PARMAK BASSAK OLUR MU? (6.Baskı)

YaRpAK.

New member
PARMAK BASSAK
OLUR MU?




Aydınlarımızın (!) davetine uyup / imzamı atıp Ermeniler’den “özür” dileyeceğim. Ama “okumam-yazmam” yok! Parmağımı bassam olur mu?!!!

“Türk” ve “Ermeni”; 1000 yıldır kardeşti! Ama “kardeşlik” o “kara gün”de bitti!

O “lânet gün”de biz, kuzeyde vuruşuyorduk! Güneyde ise hançerleniyorduk. Sırtımıza, yarısına kadar saplanan hançeri, çıkarttık ve uzağa fırlatıp attık! İşte o “kara gün”ün / “kardeşliği bozan olay”ın özeti bu!


“Düşmanla işbirliği Ermeniler”i, bulundukları yerden başka yere götürdük. “Düşmanla işbirliği yapmayan Ermeniler”e ise asla dokunmadık! Bu bulundukları yerden başka yere sürme sırasında ise “kardeş” Türk’le Ermeni arasında “savaş” çıktı! Neymiş? “Savaş” çıkmış!


> KAVGA’DA “YUMRUK SAYISI” SAYILIR MI?!


Buna rağmen Ermeni’nin söylediğinin özeti şudur: Kavgada Türk bana şu kadar yumruk attı!


Attı mı? Elbette attı! Böyle bir “kahpelik” karşısında “Osmanlı tokatı” atılmayacaktı da ne yapılacaktı? Böyle bir “ihanet”in karşısında “Osmanlı merhameti” mi beklenecekti?



Peki Türk Ermeni’ye yumruk atarken, Ermeni ne yapıyordu? Tavuk mu güdüyordu. Hayır, ilk yumruğu vuran / arkadan hançerleyen Ermeni idi, Türk de karşılık verdi ve o da yumrukladı. Şimdi üstünden kaç yıl geçmiş, Ermeni tuturdu “yumrukları sayalım” diye! Peki “kavgada yumruk sayısı” sayılır mı? Bunun cevabını Genel Başkanımız Prof.Dr.Yaşar Nuri Öztürk’ten alalım:



Bizden ölen insanlardan kimsenin bahsettiği yok. Adam, yüzyıllarca yaşadığı bir topluma, eline bir fırsat geçince, hemen ihanet etmiş. Arkadan vurmuş; Rus’la birleşmiş, İngiliz’le birleşmiş, Fransız’la birleşmiş. Türkiye de kendini savunmak üzere bir karşı çıkış koymuş. Orada -kavgayı başlatan biz değiliz ama bunda hiçbir şüphe yok… Bir kavga başlamış. Başlamış kavgada yumruk sayısı hesaplanmaz biliyorsunuz. Bizden ölmüş insanlar, Ermenilerden ölmüş insanlar. İkisi de üzücü. Birbirinin içinde bir ev halkı gibi asırlarca yaşamış iki topluluk, böyle birbirine can yakıcı şeyler yapmışlar. O arada daha çok Ermeni ölmüştür. Bundan üzüntü duyarız ama şimdi bunu alıp da sanki durup dururken Türkler kalkmış gitmiş, evlerini basmış, Ermenileri orada imha etmişler gibi bir havaya sokmak bunu... bu vicdansızca bir iş. (06 Kasım 2007 / http://www.hyp.org.tr/haber.asp?hid=3503)


> “BE HEY” NANKÖR ERMENİ!


Peki “savaşta / kavgada yumruk sayısı sayılmaz” ama “sayılırsa” ne olur? “Saymaya kalkan” karşı tarafı “soykırım yapmak”la suçlar. Bugün Ermeni’nin Türk’ü suçladığı gibi…


Bunlar oldu-bitti, süreç normale döndü… Fakat 90’lı yılların başında Ermeni, kanına girmiş olan kahpelik mikrobunun vücudunu ve beynini ve de vicdanını sarması sonucu, Anayasası’nın 11.Maddesi’ne şunu yazdı: Türkiye’nin sınırını / bağımsızlığını kabul etmiyorum. Türkiye’deki falanca şehir Ermenistan’ındır!


Ey “1000 yıl beraber yaşadığım eski kardeşim” Ermeni! Sen benim / Türk’ün sınırını / bağımsızlığını tanımıyorsun! İyi de “be hey” nankör! Sen “bağımsızlığını” ilan ettiğinde, seni “ilk tanıyan Ülke” hangisiydi? “Türkiye” yani Ben değil miydim?

Ben “seni tanıyacağım” ama Sen “beni tanımayacaksın!” Kaşındığında kaşıdığımda ise “soykırım yapıyor” diye ortalığı velveleye vereceksin!

> ÇOCUKLARIN BEYNİNİ YIKIYORLAR!

Böyle bir “mantık”la Ermenistan-Türkiye ilişkilerini yürütmeye çalışan Ermeni Yöneticileri’nin bu siyasetinden, Ermeni halkı bir “hayır” bekliyor mu? Bu işin çözümünde Ermeni halkına büyük sorumluluk düşüyor. Çünkü kendilerini yönetenler, ha bire “Türk düşmanlığı”nı yeni nesillere aşılıyor! Yöneticilerinin siyaseti bunun üzerine kurulu, bbunun sonu felâkettir. Ermeni çocuğunu Türk’e, Türk de çocuğunu Ermeni’ye düşman olarak büyütmemelidir!


> “HEPİMİZ ERMENİYİZ” DİYE “BAĞIRTAN” da
“ERMENİLER’DEN ÖZÜR DİLİYORUZ” DİYE
“İMZA ATTIRAN” da AYNI BELÂ: ABD


Bunları dile getirdikten sonra, konu hakkında Milletimiz’e neler söylemişiz bir hatırlayıverelim:

Hırant Dink alçakça bir suikastla öldürüldüğünde, bundan daha alçakça bir organizasyonu seyrettik. Cenazenin hemen ertesi günü binlerce insanın elinde “Hepimiz Ermeniyiz” yazan “hazır” pankartlar ve “Hepimiz Ermeniyiz” diye bağıttırılan insanlar… Bunca pankartı ne zaman hazırladınız? Apaçık bir şekilde görülmüştür ki, bu “suikast da, cenaze de” planlıydı! Ozan Arif’in “Plan Yapmayın Plan” adlı şarkısını yazmasının ve adını böyle koymasının sebebi de buydu! O zaman aramıza bu nifak tohumlarını ekmek için bu suikast ve cenaze planını yapanlara şunu sormuştum:


Şimdi bir Ermeni vatanadaşımız öldürüldü diye “Hepimiz Ermeniyiz” diye bağırıyorsunuz. Peki yarın bir Kürt vatandaşımız öldürüldüğünde “Hepimiz Kürtüz” diye mi bağıracaksınız? Türk vatandaşımız öldürüldüğünde de “Hepimiz Türküz” diye mi bağıracaksınız? Peki diyelim ki olur ya, bir eşcinsel vatandaşımız öldürüldü!!! O zaman nasıl bağıracaksınız? “Hepimiz İbneyiz” diye mi?

Yayınladığımda Almanya’dan yayın yapan Atatürkçü Ulusal Mim Haber Dergisi Sitesi’nde “Manşet Haber” olarak yayınlanan bu basın açıklamamı okumak isterseniz tıklayın:

HYP Denizli İl Başkanlığı 29.Yazılı Basın Açıklaması
HEPİNİZ İBNE MİSİNİZ?!
http://www.turklider.org/TR/EditModule.aspx?TabId=778&mid=6050&ItemId=5973
Konu ile ilgili ikinci açıklamam ise, Abdullah Gül’ün “Türkiye’nin sınırını / bağımsızlığını tanımayan Ermenistan’ın ayağına gitmesi” üzerine, anne tarafı Ermeni olan rahmetli Sanatçımız Cem Karaca’nın, Ermeniler tarafından Karabağ’da işlenen insanlık suçu ile ilgili yazdığı “Karabağ’da talan var, ak gerdana saldıran var” şarkısını gündeme getirdiğim açıklamamdı.

Yayınlandığımda İstanbul’dan yayın yapan Milliyetçiliğin kalelerinden İnternet Ajans Sitesi’nde “Günün Ençok Okunan 1.Haberi” ve “Haftanın Ençok Okunan 4.Haberi” olan bu basın açıklamamı okumak isterseniz tıklayın:

HYP Denizli İl Başkanlığı 75.Yazılı Basın Açıklaması:
CEM KARACA’DAN ABDULLAH GÜL’E ERMENİSTAN DERSİ!
http://tarimticaret.blogcu.com/75-aciklama-cem-karaca-dan-abdullah-gul-e-ermenistan-dersi-5-baski_23449161.html

Bir de, Dünya’daki Türk Devletleri’nde olan-biteni takip etmesi için kurduğum ve başına / başkanlığına da Almanya Mannheim’de yaşayan 22 yaşındaki Serdar Bayram’ı atadığım “HYP Denizli Türk Devletleri Çalışma Kulübü”nün açıklaması var. Başkanımız Serdar Bayram’ın, Halaçoğlu’nun görev süresinin uzatılmaması üzerine “AKP’nin Sözde Ermeni Soykırımı’nı tanıyacağı” açıklamasını yayınladık.

HYP Denizli İl Başkanlığı TDÇK 2.Açıklaması:
AKP ERMENİ SOYKIRIMI’NI KABULLENECEK!
http://yataganbabaarsiv.tr.gg/2-.-Aciklama-d--AKP-Ermeni-Soykirimi-h-ni-Taniyacak-ar-.htm

Peki o zamanlar bunları yaptık da, şimdi ne yapıyoruz. Biliyorsunuz şimdi “imza kampanyaları” moda!


> “KAMPANYA SAVAŞLARI”NA “PARMAK” BASALIM!


Büyük vatan evlatları (!) olan “aydınlarımız” buyurdu ki “biz Ermeniler’den özür diliyoruz”…

Fakat kavgacı ve büyük vatan hainleri (!) olan “soykırımcı Türkler” bu güzel davranışa karşı “karşı kampanyalar” başlattı!

Birileri çıktı ve “Ermeniler’den Özür Dilemiyorum” imza kampanyası başlattı. Soykırımı savunan (!) Türkler’den HYP Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nusret Sevenoğlu bu kampanyaya imza attı ve herkesi de imza atmaya davet etti. İstiyorsanız siz de atın imzanızı:
http://www.ozurdilemiyorum.net/

Başka birileri de “Ermeniler’den Özür Bekliyorum” imza kampanyası başlattı. Soykırımı savunan (!) Türkler’den İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi, Dil ve Kültür Topluluğu Başkanı Osman Turan bu kampanyaya imza attı ve herkesi de imza atmaya davet etti. İstiyorsanız siz de atın imzanızı:
http://www.ozurbekliyorum.com/

Fakat ben bu iki kampanyayı imzalamayacağım! (!)

Ben Türkler’in Ermeniler’e yaptıkları yüzünden “Ermeniler’den Özür Diliyorum” imza kampanyasına destek vereceğim! Fakat bir problem var, o da şu:

Ben cahilim! Okumam-yazmam yok! Biliyorsunuz “imza atmayı bilmeyenler”e, bunun yerine “parmağını bastırırlar”… Biz de bunu uygulasak ve “Ermeniler’den Özür Diliyorum!” imza kampanyanıza destek vermek için, cahil olduğumdan / imza atmayı bilmediğimden, imza yerine (fotoğraftaki) parmağımı bassam olur mu?!!!

Hem bu "parmak işareti"nin, bütün Dünya'ca bilinen bir "uluslar arası anlamı" var! Bu "Ermeniler'den Özür Diliyoruz" imza kampanyanızı, böylece "uluslar arası arena"ya da taşımış olursunuz!

HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba olarak “düşman nesiller yetiştirmek yerine Türk-Ermeni Kardeşliği’nin yeniden yeşertilmesi gerektiği”, “aydın yaftalı hainler” ve de “okuması-yazması olmayanların ‘Ermeniler’den Özür Diliyoruz kampanyasını organize edenlere / pardon düzenledikleri kampanyalara’ imza yerine parmağını basmak suretiyle destek olmaları” konularında, diyeceklerim ve “duruşum” budur. Aziz Milletimiz’e saygıyla duyuruyorum!
http://tarimticaret.blogcu.com/83-aciklama-parmak-bassak-olur-mu-6-baski_32084561.html
 

HTML

Üst