Ok yaydan çıktı: Deniz Feneri çok can yakacak!

MG_eVİL

New member
Katılım
20 May 2008
Mesajlar
3,623
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Sevsenizde sevmesenizde sonuna kadar Atatürk ve fi
Tarih 7 Mayıs 2009’du. En Büyük Manisa Büyüğü, NTV’ye demeç veriyordu. Söz döndü, dolaştı Deniz Feneri Derneği soruşturmasına geldi:

“Türkiye’deki Deniz Feneri Derneği’ni yakından tanırım. Tüm yardım faaliyetlerinde yer aldım. Yaptıkları çalışmaların kuruşu kuruşuna hesabını verdiklerini düşünüyorum.”

***


Diğer AKP’li “büyük”lerin bu dernekle ilişkileri de sürekli olarak konuşuldu... Ama biri bile çıkıp bunu doğrulamadı...

Buna rağmen hep bir ağızdan, Almanya’daki davanın, Türkiye’deki Deniz Feneri’yle ilgili olmadığını söyleyip durdular..

Hatta; Manisalı Büyük dışında hemen hepsi, dönemin Radyo Televizyon Üst Kurulu Başkanı ve Deniz Feneri Almanya davasının şüphelisi Zahid Akman’a açıkça destek verdi...

Sonunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın isteği ve İçişleri Bakanlığı’nın talimatıyla Deniz Feneri Derneği’nde “istemeye istemeye” de olsa bir “soruşturma” başlatıldı...

***


NTV’nin dünkü haberinden öğrendik ki, bu çalışma sonuçlanmış ve İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi, Deniz Feneri Derneği’yle ilgili bir rapor hazırlamış...

Bu raporda, derneğin;

* “Kamu yararına dernek” olma ön koşuluna uymadığı...

* Bağış prosedüründe, alım ve satım işlemlerinde çok sayıda usulsüzlük yaptığı...

* Yaptığı alımlarda, serbest piyasa koşullarını gözetmediği...

* Dernek yöneticilerinin uygun gördüğü belli firmalardan alım yapıldığı...

* Yardımların amaca uygun şekilde dağıtılmadığı...

* Şeffaflık ilkesinin gözardı edildiği...

* 2007-2008 yıllarında derneğe yapılan 50 milyon 114 bin liralık bağışın, 17 milyon lirasının yurt dışındaki tüzel kişilere aktarıldığı...

* Bu paranın hangi konularda ne şekilde kullanıldığının belirlenemediği iddia edilmiş...

***

İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi’nin bu raporu açıkça gösteriyor ki; sadece Deniz Feneri Almanya’da değil, Deniz Feneri Türkiye’de de “garip” işler dönmüş...

Bu saatten sonra top bağımsız Türk mahkemelerinde:

* Dernekler Dairesi’nin belirlediği o usulsüzlükler nasıl yapılmış?

* Dernek yöneticilerinin yakın olduğu firmalar kimlere aitmiş?

* Amaca uygun dağıtılmayan yardımlar nerelere gitmiş?

* Şeffaflık ilkesine uyulmadığı, bugüne kadar devlet yetkililerin gözünden nasıl ve neden kaçmış?

Bu soruların hepsi elbette yargılama sonucunda aydınlığa kavuşacak...

Elbette; sorumlular hesap verecek...

Elbette, “ilişkiler” bir bir ortaya dökülecek...

Yeter ki; yargı süreci yıllara yayılmasın...

Uzayıp, lastiğe dönmesin!

***

Dün öğrendiğimiz rapor, okun yaydan çıktığını gösteriyor...

Bakalım o ok, kimleri vuracak?

Sonucu görmeyi heyecanla bekliyoruz!

*****


GÜNÜN SORUSU

Yedi ay kadar önce, “Ben Türkiye’deki Deniz Feneri Derneği’nin tüm yardım faaliyetlerinde yer aldım. Yaptıkları çalışmaların hesabını kuruşu kuruşuna verdiğini düşünüyorum” diyen En Büyük Manisa Büyüğü, bakalım ortaya çıkan “usulsüzlükler” den sonra da acaba, “Şeyini ettiğimin şeyi” diyecek mi?

*****

Selendi’deki devlet ayıbı!

Hükümet yılbaşından birkaç gün önce “Roman Açılımı” için düğmeye basmıştı ya... İçimden, “Eyvah” demiştim...

Çünkü, biliyordum ki; bizde ne zaman “açılım” yapılsa, o konuda büyük tatsızlıklar yaşanır...

Keşke yanılsaydım:

Kötü haber Manisa’nın Selendi ilçesinden geldi:

Yılbaşı gecesi, Roman vatandaş Burhan Uçkun, ’Çavuş’un Yeri’ adlı kahvede mekân sahibinden bir bardak çay istedi...

“Ben çingenelere çay vermem” yanıtını alınca, kavga çıktı, Uçkan dövüldü...

Kavga, ’etnik çatışma’ya dönüştü, Romanlar’ın evleri taş yağmuruna tutuldu. Manisa Valisi de çözümü, Roman vatandaşları yıllardır yaşadıkları o ilçeden sürmekte buldu...

Vali Celalettin Güvenç, buna gerekçe olarak da, “Romanların göçebe hayatı yaşamasının 21. yüzyılın dünyasına yakışmaması”nı gösterdi... Bu vatandaşlara sürekli oturabilecekleri konutlar vereceklerini söyledi.

***

Devletin görevi, vatandaşının yaşama biçimine karışmak değil, can ve mal güvenliğini sağlamaktır...

Keşke Sayın Vali, bunu hatırlayabilseydi!

..::MUSTAFA MUTLU::..
 
Bu davayla beraber yargıda sınanmış olacak.

Fakat bu denizfeneri olayının bile bu zamana kadar uzaması
düşündürücü değilmi?

Bazı davalarda deliller karartılmasın diye olayların nasıl
üzerine gidildiğini biliyoruz.
 
Bu kadar fakirlik içinde bu kadar neşeli olmayı başaran tek toplum belkide romanlar. Onları bile düşman etmeye çalışıyolar. Ama bu planlarının pek tutcaını zannetmiyorum...

Deniz fenerimi? Onu zaten akp AKlıyacak... Düzgün hukuk adamları dosyaya el atmadığı sürece hiçbir neticeye bağlanmaz.
 
Bu davayla beraber yargıda sınanmış olacak.

Fakat bu denizfeneri olayının bile bu zamana kadar uzaması
düşündürücü değilmi?

Bazı davalarda deliller karartılmasın diye olayların nasıl
üzerine gidildiğini biliyoruz.

F Tipi Yargının Sonucunda Olmasın Bu Kadar Uzun Süreç.. :goz:
 
Deniz Feneri raporu

Kaynaklar yoksullara değil yurt dışına gitti


Deniz Feneri soruşturmasını yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı İçişleri Bakanlığı’ndan derneğin faaliyetleri ile ilgili bilgi istedi. Bakanlığın Dernekler Dairesi tarafından hazırlanan raporda bağış prosedürü, alım ve satım işlemlerinde çok sayıda usulsüzlük yapıldığı tespitine yer verildi.

Ntvmsnbc’nin haberine göre raporda, “Dernek tarafından 60 bin lirayı aşan çok sayıda alım yapılmış olduğu halde bu işlemlerde serbest piyasa koşulları gözetilmeksizin dernek yöneticilerinin uygun gördüğü belli firmalardan alım yapılmıştır” denildi. Raporda bu durumun kamu yararına dernek olmanın koşullarından biri olan şeffaflık ilkesine uyulmadığını gösterdiği belirtildi. Çok sayıda mal ve hizmetin yönetim kurulu kararı olmaksızın usulsüz şekilde alındığı tespitine yer verilen raporda, yardımların amaca uygun şekilde dağıtılmadığı da belirtildi.

Raporda ayrıca, “Kaynaklar yoksulların ve yardımseverlerin beklentisi doğrultusunda öncelikle yurtiçindeki yoksulların mağduriyetinin giderilmesi için kullanılmalıdır. Ancak 2007-2008 yıllarında derneğe yapılan 50 milyon 114 bin liradan 17 milyon liranın yurtdışındaki tüzel kişilere aktarıldığı tespit edilmiştir. Bu paranın hangi konularda ne şekilde kullanıldığı belirlenememiştir” bilgisi yer aldı.


Deniz Feneri raporu





ali söyle bakalım. garibanın 5 kuruşu var.

gariban bu aprasını deniz fenerine bağışlıyor.
fener bu paranın yarısını yandaşlarına peşkeş çekiyor, kalanın yarısını yurt dışına kaçırıyor kalanını da şaibeli bir şekilde ortadan yok ediyor.

soru şu: garibanın kaç parası yardım mahiyetinde yerine ulaşmıştır?

ali: hocam kem küm. paranın büyük bir kısmı büyük ihtimalle deniz aşırı bir ülkedeki sakalsız hocaya gitmiştir.

hoca: otur. 100.
 
nedir bazı insanların deniz feneri ile alıp veremedikleri
 
alıp vermedikleri değil, verip alamadıkları.


insanlar saf duygularıyla garibana gitsin diye para verdi. adamlar parayı iç etti. şimdi masum vatandaşlar verdiklerini almak istiyorlar ama alamıyorlar. işte bu.

mevzunun aslını bilseydıniz, bunları söylemeye cekinirdiniz
 
mevzunun aslını bilseydıniz, bunları söylemeye cekinirdiniz



sen biliyorsun galiba olayın iç yüzünü.

anlat da biz de öğrenelim. ağzımıza geleni söylemeye çekinelim.

yoksa olayın iç yüzü toplanan paraların cumhuriyete karşı top yekün bir cihad için belli bir kaynağa gittiği mi?


oalyın iç yüzünü anlatmadıkça biz böyle ağzımıza her geleni söylemeye devam edeceğiz.
 
sen biliyorsun galiba olayın iç yüzünü.

anlat da biz de öğrenelim. ağzımıza geleni söylemeye çekinelim.

yoksa olayın iç yüzü toplanan paraların cumhuriyete karşı top yekün bir cihad için belli bir kaynağa gittiği mi?


oalyın iç yüzünü anlatmadıkça biz böyle ağzımıza her geleni söylemeye devam edeceğiz.

Yampa gözünü sevim bir insan bu kadar haince düşünceler içinde olabilirmi
bunların gözü bu kadar dönmüş mü Bunlar Cumhuriyet rejimiyle elde ettiklerini
bir kaç mollayamı teslim edecek ......hiç sanmıyorum
 
Ok yaydan çıktı: Deniz Feneri çok can yakacak!

Böyle birşey varsa; yansın o canlar İnşaAllah....
 
az evvel tv lerde açıklama yapıldı. arasıra tv izleyin :p haberiniz olsun...
 
Geri
Üst