PetroLü farkedince araştırma yaptırdı

ikRa

Banned
Katılım
29 Ağu 2006
Mesajlar
4,113
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
43
Konum
Küfür Tek Millettir..!
gpet_byk0b85b4a20b65e324.jpg

Sultan II. Abdulhamit'in Musul ve Bağdat civarlarında Dicle ve Fırat havzalarında petrol arama çalışmaları yapmak üzere bir ekip oluşturduğu, ekibin raporuna göre 65 farklı yerde petrol arandığı ve buraların haritasının hazırlandığı ortaya çıktı

Uğruna savaşların çıktığı, yeni bir dünya haritasının oluşturulmaya çalışıldığı petrolün önemini anlayan Osmanlı Padişahı II. Abdulhamit'in Musul ve Bağdat civarlarında Dicle ve Fırat havzalarında petrol arama çalışmaları yapmak üzere ekip oluşturduğu, ekibin sunduğu rapora göre 65 farklı yerde petrol arandığı ve bunların bir yol haritasının hazırlandığı ortaya çıktı. Sözkonusu rapor, Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü tarafından bastırılan plan, fotoğraf ve belgelerin yeraldığı “Osmanlı Döneminde Irak” isimli kitapta ilk kez yayınlandı.

gpett.jpg

TESPİT AMAÇLI

Raporda, Siirt civarında ve Dicle nehri kıyılarında petrol kaynakları bulunduğu, ancak bu yerlerin su altında ve 900 metre yüksekliğindeki dağlarla çevrilmiş olması nedeniyle buralarda kaynağın işlenmesi ve nakliyatının çok zor olduğu belirtiliyor. Zengin petrol kaynaklarının bulunduğu Musul o dönemde Padişah'ın kendi arazisi içinde bulunduğu için, bu arazide bulunan petrol kaynaklarının idaresinin birleştirilerek imtiyaz hakkının Hazine-i Hassa'ya verilmesi sağlanıyor. Sözkonusu araştırma sadece petrol bulunan yerleri tespit amaçlı yapılıyor. Daha o dönemlerde petrolün önemini anlayan Sultan II. Abdulhamit, Devlet-i Aliye'nin elinde gerekli teknik ekibin bulunmaması nedeniyle kendi şahsi malından ödenek çıkartarak geniş kapsamlı petrol arama çalışmaları başlattı.

Sultan, çalışmada yerli ve yabancı mühendisleri çalıştırarak Musul ve Bağdat civarında, Dicle Fırat nehirleri havzasında petrol aramaları yaptırdı. Maden mühendisi Paul Groskoph ve Habib Necib Efendi başkanlığında araştırma ekibi çalışmalarını bir rapor halinde Sultan II. Abdulhamit'e sundu. Hazırlanan bu raporda Bitlis ve Dicle nehri kıyılarında zengin petrol kaynaklarının bulunduğu belirtiliyor. Ancak ekibin yüksek sulardan dolayı buradaki petrol kaynaklarını tayin edemedikleri raporda belirtiliyor. Rapora göre, ekip Diyarbakır'dan Musul'a nehir üzerinden giderek nakliyatın ne suretle mümkün olacağını tayin etmek istiyor. Ekibin, Musul'dan Bağdat'a giden yol üzerindeki Zab nehrinin sol tarafında 100 metre üzerinde uzanmış bulunan petrol kaynakları buldukları raporda belirtiliyor.

Teknik ekip çalışmalarını bugünkü Irak sınırları içinde de sürdürüyor. Raporda Kerkük ve Babagügür bölgesinde çok önemli petrol kaynaklarının bulunduğu belirtiliyor. Ekip, petrol kaynaklarının bulunduğu bölgenin burada yaşayan mahalle halkına ait olduğunu raporuna ekliyor. Keyl va Zaho bölgesine giden ekip burada da mühim petrol kaynaklarına rastladıkları ifade ediliyor. Raporda, ekibin yaptığı araştırmalar neticesinde en kaliteli petrolün El-Kayara ve Mendelli bölgelerinde bulunduğunun altı çiziliyor.

Musul'un petrol arazilerini aldı

“Osmanlı Döneminde Irak” kitabında yer alan bilgilere göre petrolün önemini anlayan Sultan II. Abdulhamit ilk önce kendi arazisinde çıkan petrolün arama ve işletme hakkını Hazine-i Hassa'ya aldırdı, daha sonra Musul ve Bağdat'taki petrol madenlerinin idaresinin birleştirilerek imtiyaz hakkının Hazine-i Hassa'ya verilmesini sağladı. Kitapta, “Abdulhamit'in Petrol Haritası” adıylı yeralan haritada 65 yerde araştırma yapıldığı belirtiliyor. O dönemde meşhur İngiliz donanmasının gemileri dahi artık kömür yerine petrolü kullamaya başlamışlardı. Büyük ülkeler bu bölgelerde hakimiyet elde etmeye çalışıyordu. Abdülhamid bu gelişmelerin farkındaydı ve petrolün stratejik kaynaklar arasında yer alacağını biliyordu.Bu yüzden Musul'un petrol arazilerini satın aldı.

Haberin Kaynağı
 
O Zaman Gücün Farkına Varıp, Çalışmaları Başlatmış Ama Olmamış...
 
Çok ileri görüşlü ve büyük bir insanmış Abdülhamid Han.
mekanı cennet olsun.
 
cennet mekanin konuyla ilgili goruslerinin oldugu bir kitap vardi, simdi adi aklima gelmiyor, kisaca petrolun ileride cok onemli bir yeri olacagini, petrol bolgelerinin muhakkak elimizde tutulmasi gerektigini soyluyor

wakti zamaninin vezirlerinden birinin gunlugunden alinti:

``ingilizler bugun ..... civarindaki ...... topragini istediler, osmanlinin mubarek kanini oraya dokecek degildim, verdim gitti``

ve bu sekilde de o topraklar kaybediliyor...
 
Geri
Üst