O hala keşfedilmeyi bekliyor...

peace_346

New member
Katılım
2 Eki 2005
Mesajlar
1,820
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
35
Kadınların, yaşamdaki ana taşıyıcılık görevleri, ruhsal bakımdan geçirdikleri fiziksel geçişlerin yarattığı pozitif atmosfer ve neslin sürmesi için gereken kutsal cazibe narinliği kendilerine yaşadığımız evrende bahşedilen ayrıcalıklardır. Bu kutsal renk ve görev cümbüşünün meydana getirdiği enerji, kadını çekici, bir o kadar da anlaşılmaz kılmıştır. Bu muhteşem yaşam planı gereği , diğer tamamlayıcı olan erkek cins ile yoğrulup sonra da bölünerek, birbirlerindeki parçaları aramaya ve bulmaya mahkum edilmişlerdir.

Bu baş döndürücü plan, iki cinsin aralarında tarif edilemeyen bir istekle birbirlerine yakınlaşmasını ve neslin sürmesini gerçekleştirmiştir. Ama kadın daha hassas ve anne rolünü üstlenen yaradılışa sahip olduğu için farkındalığı erkeğe göre biraz daha fazla yaşayan taraf olmuştur. Doğanın gereğini yerine getirdiği halde, bir şeylerin plan gereği eksik kaldığını daha fazla hissedip, daha fazla acılara katlanmıştır.

Kadın ruhunun derinliklerindeki şifre , karşı cins olan erkekler tarafından , doğanın izin verdiği ölçüde hep çözülmeye çalışılmıştır. Bu denemeler gerek cinselliğin verdiği doyum , gerekse maddenin yaşama hakimiyeti nedeniyle hep yarım kalmıştır. Fakat insanoğlu denemekten hiç vazgeçmemiştir. Bu deneyişler insan neslini çoğalttığı gibi , fiziksel bedenlerindeki açlığı da doyurmuştur.

Doğa gereği narin ve daha bir alt çizgide seyreden kadın ruhu çoğunlukla ezilen taraf olmuştur. İçine alan, besleyen, şekillendiren, koruyan ve yaşama bir varlık sunabilme yeteneğine sahip bu kutsal varlık, bütün bu deneyimlerin ruhsal doyumunun, mutluluğunun farkında olarak daha bir incelik daha bir anlaşılırlık beklemiştir yaşamdan. Aslında o da kendini çözememiştir. Karşı cinste aradığı eksik parçalarını tam bulduğunu sandığı zamanlarda bile birşeylerin tamamlanamadığını hissetmiştir.

Pekala neydi kadın ruhunun çözülemeyişinin nedeni? Geçirdikleri kutsal titreşimler onları hayatın senfonisi yapmıştı da bizler mi anlayamıyorduk? Belkide onları anlamak yaşamın şifrelerini çözmek gibi birşeydi. Tam doruklara yaklaştığımızda , volkanın erken patlamasıydı belkide , şifreleri çözmemizi engelleyerek bizi en başa döndüren. Bence artık onları dansa kaldırmanın zamanı geldi, yaşamın bu çözülemeyen sahnesinde.. Maestro müzik...
 
Geri
Üst