'Rüzgarın önündeki engelleri kaldırın'
Rüzgar Enerjisi ve Su Santralleri İşadamları Derneği (RESSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Bilgin, dünyada rüzgar santrallarının yayılmasının önünde hala büyük engeller bulunduğunu öne sürerek, ''Çünkü dünyada rüzgar santralı kurulması için talep çok büyük ancak kule ve tribün üreticisi sayısı yeterli değil'' dedi.
Bilgin, Türkiye'nin gerek su, gerekse rüzgar potansiyeli yönünden oldukça zengin olduğunu, ancak bugüne kadar bu potansiyelin yeteri kadar kullanılmadığının bilinen bir gerçek olduğunu söyledi.
Enerji arz ve talep dengesizliğinin ve yakın gelecekte oluşabilecek elektrik enerjisi açığının tartışıldığı bu günlerde, tamamen yerli ve çevreci olan yenilenebilir kaynakların değerinin daha fazla ön plana çıktığını ifade eden Bilgin, yenilenebilir yasa tasarısının amacının, rüzgar santrallarına yatırımını artırmak olduğunu kaydetti.
Hali hazırda sadece 30 megawat gücünde bir rüzgar santralı kurulabildiğini, yeni projelerin planlanan kurulu güçlerinin çok düşük olduğunu belirten Bilgin, ''Rüzgar santralleri hızla kurulabiliyor. Hazırlık dönemini bitirdikten sonra inşaatı ile birlikte bir yılda devreye sokulabiliyor. Ancak özellikle son dönemde rüzgar tribünlerinde ciddi mali artışlar yaşandı'' dedi.
Dünyada rüzgar santrallarının yayılmasının önünde hala büyük engeller bulunduğunu ifade eden Bilgin, ''Çünkü dünyada rüzgar santralı kurulması için talep çok büyük, ancak kule ve tribün üreticisi sayısı yeterli değil. Bu da doğal olarak maliyetleri yukarı çekiyor'' dedi.
Rüzgar santrallerinin, üretim ve tüketimin yoğun olduğu Türkiye'nin batı bölgelerinde bulunduğunu ve TEİAŞ'ın bu sistem kullanım bedellerini, kurulu güç üzerinden aldığını belirten Bilgin, şunları kaydetti:
''Ancak rüzgar satrallarında kapasite kullanım oranı yüzde elliyi geçmiyor. Yani doğalgaz çevrim santralları yüzde 70, yüzde 80 kapasite faktörü ile çalışırken, 100 megawatlık bir rüzgar ve su santralı sadece 40-50 megawat üretim yapabiliyor. Kullanım bedellerini kurulu güç üzerinden alınca da bir haksızlık ortaya çıkıyor. O yüzden bu konuda RESSİAD olarak yenilenebilir, özellikle rüzgar enerjisinden elde edilmiş elektrik için kullanım bedelinin kurulu gücün yüzde 20'si üzerinden alınması görüşünü yasayı görüşen komisyona bildirdik. Başlangıçta iyi karşılandı. Sonucu göreceğiz.''
Rüzgar santralı konusunda yatırım yapacakların, rüzgar potansiyeli ile birlikte o bölgenin bağlantı imkanını da TEİAŞ'tan öğrenmelerini önerdiğini bildiren Bilgin, ''Bu sınırlamaya bir çözüm olarak rüzgar potansiyeli yüksek bölgelerde, buna örnek olarak Çeşme yarımadası verilebilir, projelerin birleşerek sistemin güçlü olduğu trafo merkezlerine ortaklaşa hat ve şalt tesisi yapmaları düşünülebilir'' dedi.
Günümüzde hem dünyada hem de Türkiye'de rüzgar enerji santrallerine yoğun bir ilgi bulunduğunu bildiren Bilgin, rüzgar potansiyelinin sadece yüzde 1'inin kullanıldığını kaydetti.
-HİDOELEKTRİK SANTRALLARI-
Yapılan değerlendirmelere göre Türkiye'nin su kaynaklarından 150 milyar kilowatt/saat (kW/h) elektrik üretmesinin mümkün olduğunun hesaplandığını bildiren Bilgin, şunları kaydetti:
''Şu anda Türkiye'nin toplam elektrik tüketiminin yılda 170 milyar kW/h olduğu göz önüne alındığında su potansiyelimizin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmaktadır. Bugüne kadar, tüm Cumhuriyet dönemi boyunca, devlet eliyle kurulabilen su santrallerinin üretebildiği enerji toplamı yılda 40 milyar kW/h'tir. Şu anda her yıl 110 milyar kW/h elektrik üretebilecek su potansiyeli boşa akmaktadır. Bunun ekonomik değeri ise yılda yaklaşık 8 milyar dolar olarak hesaplanabilir.''
Su projelerinde 5539 sayılı kanun ve ilgili yönetmelikle, yeni uygulanmaya başlanan sistemin çok doğru olduğunu düşündüklerini bildiren Bilgin, ''Bu yasanın uygulamasına yakın zamanda fiilen başlanılmış ve şimdiye kadar çok iyi neticeler alınmıştır'' dedi.
-TOPTAN ENERJİ FİYATINA 5 AVRO TABAN FİYAT-
Yenilenebilir Enerji Kanunu'nda elektrik dağıtım şirketlerine yenilenebilir enerjiyi ''YEK'' belgeli tesislerden 7 yıl boyunca, toptan enerji fiyatından alma zorunluluğu getirildiğini hatırlatan Bilgin, şunları kaydetti:
''Söz konusu toptan enerji fiyatı da her yıl Bakanlar Kurulu kararı ile yüzde 20 oranında arttırılabiliyordu. Yeni düzenlemeyle, toptan enerji fiyatına 5 avro taban fiyat getirildi. Böylece yatırımcıya kur riski olmaksızın ürettiği elektriği en düşük 5 avrodan dağıtımcılara satma imkânı sağlanarak proje kredisi bulma şansı arttırılmış oldu.''
Değişikliklerden bir diğerinin ve en çok üstünde durulması gerekenin ise toptan enerji fiyatına 5,5 avro tavan fiyat getirilmesi olduğunu bildiren Bilgin, ''Yani başka bir deyişle Türkiye'deki toptan enerji fiyatı 7 avro bile olsa rüzgar veya su santralleri serbest piyasa koşullarından yararlanıp dağıtımcılara 5,5 avro üzerinde elektrik satamayacak. Bu maddenin gerekçesi de elektrik fiyatlarının bu sayede artmasının önlenmesi olarak açıklanıyor'' diye konuştu.
Yenilenebilir enerjinin toplam elektrik üretiminin küçük bir yüzdesini oluşturduğunu kaydeden Bilgin, ''Bu değişiklik ile yenilenebilir kaynakların gelişmesinin önü maalesef daha çok tıkanmıştır. Fakat yenilenebilir enerji tesislerinin düzenli üretimleri olmadığından bir enerji havuzu tarafından dengelenmesi gerekmektedir'' dedi.
Özellikle Türkiye'nin rüzgar potansiyelinin daha çok batı bölgelerinde olduğu göz önüne alınırsa, bu sorunun ne kadar önemli olduğunun ortaya çıktığını ifade eden Bilgin, önerilerinin bir yönetmelik değişikliği ile bu bedellerin yenilenebilir kaynaklar için yüzde 85 indirimli alınması olduğunu kaydetti. Tolga Bilgin, bu konuda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile görüşmelerinden olumlu tepki aldıklarını sözlerine ekledi.