler ile zarar ettirdikleri kamu kuruluşları milleti katrilyonlarca borç ödemeye mahkum edenler utanmadan parti kurup veya malum partilerin yönetimine geçip tekrar milletten oy istemektedirler.
Seçim meydanlarında halktan oy istenir. Fakat halkın çoğu insanca yaşama ücretinin altına ücret almakta veya işsizdir. Bu durumda seçimden sonra kazanan parti doğal olarak halkın değil seçim masraflarını finanse eden güçlerin dediklerini yerine getirir. Bunu yapmazsa iktidarın kirli çamaşırlarının medya yoluyla ortaya serileceğini, çıkarılacak krizlerle, kaoslarla, yapılacak olan manüplasyonlarla ve provokasyonlarla darbe ortamı sağlanarak veya erken seçim yoluyla iktidardan uzaklaşacaklarını biliyorlar.
Toplumu erotik yayın izletip okutarak nörotik vaka (ruh hastası) haline getirdiler. Her gün televizyonda anormal haberler izlemekten milleti haberden usandırıp magazin programlarına ve anormal içerikli dizilere yönlendiren grupların mutlaka belli bir amacı olmalıdır. Artık duyarsızlık-vurdumduymazlık ve vicdansızlık had safhaya ulaşmıştır. Atalarımız kışın dağlarda aç kalan vahşi hayvanlarla ilgilenirken, günümüzde insanlar kapı komşusunu yaşadığı aile dramlarına seyirci kalmaktadırlar. Artık toplumun önemli bir çoğunluğu günü birlik dolap beygiri gibi bencilce bir yaşam sürmektedir. Bu insanlar sado-mazo-parano-şizo olmuşlardır. Yani acı çektirmekten ve acı çekmekten zevk alan-saldırgan ve değişken kişilikli bir yapıya bürünmüşlerdir. Başların hergün devekuşu gibi kuma (televizyona) gömerken gövdeleriyle her türlü tecavüzü hazır bir konumda sonlarının gelmesini beklemektedirler. Zaten bir apartman toplantısına bile keyfi olarak katılmayan bireylerin ülke yönetimine aktif katılım sağlaması sağlıklı-doğru ve bilinçli bir karar vermesi beklenemez.
Halka verilen vaatlerin birçoğu seçimlerden sonra hasıraltı edilir. Gerekçe olarak IMF-Dünya Bankası-ABD ve AB’ne verilen yazılı sözleşmeler gösterilir. Yani sizin anlayacağınız sözleşmeyi imzalatan çıkarını garanti altına alıyor. Gariban vatandaşa ise isyan ve sitemle “Elim kırılsaydı da oy vermeseydim” demek düşüyor.
Türk Standartları Enstitüsü’nün salatalık için bile tam 4 tane standardı varken milletvekilliğinin standardı hatta görev ve yetkileri ile nitelikleri yoktur. Yani ülkemizde salatalığa verilen değer milletvekiline bile verilmemektedir. Bu yüzden artık halkın bu gidişe bir dur demesi hakkı vardır. Artık darbelerle-krizlerle-kaoslarla kesintiye uğrayan engelli bir demokrasi değil sağlıklı güçlü-kesintisiz ve interaktif bir demokrasi istiyoruz. Artık sistem sistematik şekilde sorgulanmalı, sistem yeni ve haklı istemler karşısında değişmeli ve kendini yenilemelidir.
Kuranı Kerim de “Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?” şeklinde çok doğru bir ifade vardır. Bu nedenle bu ülkeyi gerçekten seven, tüm sorunların rahatlıkla çözülebileceğine yürekten inanmış Deli Yürek-Cesur Yürek misali akıllı-cesur-dürüst ve idealist bir seçmen kitlesine ve bu kitlenin arasından çıkarılacak kurmay kadrolara ihtiyaç vardır. Bu ülkenin Sami SELÇUK gibi hakimlere, Sacit KAYASU, Ferhat SARIKAYA ve Gültekin AVCI gibi savcılara, merhum Recep YAZICIOĞLU gibi valilere, merhum Turgut ÖZAL gibi BAŞKANLARA, Oktay SİNANOĞLU, Osman ALTUĞ ve Abdullah ÇOBAN gibi bilim adamlarına ihtiyacı vardır.
Partiler artık birer spor kulüplerine dönüşmüşlerdir. Spor klüplerinde klüpten klübe transferler yapılırken, partilerden partilere milletvekili ve belediye başkanı transferleri görülmektedir. Bilindiği gibi her futbol kulübünde birkaç yıldız futbolcu bulunur. Bu yıldız futbolculardan en formda görülenlerin milli takıma çağrılır ve bunların arasından milli takım kadrosu oluşturulur.
Her siyasi partide de yıldız sayılabilecek kaliteli siyasiler vardır. Ancak bunlar sırf kendilerinin kişisel kaprisleri, vd. sebeplerle bir araya gelip ülkemizin kronik sorunlarını çözerek daha ileriye götürücü atılımlar için bir araya gelememektedir. Rakip partiler güzel bir icraat yapmaya katlığında şark kurnazlığı, taşra siyaseti ve Bizans oyunları gibi yollarla bu güzel icraatı karalamaya ve yok etmeye çalışmaktadırlar.
Biz istiyoruz ki, artık siyasetinde futbol takımı olsun. Farklı siyasi düşüncelerde ve oluşumlarda olduğu halde alanında ve mesleğinde çok başarılı, idealist, vatanını ve milletini seven tüm başarılı insanlar bir araya gelip ülkemizin sorunların artık çözsünler ve ülkemizi dış ülkeler karşısında çok iyi bir şekilde temsil etsinler.
Bu talep Türk ve dünya tarihinde örneği ilk olan bir taleptir. Bu bir sivil darbedir. Bu fikrin tescili şahsıma aittir. Ülkem ve tüm insanlık âlemi için hayırlı olmasını dilerim
Seçim Öncesi Yapılması Gerekenler:
1-Seçime girecek tüm milletvekili adaylarının milletvekili dokunulmazlığı kürsü dokunulmazlığı dışında, tamamen kaldırılmalıdır. Milletvekili seçilme yaşı 25-65 arasıdır. Milletvekili adayları evli, çocuklu, en az lise mezunu, bilgisayar kullanabilen, yüz kızartıcı suç işlememiş yapılacak olan MES (Milletvekili Eleme Sınavı)’ndan Yüz üzerinden en az 75 almış olmalıdır. Test usulü olan bu yazılı sınavın sınav cevap kâğıtlarına elle müdahaleyi ortadan kaldırmak için sınav sonuçlar en geç 5 saat içinde açıklanmalıdır.
Kendisine en az 5 kişiyi kefil göstermelidir. Kefillerde dürüst, namuslu insanlar olmalıdırlar. Bu sınavdan başarıyla geçenler Sosyal Zeka ve Duygusal Zeka testlerinden geçeceklerdir. Buradan insanlarla iletişimde ve sorun çözmede yeterli başarıyı gösterenler milletvekili (milletin müşteri temsilcisi) adayı olmayı hak edeceklerdir.
Siyaset bir meslek değil bir görevdir. Bu nedenle seçimi kazanan siyasiler topluma hizmetle yükümlü sözleşmeli personel hükmündedirler. Bu sözleşme iki yılda bir yenilenir. Başarısız bulunan siyasilerin yerine yenileri seçilir. Bir milletvekili iki defadan fazla seçime giremez.
Milletvekilliğine aday olacak olan kamu görevlilerinin görevlerinden istifa etmelerine gerek yoktur. Bu kişiler seçim gününe kadar ücretsiz izinli sayılacaklardır.
2-)Seçmen olma yaşı 15-65 arasıdır. İnsan Kaynakları Ve TKY Bakanlığı’nın düzenleyeceği Temel Türkçe, Vatandaşlık Hukuku, Anayasa Hukuku, Ekonomi, Din, Sosyoloji....gibi konuları kapsayan SYS (Seçmen Yeterlilik Sınavı) yapılmalıdır. Ancak bu sınava yukarıdaki suçları işlemiş olan ahlaksız ve suçlu insanlar giremezler.
SYS (Seçmen Yeterlilik Sınavı)’ndan 100 üzerinden en az 50 alan, alkol, sigara ve uyuşturucu kullanmadığı doktor raporu ile kanıtlananlar, eşcinsel olmayanlar, akli dengesinin yerinde olduğu ilgili test ve raporlarla kanıtlanan, ilgili kanunda öngörülen suçları işlememiş olan bireyler oy kullanabilir.
Ancak 20 yaşını geçmiş olup öğrenci-asker ve evli ev kadını olmayıp işsiz durumda olanlar oy kullanamayacaklardır. Bu kişiler kendilerine ücretsiz veya sembolik ücretle sunulan meslek edinme kurslarını bitirip özel istihdam büroları aracılığıyla iş bulduktan ve kötü alışkanlıkları varsa bunlardan kurtulduktan sonra oy kullanabilirler.
Seçmen niteliğine sahip olmayanların ve sonradan yüz kızartıcı suç işleyenlerin mahkemelerde şahitlikleri kabul edilemeyecektir.
3-)Her meslek grubundan ancak kendisin bağlı olduğu bakanlığa yönelik olarak millet temsilciliğine aday olunacaktır. Hangi meslek grubunun hangi bakanlığa bağlı olduğu çıkarılacak bir kanunla belirlenecektir. Bunun dışında her seçmen; Millet Temsilcisini-Başkanı-Eyalet Valisini-Valiyi-kaymakamı seçecektir.
Yalnız Milli Savunma-Askeri İstihbarat ve Savaş Sanayisi Bakanı, Bakanlar Kurulu tarafından atama suretiyle seçilecektir.
Millet Temsilcilerin sayısı 300 adetten fazla olamaz. Bunların illere göre dağılımı çıkarılacak bir kanunla belirlenecektir. Ancak her bakanlık için birer komisyon ve Çağrı Sistemi Komisyonu ile Plan ve Bütçe Komisyonu olmak üzere 20 komisyon oluşturulacaktır. Her komisyon için 8 kişilik kadro oluşturulacak. Bu durumda Uzmanlar Meclisi toplam 160 kişiden oluşacaktır. Yani meclis toplam 460 üyeden oluşacaktır. Komisyonların toplantı ve karar yeter sayısı 5, Meclis Genel Kurulu’nun ise 115 tir.
Ölen, istifa eden, görevine son verilen milletvekillerinin yerine bu listeden MES puanı ve aldığı oy oranı dikkate alınarak sırayla boşalan milletvekillerinin yerine atama yapılır. Böylece 4 seneden evvel seçime gidilmesine gerek kalmaz. Masraf olmaz, istikrar bozulmaz.
4-)Komisyon üyesi milletvekillerinin haricinde milletvekillerinin maaşları seçmenlerinin o ay müracaat edip karara bağladıkları işlemlerin oranının müsteşar maaşı ile çarpımıyla bulunacaktır. Bunların sadece yaptıkları toplantı başına huzur hakkı parası ile tedavi ve görev yollukları ödenecektir.
Milletvekilleri oylamalara ve konuşmalara yazılı mazeretleri olmak koşuluyla video konferans yoluyla katılabileceklerdir. Bu durumda huzur hakkı paraları yarı ücret olarak ödenecektir.
Seçmenlerin müracaatları en geç 30 gün içinde olumlu veya olumsuz olarak cevaplandırılacaktır. Aksi halde seçmene ilgili kanunda belirtilecek miktarlarda para cezası ödenecektir.
Artık kesintisiz-katılımcı ve internet üzerinden doğrudan yönetime katılma imkanı doğduğundan partilere ve sendikalara ihtiyaç kalmamıştır. Siyaset meslek örgütleri tarafından yapılandırılıp yürütülmelidir. Bu sebeple partilere ve sendikalara üç aylık süre verilerek kendilerini fesh etmeleri istenecektir.
5-) Milletvekillerinin görevi kanun teklifi yapmak, halk adına halkın uğradığı haksızlıkları dile getirmek, savaş-sıkıyönetim-gensoru, uluslar arası anlaşmaların veya sözleşmelerin onayı gibi kritik konulardaki oylamalara katılmaktır. Bunların dışına kendi özel veya resmi işine devam edecektir.
6-)Biri her bakanlığa bağlı ihtisas komisyonlardan oluşan UZMANLAR MECLİSİ, diğeri kamu denetçisi gibi işlev görecek olan TEMSİLCİLER MECLİSİ olmak üzere iki meclis oluşturulacaktır.
UZMANLAR MECLİSİ’nin görevi; Kanun-Tüzük-Yönetmelik ve Genelge taslakları hazırlayacaklar, ayrıca gündemdeki sorunlarla ilgili çözüm paketleri oluşturmaktır.
Uzmanlar Meclisi’nin hazırladığı mevzuat, ilgili bakanlığın veya Başbakanlığın Mevzuat taslağı linkindeki tartışma formuna sunulur. Buradaki foruma SYS sınavından en az 80 ve üzeri puan almış olan vatandaşlar, TC kimlik nolarını girmek kaydıyla seçmen niteliğindeki vatandaşlar üye olarak ilgili taslak hakkındaki görüşlerini 10 günlük süre içinde yazarlar. Bu görüşler daha sonra toparlanarak taslak uzmanlar melcesinde yeniden değerlendirilir.
Gözden geçirilen taslak Kanun metni Bakanlar Kurulu’nda önce okunur. Daha sonra ilgili mevzuatla hedeflenen insan ilişkileri düzeni ve açıklayıcı bilgiler mültivizyon destekli filmler, istatistikler ve grafiklerle Bakanlar Kuruluna brifing şeklinde sunulur. Kanun oy çokluğuyla kabul edildikten sonra Resmi Gazetede yayınlandıktan sonra yürürlüğe girer.
Yayınlanan bu mevzuatta aykırı görülen hususlar için SYS sınavından 90 ve üzeri puan almış vatandaşlardan en az 10 kişinin imzasıyla Mevzuat Uyuşmazlık Mahkemesine bir yıllık süre zarfında iptal davası açılabilir.
7-)TEMSİLCİLER MECLİSİ, komisyon üyesi olmayan milletvekillerinden oluşacaktır. Bu milletvekilleri her ayda bir hafta Genel Kurul’a katılacaklardır. Bu bir hafta için önceden planlanmış konularla beraber aylık faaliyet raporları ve ilgili plan dahilinde sorunlar ve çözüm önerileri görüşülecektir. Uzmanlar Meclis’ne MES sınavından en az 90 ve üzeri puan alan kişiler seçilir
Milletvekilleri seçmenlerin müşteri temsilcisi gibi işlev göreceklerdir. Yarım gün kendi işlerine bakacaklar, yarım gün de seçmenleri yargı süreci devam eden konular haricindeki kamu işyerlerindeki başarısız kaldıkları sorunlarını yazılı-internet ortamında veya düzenlenecek olan toplantılarda dinleyip tespitini ve takibini yapacaklardır.
Sigara ve içki bağımlısı olduğu doktor raporuyla belgelenenler bu alışkanlıklarını tamamen bırakana dek devlet memuru olmayacaklar. Halen devlet memuru olup da bu alışkanlıkları sürdürdüğü ilgili raporlarla belgelenenlere bu alışkanlıklarını terk edene dek maaşına zam, kademe ilerlemesi, görevde yükselme imkanı sunulmayacaktır.
Memurların sicilleri; mesai arkadaşlarının verdikleri ortalama puanın %30u, aralarında atamaya yetkili amirin de bulunduğu amirler komisyonun verdiği puanın %30u ve hizmet satın alan seçmen niteliğindeki vatandaşların işlemlerini yürüten memurlara verdikleri ortalama puanın %40nın toplamı üzerinden hesaplanacaktır.
Kişilik testinden, Sosyal ve Duygusal zeka testlerinden yeterli puan alamayan memurlar amir olamayacaklar, amir iseler yükselemeyeceklerdir.
11-)Ev kadınlığı bir meslek olarak tescil edilerek evlilik kursunu başarı ile tamamlamış ve de eşleri insanca yaşama ücretinin altında (Kamusen’in Ocak 2007 itibariyle 2000 YTL) maaş alan evli ev kadınlarına bağımlı (sigara-içki-kumar-internet, vb. bağımlısı) olmaması kaydıyla devlet asgari ücret kadar maaş bağlayacaktır. Evli ev kadınları bir işte çalışmak zorunda kalırsa en fazla günde 4 saat çalışacaktır. Özelde veya kamuda çalışan, 15 yaşını geçen tüm genç kızlar ve kadınlar aylık özel günlerinde üç gün ücretli idari izinli sayılacaklardır. Her ay bu özel günlerin başlangıcı ve bitişi kadın doğum uzmanının raporu ile belgelenecektir.
21-)Başkanlık sistemine en kısa zamanda geçilmelidir. Başkanı meclis değil halk seçmelidir. Başkan protokolün ve parlamentonun değil halkın cumhurbaşkanı olmalıdır.
22-)Seçimlerde bayrak, afiş, el ilanı kullanılması önlenmelidir. Tanıtımların, internet, radyo, televizyon, yazılı basın, broşürler, mitingler,... Vb yollarla yapılması sağlanmalıdır. Parti broşürleri elden dağıtılamaz arzu eden seçmenlerin adreslerine postalanır.
23-)Siyasi partilere hazine yardımı uygulaması kaldırılmalıdır Her partinin seçim harcamalarının kaynakları şeffaf ve objektif şekilde tespit edilmelidir.
24-)Milletvekili adaylarının; her yıl yenilenmek kaydıyla seçmen olmaya hak kazanmış her seçmene teminat olarak; açık çek veya açık senet vermeleri gerekir. Yolsuzluk yaptığı tespit edilen siyasilerin toplam yolsuzluk bedeli bu geçerli seçmenlerin sayısına bölünecek, senede veya çeke bu kişi başına düşen rakam eklenecektir. Bu sebeple bu belge para yerine geçecektir.
25-)Elektronik Seçmen Bilgi kartları hazırlanarak seçimlerin elektronik ortamda yapılması sağlanmalıdır. Seçimler tamamen elektronik ortamlarda bankamatik kartı şeklinde düzenlenmiş seçmen bilgi kartlarıyla yapılacaktır. Bu bilgi kartında parmak izinin dijital kaydı, nüfus bilgileri, adli kayıt bilgileri, mali bilgiler (vergi no, maaş bordrosu, kredi kullanım ekstresi) meslek örgütü bilgileri (meslek adı, unvanı, meslek başarı puanı) bulunmalıdır.
Çok amaçlı olarak kullanılabilecek bu karttın seçim zamanında sistem açık olduğunda internet üzerinden de oy kullanılabilinecektir.
Bu amaçla bu sistemin yazılımının harılanması, donanım birimlerinin oluşturulması, vd. altyapının alıştırılması kaydıyla YAP-İŞLET-DEVRET formülüyle ihale açılacaktır.
26-)Eşcinsellerin, uyuşturucu ve alkol bağımlılarının ve satıcılarının, sigortasız işçi çalıştıranların, orman yakanların, çevreyi kirletenlerin, yere tükürenlerin, maçlarda küfredenlerin, içkili araba kullananların, gürültü yapanların, ehliyetsiz araba kullananların, yolsuzluk ve usulsüzlüklere adı karışan tüm siyasilerin ve bürokratların, asker kaçaklarının, hazine arazisini işgal edenlerin,....10 yıl, bu süre içinde bu eylemlerden birini dahi yapmaları halinde ömür boyu seçme ve seçilme hakkı ellerinden alınmalıdır. Zalim ve ahlaksız insanlar; içinde yaşadıkları topluma karşı saygısız ve sorumsuz olduklarından sağlıklı ve doğru karar veremezler.
27-)Ruhi ve Akli dengesi yerinde olmadığı resmi raporla ispatlanmış seçmenlerin tespiti yapılarak seçmen kayıtlarından (iyileştiklerine dair rapor getirene kadar) silinmeleri sağlanmalıdır.
2Kişiler dayalı sistem değil sisteme dayalı kişiler esastır. Sistem kamu yararı, sosyal adalet, şeffaflık, objektiflik, hukukun üstünlüğüne ve insan haklarına saygı ile verimliliktir.
29-)Beş yıllık planlar yerine 50 yıllık planlar yapılmalı. Ana hedefler esas alınarak bu plan 5 yılda bir revize edilmelidir..Bu ana planının onayı halkoyuna sunulmalıdır. Ana planların haricindeki sektörel planlar ilgili bakanlıklar tarafından yapılmalıdır.
30-)Masonlar-Rotaryenler ve Lionsların ülkemizdeki klüp toplantıları şeffaf hale getirilmeli bu örgüt yetkilileri toplantı yaparlarken, devletin polisinin yetim evladı gibi dışarıda bekletilmesine son verilmelidir. Kökü dışarıda bulunan bu örgütlerin toplatılırına Dernekler Kanunu’na muhalefet edercesine neden hükümet komiseri polislerin alınmadığının hesabı ilgililer ve yetkililer tarafından halka derhal açıklanmalıdır. Direnmeleri halinde bu kişilerin mal varlıklarına ve banka hesaplarına el konulmalı kendilerine yurt dışı yasağı getirilerek geriye dönük tüm haberleşme kayıtları incelemeye alınmalıdır.
31-)Her türlü vergilemede beyan (yalan) usulü bildirim kaldırılmalı, devlet tüm vergiyi doğuran işlemlerin elektronik ortamda izlenmesini sağlamalıdır.
32-)Tercihli oy sistemiyle adayların liste sırası içersinden halk tarafından seçilmesi sağlanmalıdır.
33-)Derin devlet, kontrgerilla adı altında ulusal güvenlikle ilgisi olmayan gayri ahlaki ve uluslararası güç odaklarının denetimindeki tüm yapılanmalar yargıya intikal ettirilerek bunlar hakkında tüm gerekenler yapılmalıdır.
34-)Ulusal bayramların ve açılış törenlerinin dışında, başbakan veya bir bakan bir şehri ziyaret edeceğim zaman kimseye haber verilmeyecek. Yanında katibi, doktoru, avukatı, bilgisayar mühendisi, teknisyeni, kameraman memuru, güvenlik memurları ve şoförüyle, beraber gizlice şehre gidilecek. Hatta gecenin bir vaktinde valiye telefon açılabilir. Vali, bulunamazsa yardımcısı hemen kapısına dikilir asker nizamı hazırlatır önüme düşürülür. Hemen şehirdeki bir hastaneyi, karakolları, garnizonları, eğlence merkezlerine baskınlar yapılır. Ertesi sabah okullar vd. kamu kuruluşları teftiş edilir. Bütün kusurları rapor edilerek suçlular hakkında anında işlem yaptırılır. Kamera görüntülerini de basın kuruluşlarına yüksek paralarlar satar parasını hazineye koyulur. Bunları yapmak yerine haber veriyorlar, başbakan gelecek bakan gelecek. Ne anladım o teftişten? Adamlar hazırlık yapıp kusurlarını gizliyorlar. Başbakan ve bakanlar gittikten sonra suçlarına devam ediyorlar. İşi o kadar güzel beceriyorlar ki geride delil bırakmıyorlar. Birbirlerine yalancı şahitlik yapıyorlar, şikâyetleri sümenaltı ediyorlar. Vatandaş kimi kime şikâyet edecek?
35-)Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesinde; ordunun Cumhuriyeti koruma ve kollama görevine binaen darbe yapmasının olanaklı kılan ifade referanduma sunularak iptal edilecektir. Zira Atatürk, Cumhuriyeti, orduya değil Türk Gençliği’ne emanet etmiştir. Bununu anlamak için Atatürk’ün gençliğe hitabesine bakmak yeterlidir. Bunun sağlanması için de, fikri, hür, vicdanı hür ve irfan hür bir gençlik sağlayacağı için öncelikle gençliği bu hale getiren MEDYA ve YÖK radikal değişikliklere tabi tutulacaktır. YÖK YOK edilecek, medya ise Din-Eğitim, Kültür ve Basın Yayın Bakanlığı’nın denetimine tabi olacaktır.
36-)Tüm Devlet Bakanlıkları kaldırılacaktır. Başbakanlık binasında yalnızca şu birimler bulunacak diğer birimler (MİT, TOKİ, HDTM, Diyanet İşleri Başkanlığı, Devlet Personel Başkanlığı, Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, Basın Yayın ve Enformasyon GM, Gençlik ve Spor GM,…gibi) aşağıdaki belirtilen ve kendileriyle ilgili bakanlıklara bağlanacaklardır:
1-Zaman Yönetimi-Basın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı,
2-Bilgi-Belge Yönetimi ve Mevzuat Daire Başkanlığı,
3-Organizasyon-Protokol -Sosyal İlişkiler Daire Başkanlığı,
4-Kriz Yönetimi ve Karar Destek Daire Başkanlığı,
5-Teknoloji Yönetimi-Otomasyon-Entegrasyon ve Bilgi İşlem Daire Başkanlığı,
6-Bütçe-Maliyet Muhasebesi ve Örtülü Ödenek Daire Başkanlığı,
7-Araştırma-Planlama ve Bakanlıklararası Koordinasyon Daire Başkanlığı,
8- Koruma ve Güvenlik Daire Başkanlığı
9-İnşaat-Tamirat-Tadilat ve Teknik İşler Daire Başkanlığı
10-İnsan Kaynakları-Eğitim ve Çağrı Yönetim Sistemleri Daire Başkanlığı
37-) Bakanlar Kurulu şu şekilde oluşturulacak:
Başbakan
1-Maliye Muhasebe-Finansman ve Ticaret Bakanlığı
2-İnsan Hakları -İnsan Kaynakları ve Vatandaşlık Bakanlığı
3-Milli Savunma-Askeri İstihbarat ve Savaş Sanayisi Bakanlığı (Genelkurmay Başkanı)
4-Dış İşleri-Dış Türkler ve Dış İstihbarat Bakanlığı
5-Dış Tanıtım, Turizm Ve Spor Bakanlığı
6-Adalet-İç İstihbarat ve İç Güvenlik Bakanlığı
7-Din-Eğitim-Kültür Ve Basın Yayın Bakanlığı
8-Sağlık-Sosyal Güvenlik ve Afet Kurtarma Bakanlığı
9-E-Devlet-TKY Ve Merkezi Planlama Bakanlığı (Hükümet Sözcüsü)
10-Bilim-Teknoloji- Bilişim Ve AR-GE Bakanlığı
11-Tarım -Orman-Hayvancılık Ve Çevre Bakanlığı
12-Aile-Evlendirme ve Engelliler Bakanlığı
13-Ulaşım-Trafik - Nakliyat Ve Gümrükler Bakanlığı
14-Madencilik-Sanayi Ve Kobiler Bakanlığı
15-STK- Sosyal Hizmetler ve Sosyal Yardımlar Bakanlığı
16-Yerel Yönetimler Ve Bölgesel Planlama Bakanlığı
17-Altyapı-Tapu Kadastro Ve Toplu Konutlar Bakanlığı
18-Enerji- Ve İletişim Bakanlığı
3Yerel yönetim ve merkezi yönetim seçimleri aynı zamanda yapılacaktır.
39-) Vali aynı zamanda bulunduğu ilin ve merkez ilçenin belediye başkanıdır.
40-)Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları içindeki bölgeler (Karadeniz Bölgesi, Marmara Bölgesi gibi) birer eyalet olarak değerlendirilecektir. Bu durum bölge sorunlarının yerinde çözümlenmesini sağlayarak merkezi idarenin dolayısıyla ülkenin yükünü hafifletecektir.
Eyalet Valisi o eyaletin halkı tarafından seçilecektir.
Üniter devleti savunanlar bunca yıldır, doğu ve güneydoğu halkının işsizlik, yoksulluk ve sefalet içinde ağaların, aşiretlerin, misyonerlerin ve CIA ile MOSSAD ajanlarının elinde oyuncak edilmesine neden seyirci kaldıklarının, yetkililerin doğuyu neden sürgün yeri olarak kalmaya göz yummalarının hesabını önce bir versinler bakalım. Kaç tane zengin çocuğu, kaç tane üst düzey siyasinin ve bürokratın çocuğu bu bölgelerin kıraç arazilerinde terörle ve yoklukla burun buruna askerlik yapmıştır?
Bu madde hükmünün uygulanması için;
1-Kuzey Irak’a operasyon düzenlenip Musul ve Kerkük’e kadar olan tüm bölge Türkiye sınırlarına katılacak.
2-Abdullah ÖCALAN-Mesut BARZANİ-Celal TALABANİ ilk askeri tatbikatta idam edilerek cesetleri piranha balıklarına yedirilecek, kemikleri sönmemiş kireç ile kapatılıp Afyon mermeri ile betonlanıp Ankara İstanbul hızlı tren yolu üzerindeki aktarma istasyonun 3 metre altına konulacak.
3-Öncelikle bölgedeki ulaşım altyapısı demiryolu ağırlıklı olarak tamamlanacak.
4-Birbirlerine 5–10 km uzaklıktaki köyler yerleşime uygun bir düzlükte ve zeminde kurulacak olan yeni yerleşim biriminde birleştirilerek merkez köyler oluşturulacak. Bu yerleşim merkezlerine helikopter pisti de yapılacak.
5-Terk edilen yerleri teröristlerin kullanmaması için bunların uygun nitelikte olanlar jandarma karakolu veya Yatılı Köy Enstitüsü Okulu yapılacak, kalan binalar yıkılacak.
6-Köylerde kurulacak imam-öğretmen-jandarma komutanının denetime bağlı internet kafeler ve kütüphanelerle halkın bilinçlendirilmesiyle sağlanacaktır.
7-Merkezi devletin üst düzey yetkilileri ile bölge halkın sevdiği sanatçılar sıkı sık bu bölgelere ve köylerine gelmelidirler.
8-Yeni yerleşim birimlerindeki halka şehirlerdeki Belediyeler ile İl Özel İdaresinin satın alma garantisiyle organik tarım ve organik hayvancılık, seracılık, arıcılık, el sanatları ürünleri, vb. üretimi yapmaları sağlanacaktır.
9-Isınma problemleri biyogaz, biyodizel yakıt ve güneş enerjisi tesisleri ile sağlanacaktır. 8-Bu bölgeler başta olmak üzere ülkemizde yolu-suyu-kanalizasyonu-elektriği ve interneti olmayan köy kalmayacaktır.
41-)Yukarıda belirtilen şekilde oy verme niteliğine sahip vatandaşların RTÜK’ün internet sitesine TC KİMLİK numaraların girmek kaydıyla üye olmaları sağlanacaktır. Her ulusal TV veya ulusal radyo kanalı yeni yayına koymak istedikleri dizi veya programın fragman çekimlerini ve ilgili bilgileri (programın yayın saati, kimler yer alıyor, konusu nedir, kimler finanse ediyor,….gibi) RTÜK’ internet sitesindeki ilgili linkte sunacaklar. Bu link 40 gün oylamaya açık olacak. 40 gün sonunda hayır oyları evet oylarını geçerse o dizi veya program yayınlanmayacak.
42-)Bu yıl yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçiminde bu BABAYASA ve öncelikle yapılması gerekli görülen ANAYASA değişiklikleri, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle beraber bir arada yapılabilir. Daha sonra BABAYASA kabul edildiğinde SYS (Seçmen Yeterlilik Sınavı) ve MES (Milletvekili Eleme Sınavı) ÖSYM tarafından yapılır. İki aşamalı seçimle güçlü bir meclis ve güçlü bir devlet yapısı ile elektronik ve katılımcı bir demokrasi oluşturulmuş olur.
43-)Laiklik, irtica, kamusal alan gibi net olarak tanımlanmamış ifadelerle dindar Müslümanların inançları ve insanlık onurlarıyla oynanmasına fırsat verilmeyecek. Bu amaçla bu kelimelerin kesin-açık ve hukuki tanımları anayasada yer alacaktır. Ayrıca-başörtüsü-kuran kursu yasağı-zikir ve dini sohbet yasağı gibi yasaklar içeriği yeniden tanımlanarak referanduma sunulacaktır.
44-)Lozan Antlaşması’nın gizli tutanakları tüm detaylarıyla beraber açıklanacaktır. Ayrıca ülkemizle ABD arasında imzalanmış bulunan tüm gizli anlaşmaların tüm maddeleri de aynı şekilde açıklanacaktır.
45-Üst kurul üyelikleri ve başkan seçimi meslek örgütlerinin gösterdiği üç aday içinden Bakanlar Kurulu tarafından atanacaktır.
46-)Tüm kamu kurum ve kuruluşları yapacakları ihaleleri kendi ita amirliklerinin web sayfaları üzerinde yayınlamak zorundadırlar. Sitede bu ihalelerin kapsamı-içeriği ve ihale şartnamesinin tam metni-ihalenin zamanı-istenen teminatlar, vb. bilinmesi gereken tüm bilgiler yer alacaktır. Bu şekilde yapılmayan tüm ihaleler iptal edilerek sorumlu kamu görevlileri yargıya sevk edileceklerdir.
47-)Babayasa’ya ve anayasaya aykırı kanun yapılamaz. Yapılırsa da bu kanunların babayasa ve anayasaya aykırı hükümleri uygulanmaz.
48-Memurlar ellerinde söylediklerini kanıtlayacak belgeler ve tanıklar varsa amirlerinden izin almadan basın açıklaması yapabileceklerdir.
Asker veya sivil memurların ceza yargılamasının yapılması ita amirinden izin alınmaksızın resen yapılabilecektir.
49-Mahkeme kararlarını 15 gün içersinde yerine getirmeyen amirlerin görevlerine son verilerek bu kişiler 6 ay geçmeden kamu görevine alınmayacaklardır.
50-)İşbu sözleşme metni uyulacağına ve uygulanacağına, hangi vaadin en çok ne zaman kadar yerine getirileceği ile yapılmamamsı halinde ödenecek tazminatın miktarı da belirtilerek, namus ve şeref sözü verilerek noterlikçe aşağıdaki ilgililere imzalanacaktır.
51-)Boş oyların ve gelmeyen seçmenlerin oylarının usulsüz şekilde ilgili partilere aktarıldığı bilinmektedir. Şeffaf sandıklar kullanılmalı oy sayımı kamera kaydına alınmalıdır.
52-)Bu şartları kabul etmeyen hiçbir partiye oy verilmeyeceği gibi bu metni onaylamayan partilerin sözlerine ve vaatlerine güvenilmez olup halkı dolandırıcı partiler oldukları internette ve medyada deklare edilecek. Bu sözleşmeyi bir hiçbir parti imzalamazsa, sandık başında topluca geçersiz oy verilecektir.
Parti Lideri Milletvekili adayı-Belediye Başkan adayı Seçmen
Duyarlı ve Bilinçli Seçmenler Platformu adına
Babayasa’nın Babası
Hasan BAŞAR
aşağıdaki yazıyı vakit ayırıp okursanız umaraım beklentilerinizi karşılar.
Umutsuzluk-sessizlik-sürüye uyup dolapbeygiri olmak yerine hayatımızı anlamlı ve yaşamaya değer cesur ve radikal girimşileri başlatmak ve sürdürmek için yazımı sizlere sunuyorum:
BABAYASA
(SİYASİLERİN SEÇMENLERE VERMELERİ GEREKEN TEMİNAT SÖZLEŞMESİ )
İş bu belge Tüketiciyi Koruma Kanunu’nun siyasete uygulanmış hali olup siyasete Toplam Kalite Yönetimini getirmeyi amaçlamak ve verdikleri sözü zamanında yerine getiremeyen siyasilerin yargı yoluyla görevlerinden alınmasını ve cezalandırılmalarını sağlamak üzere hazırlanmıştır.
BABAYASANIN ASIL AMACI NİTELİKLİ SEÇMEN KİTLESİNDEN NİTELİKLİ SEÇİLEN TEMSİCİSİ (MİLLETVEKİLİ-BELEDİYE BAŞKANI-VALİ) OLUŞTURUP SÜREKLİ, KESİNTİSİZ, ETKİLEŞİMLİ VE KATILIMCI BİR DEMOKRASİ ORTAMI OLUŞTURMAKTIR
Bu belgeye babayasa denmesinin sebebi, artık mevzuatın meşruluk kaynağının ve devletin temel ilkelerinin halkın aktif katılımıyla yeniden belirlenme ihtiyacıdır. Tanzimat’tan beri süregelen halka rağmen Batılılaşma (sözde çağdaşlaşma) hedefi Cumhuriyetin ilanından sonra aleni bir şekilde uygulanmaya konduğu halde başarısız olmuştur. Bunun somut örneklerini hergün medyaya yansıyan olumsuz haberlerde görmekteyiz. Bu yanlışlıları düzeltmenin yolu bize zorla dayatılan inkılapların, ilkelerin ve hedeflerin gözden geçirilerek güncelleştirilmesiyle olacaktır. Yani devletin misyonunun, stratejisinin ve vizyonun 8000 yıllık tarihimizden süzülerek gelen temel kültürel ve manevi dinamiklerimiz ile çağın ihtiyaçlarıyla beraber yeniden tanımlanması ve halka tanıtılması gerekmektedir. Bunun benzerini JAPONYA-ÇİN-RUSYA yapmıştır. TÜRKİYE neden yapmasın? Bunun yapılmasını kimler neden engelliyorlar?
Mevcut sistemde kanunlar, tüzükler ve yönetmelikler yasal dayanaklarını anayasadan almakta, ancak bu anayasalar darbe ve sıkıyönetm yönetimlerince hazırlandıklarından meşru değildirler. Meşru olmayan anayasadan, gayri meşru mevzuat doğar. Bu nedenle kabul edilecek babayasa ışığında sivil bir anayasa tarafından doğurulan mevzuat meşru, adil ve nesebi sahih olacaktır.
Bugüne kadar babayasının yerini, Lozan Antlaşması’nın gizli tutanak metinleri (SARI KİTAP) , 1947 den itibaren imzalanarak zaman zaman güncelleşen ABD-TÜRKİYE ARASINDAKİ GİZLİ SÖZLEŞMELER (MAVİ KİTAP), NATO GÜDÜMLÜ TÜRK DERİN DEVLETİ TARAFINDAN HAZIRLANARAK HER SEÇİLEN HÜKÜMETE TAKDİM EDİLEN (MİLLİ GÜVENLİK SİYASET BELGESİ) KIRMIZI KİTAP ALMIŞTIR.
Yani halktan gizlenerek hazırlanan ve uygulanan bu belgeler neticesinde ÜLKEMİZ DARBELER-TEHDİTLER-FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER YOLUYLA SÜREKLİ KRİZ VE KAOS ALTINDA TUTULARAK ABD VE AB. NİN KÖLESİ VE TÜKETİCİ PAZARI HALİNE GETİRİLMİŞTİR.
Bugünkü mevcut sistemde köylerdeki aşiret ağalarının benzeri şehirlerde siyaset ağaları mevcuttur. Milyonlarca üyesi olan partilerin genel başkanını 1200 1300 kişilik delegeler seçmekte, bu delegeleri de mevcut parti yönetimi ve özellikle genel başkan (baş ağa) seçmektedir. Yani genel başkan kendisini yeniden seçecek olan delegelerin tek seçicisidir. Bu durum demokrasinin ruhuna aykırıdır.
Bugün devletin bir ihalesine giren firmalar bile devlete belli teminatlar verirken, ihale sürecine benzeyen seçim sürecinde siyasiler seçmenlere bağlayıcı nitelikte hiçbir teminat vermemektedirler. Bir ev sahibi bile bir yıllığına evini kiralayacağı kiracısından kefil ve noter sözleşmesi gibi teminatlar isteyebilmektedir. Bu durumda, beş yıl bizleri yönetecek, ödediğimiz vergileri harcayacak, yurt dışında bizleri temsil edecek, geleceğimizi şekillendirecek yasal ve kurumsal düzenlemelere imza atmak için bizlerden oylarımızı isteyen siyasilerden geleceğimizi garanti altına alacak ve onları dürüst davranmaya zorlayacak hukuki geçerliliği olan bir belge neden istemeyelim? Bu bizim en doğal hakkımızdır.
Seçim kampanyalarında iktidara gelme sürecindeki siyasi partileri finanse eden elit çevreler ile ilgili siyasi parti lideriyle özel ve gizli bir mutabakat yapılır. Bu işadamları kendi çıkarlarını koruyacak ve geliştirecek siyasi parti liderine ve partisine medya ve finans desteği sağlarlar. Çok partili siyasi hayata geçilen 1950 yılından bu yana hiçbir seçimdeki siyasi partilerin seçim masraflarının kaynakları sorgulanmadığı gibi belgelenmemiştir. Doğal olarak bu durumda oy veren değil parayı veren düdüğü çalıyor.
Batırdıkları bankalar-şirketler ile zarar ettirdikleri kamu kuruluşları milleti katrilyonlarca borç ödemeye mahkum edenler utanmadan parti kurup veya malum partilerin yönetimine geçip tekrar milletten oy istemektedirler.
Seçim meydanlarında halktan oy istenir. Fakat halkın çoğu insanca yaşama ücretinin altına ücret almakta veya işsizdir. Bu durumda seçimden sonra kazanan parti doğal olarak halkın değil seçim masraflarını finanse eden güçlerin dediklerini yerine getirir. Bunu yapmazsa iktidarın kirli çamaşırlarının medya yoluyla ortaya serileceğini, çıkarılacak krizlerle, kaoslarla, yapılacak olan manüplasyonlarla ve provokasyonlarla darbe ortamı sağlanarak veya erken seçim yoluyla iktidardan uzaklaşacaklarını biliyorlar.
Toplumu erotik yayın izletip okutarak nörotik vaka (ruh hastası) haline getirdiler. Her gün televizyonda anormal haberler izlemekten milleti haberden usandırıp magazin programlarına ve anormal içerikli dizilere yönlendiren grupların mutlaka belli bir amacı olmalıdır. Artık duyarsızlık-vurdumduymazlık ve vicdansızlık had safhaya ulaşmıştır. Atalarımız kışın dağlarda aç kalan vahşi hayvanlarla ilgilenirken, günümüzde insanlar kapı komşusunu yaşadığı aile dramlarına seyirci kalmaktadırlar. Artık toplumun önemli bir çoğunluğu günü birlik dolap beygiri gibi bencilce bir yaşam sürmektedir. Bu insanlar sado-mazo-parano-şizo olmuşlardır. Yani acı çektirmekten ve acı çekmekten zevk alan-saldırgan ve değişken kişilikli bir yapıya bürünmüşlerdir. Başların hergün devekuşu gibi kuma (televizyona) gömerken gövdeleriyle her türlü tecavüzü hazır bir konumda sonlarının gelmesini beklemektedirler. Zaten bir apartman toplantısına bile keyfi olarak katılmayan bireylerin ülke yönetimine aktif katılım sağlaması sağlıklı-doğru ve bilinçli bir karar vermesi beklenemez.
Halka verilen vaatlerin birçoğu seçimlerden sonra hasıraltı edilir. Gerekçe olarak IMF-Dünya Bankası-ABD ve AB’ne verilen yazılı sözleşmeler gösterilir. Yani sizin anlayacağınız sözleşmeyi imzalatan çıkarını garanti altına alıyor. Gariban vatandaşa ise isyan ve sitemle “Elim kırılsaydı da oy vermeseydim” demek düşüyor.
Türk Standartları Enstitüsü’nün salatalık için bile tam 4 tane standardı varken milletvekilliğinin standardı hatta görev ve yetkileri ile nitelikleri yoktur. Yani ülkemizde salatalığa verilen değer milletvekiline bile verilmemektedir. Bu yüzden artık halkın bu gidişe bir dur demesi hakkı vardır. Artık darbelerle-krizlerle-kaoslarla kesintiye uğrayan engelli bir demokrasi değil sağlıklı güçlü-kesintisiz ve interaktif bir demokrasi istiyoruz. Artık sistem sistematik şekilde sorgulanmalı, sistem yeni ve haklı istemler karşısında değişmeli ve kendini yenilemelidir.
Kuranı Kerim de “Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?” şeklinde çok doğru bir ifade vardır. Bu nedenle bu ülkeyi gerçekten seven, tüm sorunların rahatlıkla çözülebileceğine yürekten inanmış Deli Yürek-Cesur Yürek misali akıllı-cesur-dürüst ve idealist bir seçmen kitlesine ve bu kitlenin arasından çıkarılacak kurmay kadrolara ihtiyaç vardır. Bu ülkenin Sami SELÇUK gibi hakimlere, Sacit KAYASU, Ferhat SARIKAYA ve Gültekin AVCI gibi savcılara, merhum Recep YAZICIOĞLU gibi valilere, merhum Turgut ÖZAL gibi BAŞKANLARA, Oktay SİNANOĞLU, Osman ALTUĞ ve Abdullah ÇOBAN gibi bilim adamlarına ihtiyacı vardır.
Partiler artık birer spor kulüplerine dönüşmüşlerdir. Spor klüplerinde klüpten klübe transferler yapılırken, partilerden partilere milletvekili ve belediye başkanı transferleri görülmektedir. Bilindiği gibi her futbol kulübünde birkaç yıldız futbolcu bulunur. Bu yıldız futbolculardan en formda görülenlerin milli takıma çağrılır ve bunların arasından milli takım kadrosu oluşturulur.
Her siyasi partide de yıldız sayılabilecek kaliteli siyasiler vardır. Ancak bunlar sırf kendilerinin kişisel kaprisleri, vd. sebeplerle bir araya gelip ülkemizin kronik sorunlarını çözerek daha ileriye götürücü atılımlar için bir araya gelememektedir. Rakip partiler güzel bir icraat yapmaya katlığında şark kurnazlığı, taşra siyaseti ve Bizans oyunları gibi yollarla bu güzel icraatı karalamaya ve yok etmeye çalışmaktadırlar.
Biz istiyoruz ki, artık siyasetinde futbol takımı olsun. Farklı siyasi düşüncelerde ve oluşumlarda olduğu halde alanında ve mesleğinde çok başarılı, idealist, vatanını ve milletini seven tüm başarılı insanlar bir araya gelip ülkemizin sorunların artık çözsünler ve ülkemizi dış ülkeler karşısında çok iyi bir şekilde temsil etsinler.
Bu talep Türk ve dünya tarihinde örneği ilk olan bir taleptir. Bu bir sivil darbedir. Bu fikrin tescili şahsıma aittir. Ülkem ve tüm insanlık âlemi için hayırlı olmasını dilerim
Seçim Öncesi Yapılması Gerekenler:
1-Seçime girecek tüm milletvekili adaylarının milletvekili dokunulmazlığı kürsü dokunulmazlığı dışında, tamamen kaldırılmalıdır. Milletvekili seçilme yaşı 25-65 arasıdır. Milletvekili adayları evli, çocuklu, en az lise mezunu, bilgisayar kullanabilen, yüz kızartıcı suç işlememiş yapılacak olan MES (Milletvekili Eleme Sınavı)’ndan Yüz üzerinden en az 75 almış olmalıdır. Test usulü olan bu yazılı sınavın sınav cevap kâğıtlarına elle müdahaleyi ortadan kaldırmak için sınav sonuçlar en geç 5 saat içinde açıklanmalıdır.
Kendisine en az 5 kişiyi kefil göstermelidir. Kefillerde dürüst, namuslu insanlar olmalıdırlar. Bu sınavdan başarıyla geçenler Sosyal Zeka ve Duygusal Zeka testlerinden geçeceklerdir. Buradan insanlarla iletişimde ve sorun çözmede yeterli başarıyı gösterenler milletvekili (milletin müşteri temsilcisi) adayı olmayı hak edeceklerdir.
Siyaset bir meslek değil bir görevdir. Bu nedenle seçimi kazanan siyasiler topluma hizmetle yükümlü sözleşmeli personel hükmündedirler. Bu sözleşme iki yılda bir yenilenir. Başarısız bulunan siyasilerin yerine yenileri seçilir. Bir milletvekili iki defadan fazla seçime giremez.
Milletvekilliğine aday olacak olan kamu görevlilerinin görevlerinden istifa etmelerine gerek yoktur. Bu kişiler seçim gününe kadar ücretsiz izinli sayılacaklardır.
2-)Seçmen olma yaşı 15-65 arasıdır. İnsan Kaynakları Ve TKY Bakanlığı’nın düzenleyeceği Temel Türkçe, Vatandaşlık Hukuku, Anayasa Hukuku, Ekonomi, Din, Sosyoloji....gibi konuları kapsayan SYS (Seçmen Yeterlilik Sınavı) yapılmalıdır. Ancak bu sınava yukarıdaki suçları işlemiş olan ahlaksız ve suçlu insanlar giremezler.
SYS (Seçmen Yeterlilik Sınavı)’ndan 100 üzerinden en az 50 alan, alkol, sigara ve uyuşturucu kullanmadığı doktor raporu ile kanıtlananlar, eşcinsel olmayanlar, akli dengesinin yerinde olduğu ilgili test ve raporlarla kanıtlanan, ilgili kanunda öngörülen suçları işlememiş olan bireyler oy kullanabilir.
Ancak 20 yaşını geçmiş olup öğrenci-asker ve evli ev kadını olmayıp işsiz durumda olanlar oy kullanamayacaklardır. Bu kişiler kendilerine ücretsiz veya sembolik ücretle sunulan meslek edinme kurslarını bitirip özel istihdam büroları aracılığıyla iş bulduktan ve kötü alışkanlıkları varsa bunlardan kurtulduktan sonra oy kullanabilirler.
Seçmen niteliğine sahip olmayanların ve sonradan yüz kızartıcı suç işleyenlerin mahkemelerde şahitlikleri kabul edilemeyecektir.
3-)Her meslek grubundan ancak kendisin bağlı olduğu bakanlığa yönelik olarak millet temsilciliğine aday olunacaktır. Hangi meslek grubunun hangi bakanlığa bağlı olduğu çıkarılacak bir kanunla belirlenecektir. Bunun dışında her seçmen; Millet Temsilcisini-Başkanı-Eyalet Valisini-Valiyi-kaymakamı seçecektir.
Yalnız Milli Savunma-Askeri İstihbarat ve Savaş Sanayisi Bakanı, Bakanlar Kurulu tarafından atama suretiyle seçilecektir.
Millet Temsilcilerin sayısı 300 adetten fazla olamaz. Bunların illere göre dağılımı çıkarılacak bir kanunla belirlenecektir. Ancak her bakanlık için birer komisyon ve Çağrı Sistemi Komisyonu ile Plan ve Bütçe Komisyonu olmak üzere 20 komisyon oluşturulacaktır. Her komisyon için 8 kişilik kadro oluşturulacak. Bu durumda Uzmanlar Meclisi toplam 160 kişiden oluşacaktır. Yani meclis toplam 460 üyeden oluşacaktır. Komisyonların toplantı ve karar yeter sayısı 5, Meclis Genel Kurulu’nun ise 115 tir.
Ölen, istifa eden, görevine son verilen milletvekillerinin yerine bu listeden MES puanı ve aldığı oy oranı dikkate alınarak sırayla boşalan milletvekillerinin yerine atama yapılır. Böylece 4 seneden evvel seçime gidilmesine gerek kalmaz. Masraf olmaz, istikrar bozulmaz.
4-)Komisyon üyesi milletvekillerinin haricinde milletvekillerinin maaşları seçmenlerinin o ay müracaat edip karara bağladıkları işlemlerin oranının müsteşar maaşı ile çarpımıyla bulunacaktır. Bunların sadece yaptıkları toplantı başına huzur hakkı parası ile tedavi ve görev yollukları ödenecektir.
Milletvekilleri oylamalara ve konuşmalara yazılı mazeretleri olmak koşuluyla video konferans yoluyla katılabileceklerdir. Bu durumda huzur hakkı paraları yarı ücret olarak ödenecektir.
Seçmenlerin müracaatları en geç 30 gün içinde olumlu veya olumsuz olarak cevaplandırılacaktır. Aksi halde seçmene ilgili kanunda belirtilecek miktarlarda para cezası ödenecektir.
Artık kesintisiz-katılımcı ve internet üzerinden doğrudan yönetime katılma imkanı doğduğundan partilere ve sendikalara ihtiyaç kalmamıştır. Siyaset meslek örgütleri tarafından yapılandırılıp yürütülmelidir. Bu sebeple partilere ve sendikalara üç aylık süre verilerek kendilerini fesh etmeleri istenecektir.
5-) Milletvekillerinin görevi kanun teklifi yapmak, halk adına halkın uğradığı haksızlıkları dile getirmek, savaş-sıkıyönetim-gensoru, uluslar arası anlaşmaların veya sözleşmelerin onayı gibi kritik konulardaki oylamalara katılmaktır. Bunların dışına kendi özel veya resmi işine devam edecektir.
6-)Biri her bakanlığa bağlı ihtisas komisyonlardan oluşan UZMANLAR MECLİSİ, diğeri kamu denetçisi gibi işlev görecek olan TEMSİLCİLER MECLİSİ olmak üzere iki meclis oluşturulacaktır.
UZMANLAR MECLİSİ’nin görevi; Kanun-Tüzük-Yönetmelik ve Genelge taslakları hazırlayacaklar, ayrıca gündemdeki sorunlarla ilgili çözüm paketleri oluşturmaktır.
Uzmanlar Meclisi’nin hazırladığı mevzuat, ilgili bakanlığın veya Başbakanlığın Mevzuat taslağı linkindeki tartışma formuna sunulur. Buradaki foruma SYS sınavından en az 80 ve üzeri puan almış olan vatandaşlar, TC kimlik nolarını girmek kaydıyla seçmen niteliğindeki vatandaşlar üye olarak ilgili taslak hakkındaki görüşlerini 10 günlük süre içinde yazarlar. Bu görüşler daha sonra toparlanarak taslak uzmanlar melcesinde yeniden değerlendirilir.
Gözden geçirilen taslak Kanun metni Bakanlar Kurulu’nda önce okunur. Daha sonra ilgili mevzuatla hedeflenen insan ilişkileri düzeni ve açıklayıcı bilgiler mültivizyon destekli filmler, istatistikler ve grafiklerle Bakanlar Kuruluna brifing şeklinde sunulur. Kanun oy çokluğuyla kabul edildikten sonra Resmi Gazetede yayınlandıktan sonra yürürlüğe girer.
Yayınlanan bu mevzuatta aykırı görülen hususlar için SYS sınavından 90 ve üzeri puan almış vatandaşlardan en az 10 kişinin imzasıyla Mevzuat Uyuşmazlık Mahkemesine bir yıllık süre zarfında iptal davası açılabilir.
7-)TEMSİLCİLER MECLİSİ, komisyon üyesi olmayan milletvekillerinden oluşacaktır. Bu milletvekilleri her ayda bir hafta Genel Kurul’a katılacaklardır. Bu bir hafta için önceden planlanmış konularla beraber aylık faaliyet raporları ve ilgili plan dahilinde sorunlar ve çözüm önerileri görüşülecektir. Uzmanlar Meclis’ne MES sınavından en az 90 ve üzeri puan alan kişiler seçilir
Milletvekilleri seçmenlerin müşteri temsilcisi gibi işlev göreceklerdir. Yarım gün kendi işlerine bakacaklar, yarım gün de seçmenleri yargı süreci devam eden konular haricindeki kamu işyerlerindeki başarısız kaldıkları sorunlarını yazılı-internet ortamında veya düzenlenecek olan toplantılarda dinleyip tespitini ve takibini yapacaklardır.
Sigara ve içki bağımlısı olduğu doktor raporuyla belgelenenler bu alışkanlıklarını tamamen bırakana dek devlet memuru olmayacaklar. Halen devlet memuru olup da bu alışkanlıkları sürdürdüğü ilgili raporlarla belgelenenlere bu alışkanlıklarını terk edene dek maaşına zam, kademe ilerlemesi, görevde yükselme imkanı sunulmayacaktır. Memurların sicilleri; mesai arkadaşlarının verdikleri ortalama puanın %30u, aralarında atamaya yetkili amirin de bulunduğu amirler komisyonun verdiği puanın %30u ve hizmet satın alan seçmen niteliğindeki vatandaşların işlemlerini yürüten memurlara verdikleri ortalama puanın %40nın toplamı üzerinden hesaplanacaktır.
Kişilik testinden, Sosyal ve Duygusal zeka testlerinden yeterli puan alamayan memurlar amir olamayacaklar, amir iseler yükselemeyeceklerdir.
11-)Ev kadınlığı bir meslek olarak tescil edilerek evlilik kursunu başarı ile tamamlamış ve de eşleri insanca yaşama ücretinin altında (Kamusen’in Ocak 2007 itibariyle 2000 YTL) maaş alan evli ev kadınlarına bağımlı (sigara-içki-kumar-internet, vb. bağımlısı) olmaması kaydıyla devlet asgari ücret kadar maaş bağlayacaktır. Evli ev kadınları bir işte çalışmak zorunda kalırsa en fazla günde 4 saat çalışacaktır. Özelde veya kamuda çalışan, 15 yaşını geçen tüm genç kızlar ve kadınlar aylık özel günlerinde üç gün ücretli idari izinli sayılacaklardır. Her ay bu özel günlerin başlangıcı ve bitişi kadın doğum uzmanının raporu ile belgelenecektir.
21-)Başkanlık sistemine en kısa zamanda geçilmelidir. Başkanı meclis değil halk seçmelidir. Başkan protokolün ve parlamentonun değil halkın cumhurbaşkanı olmalıdır.
22-)Seçimlerde bayrak, afiş, el ilanı kullanılması önlenmelidir. Tanıtımların, internet, radyo, televizyon, yazılı basın, broşürler, mitingler,... Vb yollarla yapılması sağlanmalıdır. Parti broşürleri elden dağıtılamaz arzu eden seçmenlerin adreslerine postalanır.
23-)Siyasi partilere hazine yardımı uygulaması kaldırılmalıdır Her partinin seçim harcamalarının kaynakları şeffaf ve objektif şekilde tespit edilmelidir.
24-)Milletvekili adaylarının; her yıl yenilenmek kaydıyla seçmen olmaya hak kazanmış her seçmene teminat olarak; açık çek veya açık senet vermeleri gerekir. Yolsuzluk yaptığı tespit edilen siyasilerin toplam yolsuzluk bedeli bu geçerli seçmenlerin sayısına bölünecek, senede veya çeke bu kişi başına düşen rakam eklenecektir. Bu sebeple bu belge para yerine geçecektir.
25-)Elektronik Seçmen Bilgi kartları hazırlanarak seçimlerin elektronik ortamda yapılması sağlanmalıdır. Seçimler tamamen elektronik ortamlarda bankamatik kartı şeklinde düzenlenmiş seçmen bilgi kartlarıyla yapılacaktır. Bu bilgi kartında parmak izinin dijital kaydı, nüfus bilgileri, adli kayıt bilgileri, mali bilgiler (vergi no, maaş bordrosu, kredi kullanım ekstresi) meslek örgütü bilgileri (meslek adı, unvanı, meslek başarı puanı) bulunmalıdır.
Çok amaçlı olarak kullanılabilecek bu karttın seçim zamanında sistem açık olduğunda internet üzerinden de oy kullanılabilinecektir.
Bu amaçla bu sistemin yazılımının harılanması, donanım birimlerinin oluşturulması, vd. altyapının alıştırılması kaydıyla YAP-İŞLET-DEVRET formülüyle ihale açılacaktır.
26-)Eşcinsellerin, uyuşturucu ve alkol bağımlılarının ve satıcılarının, sigortasız işçi çalıştıranların, orman yakanların, çevreyi kirletenlerin, yere tükürenlerin, maçlarda küfredenlerin, içkili araba kullananların, gürültü yapanların, ehliyetsiz araba kullananların, yolsuzluk ve usulsüzlüklere adı karışan tüm siyasilerin ve bürokratların, asker kaçaklarının, hazine arazisini işgal edenlerin,....10 yıl, bu süre içinde bu eylemlerden birini dahi yapmaları halinde ömür boyu seçme ve seçilme hakkı ellerinden alınmalıdır. Zalim ve ahlaksız insanlar; içinde yaşadıkları topluma karşı saygısız ve sorumsuz olduklarından sağlıklı ve doğru karar veremezler.
27-)Ruhi ve Akli dengesi yerinde olmadığı resmi raporla ispatlanmış seçmenlerin tespiti yapılarak seçmen kayıtlarından (iyileştiklerine dair rapor getirene kadar) silinmeleri sağlanmalıdır.
2
Kişiler dayalı sistem değil sisteme dayalı kişiler esastır. Sistem kamu yararı, sosyal adalet, şeffaflık, objektiflik, hukukun üstünlüğüne ve insan haklarına saygı ile verimliliktir. 29-)Beş yıllık planlar yerine 50 yıllık planlar yapılmalı. Ana hedefler esas alınarak bu plan 5 yılda bir revize edilmelidir..Bu ana planının onayı halkoyuna sunulmalıdır. Ana planların haricindeki sektörel planlar ilgili bakanlıklar tarafından yapılmalıdır.
30-)Masonlar-Rotaryenler ve Lionsların ülkemizdeki klüp toplantıları şeffaf hale getirilmeli bu örgüt yetkilileri toplantı yaparlarken, devletin polisinin yetim evladı gibi dışarıda bekletilmesine son verilmelidir. Kökü dışarıda bulunan bu örgütlerin toplatılırına Dernekler Kanunu’na muhalefet edercesine neden hükümet komiseri polislerin alınmadığının hesabı ilgililer ve yetkililer tarafından halka derhal açıklanmalıdır. Direnmeleri halinde bu kişilerin mal varlıklarına ve banka hesaplarına el konulmalı kendilerine yurt dışı yasağı getirilerek geriye dönük tüm haberleşme kayıtları incelemeye alınmalıdır.
31-)Her türlü vergilemede beyan (yalan) usulü bildirim kaldırılmalı, devlet tüm vergiyi doğuran işlemlerin elektronik ortamda izlenmesini sağlamalıdır.
32-)Tercihli oy sistemiyle adayların liste sırası içersinden halk tarafından seçilmesi sağlanmalıdır.
33-)Derin devlet, kontrgerilla adı altında ulusal güvenlikle ilgisi olmayan gayri ahlaki ve uluslararası güç odaklarının denetimindeki tüm yapılanmalar yargıya intikal ettirilerek bunlar hakkında tüm gerekenler yapılmalıdır.
34-)Ulusal bayramların ve açılış törenlerinin dışında, başbakan veya bir bakan bir şehri ziyaret edeceğim zaman kimseye haber verilmeyecek. Yanında katibi, doktoru, avukatı, bilgisayar mühendisi, teknisyeni, kameraman memuru, güvenlik memurları ve şoförüyle, beraber gizlice şehre gidilecek. Hatta gecenin bir vaktinde valiye telefon açılabilir. Vali, bulunamazsa yardımcısı hemen kapısına dikilir asker nizamı hazırlatır önüme düşürülür. Hemen şehirdeki bir hastaneyi, karakolları, garnizonları, eğlence merkezlerine baskınlar yapılır. Ertesi sabah okullar vd. kamu kuruluşları teftiş edilir. Bütün kusurları rapor edilerek suçlular hakkında anında işlem yaptırılır. Kamera görüntülerini de basın kuruluşlarına yüksek paralarlar satar parasını hazineye koyulur. Bunları yapmak yerine haber veriyorlar, başbakan gelecek bakan gelecek. Ne anladım o teftişten? Adamlar hazırlık yapıp kusurlarını gizliyorlar. Başbakan ve bakanlar gittikten sonra suçlarına devam ediyorlar. İşi o kadar güzel beceriyorlar ki geride delil bırakmıyorlar. Birbirlerine yalancı şahitlik yapıyorlar, şikâyetleri sümenaltı ediyorlar. Vatandaş kimi kime şikâyet edecek?
35-)Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesinde; ordunun Cumhuriyeti koruma ve kollama görevine binaen darbe yapmasının olanaklı kılan ifade referanduma sunularak iptal edilecektir. Zira Atatürk, Cumhuriyeti, orduya değil Türk Gençliği’ne emanet etmiştir. Bununu anlamak için Atatürk’ün gençliğe hitabesine bakmak yeterlidir. Bunun sağlanması için de, fikri, hür, vicdanı hür ve irfan hür bir gençlik sağlayacağı için öncelikle gençliği bu hale getiren MEDYA ve YÖK radikal değişikliklere tabi tutulacaktır. YÖK YOK edilecek, medya ise Din-Eğitim, Kültür ve Basın Yayın Bakanlığı’nın denetimine tabi olacaktır.
36-)Tüm Devlet Bakanlıkları kaldırılacaktır. Başbakanlık binasında yalnızca şu birimler bulunacak diğer birimler (MİT, TOKİ, HDTM, Diyanet İşleri Başkanlığı, Devlet Personel Başkanlığı, Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, Basın Yayın ve Enformasyon GM, Gençlik ve Spor GM,…gibi) aşağıdaki belirtilen ve kendileriyle ilgili bakanlıklara bağlanacaklardır:
1-Zaman Yönetimi-Basın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı,
2-Bilgi-Belge Yönetimi ve Mevzuat Daire Başkanlığı,
3-Organizasyon-Protokol -Sosyal İlişkiler Daire Başkanlığı,
4-Kriz Yönetimi ve Karar Destek Daire Başkanlığı,
5-Teknoloji Yönetimi-Otomasyon-Entegrasyon ve Bilgi İşlem Daire Başkanlığı,
6-Bütçe-Maliyet Muhasebesi ve Örtülü Ödenek Daire Başkanlığı,
7-Araştırma-Planlama ve Bakanlıklararası Koordinasyon Daire Başkanlığı,
8- Koruma ve Güvenlik Daire Başkanlığı
9-İnşaat-Tamirat-Tadilat ve Teknik İşler Daire Başkanlığı
10-İnsan Kaynakları-Eğitim ve Çağrı Yönetim Sistemleri Daire Başkanlığı
37-) Bakanlar Kurulu şu şekilde oluşturulacak:
Başbakan
1-Maliye Muhasebe-Finansman ve Ticaret Bakanlığı
2-İnsan Hakları -İnsan Kaynakları ve Vatandaşlık Bakanlığı
3-Milli Savunma-Askeri İstihbarat ve Savaş Sanayisi Bakanlığı (Genelkurmay Başkanı)
4-Dış İşleri-Dış Türkler ve Dış İstihbarat Bakanlığı
5-Dış Tanıtım, Turizm Ve Spor Bakanlığı
6-Adalet-İç İstihbarat ve İç Güvenlik Bakanlığı
7-Din-Eğitim-Kültür Ve Basın Yayın Bakanlığı
8-Sağlık-Sosyal Güvenlik ve Afet Kurtarma Bakanlığı
9-E-Devlet-TKY Ve Merkezi Planlama Bakanlığı (Hükümet Sözcüsü)
10-Bilim-Teknoloji- Bilişim Ve AR-GE Bakanlığı
11-Tarım -Orman-Hayvancılık Ve Çevre Bakanlığı
12-Aile-Evlendirme ve Engelliler Bakanlığı
13-Ulaşım-Trafik - Nakliyat Ve Gümrükler Bakanlığı
14-Madencilik-Sanayi Ve Kobiler Bakanlığı
15-STK- Sosyal Hizmetler ve Sosyal Yardımlar Bakanlığı
16-Yerel Yönetimler Ve Bölgesel Planlama Bakanlığı
17-Altyapı-Tapu Kadastro Ve Toplu Konutlar Bakanlığı
18-Enerji- Ve İletişim Bakanlığı
3
Yerel yönetim ve merkezi yönetim seçimleri aynı zamanda yapılacaktır.39-) Vali aynı zamanda bulunduğu ilin ve merkez ilçenin belediye başkanıdır.
40-)Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları içindeki bölgeler (Karadeniz Bölgesi, Marmara Bölgesi gibi) birer eyalet olarak değerlendirilecektir. Bu durum bölge sorunlarının yerinde çözümlenmesini sağlayarak merkezi idarenin dolayısıyla ülkenin yükünü hafifletecektir.
Eyalet Valisi o eyaletin halkı tarafından seçilecektir.
Üniter devleti savunanlar bunca yıldır, doğu ve güneydoğu halkının işsizlik, yoksulluk ve sefalet içinde ağaların, aşiretlerin, misyonerlerin ve CIA ile MOSSAD ajanlarının elinde oyuncak edilmesine neden seyirci kaldıklarının, yetkililerin doğuyu neden sürgün yeri olarak kalmaya göz yummalarının hesabını önce bir versinler bakalım. Kaç tane zengin çocuğu, kaç tane üst düzey siyasinin ve bürokratın çocuğu bu bölgelerin kıraç arazilerinde terörle ve yoklukla burun buruna askerlik yapmıştır?
Bu madde hükmünün uygulanması için;
1-Kuzey Irak’a operasyon düzenlenip Musul ve Kerkük’e kadar olan tüm bölge Türkiye sınırlarına katılacak.
2-Abdullah ÖCALAN-Mesut BARZANİ-Celal TALABANİ ilk askeri tatbikatta idam edilerek cesetleri piranha balıklarına yedirilecek, kemikleri sönmemiş kireç ile kapatılıp Afyon mermeri ile betonlanıp Ankara İstanbul hızlı tren yolu üzerindeki aktarma istasyonun 3 metre altına konulacak.
3-Öncelikle bölgedeki ulaşım altyapısı demiryolu ağırlıklı olarak tamamlanacak.
4-Birbirlerine 5–10 km uzaklıktaki köyler yerleşime uygun bir düzlükte ve zeminde kurulacak olan yeni yerleşim biriminde birleştirilerek merkez köyler oluşturulacak. Bu yerleşim merkezlerine helikopter pisti de yapılacak.
5-Terk edilen yerleri teröristlerin kullanmaması için bunların uygun nitelikte olanlar jandarma karakolu veya Yatılı Köy Enstitüsü Okulu yapılacak, kalan binalar yıkılacak.
6-Köylerde kurulacak imam-öğretmen-jandarma komutanının denetime bağlı internet kafeler ve kütüphanelerle halkın bilinçlendirilmesiyle sağlanacaktır.
7-Merkezi devletin üst düzey yetkilileri ile bölge halkın sevdiği sanatçılar sıkı sık bu bölgelere ve köylerine gelmelidirler.
8-Yeni yerleşim birimlerindeki halka şehirlerdeki Belediyeler ile İl Özel İdaresinin satın alma garantisiyle organik tarım ve organik hayvancılık, seracılık, arıcılık, el sanatları ürünleri, vb. üretimi yapmaları sağlanacaktır.
9-Isınma problemleri biyogaz, biyodizel yakıt ve güneş enerjisi tesisleri ile sağlanacaktır. 8-Bu bölgeler başta olmak üzere ülkemizde yolu-suyu-kanalizasyonu-elektriği ve interneti olmayan köy kalmayacaktır.
41-)Yukarıda belirtilen şekilde oy verme niteliğine sahip vatandaşların RTÜK’ün internet sitesine TC KİMLİK numaraların girmek kaydıyla üye olmaları sağlanacaktır. Her ulusal TV veya ulusal radyo kanalı yeni yayına koymak istedikleri dizi veya programın fragman çekimlerini ve ilgili bilgileri (programın yayın saati, kimler yer alıyor, konusu nedir, kimler finanse ediyor,….gibi) RTÜK’ internet sitesindeki ilgili linkte sunacaklar. Bu link 40 gün oylamaya açık olacak. 40 gün sonunda hayır oyları evet oylarını geçerse o dizi veya program yayınlanmayacak.
42-)Bu yıl yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçiminde bu BABAYASA ve öncelikle yapılması gerekli görülen ANAYASA değişiklikleri, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle beraber bir arada yapılabilir. Daha sonra BABAYASA kabul edildiğinde SYS (Seçmen Yeterlilik Sınavı) ve MES (Milletvekili Eleme Sınavı) ÖSYM tarafından yapılır. İki aşamalı seçimle güçlü bir meclis ve güçlü bir devlet yapısı ile elektronik ve katılımcı bir demokrasi oluşturulmuş olur.
43-)Laiklik, irtica, kamusal alan gibi net olarak tanımlanmamış ifadelerle dindar Müslümanların inançları ve insanlık onurlarıyla oynanmasına fırsat verilmeyecek. Bu amaçla bu kelimelerin kesin-açık ve hukuki tanımları anayasada yer alacaktır. Ayrıca-başörtüsü-kuran kursu yasağı-zikir ve dini sohbet yasağı gibi yasaklar içeriği yeniden tanımlanarak referanduma sunulacaktır.
44-)Lozan Antlaşması’nın gizli tutanakları tüm detaylarıyla beraber açıklanacaktır. Ayrıca ülkemizle ABD arasında imzalanmış bulunan tüm gizli anlaşmaların tüm maddeleri de aynı şekilde açıklanacaktır.
45-Üst kurul üyelikleri ve başkan seçimi meslek örgütlerinin gösterdiği üç aday içinden Bakanlar Kurulu tarafından atanacaktır.
46-)Tüm kamu kurum ve kuruluşları yapacakları ihaleleri kendi ita amirliklerinin web sayfaları üzerinde yayınlamak zorundadırlar. Sitede bu ihalelerin kapsamı-içeriği ve ihale şartnamesinin tam metni-ihalenin zamanı-istenen teminatlar, vb. bilinmesi gereken tüm bilgiler yer alacaktır. Bu şekilde yapılmayan tüm ihaleler iptal edilerek sorumlu kamu görevlileri yargıya sevk edileceklerdir.
47-)Babayasa’ya ve anayasaya aykırı kanun yapılamaz. Yapılırsa da bu kanunların babayasa ve anayasaya aykırı hükümleri uygulanmaz.
48-Memurlar ellerinde söylediklerini kanıtlayacak belgeler ve tanıklar varsa amirlerinden izin almadan basın açıklaması yapabileceklerdir.
Asker veya sivil memurların ceza yargılamasının yapılması ita amirinden izin alınmaksızın resen yapılabilecektir.
49-Mahkeme kararlarını 15 gün içersinde yerine getirmeyen amirlerin görevlerine son verilerek bu kişiler 6 ay geçmeden kamu görevine alınmayacaklardır.
50-)İşbu sözleşme metni uyulacağına ve uygulanacağına, hangi vaadin en çok ne zaman kadar yerine getirileceği ile yapılmamamsı halinde ödenecek tazminatın miktarı da belirtilerek, namus ve şeref sözü verilerek noterlikçe aşağıdaki ilgililere imzalanacaktır.
51-)Boş oyların ve gelmeyen seçmenlerin oylarının usulsüz şekilde ilgili partilere aktarıldığı bilinmektedir. Şeffaf sandıklar kullanılmalı oy sayımı kamera kaydına alınmalıdır.
52-)Bu şartları kabul etmeyen hiçbir partiye oy verilmeyeceği gibi bu metni onaylamayan partilerin sözlerine ve vaatlerine güvenilmez olup halkı dolandırıcı partiler oldukları internette ve medyada deklare edilecek. Bu sözleşmeyi bir hiçbir parti imzalamazsa, sandık başında topluca geçersiz oy verilecektir.
Parti Lideri Milletvekili adayı-Belediye Başkan adayı Seçmen
Duyarlı ve Bilinçli Seçmenler Platformu adına
Babayasa’nın Babası
Hasan BAŞAR
