ortaya karışık..

estikaan

CRAZY MEN
Katılım
24 Nis 2007
Mesajlar
1,328
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
ist . bahçelievler
FIKRALAR...!

--------------------------------------------------------------------------------

Temizlikçi Kadın

Temizlikçi bir kadın dışardan ilkokul diploması almak için sınava girer.
Tabiat bilgisi soruları ve cevapları şöyle:
Soru: Mide ne iş yapar?
Cevap: Sindirim yapar, yediklerimizi öğütür

Soru: Akciğer ne iş yapar?
Cevap: Solunum yapar. Bizi yaşatır.

Soru: Kalp ne iş yapar?
Cevap: Dolaşım yapar.

Soru: Beyin ne iş yapar?
Cevap: Bizim apartmanda kapıcılık yapar.

:biggrin :biggrin :biggrin
yaş günü hediyesi

Üç yahudi genç kardeş kendi işlerini kurup zengin olmuş

ve yaş gününde annelerine aldıkları hediyeleri birbirine anlatarak

böbürleniyorlarmış.

Birincisi demiş ki: "Ben anneme kocaman bir ev aldım"

ikincisi : "Ben bir Mercedes aldım ve bir de şoför tuttum"

Üçüncüsü: "Benim hediyem hepinizden güzel. Annemin tevratı okumayı ne

kadar çok sevdiğini ve artık gözleri iyi görmediği için

artık okuyamadığını biliyorsunuz. Ona bütün Tevratı ezbere bilen büyük

kahve rengi bir papağan gönderdim. Onu eğitmek için 12 haham 12 yıl

boyunca uğraşmış. Bu papağan için havraya 20 yıl boyunca her yıl 1 milyon

dolar bağışlayacağım ama buna değer.Annem sadece bölümün adını söyleyecek

ve papağan ona ezbere okuyacak"

Kısa bir süre sonra anneleri üçüne de birer teşekkür mektubu yazmış:

Birinciye:

"Milton, bu ev çok büyük. Bana birtek odası yetiyor ama hepsini temizlemek

zorunda kalıyorum."

İkinciye:

"Marvin, yolculuk etmek için çok yaşlıyım, arabayı hiç kullanmıyorum ve

şoför çok kaba."

Üçüncüye:

"Canım Melvin'im, annesini mutlu etmeyi bilen tek evladım sensin. Tavuk çok lezzetliydi, teşekkür ederim.

:biggrin :biggrin :biggrin

Üst Düzey Yöneticilik
Adamın biri sabah saat 10'a doğru bir elinde,
içinde inek pisliği olan bir tenekeyle kafeye gelmiş,
"Bana bir çay.." diye seslenmiş,
"Şimdi geliyor, efendim.." demiş garson ve çayı getirmiş...
Çayı bir yudumda içmiş adam, almış eline pislik dolu tenekeyi,
başlamış kafenin her tarafına serpmeye.
Ve çekmiş gitmiş...

Ertesi sabah yaklaşık yine aynı saatlerde tekrar elinde
pislik dolu tenekeyle gelip yine "Bana bir çay..!" demesiyle,
"Hop...! Bir dakika, bakalım..." demiş, onu görür görmez
tanıyan garson. "Dünden beri senin pisliğini temizlemeye
çalışıyoruz... Neden öyle yaptın ki ?"

"Merak edilecek bir şey yok.." demiş adam,
"Üst düzey yöneticilik için hazırlanıyorum... Sistem aynı.
Gel, çayını iç, etrafa bok at, millet senin yaptığını
temizlemeye çalışırken bütün gün ortadan kaybol ...!"

:durdurun :durdurun :durdurun

Hamile Kız
18 yaşındaki kız, annesine iki aydır adet görmediğini söyler.
Annesi, çok tedirgin olur ve eczaneye bir hamilelik
testi almaya gider ve sonuçlar kızın hamile olduğunu gösterir.
Anne çıldırmıştır, bağırır çağırır ve "bunu yapan hangi domuz?
Bilmek istiyorum" der.
Kız telefon acar ve yarim saat içinde bir Ferrari evin önünde durur,
içinden hafif kırlaşmış saçları ve çok pahalı bir elbisenin içinde
yakışıklı bir adam iner ve kapıdan içeri girer.
Anne, baba ve kızla beraber otururlar.
Herif, "kızınız durumu anlattı" der , "kişisel durumumdan dolayı
kızınızla evlenemem" der,"ancak tüm sorumluluğu alıyorum"
"Eğer bir kız çocuğu doğarsa annesine bir ev, bir yazlık
villa ve milyon dolarlık bir banka hesabi,eğer bir erkek çocuk olursa bir kaç fabrika ve bir
milyon
dolarlık bir hesap,eğer ikiz doğarsa her ikisine de 500 bin dolarlık hesap ve bir fabrika vereceğim" der.
Ancak düşük olursa....
O zamana kadar sessizce bekleyen baba elini dostça
adamın omzuna koyar
ve
"o zaman tekrar denersin evladım".

:biggrin :biggrin :biggrin


PATATES TARLASI
Nebraska'da yasli bir adam yasardi. Patates ekimi icin bahceyi
bellemesi gerekiyordu, lakin bu cok zor bir isti.Tek oglu olan David ona yardim edebilirdi,

fakat o da hapisteydi.Yasli adam ogluna bir mektup yazdi ve müskülatini izah etti.
Sevgili David, Patates bahcemi belleyemeyecegimden, kendimi cok kötü
hissediyorum. Bahceyi kazmak icin oldukca yaslanmis sayilirim.
Burada olsan bütün derdim bitecekti. Biliyorum ki sen bahceyi benim
icin hallederdin.
Sevgiler Baban
Bir kac gün sonra oglundan bir mektup aldi.
Babacigim, Allah askina bahceyi kazma, ben oraya cesetleri gömmüstüm.
Sevgiler David
Ertesi gün sabaha karsi saat 04:00'de FBI ve yerel polis cika geldi
ve tüm sahayi kazdilar, lakin hic bir cesede rastlamadilar.
Yasli adamdan özür dileyerek gittiler.
Ayni gün yasli adam oglundan bir mektup daha aldi.
Babacigim, Simdi patatesleri ekebilirsin. Bu sartlarda yapabilecegimin en
iyisini yaptim.

:biggrin :biggrin :biggrin
Bir Koca Neye Bedeldir?
Ayşe Teyze ile Fadik kız ormanda bir kulübede yaşarlarmış. Fadik kız o kadar güzelmiş ki, Ayşe Teyze, Fadik kızı herşeyden sakınır, gözü gibi korur, ortaya çıkarmazmış. Bütün işleri kendisi yaparmış. Ormana gider, ağaç keser, kestiği ağaçları sırtına yüklenir, kasabaya götürüp satarmış. Kazandığı para ile aldıklarını da yine sırtlanır, kulübeye getirirmiş. Gel zaman git zaman Ayşe Teyze yaşlanmış ve hastalanarak, yatağa düşmüş. Ölümünün yaklaştığını anladığında, Fadik kızı yanına çağırarak, üç altın vermiş ve demiş ki;
- Ben artık ölüyorum. Şu üç altınla kasabaya gidip, kendine bir eşek satın al. Kasabaya gidip gelirken yüklersin, sen de yorulmazsın.
Bunları söyledikten sonra da son nefesini vermiş. Fadik kız bir süre sonra Ayşe Teyzenin dediğini yapmak için, üç altını almış yanına ve
kasabaya doğru yola çıkmış.Ancak eşek nasıl alınır, bilmiyor. Ne yapacağını düşünürken, kasabanın ileri gelenlerinden birisi çıkmış karşısına. Sormuş;
- Ne arıyorsun burada Fadik kız.
- Ayşe Teyzem ölmeden önce üç altın verdi. Eşek alacağım. Ancak nasıl alacağımı bilmiyorum.
- Ne yapacaksın ki eşeği?
- Kasabaya gidip gelirken yük taşıyacağım.
- Yanlış öğüt vermiş Ayşe Teyzen. Şimdi sen beni dinle, al o üç altını, git kendine güzel esvaplar, ziynet ve çeyiz al. Ondan sonra da sana bir koca bulalım, evlendirelim.
- Niye ki?
- Eeee, bir koca on eşeğe bedeldir.

:vur :vur :vur :vur

..:: İSTİHBARAT YARIŞMASI ::..

Bir gün, CIA, KGB ve MİT teşkilatlarından hangisinin daha başarılı olduğunu tespit etmek için bir "istihbarat yarışması" düzenlenmiş. Bu yarışma uyarınca, her üç teşkilatın en iyi adamlarından oluşan onar kişilik ekipleri Kongo'nun balta girmemiş ormanlarına göndermişler.
Ormanın girişinde görevlerini açıklanmış:
- "Ormana girip, en kısa sürede bir zürafa bulup getiren kazanır..."
Önce KGB liler gitmiş. 15 dakika sonra bir zürafa ile çıkagelmişler.
Sonra CIA gitmiş. 10 dakika sonra zürafa ile gelmişler.
En sonunda bizim MİT gitmiş, 7 dakika sonra bir fille dönmüşler.
Yarışmayı düzenleyenler "Bu da nedir?.." diye sorunca fil atlamış:
"Abi valla ben zürafayım..."
:durdurun :vur :biggrin

KARNE ::..

Karne günüydü.Küçük oğlan okuldan döndü.
Annesi : Karnen nerede? diye sordu.
Çocuk güldü :
-Arkadaşıma ödünç verdim. Babasını korkutacak...
:biggrin :clap :durdurun
..:: TRAFİK KAZASI ::..

Temel kamyonu ile dik bir yokuştan süratle inerken birden kamyonun freni patlamış. Telaşla kamyonu nereye süreceğini düşünürken sağında kalabalık bir pazar yeri görmüş. Kamyonu o tarafa sürersem yüzlerce kişi ölür diye düşünürken sol tarafında da boş bir inşaat ve önünde oynayan küçük bir çocuk farketmiş. Bir çocuğun kaybı, yüzlerce kişiyi öldürmekten daha iyidir. Allah'ım, beni affet, diyerek kamyonu o tarafa çevirmiş.
Ertesi gün, gazetelerde manşet:
Pazara dalan kamyon 120 kişiyi biçti!
Hastanede yatan Temel'e olayı araştıran komiser; Oğlum, olay nasıl oldu? Anlat bakalım, demiş. Temel de hala şaşkın:
Amirim, herşey o ufak çocuğun pazar yerine doğru kaçmasıyla başladı.
:vur :victory :biggrin
..:: VEREMEM ::..

İki fakir konuşurken biri öbürüne sorar:
- Arkadaş mesela, senin iki araban olsa birini bana verir misin?..
- Tabii veririm.
- Ya iki evin olsa, birini bana verir misin?
- Tabii ki.
- İki horozun olsa birini bana verir misin?
- Hayır, veremem.
- Peki niye veremezsin?
- Var da onun için veremem.
:victory :victory :victory
..:: KARNE ::..

K- Babam öldü, demiş Temel.
- İlyas sormuş: Neden öldü?
- Apartmanın sekizinci katının balkonundan düştü.
- Eyvah parçalandı mı?
- Yok, girişteki bakkalın tentesine düsünce oradan havalanıp karşı apartmana yöneldi.
- Apartmana mı çarptı, nasıl oldu?
- Yok, karşı apartmanın balkonunda çamaşırlar asılı idi. Çamaşır ipine vurup fabrikanın bahçesine düştü.
- Orada mı öldü?
- Yok, fabrika çelik yay fabrikası, bahçedeki yayların üzerine düşüp havalandı yeniden...
- Peki sonra?
- Sonrası ne? Baktık ki yere inmiyor, biz de vurduk onu.
:vur :biggrin :victory :durdurun
 
emeğine sağlık dostum
 
Geri
Üst