Okulda 'şehit' denilmeyecek

yehovan

Banned
Katılım
22 Mar 2006
Mesajlar
1,321
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
====> YeHoVaN
Okulda 'şehit' denilmeyecek
Milli Eğitim Bakanı Çelik, yayınladığı iki farklı genelge ile şehit cenazelerine giden öğrencilerin tespitini ve sendikaların şehit aileleriyle ilgili okullarda konuşma yapmamasını istedi



Türk Eğitim-Sen İstanbul Bölge Başkanı M. Hanefi Bostan, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in son yayınladığı genelge ile şehit cenazelerine giden öğrencilerin tespitini istediğini açıkladı. Ders kitaplarından şehit kelimesini kaldıran Milli Eğitim Bakanılığı’nın şimdi de böyle bir skandala imza attığına dikkat çeken Bostan, “Şehit cenazelerine katılan öğrencilerin tespitini isteyerek manevi baskı yapmaya çalışıyor” dedi. “Milli Eğitim Bakanılığı’nın görevi öğrencilere milli ruh ve milli şuur vermesi gerekirken tam aksine hareket etmesi anlaşılır bir tavır değildir” ifadesini kullanan Türk Eğitim-Sen İstanbul Bölge Başkanı Bostan, bütün çocukların ülkelerinde nelerin olup bittiğini bilmesi gerektiğini vurguladı.

Bostan: Unutma bu ülkenin Bakanısın
Hanefi Bostan, “Kendi akranları olan şehit çocuklarının çektiği acıyı ve ızdırabı birebir görmeleri, onlarla aynı duyguları yaşamaları ve paylaşmalarından daha büyük bir eğitim olabilir mi” diye sordu. Bostan sözlerini şöyle tamamladı: “Şehit Cenazelerinin kalkacağı illere ve ilçelere “bugün okula gelmeyen öğrencilerin tespitini” istemek ne anlama geliyor? Bursa’da Yıldırım İlçesi Milli Eğitim Müdürü Sabahattin Gençel, şehit cenazesine katılmak isteyen öğrencileri okullarına geri gönderdiği doğru mudur? Sayın Bakan yaramız çok derin, sen de kalbimize bir yara daha açma. Bu ülkenin Bakanı olduğunu unutma.” Bu arada İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü’den okullara gönderilen 22-10-2007 tarihli yazıda ise şunlar kaydedildi: “Bakanlığımızdan alınan emir doğrultusunda, sendikalar şehit aileriyle ilgili okullarda herhangi bir konuşma yapmayacaklar.”




Akp zihniyeti sansürü heryerde uygulamaya çalışıyor.
Akp zihniyeti benliğimizden Milli duygularımızı silmeye çalışıyor.
Akp zihniyeti teröre kayıtsız şartsız teslim olmamızı alışmamızı bekliyor.
 
yavaştan alttan alttan bişeyleri empoze ediyorlar..
 
Ya bunlar sanki bizim bakanımız gibi degil,işgal kuvvetlerinin atadıgı yöneticiler gibi uygulamaya gidiyorlar.Yoksa öylede bizim mi haberimiz yok!
 
Öğretmen ve öğrencilere 'protesto' yasak

Ankara (AA)- Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, ''Eğitim öğretimin aksatılmaması, öğrencilerin istenmeyen bazı durumlarla karşılaşmaması ve zarar görmemesi, terör örgütünün kamuoyunda yaratmayı amaçladığı tedirginlik ve infial ortamına katkı sağlanmaması bakımından, söz konusu gösteri, toplantı ve yürüyüşlere yönetici, öğretmen, öğrenci ve diğer personelin katılmasına kesinlikle izin verilmeyeceğini'' bildirdi.

Çelik, bir genelge yayımlayarak uyarılarda bulundu. Genelgede ''Verilen her şehidin, ülkemizin her yerinde ve her vatandaşında aynı ıstırabı ve acıyı uyandırdığından asla şüphemiz bulunmamaktadır'' diyen Çelik, ''Bölücü terör örgütünce gerçekleştirilen kanlı eylemleri protesto amacıyla bazı sivil toplum kuruluşlarınca toplantı, gösteri ve yürüyüşler düzenlendiği, bu faaliyetlere okullarımızdaki yönetici, öğretmen, öğrenci ve diğer personelin katılmalarının da teşvik edildiği duyumları alınmaktadır. Eğitim öğretimin aksatılmaması için söz konusu gösteri, toplantı ve yürüyüşlere yönetici, öğretmen, öğrenci ve diğer personelimizin katılmasına kesinlikle izin verilmeyecektir'' dedi.
 
Bize Çanakkaleyi unutturmaya çalışıyorlar. oysaki
Çanakkale'nin şehit çocukları


Galatasaray, Konya, İzmir liseleri 1915'te tek bir mezun verememişti. Çünkü tüm öğrencileri Çanakkale'de şehit olmuştu.
Çanakkale ve İstiklal Savaşı'na katılan çok sayıda çocuk, vatan savunmasında destan niteliğinde kahramanlık örnekleri sergileyerek, "meçhul çocuk askerler" olarak Türk tarihinde yerini aldı. Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Tarih Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nuri Köstüklü, Türk milletinin vatan savunması verdiği dönemlerde erkek ve kadınlar kadar çocukların da çok önemli görevler üstlendiğini söyledi.

Türk çocuklarının milli bir sorumluluk şuuru içinde gösterdikleri fedakarlıklar, çektiği çileler ve eziyetlerin tam olarak bilinmediğini vurgulayan Köstüklü, Anadolu'nun hemen her köşesinde, özellikle işgal gören yörelerde, çocukların da bir destan niteliğinde kahramanlık örnekleri sergilediğini anlattı. Çocuk askerler üzerine bir araştırma yaptığını ve elde ettiği bilgileri bazı seminerlerde sunduğunu dile getiren Köstüklü, bunlardan bazılarını şöyle sıraladı: "Antep savunmasında Kebapçı Said Ağa'nın oğlu küçük Mehmet, Şahin Bey'in oğlu Hayri, şehit Yolağası'nın oğlu Mehmed Ali gibi 11-12 yaşlarındaki çocukların özverisi göz yaşartıcı boyuttadır. Bu çocuklar Arslan Bey'in başında bulunduğu milis kuvvetlerinin içinde diğer Kuvayi Milliyeciler gibi silahlı olup yeri geldiğinde çatışmalara katıldılar ve çoğu zaman da istihbarat hizmetinde bulundular.

KAHRAMANLIĞI TÜRKÜ OLDU
Adanalı çocukların da İstiklal Savaşı'nda milli heyecan içinde hareket ettiğini dile getiren Köstüklü şöyle dedi: "Urfa'da 14 yaşındaki Bozan, Fransızlar kaçarken Kuvayi Milliye önünde harbe katıldı. Bu yavrunun kahramanlığını gören halk, Bozan için türkü bile yazdı. Sebeke dağından indim dereye/Atılıyor bombalar, bilmem nereye/Türk çeteleri dönmez geriye/Be yürü! yürü Bozan Yavrum yürü!/Vursun kırsın Fransızları, aslanım yürü!..." Köstüklü, Maraş savunması sırasında kendisine verilen köprü uçurma görevini yerine getiren Sarıca Köyü'nden 14 yaşındaki Ali ile milis kuvvetler arasında bir çok yeri dolaşmak suretiyle bilgi alışverişini sağlayan 10 yaşındaki Osmaniyeli Niyazi Aykan'ın da tarihe adını altın harflerle yazdırdığını ifade etti.

YÜZLERCE GAZİ ÇOCUK
Köstüklü, Çanakkale Savaşı'na katılan Galata-saray, Konya ve İzmir Liseleri gibi birçok okulun öğrencisinin şehit düştüğünü belirterek, savaşın olduğu dönemde bu üç lisenin mezun bile veremediğini söyledi. Türk milletinin kadını erkeği ve çocuğuyla tek vücut olarak düşmana karşı koyduğunu ve yabancı unsurları Türk topraklarından attığını belirten Köstüklü, "Türk çocuğu yeri geldiğinde omzunda silahla cephede savaştı, yeri geldi istihbarat için haber taşıdı, yeri geldi Türk askerine mermi götürdü" dedi.

12 YAŞINDAKİ NEZAHAT ONBAŞI
Tabur Komutanı Binbaşı Halit Bey'in kızı 12 yaşındaki Nezahat onbaşının da, elinde silahı asker kıyafetiyl e çeşitli muharebelere katıldığını anlatan Köstüklü, "Ata binmesini ve silah kullanmasını çok iyi bilen bu kız çocuğu Milli Mücadele boyunca 70. Piyade Alayı'nın bir mensubu olarak tam bir asker gibi, cepheden cepheye koştu. Hatta bu Alaya, o bölgede 'Kızlı Alay' denmişti" diye konuştu.

FAKÜLTE SİYAHA BOYANDI
Çanakkale destanında bugünkü İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi eski adıyla Darul Fünun öğrencilerinin ise ayrı bir yeri var. 1915'te Darül Fünun 1. sınıfta öğrenim gören 2 bin 500 tıbbiyeli, okullarını bırakarak Çanakkele'ye koştu. İki tümen hâlinde Gelibolu'ya gelen gençler, bir Anzak baskını sonucu şehit oldular. Bu nedenle sonraki yıl açılışta siyaha boyanan Darul Fünun, 1921 yılında hiç mezun veremedi.

TEK BACAĞIYLA SAVAŞTI
Çocuk askerlerden Mehmet ve İsmail, şehrin durumu ile ilgili orduya dilenci kılığında bilgi götürürken düşman askerlerine yakalandılar ve hiçbir konuda düşman kuvvetlerine bilgi vermediler. Serbest bırakıldıktan sonra ateş açılması nedeniyle küçük Mehmet 4, İsmail ise 9 yerinden yaralandı. Mehmet'in hastanede ayağı kesilerek kurtarıldı. Ancak İsmail hastanede şehit oldu. Bir ayağı kesilen Gazi Mehmet, geri döndükten sonra tek ayağıyla Milli Mücadelede yine görev aldı.

Halk böyle çocukları gördü.
 
R€B€L;2236698' Alıntı:
Öğretmen ve öğrencilere 'protesto' yasak

Ankara (AA)- Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, ''Eğitim öğretimin aksatılmaması, öğrencilerin istenmeyen bazı durumlarla karşılaşmaması ve zarar görmemesi, terör örgütünün kamuoyunda yaratmayı amaçladığı tedirginlik ve infial ortamına katkı sağlanmaması bakımından, söz konusu gösteri, toplantı ve yürüyüşlere yönetici, öğretmen, öğrenci ve diğer personelin katılmasına kesinlikle izin verilmeyeceğini'' bildirdi.

Çelik, bir genelge yayımlayarak uyarılarda bulundu. Genelgede ''Verilen her şehidin, ülkemizin her yerinde ve her vatandaşında aynı ıstırabı ve acıyı uyandırdığından asla şüphemiz bulunmamaktadır'' diyen Çelik, ''Bölücü terör örgütünce gerçekleştirilen kanlı eylemleri protesto amacıyla bazı sivil toplum kuruluşlarınca toplantı, gösteri ve yürüyüşler düzenlendiği, bu faaliyetlere okullarımızdaki yönetici, öğretmen, öğrenci ve diğer personelin katılmalarının da teşvik edildiği duyumları alınmaktadır. Eğitim öğretimin aksatılmaması için söz konusu gösteri, toplantı ve yürüyüşlere yönetici, öğretmen, öğrenci ve diğer personelimizin katılmasına kesinlikle izin verilmeyecektir'' dedi.


İşi anladıkları tarafdan alıyolar arkadaşım..

O gösteriler de bir münferit bombalama olayı olsa yazık değil mi toplu halde hedef olmak..
Bunlar her yerde var. İstanbul da Ümraniye M.Kemal mahallesi, Okmeydanı Örnek mahallesi, Gaziosman paşa Gazi mah.. vs.

Başlılıkla yazının alakasına bak.
 
Kardeşim ŞEHİT demeyelim ölü mü diyelim...Allah için Vatan için ölmedi onlar mı diyelim...
Mitinglere katılmayacaklarmış...Sessiz sedasız olup bitenimi izlesinler...
Bu gidişle ülkeyi işgal ederler,bize yine işlerinize devam edin derler...
UYAN EY HALKIM...UYUMA
 
Geri
Üst