€rd@ls10
Altın Üye
- Katılım
- 2 Ocak 2008
- Mesajlar
- 16,867
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Yağmur ormanlarından gelen sağlık iksiri kanseri bile iyileştiriyor.

Yüzyıllardan beri Peru'nun Yağmur Ormanları'nda hastalıkların tedavisinde kullanılan ‘kedi pençesi’ günümüzde gençlik aşısı haline geldi. DNA hasarlarını tamir eden, cilde büyük yararları olan bitkiyle ilgili araştırma yapan Dr. Beyhan Arıkan, Kedi Pençesi’nin sağlık ve güzelliğe katkılarını anlattı...
Kim derdi ki, yüzlerce yıl önce yaralı savaşçıları daha çabuk iyileştirmek için kullanılan bir bitkinin bugün gençlik aşısı olacağını... Evet, yanlış duymadınız. Peru kökenli olan bu bitkinin başka özelliklerini de keşfetmişti yerliler. Aynı zamanda yaşlıların da kanser ve eklem hastalıklarını tedavi etmek için kullanılıyordu. Kabile doktorları onu kaynatıyor, suyunu karanlıkta bekletiyorlardı. Törenle içirilen bu bitki suyu, birçok hastalığa şifa dağıtıyordu.
KEDİ PENÇESİ
Peru’nun Yağmur Ormanları’nın zor ve doğal koşullarında yaşayan kabileler, savaşçılarını ve yaşlılığa bağlı hastalıklar nedeniyle acı çekenleri tedavi etmek için doğanın sunduğu bitkilere başvuruyor. Özellikle “Uncaria tomentosa” adını taşıyan bitkiyi kullanırlar ve onu korurlar doğada.
MERAK EDİLEN GELENEK
Modern tıpla uğraşan bazı uzmanlar bu geleneği merak edip araştırıyor. En çok dikkatlerini Latince adıyla “Uncaria tomentosa” bitkisi çekiyor. Bu bitkinin Yağmur Ormanları’ndaki yüksek ağaçlara tırmanan ince uzun bir gövdesi var. Gövdenin üzerinde, ağaçlara tutunmasını sağlayan tırnaksı çıkıntılar bulunuyor. Bu nedenle de dilimizde “Kedi Pençesi” olarak biliniyor.
DNA hasarlarını onarıyor
Anne rahmine düşüşümüzden başlayıp, ölene kadar her gün, her hücremizde, iç ve dış nedenlerle onbinlerce defa DNA hasarı oluşuyor. DNA tamiri yapan sistemimiz de döllenmeden itibaren organizmanın doğru gelişmesi için tabii ki iş başında. Ancak çevre kirliliği, kimyasallar, sigara tüketimi, güneşe bağlı UV ve radyasyon bu “hasarları” daha fazla hızlandırıyor. Ve birçok hastalığın ortaya çıkmasını sağlıyor.
Örneğin, kanser türleri, metabolik hastalıklar, immün sistem bozuklukları ve romatolojik bozukluklar gibi. Yaşa bağlı genel durum bozukluğu da bu hasarların sonucu. Bilim insanları yaptıkları çalışmalarda “AC-11" maddesinin oksidasyona ve UV ışınlarına bağlı DNA hasarını azalttığını tespit etmişler. Ayrıca DNA tamir kapasitesini de artırdığını belirlemişler.
Akciğer kanseri çiftçiyi iyileştirdi
Bilim insanları yaptıkları çalışmalar sonucu bu bitkinin kabuğundan elde edilen ekstrelerin ancak yerel yöntemler kullanıldığında istenen etkiyi sağladığını görüyorlar. Ve bu yerel yöntemleri, teknolojinin olanakları ile birleştirip “AC-11” adlı maddeyi üretiyorlar. Bu kadim bitkinin Batılılar’ın dikkatini çekmesi “Don Luis" adında bir yaşlı çiftçinin akciğer kanserini iyileştirmesi üzerine oluyor. AC-11 adlı bu özel bitki extresi, Amerika, Avrupa ve Japonya’da çok gözde. Geçen yıl da Türkiye’de sağlık sektörünün gündemine girdi...
‘AC -11’in yararları
“AC-11” etken maddesinin yararları şöyle
1) DNA hasarına karşı doğal DNA tamir yeteneğini artırır.
2) Anti-enflamatuar etkisi var.
3) Bağışıklık sistemini güçlendirir.
4) Tümör oluşumunu baskılayıcı etkisi vardır.
Romatizmada etkili
Astım, romatizmal bazı hastalıklar, inflamatuvar bağırsak hastalığı gibi kronik seyirli ve inflamasyonun normalin üzerinde arttığı durumlarda, “AC-11” anti-enflamatuvar etkisi ile bu hastalıklarda tedaviye destek oluyor. AC-11’in tümör tedavisi gören hastalarda da tedaviye destek olabileceği tespit edilmiş.
Kırışıklığı azaltıyor
“AC-11”in gençlikteki rolünü keşfeeden tıp, bunun için de birçok araştırma yaptı. Bu ekstre ile hazırlanmış yüz ve göz kremleri üretildi. Krem olarak cilde uygulandığında çok farklı etkileri ortaya çıkıyor: Cildi besliyor, canlandırıyor, sarkmaları azaltıyor. Göz çevresindeki kırışıklıkları azaltıyor.
kaynak