kuzay
Pesimist
- Katılım
- 2 Nis 2007
- Mesajlar
- 28,387
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Namus için 100 Şehİt!
Onlarca kez katliama uğrayan Irak Türkü'nün zulme karşı direnişi dillere destan
Bir bayram günü kadınlar hamamına saldıran İngilizlere Türkmenler: eşlerini kardeşlerini
korumak için ölümüne direndi
Türkmenlerin hayatta kalma mücadelesi dünyanın en eski medeniyetlerine ev sahipliği yapan Orta Doğu'nun tarihine ışık tutacak emsalsiz bir destandır. Irak Türkü'nün zulme karşı direnişi insanlığın onurlu yaşamının bayraktarlığını temsil eder. Binlerce yıldır Irak topraklarına kök salan Türkmenler, 1918 yılına kadar huzur içinde yaşadı. Mondros Mütarekesi'nin ardından İngilizlerin bölgeye gelmesiyle Türkmenler için artık hayat yaşanmaz oldu. Başlayan zulümler katliamlarla devam etti. İlk katliam 4 Mayıs 1924 tarihinde yaşandı. Kurban Bayramı'nın ilk günü Kerkük'te pazar yerini hınca hınç dolduran Türk halkının mutluluğu bir İngiliz askerinin aldığı malın parasını ödemeyi reddetmesi ile bozuldu. İngliz askerine direnen dükkan sahibi öldürüldü. Bunun üzerine yüzlerce İngiliz askeri pazar yerine saldırıarak, kadın çocuk demeden etrafa rastgele ateş açmaya başladı.
Binlerce sürgün
Katliam sürerken bir grup İngiliz askeri de Kadınlar Hamamı'na saldırdı, namuslarını korumaya çalışan Türkmen erkeklerinden yüz kişi şehit edildi. Bayram sabahı başlayan ve akşama kadar süren hain saldırılarda yüzlerce Türkmen katledildi, binlercesi de sürgün. Türkmenlere yönelik bir katliam da 1946'da yaşandı. Gavurbağı semtinde petrol işlerinde çalışan binlerce Türkmen işçi hiçbir neden gösterilmeden ve tazminatsız işten çıkarıldı ve hak talebinde olanlara, İngiliz yönetimindeki Irak hükümeti tarafından komünist damgası vuruldu. Hükümetin bu tavrı karşısında greve başlayan Türkmen işçilerin12 Temmuz'daki gösterisine polis müdahale etti. Hiç bir uyarıda bulunmayan polis kalabalığın üzerine ateş açtı. Onlarca Türkmen hayatını kaybederken, yüzlerce kişi de tutuklandı.
'Diğerleri'
Kanadalı gazeteci Scott Taylor "Fedakarlık ve Iztırap" adlı kitabında Türkmenlerin yaşadığı acıları şu cümlelerle dile getiriyor: "Emperyalistlerden sonra Saddam Hüseyin, 30 yıllık terör hükümranlığı sırasında Türkmen nüfusu Araplaştırma politikasında belli bir başarı sağladı. Bu dönemde, Kürt savaş ağaları, Türkmenleri yok saymak için her fırsatı değerlendirdiler. Bu nedenle de Türkmenler, Irak'ın demografik yapısı ile ilgili tüm analiz ve incelemelerde hep 'diğerleri'olarak anıldı."
Türkmenlere inanılmaz hak ihlalleri
Kürt aşiret reisleri, Bağdat yönetimine sürekli, "Türkmenler hükümete karşı darbe hazırlalığı içinde silahlanıyorlar" kışkırtmasında bulunuyordu. Tavrını aşiret reislerinin yönlendirmeleri ile belirleyen Bağdat yönetimi, Türkmenlere akıl almaz işkenceler ve hak ihlallerinde bulunuyordu. Örneğin, 1959 yılında Kerkük'te yapılan yerel seçimlerde, Türkmenlerin büyük farkla başarı elde etmesi ve kentin yönetim kadrolarına gelmesi merkezi hükümeti harekete geçirdi. General Kasım, bir genelge yayımlayarak, halk tarafından seçilen Türkmen yöneticilerinin görevden alınması talimatını verdi. Türkmenlerin işten çıkarılması ve yerlerine aşiret reislerinin yandaşlarının getirilmesi ise tam hız sürdü.
‘Kardeşi kardeşe kırdırtma' oyunu
Orta Doğu'nun zenginliklerini sorunsuz sömürmeyi şiar edinen emperyalistlerin en büyük silahı ‘kardeşi kardeşe kırdırtma' politikasıdır. Binlerce yıl barış içinde yaşayan Arap, Türkmen ve Kürt'ün kardeşliği Batılı devletlerin kirli oyunlarıyla bozuldu. Türkmen kenti Kerkük'e göz diken Amerika 1950'li yıllarda çeşitli oyunlar sahnelemeye başladı. Türkmenlere karşı Kürt aşiret reislerini kışkırttan Amerika, bölgede ilk nifak tohumlarını ekmeye başladı.
Oyunu kısa zamada fark eden Türkmenler, bazı dernekler kurarak örgütlenme çabasına girdi. Bunun üzerine şovenist olmakla suçlanan Türkmenlere yönelik baskılarda şiddetlendi. İktidarı ellerine geçiren Kürt aşiret reisleri, Türk halkına inanılmaz baskılar uygulamaya başladı.14 Temmuz 1958 tarihinde Iraklı General Abdülkerim Kasım tarafından yapılan askeri darbe Türkmenler için tam bir felaket oldu. Kasım, hazırladığı yeni anayasada "Arapça ve Kürtçe Irak'ta resmi dillerdir" hükmüne yer verdi. Bu maddeyle yok sayılan Türkmenler bir de katliama uğradı. Binlerece kişinin öldürüldüğü saldırı 1959 Kerkük Katlimı olarak tarihe geçti.
___________________
Onlarca kez katliama uğrayan Irak Türkü'nün zulme karşı direnişi dillere destan
Bir bayram günü kadınlar hamamına saldıran İngilizlere Türkmenler: eşlerini kardeşlerini
korumak için ölümüne direndi
Türkmenlerin hayatta kalma mücadelesi dünyanın en eski medeniyetlerine ev sahipliği yapan Orta Doğu'nun tarihine ışık tutacak emsalsiz bir destandır. Irak Türkü'nün zulme karşı direnişi insanlığın onurlu yaşamının bayraktarlığını temsil eder. Binlerce yıldır Irak topraklarına kök salan Türkmenler, 1918 yılına kadar huzur içinde yaşadı. Mondros Mütarekesi'nin ardından İngilizlerin bölgeye gelmesiyle Türkmenler için artık hayat yaşanmaz oldu. Başlayan zulümler katliamlarla devam etti. İlk katliam 4 Mayıs 1924 tarihinde yaşandı. Kurban Bayramı'nın ilk günü Kerkük'te pazar yerini hınca hınç dolduran Türk halkının mutluluğu bir İngiliz askerinin aldığı malın parasını ödemeyi reddetmesi ile bozuldu. İngliz askerine direnen dükkan sahibi öldürüldü. Bunun üzerine yüzlerce İngiliz askeri pazar yerine saldırıarak, kadın çocuk demeden etrafa rastgele ateş açmaya başladı.
Binlerce sürgün
Katliam sürerken bir grup İngiliz askeri de Kadınlar Hamamı'na saldırdı, namuslarını korumaya çalışan Türkmen erkeklerinden yüz kişi şehit edildi. Bayram sabahı başlayan ve akşama kadar süren hain saldırılarda yüzlerce Türkmen katledildi, binlercesi de sürgün. Türkmenlere yönelik bir katliam da 1946'da yaşandı. Gavurbağı semtinde petrol işlerinde çalışan binlerce Türkmen işçi hiçbir neden gösterilmeden ve tazminatsız işten çıkarıldı ve hak talebinde olanlara, İngiliz yönetimindeki Irak hükümeti tarafından komünist damgası vuruldu. Hükümetin bu tavrı karşısında greve başlayan Türkmen işçilerin12 Temmuz'daki gösterisine polis müdahale etti. Hiç bir uyarıda bulunmayan polis kalabalığın üzerine ateş açtı. Onlarca Türkmen hayatını kaybederken, yüzlerce kişi de tutuklandı.
'Diğerleri'
Kanadalı gazeteci Scott Taylor "Fedakarlık ve Iztırap" adlı kitabında Türkmenlerin yaşadığı acıları şu cümlelerle dile getiriyor: "Emperyalistlerden sonra Saddam Hüseyin, 30 yıllık terör hükümranlığı sırasında Türkmen nüfusu Araplaştırma politikasında belli bir başarı sağladı. Bu dönemde, Kürt savaş ağaları, Türkmenleri yok saymak için her fırsatı değerlendirdiler. Bu nedenle de Türkmenler, Irak'ın demografik yapısı ile ilgili tüm analiz ve incelemelerde hep 'diğerleri'olarak anıldı."
Türkmenlere inanılmaz hak ihlalleri
Kürt aşiret reisleri, Bağdat yönetimine sürekli, "Türkmenler hükümete karşı darbe hazırlalığı içinde silahlanıyorlar" kışkırtmasında bulunuyordu. Tavrını aşiret reislerinin yönlendirmeleri ile belirleyen Bağdat yönetimi, Türkmenlere akıl almaz işkenceler ve hak ihlallerinde bulunuyordu. Örneğin, 1959 yılında Kerkük'te yapılan yerel seçimlerde, Türkmenlerin büyük farkla başarı elde etmesi ve kentin yönetim kadrolarına gelmesi merkezi hükümeti harekete geçirdi. General Kasım, bir genelge yayımlayarak, halk tarafından seçilen Türkmen yöneticilerinin görevden alınması talimatını verdi. Türkmenlerin işten çıkarılması ve yerlerine aşiret reislerinin yandaşlarının getirilmesi ise tam hız sürdü.
‘Kardeşi kardeşe kırdırtma' oyunu
Orta Doğu'nun zenginliklerini sorunsuz sömürmeyi şiar edinen emperyalistlerin en büyük silahı ‘kardeşi kardeşe kırdırtma' politikasıdır. Binlerce yıl barış içinde yaşayan Arap, Türkmen ve Kürt'ün kardeşliği Batılı devletlerin kirli oyunlarıyla bozuldu. Türkmen kenti Kerkük'e göz diken Amerika 1950'li yıllarda çeşitli oyunlar sahnelemeye başladı. Türkmenlere karşı Kürt aşiret reislerini kışkırttan Amerika, bölgede ilk nifak tohumlarını ekmeye başladı.
Oyunu kısa zamada fark eden Türkmenler, bazı dernekler kurarak örgütlenme çabasına girdi. Bunun üzerine şovenist olmakla suçlanan Türkmenlere yönelik baskılarda şiddetlendi. İktidarı ellerine geçiren Kürt aşiret reisleri, Türk halkına inanılmaz baskılar uygulamaya başladı.14 Temmuz 1958 tarihinde Iraklı General Abdülkerim Kasım tarafından yapılan askeri darbe Türkmenler için tam bir felaket oldu. Kasım, hazırladığı yeni anayasada "Arapça ve Kürtçe Irak'ta resmi dillerdir" hükmüne yer verdi. Bu maddeyle yok sayılan Türkmenler bir de katliama uğradı. Binlerece kişinin öldürüldüğü saldırı 1959 Kerkük Katlimı olarak tarihe geçti.
___________________