ѕσηυη¢υ
кιℓℓ ƒσя &#
- Katılım
- 17 Eyl 2006
- Mesajlar
- 3,505
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Futbol takımımızın kadrosunda bulunan her futbolcu profesyonel ve sözleşmesi bitince, daha iyi şartları bulunca başka bir kulüple anlaşmakta özgür. Ancak Türkiye`nin en büyük camiasında bulunup, oranın görkemine, havasına alışan futbolcular bizden ayrılıp başka bir kulübe gidince kariyerleri nasıl etkileniyor? Belki daha iyi şartlarla yeni bir kulübe gidenler, takımımızda oynarken sergiledikleri performansı yakalayabiliyorlar mı? Hazır lig bitmişken bu konuyu irdeleyelim dedik.
Aşağıda kısa öykülerini saydığımız futbolcuların Servet ve biraz da Rüştü dışında kalanlar Fenerbahçemizde büyük başarılar yakalayan, milli oyunculardı. Ancak şu ya da bu sebeplerle takımımıdan ayrıldıkları zaman başarı eğrilerini yukarıya çeviremediler ve milli takım oyuncusu ünvanlarını kaybettiler.
Fenerbahçemizden farklı nedenlerle ayrılan Tuncay ve Ümit`in gelecekteki durumlarını hep birlikte göreceğiz. Middlesbrough`a gibi sıradan bir takıma transferini, büyük takımlara transfferi için basamak olarak gören Tuncay ve teknik direktörlük hayalleri kuran Ümit Özat`ın bu isteklerini gerçekleştirmelerini diliyoruz.
Mehmet Yozgatlı: 1 Ocak 1979 Almanya doğumlu 27 yaşındaki futbolcu futbol hayatında 3 defa B, 6 defa Ümit, 1 defa da A Genç Milli Takım’da yer aldı. B Milli Takım’da 1, Ümit Milli Takım’da 5 gol kaydeden Mehmet Yozgatlı, Türkiye’de Galatasaray, Adanaspor, İstanbulspor ve Fenerbahçemizin formasını giydi.
2003-2004 sezonunda takımımıza transfer olan Mehmet Yozgatlı oyuna sonradan girerek attığı kritik gollerle tanınıyordu. Hele ki 2003- 2004 sezonun şampiyonluk sayılabilecek maçta, Saracoğlu`da durum 1-1`ken Galatasaray`a 85. dakikada attığı golü hangimiz unutabiliriz.
100. yılımızda şampiyon olan kadromuzda da bulunan ve şampiyonluğu çılgınca kutlayan Mehmet Yozgatlı sezon sonu kulübümüzle anlaşmayarak Beşiktaş`a transfer oldu.
Beşiktaş transfer olduktan sonra ilk kez Almanya`da takımımıza karşı Süper Kupa finalinde izleme şansını bulduğumuz Mehmet Yozgatlı. Bu maçta beraberlik golünün ortasını yaparak çoğumuza iyi bir futbolcuyu kaybettiğimizi düşündürtse de bu maçtan sonra doğru dürüst forma şansı bulamadı, bulduğunda da değerlendiremedi.
Sonuçta kendine ait resmi sitesinde hala Beşiktaş marşları çalsa da siyah- beyazlı kulüpten kovuldu. Şu an herhangi bir kulüple anlaşmış değil.
Ali Güneş: 1978 Almanya doğumlu Ali Güneş, SC Freiburg takımında ismini duyurdu. 2000 - 2004 yılları arasında Fenerbahçe forması giydi. Fenerbahçe`de Mustafa Denizli döneminde 2000-2001 sezonunda takımımıza transfer olan Ali Güneş, 2004 - 2005 sezonu öncesinde Beşiktaş`a transfer oldu.
Fenerbahçemizde genelde sağ bek olarak oynayan Ali Günüş, Mustafa Denizli tarafından sürrpriz bir kararla bir forvet gibi sahaya çıktığı Galatasaray maçında attığı golle, Fenerbahçemizin 2000-2001 sezonundaki şampiyonluğuna önemli bir katkı yaptı.
2004-2005 sezonunda Beşiktaş`a transfer olan Ali Güneş Fenerbahçemizde yakaladığı başarıları orada yaşayamadı. 2006-2007 sezonunda Beşiktaş`tan gönderilen Ali Güneş`in futbol yaşamı genç yaşında bitme noktasına geldi.
Mustafa Doğan: 1 Ocak 1976 doğumlu. Futbola Almanya’nın TV Asberg takımında başladı. 15 yaşından sonra, lk olarak 1993 yılında KFC Uerdingen 05 isimli takımın formasını giydi. 17 yaşında Alman pasaportunu aldı ve hemen arkasından çok genç yaşta Alman Milli Futbol Takımı’nda oynadı. 2 yıl Bundesliga’da oynadıktan sonra 1996 yılında Fenerbahçemize transfer oldu.
Fenerbahçemizde oynadığı 7 sezon boyunca özverili ve cesur futboluyla göz dolduran Mustafa Doğan, 2003-2004 sezonunda FC Köln takımına transfer oldu. 2004-2005 sezonu başında Beşiktaş`a imza atarak Türkiye`ye döndü.
Beşiktaş`ta genelde yedek kalan Mustafa Doğan`ın bu dönemde kendi kalesine attığı iki golu vardir. İşin ilginç tarafı Besiktaş`a gelmek için evini ve arabasını satan Mustafa Doğan, parasını alamadığı gerekçesiyle Beşiktaş`la olan sözleşmesini tek taraflı olarak feshetti.
Márcio Nobre: Fenerbahçemize 2004-2006 sezonunun devre arasında Cruzerio takımından transfer edildi. Hırslı, mücadeleci oyunuyla kısa sürede taraftarlarımızın gönlünde taht kurdu. Özellikle Alex ile aralarındaki uyum ve onun attığı paslarla dikkat çekti.
Denizli`de şampiyonluğu kaybetttiğimiz maça Beşiktaş`la anlaşmış olarak çıkan Nobre 2006-07 sezonu itibariyle Beşiktaş Jimnastik Kulübü`nde forma giymektedir. Ağustos 2006`da Türk vatandaşlığına kabul edilmiştir.
Samsun`u deplasmanda 5-0 yendiğimiz maçta hakemi aldatarak penaltıya sebep olduğu gerekçesiyle kendisine "emek hırsızı" diyen Beşiktaşlılar tarafından, "Mert" adı verilerek Türk vatandaşı yapıldı.
Beşiktaş`ta takımımızda sergilediği performansın yanına bile yaklaşamayan Nobre sürekli gönderilecekler listesinde yer almaktadır.
Rüştü Reçber: Türk futbolunun yetiştirdiği en iyi kalecilerden biri olan Rüştü Reçber, 186 santimetre ve 76 kilogramdır. 1993-1994 sezonunda Antalyaspor’dan Fenerbahçemize transfer olan yıldız oyuncu sezon sonuna kadar Antalyaspor’da kiralık olarak oynamaya devam etti.
Pele tarafından yaşayan en büyük 100 oyuncu arasında gösterilmiştir. Özellikle cepheden kaleyi çok iyi kapatmasıyla bilinir.
Fenerbahçemizdeki ilk resmî maçı, 29 Ekim 1994’te Petrolofisi - Fenerbahçe Türkiye 1. Ligi maçıdır. 1994-95 sezonun sonunda Fenerbahçe futbol takımının birinci kalecisi olan Engin İpekoğlu`nun sakatlanmasıyla kaleyi devralmış bir daha da bırakmamıştır.
2002-2003 sezon sonunda İspanya’nın köklü kulüplerinde FC Barcelona takımına transfer olmuştur. 1 yıl Barcelona’da görev yaptıktan sonra 31 Ağustos 2004 tarihinde tekrar Fenerbahçe’ye 1 yıllığına kiralık olarak transfer edildi. Fenerbahçemizde 16 aylık aradan sonra forma giydiği ilk maç 11 Eylül 2004 tarihinde oynanan Akçaabat Sebatspor - Fenerbahçe Süper Lig maçıdır.
Tarihimizde ligde ve toplamda en fazla forma giyen kalecidir. 112 defa A, 11 defa Ümit, 1 defa da Ordu Millî Takımı’nda görev aldı. 9 defa A millî takım kaptanlığı yapmıştır. Millî takımda görev yaptığı yüzüncü maçta kullandığı forma, krampon ve eldiveni müzemizde sergilenmektedir.
Fenerbahçemizde görev yaptığı sürenin uzunluğu ve başarıları onu son zamanlardaki sembol oyuncumuz yapmışken 17 Haziran 2007`de önceden anlaştığı Fenerbahçemizden ayrılarak Beşiktaş`a transfer oldu.
Beşiktaş`a transferinden sonra uzun bir sakatlık dönemi geçiren Rüştü ancak ligin son haftalarında forma şansı buldu. Bizde oynarken milli takımın değişmez kalecisi olan Rüştü Reçber, şu anda da milli takım kadrosunda ama milli takımın birinci kalecisi Volkan Demirel.
Serkan Balcı: Futbola Nazilli Pamukspor`da başladı. Daha sonra Bodrum Yalıkavak Spor`a geçti. Yalıkavak Spor`da İlhan Cavcav tarafından keşfedildi ve Gençlerbirliği`ne transfer oldu. Gençlerbirliği`nde 2001 (31.Ocak.2001) ile 2004 (15.Mayıs.2004) yılları arasında toplam 110 resmi maçta 8.298 dakika forma giydi. 6 gol attı, 26 sarı kart ve 1 kırmızı kart gördü. Gençlerbirliği forması altında 8 UEFA Kupası maçında 687 dakika oynadı ve 1 sarı kart gördü.
2004 yılında Fenerbahçemize transfer oldu. 3 Yıl Fenerbahçe`de top koşturan Serkan Balcı 2007 yılında transfer olduğu Trabzonspor`da 30 numaralı formayı giymektedir.Fenerbahçemizin şampiyon kadrolarında yer aldıktan sonra transfer olduğu Trabzonspor`da takımın başarısız bir görüntü çizmesi onun kariyerine de yansımaktadır. Fenerbahçemizde bir milli takım oyuncusuyken artık milli takıma çağırılmamaktadır.
Servet Çetin: 30 Temmuz 1999`da Kartalspor`da profesyonel oldu. 3 sezon Kartalspor`da oynadıktan sonra Göztepe ve Denizlispor`da oynadı. Göztepe A.Ş. takımı ile 1. lig`e çıkma başarısı gösteren Servet Çetin, 2002 yılında Denizlispor`a transfer oldu. Denizlispor`da istikrarlı bir grafik çizdi ve Galatasaray`ın transfer etmek istediği futbolculardan biri haline geldi.
1 Eylül 2003 tarihinde transfer olduğu Fenerbahçemizle2 defa lig şampiyonluğu kazandı. Kısa sürede ilk 11`de kendine yer buldu ve milli takımdaki yerini aldı. Fakat geçirdiği sakatlık yüzünden uzun süre kadro dışında kaldı.
Özellikle Şampiyonlar Ligi maçlarındaki hatalarından ve Fenerbahçemizin savunma bölgesine Uruguaylı Diego Lugano ve Brezilyalı Edu Dracena`yı transfer etmesinden dolayı forma bulma şansı azaldı ve 30 Ağustos 2006 tarihinde sezonun başında 2 yıllığına Sivasspor`a imza attı 2006 sezonu başında Sivasspor`a transfer oldu.
2006-2007 sezonunda Sivasspor`un yakaladığı çıkışta büyük pay sahibi olan Servet, bu başarılı performansı ile büyük kulüplerin yeniden transfer listesine girmeyi başardı. 17 Nisan 2007 tarihinde Galatasaray`a transfer oldu. Kafa toplarındaki performansıyla dikkatleri üzerine çekmiş bir futbolcudur.
Fenerbahçemizden ayrılıp da başarı eğrisini belki de yukarı doğru taşıyan tek futbolcu olmuştur. Fenerbahçemizden sürekli oynayamadığı için ayrılan Servet Çetin, kendisine direk forma şansı veren kulüplerde gerçekten de başarısını arttırmış oynadığı takımların ve milli takımın değişmez oyuncusu olmuştur.
Stjepan Tomas: Hırvat savunma oyuncusudur. Fenerbahçemizde Fabio Luciano birlikte takımımızın şampiyonluğuna büyük katkılar yapmıştır .Bir maç sırasında oyundan alındığı için formamızı yere atmış ve bu yüzden takımımızdan uzaklaştırılmıştır.
Daha sonra bedelsiz olarak Galatasaray`a transfer olmuştur. Galatasaray`a transferi transfer döneminin son günlerinde gerçekleşmiş ve ilginç bir haber olmuştur. Ancak Galatasaray`dan aldığı yüksek ücret bir süre sonra göze batmaya başlamış ve yönetim tarafından ücretinde kesinti yapma talebiyle karşı karşıya kaldı ve Fenerbahçemizdeyken yedeği olan Servet transfer edilip gözden çıkarıldı. Şu anda Rubin Kazan takımında oynamaktadır.
Haim Revivo: Takımımıza 2000-2001 sezonunda Mustafa Denizli döneminde transfer oldu.Serbest vuruş golleriyle ve bu gollerden sonraki parendesiyle ünlüydü.
Fenerbahçemizden önce, Bnei Yehuda, Hapoel Tel-Aviv ve Maccabi Haifa F.C. ve son olarak da İspanyol Kulübü Celta Vigo`da forma giydi. Fenerbahçemizin 2000-2001 şampiyonluğunda katkısı çok büyüktü. Fenerbahçemizde Galatasaray`a transfer oldu ama hiç bir varlık gösteremeden ülkesi İsrail`e döndü. FC Ashdod ile sözleşme imzaladı ama 12 maç sonra futboldan emekli oldu. Şimdi başarılı bir işadamı ve iki kardeşinin de ortak oldugu futbolu bıraktığı kulübün sahibidir.
Tuncay Şanlı: Futbola, bir halı saha turnuvasında keşfedildikten sonra, Sakaryaspor`un altyapısında başladı. 2000-2002 sezonlarında Sakaryaspor formasıyla Türkiye 2. Futbol Ligi`nde mücadele etti.
2002-2003 sezonunda Fenerbahçemize transfer oldu. Fenerbahçemizdeki ilk resmi maçı, 11 Eylül 2002`de Gaziantepspor-Fenerbahçe Türkiye Süper Lig maçıdır. 6 Kasım 2002 tarihinde Fenerbahçe-Galatasaray arasında oynanan ve 6-0 Fenerbahçe`nin kazandığı maçta oynadığı futbol ve attığı gol ile büyük ilgi odağı olmuştur.
Ayrıca Fenerbahçe-Manchester United arasında oynanan Şampiyonlar Ligi maçında hat-trick yapmıştır attğı o üç gol jeneriklere geçmiş ve o haftanın en güzel 5 golü listesine girmiştir böylece Şampiyonlar Ligi`nde bir maçta en çok gol atan Türk oyuncu olarak tarihe geçmiştir.
Geçen sezon Fenerbahçe ile sözleşmesi sona eren millî futbolcu, kariyerine Avrupa`da devam etme kararı almış ve İngiltere `nin vasat takımlarından olan Middlesbrough takımına transfer olmuştur. Middlesbrough`da Avrupa Kupası maçlarına çıkamayan Tuncay, takımımızın bu yıl yaşadığı Şampiyonlar Ligi zaferlerinden de mahrum kaldı.
İlk haftalarda İngiltere`nin en fiyasko transferi olarak gösterilen Tuncay, giderek açıldı ve orta sınıf bir takım olan Middlesbrough`da göz doldurmaya başladı.
Ümit Özat: Fenerbahçemize 2001-2002 sezonunda Gençlerbirliği takımından transfer edildi. Fenerbahçemizde hemen her mevkide oynadı. 39 defa A, 7 defa Ümit, 5 defa da Olimpik milli olmuştur. 1 defa A milli takım kaptanlığı yapmıştır. 18 Mart 2003 tarihinde takım kaptanlığımıza getirildi.
100 yılımızın şampiyon takımının kaptanlığını yapan Ümit, 25 Mayıs 2007 tarihinde Daum`un çalıştırdığı Alman FC Köln takımına transfer olmuştur. Formamızla oynadığı son maç Ankaragücü karşılaşmasıdır ve son maçında golünü atmıştır. Maç sonunda taraftarımızın gösterdiği sevgi gösterileri karşısında akıttığı göz yaşları hala hafızalarımızda.
Fenerbahçemizden Alman 2. ligi takımlarından Köln`e transfer olan Ümit, bu sene takımının 1. lige çıkmasına katkıda bulundu. Almanya`ya gitmesindeki en büyük neden olarak Köln Spor Akademisi`ne gitmek istemesini gösteren Ümit, eğitimine bu yıl başlıyacak.
Antu
