Milliyetçiliği CHP'nin paspası yapmak
Cumhurbaşkanlığı seçimine benzer bir süreç yaşıyoruz. O tarihte meclise girmeyen DYP ile ANAP ilk seçimde sandığa gömüldüler. Her iki partinin Genel başkanları siyaset oyununun dışında kaldı.
Şimdi aynı yolda MHP yürüyor.
Türkiye’nin önünü tıkayan,seçimleri işlevsiz hale getiren, millet kimi seçerse seçsin CHP ideolojisinin iktidarda kalmasını sağlayan Yargı bürokrasisinin her kesimden hukukçularla dengelenmesine MHP karşı çıkıyor.
Yüksek yargı’daki CHP iktidarının sürmesini istiyor.
Ülkücü gençlerin kimini mahpuslarda çürüten, kimini asan, kimini işkence hanelerde ezerek, yarım insan haline getiren 12 Eylül’cülerin yargılanmasına karşı çıkıyor.
Anayasa’yı, yasaları Marksist yoruma tabi tutarak her türlü dini tezahürü suç gibi telakki eden,muhafazakarların, milliyetçilerin taleplerini rejim meselesi haline getiren, asker sivil bürokrasinin her türlü denetimin dışında kalmasını istiyor.
AK partiye muhalif olabilirsiniz.
Ortada AK partiyi aşan,ülkenin geleceğini ilgilendiren,milletin iktidarının önünü açan bir düzenleme varsa her türlü hesabı bir tarafa bırakarak bu sürece destek olmak zorundasınız.
Bir zamanlar, erkek ürkek edebiyatıyla çözeceğinizi taahhüt ettiğiniz baş örtü problemini bu noktaya bugün destek olduğunuz Yargı bürokrasisi getirmedi mi? Mamak’da, Zincidere’de, Konya Dutlukır’da ülkücülere yapılanları ne çabuk unuttunuz?
Türkeş’i yıllarca hapiste tutan, mahkemelerde, adliye koridorlarında en onur kırıcı muamelelere tabi tutanlar bugün CHP ile omuz omuza vererek yargılanmasını istemediğiniz 12 Eylül cuntacıları değil miydi?
Türkeş’in mezar taşını okşayarak, senede bir kabir ziyareti yaparak ülkücülük olmaz. Ülkücülük,bir hayat nizamının, Türk-İslam medeniyetine giden yolun önüne, CHP ve paralel kuruluşların koyduğu engelleri kaldırmaktır.
MHP bu tavrıyla hangi davaya hizmet ediyor acaba?
Eski DYP lideri Ağar’la, ANAP lideri Mumcu’nun gittiği yolda gitmek doğru bir yol değil.Milliyetçi bir parti politika üretirken milletin sesine kulak vermek, yapılan düzenlemelerin neye ve kime hizmet ettiğini hesap etmek zorundadır.
YAŞ kararlarının Yargı denetimine açılması AK partiye değil milliyetçi, muhafazakar kimliklerinden dolayı diken üstünde olan TSK daki insanlara yarayacaktır.MHP bundan niye rahatsızlık duyuyor. HSYK nun yapısının değişmesi AKP ye değil, tarafsız, bağımsız dolayısıyla saygın bir Yargı erkinin tesisine yarayacaktır. MHP bundan niye gocunuyor. Geçmişte eski milletvekilleri sadık Yakut ile hala MHP milletvekili olan Faruk Bal bu HSYK'nın hışmına uğramadılar mı? Kendine yapılanları, bir hareket bu kadar çabuk nasıl unutur.
MHP sadece kendi geleceği ile oynasa ciddiye almaz geçersiniz. Ama MHP bütün ülkücülerin milliyetçilerin onuruyla oynuyor. Milliyetçiliği bir dönem Ecevit’in önünde paspas ettikten sonra şimdi de Baykal’ın ayakları dibine sermek haysiyetli bir davranış değil.Milliyetçiliği Ecevit’in önünde paspas etmenin cezasını MHP barajın altında kalarak ödedi, milliyetçiliği Baykal’ın ayaklarının dibine atmanın faturası daha ağır olacaktır. MHP tabanı bu yanlışı asla affetmez.
İrfan Sönmez
Cumhurbaşkanlığı seçimine benzer bir süreç yaşıyoruz. O tarihte meclise girmeyen DYP ile ANAP ilk seçimde sandığa gömüldüler. Her iki partinin Genel başkanları siyaset oyununun dışında kaldı.
Şimdi aynı yolda MHP yürüyor.
Türkiye’nin önünü tıkayan,seçimleri işlevsiz hale getiren, millet kimi seçerse seçsin CHP ideolojisinin iktidarda kalmasını sağlayan Yargı bürokrasisinin her kesimden hukukçularla dengelenmesine MHP karşı çıkıyor.
Yüksek yargı’daki CHP iktidarının sürmesini istiyor.
Ülkücü gençlerin kimini mahpuslarda çürüten, kimini asan, kimini işkence hanelerde ezerek, yarım insan haline getiren 12 Eylül’cülerin yargılanmasına karşı çıkıyor.
Anayasa’yı, yasaları Marksist yoruma tabi tutarak her türlü dini tezahürü suç gibi telakki eden,muhafazakarların, milliyetçilerin taleplerini rejim meselesi haline getiren, asker sivil bürokrasinin her türlü denetimin dışında kalmasını istiyor.
AK partiye muhalif olabilirsiniz.
Ortada AK partiyi aşan,ülkenin geleceğini ilgilendiren,milletin iktidarının önünü açan bir düzenleme varsa her türlü hesabı bir tarafa bırakarak bu sürece destek olmak zorundasınız.
Bir zamanlar, erkek ürkek edebiyatıyla çözeceğinizi taahhüt ettiğiniz baş örtü problemini bu noktaya bugün destek olduğunuz Yargı bürokrasisi getirmedi mi? Mamak’da, Zincidere’de, Konya Dutlukır’da ülkücülere yapılanları ne çabuk unuttunuz?
Türkeş’i yıllarca hapiste tutan, mahkemelerde, adliye koridorlarında en onur kırıcı muamelelere tabi tutanlar bugün CHP ile omuz omuza vererek yargılanmasını istemediğiniz 12 Eylül cuntacıları değil miydi?
Türkeş’in mezar taşını okşayarak, senede bir kabir ziyareti yaparak ülkücülük olmaz. Ülkücülük,bir hayat nizamının, Türk-İslam medeniyetine giden yolun önüne, CHP ve paralel kuruluşların koyduğu engelleri kaldırmaktır.
MHP bu tavrıyla hangi davaya hizmet ediyor acaba?
Eski DYP lideri Ağar’la, ANAP lideri Mumcu’nun gittiği yolda gitmek doğru bir yol değil.Milliyetçi bir parti politika üretirken milletin sesine kulak vermek, yapılan düzenlemelerin neye ve kime hizmet ettiğini hesap etmek zorundadır.
YAŞ kararlarının Yargı denetimine açılması AK partiye değil milliyetçi, muhafazakar kimliklerinden dolayı diken üstünde olan TSK daki insanlara yarayacaktır.MHP bundan niye rahatsızlık duyuyor. HSYK nun yapısının değişmesi AKP ye değil, tarafsız, bağımsız dolayısıyla saygın bir Yargı erkinin tesisine yarayacaktır. MHP bundan niye gocunuyor. Geçmişte eski milletvekilleri sadık Yakut ile hala MHP milletvekili olan Faruk Bal bu HSYK'nın hışmına uğramadılar mı? Kendine yapılanları, bir hareket bu kadar çabuk nasıl unutur.
MHP sadece kendi geleceği ile oynasa ciddiye almaz geçersiniz. Ama MHP bütün ülkücülerin milliyetçilerin onuruyla oynuyor. Milliyetçiliği bir dönem Ecevit’in önünde paspas ettikten sonra şimdi de Baykal’ın ayakları dibine sermek haysiyetli bir davranış değil.Milliyetçiliği Ecevit’in önünde paspas etmenin cezasını MHP barajın altında kalarak ödedi, milliyetçiliği Baykal’ın ayaklarının dibine atmanın faturası daha ağır olacaktır. MHP tabanı bu yanlışı asla affetmez.
İrfan Sönmez
