Overclock nasıl yapılır?(Yeni Başlayanlar İçin)

DayWalkerr

ABDUSSABUR
arkadaşlar overclock nasıl yapılır gerekli döküman burda yardım olucaktır eminim
Öncelikle bu işlemin riskli bir işlem olduğunu donanım parçalarına zarar verebileceğini söylemeliyim...Bundan dolayı yeterince bilgi sahibi olmaynların denememesini tavsiye ederim...Sorumluluk kabul edilmez...



Yeni Başlayanlar İçin Overclock Terimleri


Overclock Nedir?

Overclock bir bileşenin kendisi için belirlenmiş saat frekansının üzerinde (over – clock) çalıştırılmasıdır.

Overclockta Terimleri :

Saat Frekansı: Elektronikte kullanılan her çipin belirlenmiş bir saat frekansı (clock frequency) vardır. Bu saat frekansının temel birimi ise Hz (hertz)dir. Bir elektromanyetik dalga düşünelim :

Şekilde görüldüğü gibi iki tepe noktası ya da iki çukur noktası arasındaki mesafe “dalga boyu” olarak adlandırılır. Bir tepe noktasından bir sonraki tepe noktasına ya da bir çukur noktasından diğer çukur noktasına ulaşmak için gereken süreye ise “periyot” (T) denir. Şimdi biz bu e.m. dalganın saat frekansını hesaplamak istediğimizde bunu “1” sayısını periyot süresine (sn cinsinden) bölerek (1/T) buluruz. Burada elektromanyetik dalgaların ilerleme hızı sabit olduğuna göre (ışık hızı , 300,000km/sn) frekansın yükselmesi için dalgaboyunun dolayısıyla da periyotun küçültülmesi gerekir.

FSB (FrontSideBus): Anakartınızda Kuzey Köprüsü ile işlemciniz arasındaki veriyoluna verilen addır. Kuzey Köprüsü bellek kontrolcüleri , AGP portu ve işlemci arasındaki iletişimi sağladığından FSB hızı sistem performansında önemli bir yere sahiptir.

Kuzey Köprüsü: Anakartınızın performansında en önemli paya sahip çiptir. Anakartınızdaki AGP portu (dolayısı ile ekran kartınız) , bellek kontrolcüleri (ramleriniz) ile işlemci arasındaki iletişim bu çip tarafından sağlanır.

Güney Köprüsü: Anakartınızda PCI ve IDE denetleyicilerinin bağlı oldukları çiptir. Bu denetleyicilere bağlı olan aygıtlar ile işlemci arasındaki iletişim “aygıt -> Güney Köprüsü -> Kuzey Köprüsü -> FSB veriyolu -> İşlemci” yolu ile sağlanır.

AGP: Ekran kartınız ile sisteminiz arasındaki bağlantıyı sağlayan arabirime verilen addır. AGP'nin de belirlenmiş bir saat frekansı mevcuttur ; bu hız 66MHz'dir.

PCI: Ekran kartı dışında kalan diğer genişleme kartları (örneğin ses / tv-radyo / ethernet kartları) ve IDE aygıtları (örneğin Harddiskler , optik okuyucular) ile sisteminiz arasındaki bağlantıyı oluşturan arabirime verilen addır. PCI hızı normalde 33MHz'dir.

İşlemci Çarpanı (Clock Ratio / CPU Multiplier): İşlemcinin sistem FSB hızının maksimum kaç katı hızda çalışacağını belirleyen çarpana verilen addır. Yani toplam işlemci hızı FSB hızı ile bu çarpan değerinin çarpılması ile bulunur. Bilgisayar açılırken çarpan değeri bios tarafından işlemciden algılanır , bu sayede anakarta takılı olan işlemci tanımlanır. Mesela 166MHz FSB'ye sahip Athlon2500+'nın işlemci çarpanı 11'dir. Yani toplam işlemci hızı 11 x 166 = 1833MHz'dir.
Bu çarpan İntel işlemcilerde sabitlenmiş değiştirilemeyen bir değer iken AMD'nin thoroughbred-b / barton çekirdeğine sahip işlemcilerinde değiştirilebilir.

VCore: İşlemci çekirdek voltajı. Yüksek hızlarda stabilite sağlamak için bir miktar arttırılması gerekebiliyor.

VDimm: Bellek voltajı. Ramlerinizi yüksek hızlara çıkarmak ya da daha düşük zamanlamalar ile kullanabilmek için bir miktar arttırılması gerebilir.

VDD: Kuzey Köprüsü voltajı. Yüksek FSB hızlarında stabilite sağlamak ya da daha yüksek FSB hızlarına ulaşmak için bir miktar arttırılması gerebilir.

AGP/PCI Bölenleri: Yukarıda AGP ve PCI saat frekanslarından bahsettik. Bu hızlar da aslında FSB hızına bağlı. İşte burada devreye bölenler giriyor. Mesela maksimum 166MHz FSB hızı destekleyen bir anakarta sahipsiniz. (mesela via kt333/400). Bu anakartlarda en büyük AGP böleni 5/2'dir (2,5). Yani fsb hızınız 166MHz iken AGP hızınız bu bölen sayesinde 166 / 2,5 = 66MHz'e sabitlenir. (133MHz'de ½ kullanılır) Eğer daha yüksek fsb hızlarına çıkarsanız maksimum böleniniz yetersiz kalacağında AGP hızınız da yükselmek zorunda kalacaktır. Yan bu örnek verdiğimiz anakartta FSB hızını 200MHz'e çıkardığınızda daha büyük bir bölene sahip olmadığınız için AGP hızınız 200 / 2,5 = 80MHz'e yükselmek zorunda kalır. Aynı şekilde PCI hızı içinde bölenler mevcuttur. Yine örnekte verdiğimiz anakartta maksimum PCI böleni 1/5'tir. Yani 166MHz FSB hızında PCI hızı bu bölen sayesinde 166 / 5 = 33MHz'de sabit tutulur. 200MHz FSB denendiğinde ise bu hız mecburen 200 / 5 = 40MHz'e yükselir.

AGP / PCI hızlarının olması gereken değerde sabit tutulmaya çalışılmasının sebebi ise bu arabirimlerin yüksek hızlarda sistem stabilitesini bozmasıdır. (Stabilite AGP'de ~70-80 , PCI ise ~38-40MHz'den sonra önemli ölçüde bozulur.)

Bu durum eski anakartlarda böyle iken güncel anakartlarda AGP ve PCI hızları FSB hızından bağımsız olarak bölene ihtiyaç duymadan 66 � 33MHz'de tutulabiliyor.



Overclock Nedir? Ne işe Yarar? Nasıl yapılır?

Overclock Türkçede tam karşılığını birebir bulamasada en uygun "hız aşımı-hız aşırtma"gibi terimlerle ifade edilmektedir.Biz kısaca overclock'a bir işlemciyi normal çalışma frekansının daha üstünde bir frekansda çalışmaya zorlamak diyebiliriz.

Bu ne demektir?Diyelimki elimizde P4 3000 mhz bir işlemcimiz var biz bunu 3200 mhz de çalışmaya zorlar ve başarılı olursak overclock yapmış oluruz.
Peki bunu nasıl yaparız?. Her işlemcinin bir iç frekansı vardır.Front side bus denilen (kısaca fsb) Türkçe olarak önyüz veri yolu diyebileceğimiz mhz cinsinden bir çalışma frekansı var ve bunun yanında her işlemcinin bir çarpan kat sayısı vardır (x9 , x10, x15 gibi) ve bu çarpan ile fsb hızını çarptığımızda işlemcinin asıl mhz ini bulmuş oluyoruz.Örnek olarak P4 3.0 ghz için bu değer fsb 200x15 olduğundan 3000 mhz dir.

Şimdi önümüzde toplam mhz i arttırmak için 2 yol bulunduğunu öğrendik.

Birinci yol Fsb hızını arttırmak,

İkinci yol çarpan kat sayısını arttırmak suretiyle toplam mhz i arttırmaktır.Şimdi biz bu iki değerden fsb yada çarpan hangisini arttırırsak arttıralım elde ettiğimiz mhz değeri yükselecektir.Yani overclock yapmış olacağız.Malesef intel işlemcilerin genellikle çarpanları kilitli olduğu için bu değerle oynama yapılamıyor ve bu yüzden iş sadece fsb hızını artırmaya kalıyor.Amd işlemcilerde durum daha farklı, çoğunlukla çarpanları açık oluyor yada bazı yöntemlerle kilitli olsalar bile açılabiliyorlar.Bu durumda her iki değerlede oynama imkanı doğduğu için daha esnek overclock imkanımız olabiliyor amd işlemcilerde.Aslında şunuda unutmamakta fayda var.Her ne kadar çarpanlarla oynama çeşitliliğimiz olsa bile overclockta en yüksek performansın fsb hızını arttırmakla elde edilebileceğini unutmayın.Nedeni ise yüksek fsb hızlarında buna bağlı olarak,bellek denetleyicisi, depolama aygıtları denetleyicileri ve AGP/PCI saat hızları da artar.Tabi AGP/PCI saat hızları yüksek overclocklarda sorun çıkarabildiği için stabilite için modern anakartlara bu hızı sabitleme özelliği ilave edilmiştir.

Şimdi adım adım overclock yapmaya başlayalım.

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki overclock için en önce boardumuzun bu işe elverişli olarak üretilmiş olması gerekmektedir.Yani overclock için neler gerekiyorsa her özelliğin mevcut olması gerekiyor.Bu özellikleri aşağıdaki resimlerlede göreceksiniz.Overclock'a niyetlendiyseniz öncelikle uygun bir board edinmelisiniz yoksa overclock için doğru düzgün özellik sunmayan anakartlarla bu işe koyulmak boşuna uğraş ve moral bozukluğu olacaktır.Tabi iş sadece board ile bitmiyor.Overclock için buna yatkın birde işlemci bulmamız gerekiyor.Bu iş öylesine ilginç ki her işlemcinin overclock perfromansı aynı olmuyor.Üretim tarihleri,üretim yerleri,kodları bir işlemcinin overclock performansını değiştirebiliyor hatta öyleki bazen aynı üretim yer tarih ve kodlarına sahip iki işlemcide bile aynı overclock değerlerine ulaşamayabiliyorsunuz.Yani bu iş öncelikle şans işi tabi ama önce overclock forumlarında hangi cpu ve kodların overclocka daha yatkın olduğuna dair bilgi edinmekte ve işlemci seçiminide ona göre yapmakta fayda var.
İşlemcimizide seçtikten sonra iş tabiki yine bitmiyor;sırada ram var.Eğer stabil bir overclock yapmak ve maximum performans almak istiyorsak ramlerimizin kaliteli ve cas gecikmesinin (cl2-cl2,5-cl3 gibi.düşük değer daha iyi) mümkün olan en düşük değerlerde olması gerekiyor.
Buna ilaveten overclock yapılan parçaların enerji ihtiyaçları artacağından mutlaka kaliteli ve en az 400 watt lık bir powersupply ımızın olması gerekiyor.
Tabi son olarak en önemli konu soğutma.Overclock edilen sistemimiz daha fazla ısınacağı için (en başta cpu) çok daha iyi bir soğutmaya sahip olmamız gerekiyor.
Aslına bakarsak overclock işi oldukça pahalı ve riskli bir hadisedir.Farkındaysanız sözünü ettiğim tüm enstrümanlar normallerinden daha pahalı olan şeyler.Her şeyin iyisini almak durumunda olduğumuzdan bu iş haliyle pahalıya gelecektir.(Tabi bazen umulmadık uygun fiyatlı ürünlerede denk gelerek ucuza mal etmek de mümkün) Elbette pahalı donanımlarımızın zarar görme riskide vardır her zaman için.

Riskli ve pahalı,peki o zaman niçin overclock yapıyoruz?

Bu soruya verilecek en kısa ve öz cevap hazdır,ihtirasdır.İnsanı bir kere sardımı kolay kolay kurtulmak mümkün değildir :(

Overclock için öncelikle boardumuzun biosu dediğimiz temel ayaralamaların bulunduğu kısma girmemiz gerekiyor. (Her ne kadar windows üzerinden de overclock yapma imkanı olsada sağlam overclockcular tarafından tercih edilen bir tarz olmadığından o konuya hiç girmeyeceğim)
Pc açılırken del tuşuna basarak biosa girilir.Ben yaygın olduğu için i865 çipsete sahip kendimde kullandığım abit AI7 nin biosundan örnek verceğim.
Diğer boardlarda üç aşağı beş yukarı aynı gibidir.


Abitin meşhur soft menüsünden cpu,ram,agp frekans ve voltaj ayarlarının bulunduğu en can alıcı bölüme giriyoruz



Üstte görüldüğü gibi default ayarlardaki görünümümüz bu.Tüm değerlerimiz olması gerektiği gibi yani default.


Bize default değerler lazım olmadığı için "cpu operating speed"seçeneğini "user defined"yapıyoruz ki cpu fsb ,cpu:ram oranı ve agp/pci ayarları açık hale gelsin. Çünkü bu değerlerle oynayarak overclock yapacağız.

Öncelikle fsb miktarını biraz arttırıyoruz ben 200 mhz den 250 ye çıkardım ama cpu ma güvendiğim için direkt bu değeri denedim. Siz azar azar arttırmayı deneyin aceleci olmayın. Mesela önce 210 mhz e çıkarın sonra 220 ye.
Dikkatinizi çektiyse ben cpu:ram ratio(oranı) nı 1:1 yaptım bu ne demek? Bu cpu ile ramlerimin 1:1 eşit aynı mhz de senkron çalışacağı anlamına geliyor. Tabi benim ramlerim DDR 566 olduğu için (2x 283 mhz) cpu ile senkron rahatlıkla çalışabilmekte. Eğer sizin elinizde bu değerlerde çalışan ramler yoksa bu değeri düşürmelisiniz.





(Bazı boardlarda bu şekildede yer alabilir cpu:ram oranı sizi şaşırtmasın)




Yani eğer DDR 400 ramlere sahipseniz ve ramlerinizin 200 mhz üzerinde çalışamayacağına eminseniz bu oranı yukarıdaki görülen seçeneklerdeki gibi 5:4 yapmalısınız ki sistem çakılmasın. Bence önce ramlerle uğraşmak yerine öncelikle işlemcinizin sınırını bulabilmek amacıyla ram oranınızı düşük bir oranda tutun,mesela 3:2 gibi. Bu durumda ramler daha düşük değerlerde çalışacağı için cpu sınırını tayin etmenize engel olamayacaklardır.

Cpu nın sınırını nasıl bulacağız?

Öncelikle default voltajında mhz olarak gidebildiği yere kadar arttıracağız. Her arttırdığımızda pc yi kapatıp açıp stabilitesini ve en önemlisi cpu sıcaklığını kontrol etmelisiniz. Eğer stabilite ve ısınma sorunu yoksa bu iyi haber demektir yolumuza devam edebiliriz. Tekrar tekrar biosa girip fsb hızını arttırdıktan sonra diyelimki işlemcimiz artık 240 fsb de çakılmaya stabilliğini kaybetmeye başladı. Ha tabi bunu nasıl anlıyoruz ,stabiliteden kasıt öncelikle fsb arttırırmından sonra windowsa sorunsuz bir biçimde girmesi ve bir kaç bench programıyla sandra,pc mark vs. gibi yapılan testleri başarıyla reset,donma vs.olmadan tamamlamasıdır. Bunlardan geçemiyorsa reset yada donma oluyorsa bu demektir ki cpu muzun default voltajındaki sınırına gelmiş bulunuyoruz. Ne yapacağız?Tekrar biosa giriyoruz.



Üstte görüldüğü gibi cpu core voltajını bir miktar arttırmak işe yarıyabilir. Bu stabilitesi bozulan işlemciye yardımcı olabilir. Bunu yaparken azar azar yapmakta fayda var çünkü overclockda en tehlikeli hadise voltaj olayıdr,fazla voltaj direkt cpu nuzu götürebilir.İntel işlemcilerde (northwood) 1.7 voltu aşmamanız en doğru yol olacaktır.Buna kabaca default voltajın %15 fazlasını aşmamak ta diyebiliriz.
Bu şekilde voltaj arttırımlarıyla stabilite sağlandıktan sonra yeniden fsb arttırımlarına giderek cpu nun çıkabileceği stabil en yüksek değeri buluruz. Bahsettiğim gibi test programlarıyla denedikten sonra en uygun değeri buluruz. Tabi tekrar ediyorum tüm safhlarda cpu sıcaklığını kontrol altında bulundurmalısınız. Cpu nuzun default durumdaki sıcaklığının %25 den fazla artmamasına dikkat edin. Her ne kadar bazı boardlar sıcaklığı doğru okumasalarda dediğim gibi en doğru yol default halindeki değer ile overclock sonrası değeri%25 ten fazla olmaması. Fazla sıcaklık demek tehlike demek,işlemcinin çok yıpranması demek,stabilitenin bozulması demek olduğunu aklınızdan çıkarmayın


Alıntıdır...






www.hackhell.com
 

Schranz

New member
50 kere verildi bu biraz daha dikkatli ol
 

WyverN

New member
Schranz Arkadasıma katılıyorum
Konuları koymadan once biraz bakalım
arastıralım forumda
 

Schranz

New member
biz neden yardımcı oluyosun demedikki zaten verilen bir konu olduğunu belirttip bidaha ki sefere daha dikkatli olmasını söledik. art niyet göremedim ben. forumun kuralları göre hareket ediyoruz.
 

oNuR!

Banned
Overclock Nedir? Ne işe Yarar? Nasıl yapılır?

Overclock Türkçede tam karşılığını birebir bulamasada en uygun "hız aşımı-hız aşırtma"gibi terimlerle ifade edilmektedir.Biz kısaca overclock'a bir işlemciyi normal çalışma frekansının daha üstünde bir frekansda çalışmaya zorlamak diyebiliriz.

Bu ne demektir?Diyelimki elimizde P4 3000 mhz bir işlemcimiz var biz bunu 3200 mhz de çalışmaya zorlar ve başarılı olursak overclock yapmış oluruz.
Peki bunu nasıl yaparız?. Her işlemcinin bir iç frekansı vardır.Front side bus denilen (kısaca fsb) Türkçe olarak önyüz veri yolu diyebileceğimiz mhz cinsinden bir çalışma frekansı var ve bunun yanında her işlemcinin bir çarpan kat sayısı vardır (x9 , x10, x15 gibi) ve bu çarpan ile fsb hızını çarptığımızda işlemcinin asıl mhz ini bulmuş oluyoruz.Örnek olarak P4 3.0 ghz için bu değer fsb 200x15 olduğundan 3000 mhz dir.

Şimdi önümüzde toplam mhz i arttırmak için 2 yol bulunduğunu öğrendik.

Birinci yol Fsb hızını arttırmak,

İkinci yol çarpan kat sayısını arttırmak suretiyle toplam mhz i arttırmaktır.Şimdi biz bu iki değerden fsb yada çarpan hangisini arttırırsak arttıralım elde ettiğimiz mhz değeri yükselecektir.Yani overclock yapmış olacağız.Malesef intel işlemcilerin genellikle çarpanları kilitli olduğu için bu değerle oynama yapılamıyor ve bu yüzden iş sadece fsb hızını artırmaya kalıyor.Amd işlemcilerde durum daha farklı, çoğunlukla çarpanları açık oluyor yada bazı yöntemlerle kilitli olsalar bile açılabiliyorlar.Bu durumda her iki değerlede oynama imkanı doğduğu için daha esnek overclock imkanımız olabiliyor amd işlemcilerde.Aslında şunuda unutmamakta fayda var.Her ne kadar çarpanlarla oynama çeşitliliğimiz olsa bile overclockta en yüksek performansın fsb hızını arttırmakla elde edilebileceğini unutmayın.Nedeni ise yüksek fsb hızlarında buna bağlı olarak,bellek denetleyicisi, depolama aygıtları denetleyicileri ve AGP/PCI saat hızları da artar.Tabi AGP/PCI saat hızları yüksek overclocklarda sorun çıkarabildiği için stabilite için modern anakartlara bu hızı sabitleme özelliği ilave edilmiştir.

Şimdi adım adım overclock yapmaya başlayalım.

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki overclock için en önce boardumuzun bu işe elverişli olarak üretilmiş olması gerekmektedir.Yani overclock için neler gerekiyorsa her özelliğin mevcut olması gerekiyor.Bu özellikleri aşağıdaki resimlerlede göreceksiniz.Overclock'a niyetlendiyseniz öncelikle uygun bir board edinmelisiniz yoksa overclock için doğru düzgün özellik sunmayan anakartlarla bu işe koyulmak boşuna uğraş ve moral bozukluğu olacaktır.Tabi iş sadece board ile bitmiyor.Overclock için buna yatkın birde işlemci bulmamız gerekiyor.Bu iş öylesine ilginç ki her işlemcinin overclock perfromansı aynı olmuyor.Üretim tarihleri,üretim yerleri,kodları bir işlemcinin overclock performansını değiştirebiliyor hatta öyleki bazen aynı üretim yer tarih ve kodlarına sahip iki işlemcide bile aynı overclock değerlerine ulaşamayabiliyorsunuz.Yani bu iş öncelikle şans işi tabi ama önce overclock forumlarında hangi cpu ve kodların overclocka daha yatkın olduğuna dair bilgi edinmekte ve işlemci seçiminide ona göre yapmakta fayda var.
İşlemcimizide seçtikten sonra iş tabiki yine bitmiyor;sırada ram var.Eğer stabil bir overclock yapmak ve maximum performans almak istiyorsak ramlerimizin kaliteli ve cas gecikmesinin (cl2-cl2,5-cl3 gibi.düşük değer daha iyi) mümkün olan en düşük değerlerde olması gerekiyor.
Buna ilaveten overclock yapılan parçaların enerji ihtiyaçları artacağından mutlaka kaliteli ve en az 400 watt lık bir powersupply ımızın olması gerekiyor.
Tabi son olarak en önemli konu soğutma.Overclock edilen sistemimiz daha fazla ısınacağı için (en başta cpu) çok daha iyi bir soğutmaya sahip olmamız gerekiyor.
Aslına bakarsak overclock işi oldukça pahalı ve riskli bir hadisedir.Farkındaysanız sözünü ettiğim tüm enstrümanlar normallerinden daha pahalı olan şeyler.Her şeyin iyisini almak durumunda olduğumuzdan bu iş haliyle pahalıya gelecektir.(Tabi bazen umulmadık uygun fiyatlı ürünlerede denk gelerek ucuza mal etmek de mümkün) Elbette pahalı donanımlarımızın zarar görme riskide vardır her zaman için.

Riskli ve pahalı,peki o zaman niçin overclock yapıyoruz?

Bu soruya verilecek en kısa ve öz cevap hazdır,ihtirasdır.İnsanı bir kere sardımı kolay kolay kurtulmak mümkün değildir :(

Overclock için öncelikle boardumuzun biosu dediğimiz temel ayaralamaların bulunduğu kısma girmemiz gerekiyor. (Her ne kadar windows üzerinden de overclock yapma imkanı olsada sağlam overclockcular tarafından tercih edilen bir tarz olmadığından o konuya hiç girmeyeceğim)
Pc açılırken del tuşuna basarak biosa girilir.Ben yaygın olduğu için i865 çipsete sahip kendimde kullandığım abit AI7 nin biosundan örnek verceğim.
Diğer boardlarda üç aşağı beş yukarı aynı gibidir



Abitin meşhur soft menüsünden cpu,ram,agp frekans ve voltaj ayarlarının bulunduğu en can alıcı bölüme giriyoruz



Üstte görüldüğü gibi default ayarlardaki görünümümüz bu.Tüm değerlerimiz olması gerektiği gibi yani default.


Bize default değerler lazım olmadığı için "cpu operating speed"seçeneğini "user defined"yapıyoruz ki cpu fsb ,cpu:ram oranı ve agp/pci ayarları açık hale gelsin. Çünkü bu değerlerle oynayarak overclock yapacağız.

Öncelikle fsb miktarını biraz arttırıyoruz ben 200 mhz den 250 ye çıkardım ama cpu ma güvendiğim için direkt bu değeri denedim. Siz azar azar arttırmayı deneyin aceleci olmayın. Mesela önce 210 mhz e çıkarın sonra 220 ye.
Dikkatinizi çektiyse ben cpu:ram ratio(oranı) nı 1:1 yaptım bu ne demek? Bu cpu ile ramlerimin 1:1 eşit aynı mhz de senkron çalışacağı anlamına geliyor. Tabi benim ramlerim DDR 566 olduğu için (2x 283 mhz) cpu ile senkron rahatlıkla çalışabilmekte. Eğer sizin elinizde bu değerlerde çalışan ramler yoksa bu değeri düşürmelisiniz.



Yani eğer DDR 400 ramlere sahipseniz ve ramlerinizin 200 mhz üzerinde çalışamayacağına eminseniz bu oranı yukarıdaki görülen seçeneklerdeki gibi 5:4 yapmalısınız ki sistem çakılmasın. Bence önce ramlerle uğraşmak yerine öncelikle işlemcinizin sınırını bulabilmek amacıyla ram oranınızı düşük bir oranda tutun,mesela 3:2 gibi. Bu durumda ramler daha düşük değerlerde çalışacağı için cpu sınırını tayin etmenize engel olamayacaklardır.

Cpu nın sınırını nasıl bulacağız?

Öncelikle default voltajında mhz olarak gidebildiği yere kadar arttıracağız. Her arttırdığımızda pc yi kapatıp açıp stabilitesini ve en önemlisi cpu sıcaklığını kontrol etmelisiniz. Eğer stabilite ve ısınma sorunu yoksa bu iyi haber demektir yolumuza devam edebiliriz. Tekrar tekrar biosa girip fsb hızını arttırdıktan sonra diyelimki işlemcimiz artık 240 fsb de çakılmaya stabilliğini kaybetmeye başladı. Ha tabi bunu nasıl anlıyoruz ,stabiliteden kasıt öncelikle fsb arttırırmından sonra windowsa sorunsuz bir biçimde girmesi ve bir kaç bench programıyla sandra,pc mark vs. gibi yapılan testleri başarıyla reset,donma vs.olmadan tamamlamasıdır. Bunlardan geçemiyorsa reset yada donma oluyorsa bu demektir ki cpu muzun default voltajındaki sınırına gelmiş bulunuyoruz. Ne yapacağız?Tekrar biosa giriyoruz.

Üstte görüldüğü gibi cpu core voltajını bir miktar arttırmak işe yarıyabilir. Bu stabilitesi bozulan işlemciye yardımcı olabilir. Bunu yaparken azar azar yapmakta fayda var çünkü overclockda en tehlikeli hadise voltaj olayıdr,fazla voltaj direkt cpu nuzu götürebilir.İntel işlemcilerde (northwood) 1.7 voltu aşmamanız en doğru yol olacaktır.Buna kabaca default voltajın %15 fazlasını aşmamak ta diyebiliriz.
Bu şekilde voltaj arttırımlarıyla stabilite sağlandıktan sonra yeniden fsb arttırımlarına giderek cpu nun çıkabileceği stabil en yüksek değeri buluruz. Bahsettiğim gibi test programlarıyla denedikten sonra en uygun değeri buluruz. Tabi tekrar ediyorum tüm safhlarda cpu sıcaklığını kontrol altında bulundurmalısınız. Cpu nuzun default durumdaki sıcaklığının %25 den fazla artmamasına dikkat edin. Her ne kadar bazı boardlar sıcaklığı doğru okumasalarda dediğim gibi en doğru yol default halindeki değer ile overclock sonrası değeri%25 ten fazla olmaması. Fazla sıcaklık demek tehlike demek,işlemcinin çok yıpranması demek,stabilitenin bozulması demek olduğunu aklınızdan çıkarmayın.

Şimdi sıra geldi ramlerimizi yoklamaya;
Şimdi ramlerin sınırını bulacağız. Bunu önce yukarıda görüldüğü üzere cpu:ram oranıyla oynayarak bulacağız. Eğer ramlerimiz zaten hızlıysa DDR500 ve üzeri zaten pek sorun çıkmayacaktır fakat ramlerimiz DDR 400 yada daha düşüğü ise 1:1 cpu/ram oaranını kaldıramayabilir. Bu durumda mecburen ramleri daha düşük bir değerde çalıştırmak zorunda kalacağız mesela 3:2 yada 5:4 gibi. Fakat bu ramlerin sağı solu belli olmuyor bazen oem bir ram alıyorsunuz DDR 400 yada 366 ve normalde bu değerlerde çalışması gerekiyorken sizi şaşırtıyor ve neredeyse DDR 500 hızlarında bile çalışabiliyor. Bunu deneyerek bulacaksınız. Aynı cpu gibi denediniz ve bir yerden sonra sistem çakıldı. Cpu muzun sınırını bildiğimiz için cpu dan şüphelenmiyoruz. Cpu voltajını arttırdığımız gibi ram voltajını arttırmakta fayda sağlayabiliyor


Resimdeki gibi ram voltajını arttırarak en stabil ve max değerini buluyoruz.Tabi bazı ramler voltajı sevmeyebilir ve voltaj tam tersi etkide yapabilir.Voltajı seven ramlere denk geldiysek şanslıyız bu ramlerle epeyce yukarı mhz lere çıkabiliriz.
Ramlerinde sınırını bulduk şimdi geldik ram timingleriyle oynamaya yani ramlerimizi daha düşük cl değerleriyle daha agresif çalışmaya zorlamaya.Düşük cl değeri daha çabuk veri döngüsü olacağı için daha fazla performans demektir.Bunun içinde ana menümüzden advanced chipset features a girerek yapıyoruz

Buradan DRAM timing selectable dan manuel yaparak seçeneklerin açılmasını sağlıyoruz

Resimde görüldüğü gibi buradaki ram zamanlamalarını deneme yanılma yoluyla düşürmeye çalışıyoruz. Dediğim gibi ne kadar düşük değer o kadar performans. Tabi her ramin kaldırabileceği timingler farklıdır. Benim buradan şu ayarlarda olsun demem mümkün değil. Deneyerek bulacaksınız. Bulabildiğimiz en düşük ram zamanlaması beraberinde stabiliteyide sunuyorsa ram lerimizide azami derecede overclock etmişiz demektir.
Bu arada i875 çipsetlerdeki ramlere artı bir performans daha getiren PAT (Performance Acceleration Technology) hadisesi i 865 chipset boardlarda değişik adlar adı altında sunulabiliyor. Bu kiminde Hyper Path adı altında kiminde game accelerator adı altında sunuluyor.Bunlarıda deneyerek buluyorsunuz.Çünkü her ram ve i865 board bu özellik aktif edildiğinde stabil çalışmayabiliyor.

Tüm bu denemeleri yaparken overclock ettiğiniz bileşen cpu yada ram yaptığınız arttırımı hazmedemediğinde sisteminiz kilitlenip hiç açmayabilir. Telaş etmeyin, bunlar olağan durumlardır. Çaresi, cereyanı kesip beş on saniye bekledikten sonra insert tuşuna basılı tutarak sistemi yeniden açmaya çalışmak. Bazen buda çare olmaz o zaman board üzerinde bulunan clear cmos jumper ile biosu resetleyerek default değerlerde açılmasını sağlamalısınız.Tabi bu tüm yaptığınız ayarlamaları sil baştan yeniden yapmanız demektir.
(Önce boardunuzu iyi tanımalısınız.Kitapçığını inceleyip ne nerede öğrenmelisiniz)
 

oNuR!

Banned
Bu arada amd den de bir örnek vereyim.En meşhur ve performanslı chipseti nforce2 ve tabiki abit nf7 den bir örnek.



Bu resimde görüldüğü gibi işlemcinin çarpanı açık ve burada istediğimiz gibi çarpanlada oynama imkanımız var.Yani hem fsb hemde çarpanla değişik varyasyonlar yapma imkanımız var tabiki toplam makul mhz değerlerinin üzerine çıkmamak kaydıyla.Görüldüğü gibi nf7 de birde chipset voltaj ayarı var.Bunuda arttırmak nf7 de stabiliteyi arttıran bir unsurdur.Ayriyeten agp voltajı da var ki bu zaten diğer platformlarında çoğunda var.Ekran kartı oc edildiğinde Stabiliteyi arttırdığı rivayet edilir ama ben pek bu rivayeti doğrulayamadım yani pek bir işe yaramıyor ama siz deneyebilirsiniz tabiki.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------

Athlon64 3000+ Venice overclock ilavesi
Gelen istek üzerine Athlon64 overclock ile ilgili ilave yaptım.Burada örnek olması için Asus A8N SLI boarddan resimler koydum.Overclockun mantığı aynı olduğu için burada fazla ayrıntıya girmeyeceğim,genel bilgiler vereceğim.Ayrıntılar için ve overclock mantığı için yukarıdaki P4 örneğini iyi okumanızı tavsiye ederim.Bunda fark Hyper Transport olayıdır.Kabaca 1000 mhz i tuturmalısınız Fsb oranı arttıkça HT de artacağı için sorun çıkaracaktır o yüzden default 5 olan HT çarpanını yaptığınız fsb ye göre düşürmelisiniz mesela 250 fsb yaptıysanız 4 e düşürünki yine 1000 mhz lik değer tutturulmuş olsun.Resimlere geçelim.

En çok satılan ve oc yeteneğide iyi olan 3000+ venice benimde kullandığım işlemci.Gördüğünüz gibi üzerindeki kodlara göre oc yeteneği iyi yada kötü olabiliyor.Birazda şans işi ama BPMW kodları iyi olarak biliniyor ve buda öyle bir işlemci.Default voltaj ile 300x9=2700 mhz günlük çalışabiliyor.



Biosa giriyoruz



Advanced menüde görüldüğü gibi bize gerekli olanlar cpu configürasyon ve jumperfree configürasyondur."Benim board böyle değil ben napacağım" demeyin hemen hemen tüm boardlarda mevcuttur adı farklı yada giriş menüleri farklı olabilir.Kısaca cpu ayarlamaları ve ram ayarlamalarının olduğu menü yada menüler diyebiliriz.
Jumperfree den cpu ve ram ayarlamalarını yapacağımız bölüme giriyoruz.Tekrar ediyorum bu her boardda jumperfree diye yer almıyor bu asusa özgü bir ifade.



Bir çok boardda oc için hazır bir takım modlar vardır.Kiminde yüzdeli oc varken kimindede böyle isimlendirmeler bulunmaktadır.Fakat biz herşeye kendimiz hükmetmek istediğimizden manuali seçeceğiz.





 

oNuR!

Banned
Buradada cpu çarpan kısmı var.Farkındaysanız aşağıya doğru çarpanı değiştirebiliyoruz.Fakat genellikle pek aşağıya doğru düşürülmesinin bir anlamı yok o yüzden default hali yani 9 çarpanıyla kalması daha iyi 3000+ için.Tabi bu 3200+ ve üzeri işlemciler için artıyor siz artık duruma göre hareket edeceksiniz.



Bu kısımda cpu voltajını ayarlayabiliyoruz.Yüksek mhz lerde gerektiğinde bir miktar arttırabiliriz.1.6 voltun aşılmaması tavsiye edilir.



Pci express kilidimiz var.buradan stabiliteyi bozmayacak değeri seçip sabitliyoruz.

Aynı şekilde stabilite bozulmaması için (oc a engel olmayacak daha doğrusu ) değeri seçiyoruz.

Ram voltajınıda ayarlayabileceğimiz kısım burası.Ramlerimizin durumuna göre voltajı belirliyoruz.

Burada işimiz bittikten sonra bir önceki menüye geri dönüp DRAM configurationa giriyoruz



Ramlerimizin durumuna göre ve yaptığımız overclock miktarına göre buradan ramlerin çalışma oranını belirliyoruz.
 

oNuR!

Banned
Timing durumunu manuele getirirsek cas gecikmelerini kendimiz belirleyebiliriz.

Tüm ayarlamaları yaptıktan sonra Fsb oranımıza göre baştada belirttiğim gibi HT hızını ayarlamamız gerekiyor sistemimizin düzgün çalışması için.Dediğim gibi amaç 1000 mhz değerini tutturmaya çalışmak kabaca.Buna göre fsb x 5-4-3 =Yaklaşık 1000 mhz gibi ayarlyoruz.


Yaptığınız oc miktarını ve ramlerinizin hangi mhz de ve timinglerde çalıştığını kontrol etmek içinde cpu-z en uygunudur.

Soğutma;

Evet mümkün olduğunca sade bir şekilde overclock'u anlatmaya çalıştım.Bahsettiğim gibi overclock edilen parçalar daha fazla ısınacağı için normalden daha iyi soğutma isterler.Bunun için en uygun olanı, cpu ile gelen kendi heatsink(ısı giderici)-fanı yerine tamamı bakır olan soğutucular kullanmak.


Bu soğutucunun üzerine tercihinize göre performanslı bir fan takabilirsiniz.Bu size stock soğutmadan çok daha iyi bir soğutma sağlayacaktır.


Bu tarz bir şeyde olabilir bu size kalmış ama tavsiyem fanınız performanslı ama bu resimdeki gibi devir ayarlı olsun yoksa normal zamanlarda overclocksuz kullanmak istediğiniz durumlarda sürekli sabit yüksek fan devir sesi sizi oldukça rahatsız edecektir benden söylemesi.

------------------------------------------------------------------------------------

Ekran kartlarında overclock

Evet sistemimizi overclock etmiş olduk.Tabi bununla yetinmeyebilirsiniz.Ekran kartınızıda overclock etmek isteyebilirsiniz.Bunuda yapmak için çeşitli yollar var.Kartınıza göre değişen Ati yada nvidia.Çeşitli programlar ile ekran kartlarınıda overclock etmek mümkün.Ati kartlar için ati tool oldukça kullanışlıdır



Ati tool'u sistemimize kurduktan sonra çalıştırdığımızda karşımıza programın gördüğünüz arayüzü çıkıyor.9800xt kartım default değerlerinde ve bunu overclock etmek için hem ram hemde core-gpu (çekirdek)hızlarını yükseltiyoruz.Tabi bunuda aynı cpu overclock'undaki gibi yavaş yavaş deneyerek yapıyoruz.



Resimde görüldüğü gibi en yüksek stabil ve artifactsız değeri (görüntüde bozulmalar olmaksızın) bulduktan sonra o ayarda kullanıyoruz.


Nvidia kartlarda da çeşitli programlar var.Riva tuner,coolbits vs.gibi. Ben en pratik olanından bahsedeceğim.Yani coolbits'den.coolbits bir reg dosyası olup üzerine tıklandığında windowsumuzun (registry) kayıt defterine yerleşince nvidia ekran kartı sürücümüzün ayarlar bölümüne

Clock frequencies (saat frekans ayarları) adı altında bir seçenek eklenecek.Buradan ram ve core hızlarını ayrı ayrı ayarlamamız mümkün.

Coolbits size yeterli gelmeyebilir.O zaman farklı programlar deneyebilirsiniz.
Ben programlar için link vermiyorum çünkü sürekli güncelleniyorlar.Zaten google da aratınca bir sürü link bulunabiliyor.

Evet kısaca ekran kartına overclock'uda anlatmaya çalıştım.Tabi overclock hadisesi sadece bu kadar değil.Sizi ilerki dönemlerde bunlar kesmeyebilir, o zaman vmod olaylarınada girmek isteyebilirsiniz.Bu farklı bir hadise ve bununla ilgili benimde dahil bir çok arkadaşımızın çalışmaları var.Her kartın, her boardun mod şekli farklı o yüzden mod olayını alakalı topiklerden takip etmenizi öneririm.Bu topiğe bunuda eklersek iyice karışır durum.O yüzden bu topik böylece kalsın.

Faydalı olacağını ümit ediyorum.Yalnız bir kez daha hatırlatmakta yarar var.Overclock riskli bir iştir ve riski sadece yapan kişiye aittir.
"alıntıdır"
 

Schranz

New member
daha önce de 4 defa flan verildi ama bütün olarak verilmemişti. kimi resimleri koydu yazı yarımdı kimi yazıları koydu resimler yoktu. c/p olsa bile upload edip uğraşman zamanını almıştır. teşekkür ederiz . yalnız komple aynı olmasa üst konu olucaktıki :) saolasın emeğin icin
 

oNuR!

Banned
"komple aynı olmasa" derken neyi kastettin anlamadım!
üst konu olması benim için bişi değiştirmez ya konu konudur bence işi olana yarasın yeter:cool:
 

Cansiz

New member
çok saolasın onur bomba gibi olmuş:sigara:
 

Cansiz

New member
saol tekrar okuldan sunu istediler bunu verdim!!!!:):)
 

oNuR!

Banned
Overlock Hakkında Bilinmeyenler

Overclocking Hakkında Bilinmeyenler ve Riskler Overclocking, çalþması için bir saat sinyaline ihtiyaç duyan bir elektronik devreyi tasarımı ve testi sonrasında üreticisi tarafından güvenli olarak belirtilmiþ maksimum saat frekansının üzerinde çalþtırmaktır. PC dünyasında overclocking denildiğinde ise, bu tanımdaki elektronik devrenin yerini PC’yi oluþturan birden fazla devre ya da komponent alabiliyor. Bu komponentler genelde ya iþlemci, ya ekran kartı, ya RAM ya da yonga setini oluþturan entegre devreler oluyor. Bu tanımdan sonra akla gelebilecek ilk soru þu olabilir: “Üreticisi bir üst sınır belirtmiþse nasıl oluyor da bu sınırın ötesine geçip devreleri çalþtırabiliyoruz?”. Bu soruya cevap verebilmek için elektronik devrelerin çalþma prensiplerini ve üreticinin devrenin çalþma frekansının üst sınırını nasıl belirlediğini bilmek gerekiyor.
Devre tasarımcıları için en önemli değiþkenler besleme gerilimi (voltaj), sıcaklık ve fabrikasyon parametreleridir. Bu değiþkenler devrenin çalþma hızını, yani frekansını belirler. Elektronik devrelerin yapı taþları olan transistörler yüksek besleme voltajını ve dþük sıcaklıkları severler. Bu þartlar sağlandığında daha hızlı çalþırlar ve dolayısıyla da devre daha yüksek frekanslarda çalþabilir. Besleme voltajı sistemdeki yük miktarına, sıcaklığa ve güç kaynağının kalitesine gore belli bir değer etrafında belli bir tolerans aralığında salınır. Sıcaklık da, besleme voltajı gibi yük miktarına ve kasanın soğutma sistemine bağlı olarak belli değerlerde salınır.


Diğer değiþkenimiz olan fabrikasyon parametreleri ise tasarımcının ya da kullanıcının kontrolünde değildir. Doğası itibariyle rastgele bir prosestir (random process). Aranızdan olasılık teorisine aþina olanların bilebileceği gibi, rastgele proseslerin belirli dağılım fonksiyonları vardır. þte mikroelektronikteki fabrikasyon prosesleri normal bir dağılıma sahiptir. Uzun lafın kısası fabrikasyon parametrelerini önceden kesin olarak tahmin etmek mümkün değildir ancak ortalama değerlerini ve bu değerden olabilecek sapmalarını (standart sapma) hesaplamak mümkündür. Yani aynı devre aynı fabrikada iþlendiğinden, farklı silikon waferları üzerindeki transistörler birgün hızlıyken, ertesi gün yavaþ çıkabilir. Bu bahsettiğimiz rastgeleliğin bir sonucudur ama bu sapmalar elbette mantıklı sınırlar içindedir. Buna bir örnek olarak AMD’nin ya da Intel’in aynı mimariye ve tasarıma, yani çekirdeğe, sahip ancak farklı frekanslarda satılan iþlemcilerini verebiliriz. Mesela AMD Athlon XP 1700 ve XP 2100’ü ele alalım. AMD’nin yaptığı üretilen çipleri aynı voltaj ve sıcaklıkta teker teker test etmek, her birinin maksimum çalþma frekansını belirlemek ve üstlerine bunu belirten bir etiket basmaktan ibaret. Yani AMD, XP 2000 için ayrı XP 1700 için ayrı tasarım yapmıyor. Çekirdek aynı, ancak fabrikasyon sonrasında çiplerden birinin þansı daha yaver gitmiþ ve bahsettiğimiz rastgele dağılım içinde daha hızlı bir noktaya dþmþ. þte bu yüzdendir ki tasarımcı iþin doğasında olan bu rasgeleliğin getirebilecegi sürprizlerden korunmak için tasarımına bazı güvenlik marjları diğer bir deyiþle toleranslar ekler. Örnek olarak 1.6V besleme voltajı ve 70 derece çekirdek sıcaklığında test edilerek 2 GHz’de güvenli olarak çalþabileceğine karar verilmiþ ve ona gore etiketlenip satþa sunulmus bir iþlemci 1.8V besleme voltajında ve iyi bir soğutmayla çekirdeği 30 derecede tutulduğunda rahatlıkla 2.2 GHz frekansında güvenli olarak çalþtırılabilir.


þte overclockingin temelinde yatan ve onu mümkün kılan prensipler bunlar. Gelelim aldığımız risklere.


Overclocking Yaparak Hangi Riskleri Göze Alıyoruz?


Mikroelektronik sektöründe tasarım ve üretim yapan firmaların üretim sonrası testlerden elde ettiği ölçümler þığında, her çip için güvenli voltaj, sıcaklık ve frekans çalþma aralıklarını belirleyip kılıf üzerinde bunu belirtmesindeki amaç, fonksiyonel olarak güvenilirliğin yanı sıra çipin uzun vadede ömrünü de belirli bir değerin üzerinde tutmaktır. Her elektronik parçanın tıpkı otomobildeki mekanik parçalar gibi yıpranmadan dolayı bir ömrü vardır. Elektronikteki yıpranmanın sebebi aslında yine mekanik sebeplere dayanır ancak burada hareket halinde olan diþliler ya da pistonlar değil, elektronlardır. Elektronların hareket kabiliyeti, çiplerin yapı taþları olan transistörlerin iletkenlikleri kontrol edilerek ya arttırılır ya da azaltılırak tamamen engellenir. Bu sayede, 0 ve 1 diye tabir ettiğimiz mantık seviyeleri gerçeklenir.
İdeal olarak bir transistor ya açıktır ve üzerinden belli bir elektron hareketine yani akıma izin verir, ya da kapalıdır ve üzerinden hiçbir elektronun hareketine izin vermez. Pompalanan akım değeri voltajla orantılıdır; yani besleme voltajı artarsa akım da artar. Açık oldukları durumda izin verebilecekleri akım transistörün fiziksel boyutlarıyla orantılıdır. Normal olarak bu akım değeri arttıkça transistor daha hızlı çalþır. Transistörleri, içlerinden su pompalanan vanalara ve elektronları da suya benzetebiliriz. Ne kadar hızlı su pompalanırsa, yani akım arttırılırsa, belli bir süre içinde o kadar fazla su, yani elektron bir yerden bir yere taþınır; yani daha cok iþ yapılır ve daha hızlı çalþma sağlanır. Belli bir değerden fazla akım geçirilmeye zorlanırsa transistörün iletkenliği doymaya baþlar ve hız artþı kesilir. Artan akımla beraber elektronların maruz kaldığı sürtünme de artar, güç tüketimi artar ve açığa çıkan ısı, çipin sıcaklığını normal seviyelerin üzerine taþır. Yüksek sıcaklıklar ve yüksek akım değerleri transistörlerin performansını dþürdüğü gibi, iletken metal hatların da elektron göçü (electromigration) denilen fiziksel olay sonucu yıpranmasını hızlandırır. Bunun yanında yüksek sıcaklıklarda elektronların silikon içindeki hareket kabiliyetleri, diğer bir deyiþle mobiliteleri azalır ve sistemin hızının doymasına, hatta azalmasına sebep olabilir. Tıpkı vana örneğinde olduğu gibi bu akım değeri daha da artarsa vana ve borular bunu kaldıramaz ve sistemdeki yıpranma artar, vana (transistör) ve borular (metal hatlar) hızla aþınır ve bozulmaya uğrar, sistemin ömrü kısalır ve sonunda bir anda sistemde kalıcı hasarlar oluþmaya baþlar. Devreler, normal çalþma koþullarında (voltaj ve sıcaklık) bu akım değeri hiçbir zaman normal ve emniyetli seviyelerin üzerine çıkmayacak þekilde tasarlanmþtır. Ancak overclocking amacıyla çipin besleme voltajı normal seviyesinin üzerine çıkarıldığında ve yeterli soğutma sağlanmadığında yukarıda anlatılan senaryo gerçekleþir. Güç tüketimini belirleyen en etkili unsur voltajdır. Güç tüketimi besleme voltajının karesiyle orantılıdır. Mesela voltaj 1.6V tan 1.8Va çıkarıldığında (%13) güç tüketimi ((1.8^2-1.6^2)/(1.6^2)*100)=%27 artar.

Voltaj ve sıcaklığın artmasının yanı sıra frekansın arttırılmasının da olumsuz yan etkileri vardır. Yüksek frekanslarda ortalama güç tüketimi artar ve yeterli soğutmanın olmadığı durumlarda sıcaklık da yükselir. "Ortalama güç tüketimi frekansla nasıl artar?" sorusu akla gelirse bunun cevabı biraz daha karþıktır. Güç tüketimi denildiğinde bunu iki gruba ayırmak mümkün : Durağan (statik) ve dinamik. Her çipin hem dinamik hem de durağan güç tüketimi birleþenleri bulunur ve güç tüketimi denildiğinde basit olarak bu ikisinin birleþkesi kastedilir. Voltaja bağlı olan güç tüketimi durağandır, yani doğru akımlardan (DC) kaynaklanır. Frekansa bağlı olan birleþen ise dinamiktir, yani doğru akımların aksine zaman içinde değiþik değerler alan akımlardan kaynaklanır. Bunu basit olarak bir kapasitorü doldurma ve boþaltma olayı olarak açıklayabiliriz. Her saat darbesinde çip üzerindeki kapasitörler kısa bir süre içinde dolar ya da boþalır ve bu kısa süreler zarfında dinamik güç tüketimi gerçekleþir. Saatin frekansı arttığında saat darbelerinin, yani doldurma boþaltma iþleminin sıklığı artacağından, ortalama dinamik güç tüketimi dolayısıyla da toplam güç tüketimi artar.
Toplam güç tüketimindeki artmayla beraber güç kaynağının yükü artmþ olur. Talep edilen gücün artþı, dolayısıyla pompalanması gereken akım miktarındaki artþ güç kaynağının çıkþlarını istenilen voltaj değerlerinde tutmasını, yani voltaj regülasyonunu zorlaþtırır. Burada etkilenen sadece kasadaki ana güç kaynağı değil aynı zamanda anakart üzerinde yer alan ve kasanın güç kaynagından aldığı gücü (genellikle +12V) iþlemciye çok daha hassas ve kontrollü bir þekilde iletmekten sorumlu olan voltaj regülasyon modülüdür (VRM). VRM’ler genel olarak güç MOSFET’leri denen büyük ve yüksek akım kapasiteli transistörler ve bunları kontrol eden bir entegre devreden oluþur. Kullanım amaçları ise iþlemcilerin besleme voltaj konusunda çok daha hassas olmalarıdır. Ana güç kaynağındaki çıkþlarda istenilen regülasyon ya da tolerans %5-10 arasında olduğu halde, bu değer iþlemci voltajı için %0.25 gibi çok daha hassas bir değerdir. Bu yüzden iþlemciler ana kaynaktan direkt beslenmek yerine, araya konulan VRM üzerinden beslenirler. Bu noktada, ana güç kaynağı ve anakart üzerindeki VRM’nin kalitesi devreye girer. Ana güç kaynağı ve VRM, yapılarında endüktörler, transformatörler, kapasitörler, iþlemcilere benzer entegre devreler ve çok büyük güç transistörleri (power MOSFET) içerirler. Talep edilen güç arttıkça, bu yapılardan beslenmesi gereken akımlar da artar ve biraz önce bahsettiğim problemler oluþmaya baþlar. Artan güç talebiyle birlikte güç kaynakları ısınır. Isınma sonucu ortaya çıkan sıcaklık artþı önceden ifade ettiğimiz gibi, bu MOSFET’lerin ve diğer devre elemanlarının performanslarını dþürür. Bu sorunların önüne geçmek amacıyla çok fazlı (multi-phase) VRM devreleri tasarlanmþtır. Günümüzde anakartlarda artan güç talebi karþısında 2-fazlı VRM’ler dahi kimi durumlarda yeterli olamamaya baþlamþ ve 3-fazlı, 4-fazlı (Gigabyte'ın güncel anakartlarında 6-fazlı) VRM tasarımları görülmeye baþlanmþtır.
Faz sayısı arttıkça kullanılan güç MOSFET’lerinin sayısı da artmakta, böylece yapılması gereken iþ daha çok MOSFET arasında paylaþtırılarak voltaj kontrolü kolaylaþtırılmaktadır. Faz sayısındaki artþ, voltaj regülasyonunun kalite ve hassasiyetine yardımcı olmakla kalmayıp toplam gücü daha fazla sayıda MOSFET arasında paylaþtırarak ortaya çıkan aþırı ısınmayla ilgili problemlerin de önüne geçmektedir. Faz sayısındaki artþın tek dezavantajı, daha fazla sayıda MOSFET gerektirdiğinden maliyetin artmasıdır. Burada önemli olan diğer bir nokta da, ana güç kaynağı ve VRM’de kullanılan toplam kapasite değerleri ile transformatör ve endüktörlerin kalitesidir. Voltaj regülasyonunun kalitesi, kullanılan kapasite değeriyle orantılıdır. Yani büyük kapasite değerleri (=fazla sayıda kapasitör) kullanılarak voltajdaki oynamalara direnmek daha kolaydır. Genellikle faz sayısı arttıkça belirli bir regülasyon için gereken toplam kapasite değeri, dolayısıyla kullanılması gereken kapasitör sayısı azalmaktadır. Üreticiler ise daha fazla MOSFET kullanımıyla artan maliyeti dengelemek için daha az sayıda kapasitör gerekmesini bir avantaj olarak görerek kapasite değerinde azaltmaya gitmektedirler. Dolayısıyla her 3 ya da 4-fazlı VRM, 2-fazlılara göre daha baþarılı regülasyon yapar sonucuna varmak doğru olmaz. Overclocking zaten güç kaynağı için ekstra bir yük ifade ettiğinden, gerekli olan ekstra toleransı elde edebilmek için ideal olarak olması gereken toplam kapasitör değerini daha az sayıda fazlı bir tasarımla aynı tutmakla birlikte, soğutma amaçlı fan ve heatsinklere yeterince yer vermek ve kaliteli (=ağır) transformatörler kullanmaktır. Bu yüzdendir ki kaliteli güç kaynakları daha fazla komponent, heatsink ve fan içerirler, daha kaliteli transformatörler kullanırlar ve dolayısıyla daha ağır, cüsseli ve pahalı olurlar. Güç kaynağı seçerken bilinmesi gereken önemli bir kural : Güç kaynaklarının kalitesi, ağırlıklarıyla orantılıdır.
Bazı anakartlarda CPU, RAM ya da FSB frekansı arttırıldıgında AGP ve PCI veriyolarının saat frekanslari da paralel olarak artabiliyor; dolayısıyla bu kartlarla ilgili stabilite problemleri yaþama riski de yükseliyor. Güncel yonga setlerinin bazılarında bu sorunun önüne geçilmiþ gözüküyor. Örneğin, AMD platformu için üretilen nForce2 yonga setinin, AGP ve PCI hızını sabit tutabilme özelliği mevcut. Bu durum, overclockçular için önemli bir avantaj.
Baþarılı Overclocking İçin Neler Yapmalı? Nelere Dikkat Etmeli?

Baþarılı bir overclocking için dikkat edilmesi gereken unsurlar arasında en baþta geleni yeterli sogutmanın sağlanmasıdır. Kitlenme v.s. gibi problemlerin büyük bir bölümünün kaynağı yetersiz soğutmadan kaynaklanan aþırı ısınmadır. Soğutma hem kasa içinde hem de güç kaynağı, VRM, iþlemci, RAM entegreleri, kuzey ve güney köprüleri gibi yonga seti entegreleri ve ekran kartı üzerindeki RAM ve iþlemci entegre üzerinde uygulanmalıdır. Kimi parçalar için heatsinkler yoluyla pasif soğutma yeterli olurken, iþlemciler için mutlaka ısı iletkenliği yüksek maddelerden (bakır gibi) imal edilmiþ heatsink ve fanlar; ya da bütçesi uygun olanlar için su-soğutmalı veya Peltier bazlı aktif soğutma sistemleriyle soğutma sağlanmalıdır.
Diğer bir önemli unsur ise yüksek kaliteli güç kaynakalarının kullanımı. Isınma sorunlarıyla birlikte güç kaynaklarının üzerinde belirtilen yük kapasitesi ve regülasyon değerlerinden gerçekte çok daha yetersiz olmaları, sistem kararlılığını olumsuz etkileyen ve veri kayıplarından kalıcı hasarlara kadar birçok trajik þekilde sonuçlanan bozulmaların temel kaynağını teþkil etmektedir. Kısaca paraya kıyın ve kendinize þöyle ağır bir güç kaynağı alın. Ne kadar akıllıca bir yatırım olduğunu göreceksiniz.

Overclocking tecrübenizi daha ekonomik yapabilmek için seçeceğiniz iþlemci hakkında bazı az bilinen bilgileri elde etmeniz gerekebilir. Önceki bölümlerde değindiğimiz gibi iþlemciler, RAM çipleri gibi entegre devreler test edilip kılıflandıktan sonra güvenli çalþma aralıklarına göre etiketlenirler. Bu etikette aslında baþka bilgiler de bir kod þeklinde bulunur. Çiplerin ne zaman üretildiğinden, wafer numaralarına ve çekirdek sürümlerine kadar kullanıcı açısından genelde fazla anlam ifade etmeyen bir takım bilgiler bu kod içinde yer alır. Ancak bu konuda biraz bilgi sahibi olanlar için bu bilgiler çok anlam içerebilirler.
Örneğin bir arkadaþınız ya da internette birisi Athlon XP 1800+ iþlemcisini sadece voltajla oynayarak çok rahat bir biçimde 2400+ þeklinde kullanmayı baþarmþ olabilir. Eğer bu kiþiden iþlemcisi üzerindeki kodu öğrenip iþlemci satan bir yerden çok þanslıysanız aynı waferdan, olmadı aynı tarihte üretilmiþ, bir iþlemci bulabilirseniz aynı overclocking baþarısını elde etme olasılığınız yüksek olacaktır. Bunun yanında overclockingi engellemek amacıyla üretici firmalar tarafından iþlemciye yerleþtirilen çarpan kilitleri kırık ya da kolayca kırılabilen iþlemcilerin seçilmesi dikkat edilmesi gereken bir konudur.

Kaliteli RAM seçimi de overclocking baþarısında en fazla pay sahibi olan unsurlar arasında yer alıyor. RAM modüllerinde fiyat ve kalite, bilindiği gibi birbirleriyle orantılı. İyi ve -maalesef- nispeten pahalı olan markaların test marjlari genelde sıkı tutulur; dolayısıyla yüksek sıcaklıklarda ve yetersiz besleme koþullarında dahi üzerinde belirtilene çok yakın performans alma olasılığı daha yüksek olur. Anakartınız izin veriyorsa RAM voltajını da normalden yukarı çekerek daha yüksek hızlara çıkabilmeniz böylece mümkün olabilir. Güç kaynaklarında olduğu gibi tavsiyem, overclocking dþünenlerin RAM konusunda da paraya acımamaları olacaktır.


Önceden değindiğimiz gibi CPU, FSB ya da RAM hızı arttırıldığında bir çok anakartta AGP ve PCI saatleri de artabiliyor. Bu veriyollarındaki kartlar genelde çalþma frekansı açısından cok duyarlı olabiliyorlar (bazı AGP ekran kartları hariç). Bunu BIOS ve saat sentezleyicisinin özellikleri belirliyor. Genelde AGP ve PCI saatlerini CPU, RAM ve FSB saat frekanslarından bağımsız olarak sabit tutabilmek için bunlara ait bölücü değerler BIOS aracılığıyla programlanabiliyor. Sonuç olarak overclocking yaparken AGP ve PCI veriyolları için saat frekanslarının 66 ve 33 MHz civarında olmasına dikkat edilmelidir. Ayrıca daha kararlı bir sistem için gereksiz PCI kartlarından kaçınılmalıdır
Anakartınızı kalitesiyle ünlenmiþ bir markadan seçin. Bu markalar kalite sistemlerini kararlı biçimde koruyabilmektedirler. Özellikle iþlemciyi beslemek için kullanılan voltaj regülasyon modülünün (VRM) kalitesi önemli. Örneğin 2-phase yerine 3-phase ya da 4-phase VRM’leri olan anakartları tercih edilmeli. Hele sisteminizde 12V çıkþlarını yükleyen birden fazla sabit diskiniz ve fanınız varsa, bu konu daha da önem kazanıyor. İyi markalar pahalı olur ama kaliteli komponentler ve toleransı geniþ tasarımlar kullanırlar.


BIOS’unuzun mümkün olduğunca esnek olmasına dikkat edin. Frekans ve besleme voltajı programlamaları olabildiğince hassas olsun. Overclocking sistemdeki birçok parçayı elektronik ve termal açıdan stres altına soktuğundan ve çalþma sırasında sorun çıkma olasılığı yüksek olduğundan, iþlemcinizi ve diğer parçaları kalıcı hasarlardan koruyan ve yeterince hızlı reaksiyon veren sistemlerin (örneğin termal diod kullanımı) olmasına ve donanım izleme-uyarı (hardware monitoring) (fanlar, voltajlar) özelliklerinin olmasına özen gösterin. Bu sayede regülasyonuna bakarak güç kaynağınızın kalitesini de görebilir ve zorlandığı koþulları bilebilirsiniz.
Anakartlarda bulunan ve birbirleriyle elektromanyetik radyasyon yoluyla etkileþime girme ve sinyal kirliliği yaratma olasılığı bulunan PCI, AGP, CPU, RAM v.s gibi saatler, sinyallerinin harmonik temizliği için kaliteli bir saat sentezleyicisinin olması gerekir. Örneğin ICS firmasının saat sentezleyicileri þu anda piyasadaki en iyiler arasında yer alıyor. Harmonik temizlik açısından BIOS’unuzdan saat sentezleyicisi tarafından desteklenen spread spectrum özelliğini mutlaka aktif (enabled) tutmaya özen gösterin.


Unutulmamalıdır ki overclocking uygulamalarına hiçbir iþlemci üreticisi firma sıcak bakmamaktadır. Üretici tarafından belirtilen çalþma koþulları dþında kullanıldığı durumlarda iþlemcilerin garantisi de geçersiz olmaktadır. Sonuç olarak overclocking yaparak bu yazıda açıklamaya çalþtığım bütün risklerin sorumluluğunu üzerinize alıyorsunuz. Bütün okuyucularımıza overclocking konusunda bilinçli davranmalarını ve verdiğimiz tavsiyelere kesinlikle uymalarını hatırlatıyor herkese mutlu overclockingli günler diliyoruz.

Not : Alıntıdır
 

HTML

Üst