- Katılım
- 4 Tem 2006
- Mesajlar
- 11,353
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 37
çığlık çığlığa bir acı ve ızdırapla uyandığımda
sıcacık iki avucun arasında buldum yüreğimi
hani elde tutulan kuş yavrusu gibi titrek ve korkulu..
elleri sıcacıktı, yumuşacıktı,
"korkma! emin ellerdesin artık" der gibi başımı okşadı
parmak uçlarıyla severcesine sildi gözlerimi
başımı bağrına basıp, "kötü bi kabustu bak geçti
yanındayım artık, kimse üzemez seni
kimse incitemez şeffaf yüreğini" dedi
bu ses öyle güzeldi ki, öyle tatlıydı ki
bütün korkularımı ve endişelerimi yatıştırmıştı
usulca sokuldum yanına hiç olmadığım kadar aittim oraya
hiç olmadığım kadar huzurluydum orda
ve hiç olmadığım kadar mutlu..
biz iki çaresiz yürektik...
mesafeleri yok sayacak kadar Cesur!
ama bir adım öteye gidemeyecek kadar Çaresiz!
hiç umudum yoktu..bitti dedim..
sadece yüreğimin peşinden gittim..
kalbimin izinden...ve şimdi burdayım..
hala en baştaki kadar çaresiz...
ama şimdi aşka adanmış iki yüreğiz!
aşka susamış iki yürekten başka hiç bişeyimiz yok...
ne pembe panjurlu bi ev hayalimiz var
ne de rahat bi yaşam...
sadece bacasından aşk tüten bi ev hayalimiz..
her gecesi rüya her günü hayal gibi geçen...
ekmeğimiz, suyumuz sevgimizdir
bir tatlı bakış, içten bir gülüş mirasımızdır
hazinemiz, tüm varlığımız sevgimizdir
açlığımızı doyuran, yüreklerimizi kandıran, bizi yücelten sevgimizdir
sevgiyle nefes alıp yaşayan...
ve şimdi;
seninim.. sar koynuna..al kollarına..bırakma..
hiç bırakma..
