MHP'de İslam'ı savunmak, İsrail dostuna kaldı____

LOOPUSED

Altın Üye
Altın Üye
Katılım
6 Haz 2008
Mesajlar
12,048
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
54
Konum
€z€Ld€n €b€d€
MHP'de İslam'ı savunmak, İsrail dostuna kaldı


resim76614_2.jpg

Bir taraftan Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdullatif Şener'in yanı başında beliren, diğer taraftan MHP'ye Genel Başkan Adayı olan Ahmet R. Yılmaz, İsrail ile olan çok sıkı ilişkisine rağmen, şimdi de MHP'nin İslam'ı ıskaladığını ve bu nedenle Doğu ve Güneydoğu'da oy alamadığını iddia etti. Yılmaz, Ak Parti'nin önünün kesilmesi için MHP'nin dini motifleri olabildiğince kullanması ve partiyi İslam çizgisine doğru çekmesi gerektiğini, kendisinin Genel Başkan olması halinde bu planı hayata geçireceği iddia etti.


Türkiye'deki sağ partiler arasında kendisine bir yer bulmaya çalıştığı görülen işadamı Ahmet R. Yılmaz'ın çok ilginç atraksiyonlarına bir yenisi daha eklendi.

Bir taraftan Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdullatif Şener'in yanı başında beliren, diğer taraftan MHP'ye Genel Başkan Adayı olan Ahmet R. Yılmaz, İsrail ile olan çok sıkı ilişkisine rağmen, şimdi de MHP'nin İslam'ı ıskaladığını ve bu nedenle Doğu'dan oy alamadığını iddia etti. Yılmaz, Ak Parti'nin önünün kesilmesi için MHP'nin dini motifleri olabildiğince kullanması ve partiyi İslam çizgisine doğru çekmesi gerektiğini, kendisinin Genel Başkan olması halinde bu planı hayata geçireceği iddia etti.

İSRAİL'DE EL ÜSTÜNDE TUTULUYOR

Türkiye Partisi'nin Bilkent'te düzenlediği ilk toplantısında Genel Başkan Abdüllatif Şener'in sağına oturan Ahmet R. Yılmaz'ın şirketinin en önemli faaliyet alanı İsrail. Genç yaşlarında gittiği İsrail'de politika ve iş dünyasından birçok kişiyle dostluklar kurduğu bilinen Yılmaz'ın şirketi, 15 yıldır İsrail'de hızla büyüyor ve Tel Aviv dahil İsrail kentlerinde kamu ve özel pek çok bina bu şirket tarafından yapılıyor. Bu binalar arasında İsrail Savunma Bakanlığı ve İsrail Hava Kuvvetleri gibi askeri binalar da bulunuyor. Bu tür binaların, çok güvenilir kimselere yaptırıldığı ve binanın plan ve krokilerinin gizli tutulduğu biliniyor. Yılmaz'ın şirketinin İsrail'in en büyük 10 inşaat firması arasına da girdiğine dikkat çekilirken, İsrail'de faaliyet gösteren tek Türk inşaat şirketine sahip olan Yılmaz, 2005 yılında İsrail'de yılın işadamı seçilmişti.

GENEL BAŞKAN OLDUĞUMDA İLK TOPLANTI DOĞU'DA OLACAK


MHP Genel Başkan Adayı Ahmet R. Yılmaz, şu sıralar Türkiye'de sağ yelpazedeki siyasi partilerde sıkça görünmeye başlandı. En son MHP'de Genel Başkanlık yarışına giren Yılmaz, yaptığı son açıklamada, MHP için yeni rotalar çizilmesi gerektiğini savundu. Yılmaz, MHP'nin iki sağlam ayağı olarak tanımladığı milliyetçilik ve İslam ekseninden uzaklaştığını iddia ederek, “Özellikle İslam eksenindeki bu büyük sapma ne yazık ki, MHP'nin doğu illerimizde yok olmasının önünü açmış ve bu sayede oluşan boşluğun riyakar bir yapı olan AKP tarafından doldurulmasına tarihi bir fırsat verilmiştir” dedi.

Yılmaz, yaptığı açıklamada, MHP'nin Türkiye siyasetindeki kısır döngüyü kırmak için gençleşmeye ihtiyacı olduğunu belirterek mevcut yapının yetersiz olduğunu söyledi. MHP'nin ülke sınırları içinde bazı illerde olmadığı söyleminin gerçeği yansıtmadığını belirten Yılmaz, şunları kaydetti: “Kasım ayında tarafımızdan yenilenecek olan MHP'nin yeni yönetiminin, ilk MKYK toplantısını müstesna bir doğu ilimizde yaparak AKP'nin bu uyduruk iddiasını ortadan kaldıracağından kimsenin şüphesi olmamalıdır.”

BAHÇELİ'YE “ONURSAL BAŞKANLIK” VAADİ

Büyük Kongrede Genel Başkan olması durumunda Parti yönetiminin üzerinde, içinde Devlet Bahçeli'nin bulunacağı 5 Parti büyüğünden oluşan ‘Akil İstişare Heyeti' oluşturulacağını ve bu heyetin geçmiş deneyimlerini yeni nesillerle paylaşmasına imkan verileceğini belirten Yılmaz, bu istişare heyetini oluşturanların aynı zamanda onursal başkan da olacaklarını söyledi.

MHP'yi yeniden milliyetçilik ve İslam eksenine oturtacaklarını vurgulayan Yılmaz, yüzde 40 civarı bir oyla iktidar olamadıkları takdirde başkanlığı bırakacağını da taahhüt ederken, Yılmaz'ın Genel Başkanlık yarışında en çok parayı harcayan aday olduğu belirtiliyor.



KAYNAK
 
başlığı duyunca haber akp ile sandım ama değilmiş.malum onların araları pek sıkı fıkı.
milletde de hala afyon patlamadıkça sorun oluyor ;)


hiç kusra bakmasın da düşüncelerine saygı duyarız ama şansı zor :)
 
" Ak Parti'nin önünün kesilmesi için MHP'nin dini motifleri olabildiğince kullanması ve partiyi İslam çizgisine doğru çekmesi gerektiğini, kendisinin Genel Başkan olması halinde bu planı hayata geçireceği iddia etti. "

bu nedir ya siyaset midir ??? İslamiyeti kullanmaktır ya düpedüz. Baykal gider çarşaflıları chp üyesi yapar daha sonra yaptığı plan elinde patlar , Tayyip gider milliyetçilik taslar forumu terkeder , şimdi bir de bu eksikti , kullanın İslamiyeti hatta MHP olarak kameralar önünde 5 vakit namaz kılın , ince bıyık bırakın. Şuraya bak ya bir vatanın kaderini değiştirecek unsur olan siyasetin düştüğü duruma bak... Yazık olacak bu millete yazık.
 
mhp, hiçbir zaman din gibi kutsal bir değeri siyasete bulaştırmaz,, milletin dini duygularıyla oynayıp cenini doldurmaz ve vatan toprağını ona buna peşkeş çekmezz
mhp nin farkı budur.
 
mhp, hiçbir zaman din gibi kutsal bir değeri siyasete bulaştırmaz,, milletin dini duygularıyla oynayıp cenini doldurmaz ve vatan toprağını ona buna peşkeş çekmezz
mhp nin farkı budur.

keşke dediğin kadar ve emin olduğun kadar kolay olabilseydi... 80 lerin sözleriyle şimdisini kıyasla nerden nereye geldiğine bak, çizgiyi sorgula, ozaman sor kendine, ya bu sözler TÜRKEŞİN DEĞİL takıyye yapmış demektir, yada MHP şimdiki haliyle MHP ve bildiğimiz ülkücü hareket değil.

bak bakalım ogünden bugüne hal nedir;

''Ben Türk milletini sokaklarda ıspanak fiyatına satılan demokrasiye değil;TÜRKLÜK GURUR VE ŞUURUNA, islam ahlak ve faziletine,yoksullukla savaşa,Adalette yarışa,birliğe kardeşliğe,kısacası; HAK YOLU HAKİKAT YOLU,YANİ ALLAH YOLUNA ÇAĞIRIYORUM''
80 ÖNCESİ SÖZLERİYLE TÜRKEŞ buydu,

80 sonrası ise; ''Türkiyede panislamizm tehlikesi vardır ve bunla mücadele edilmelidr.''


sence çizgi hangisinde sabite alınmış görünüyor?
 
Erdoğan israil e bugüne kadar kimsenin cesaret edemediği eleştirileri yaparken iszler korkudan titriyordunuz.
" Yeter Erdoğan İsrail i kızdırma eğer kızdırırsan bunun intikamını bizden alır" diye neredeyse ağlayacaktınız
 
" Ak Parti'nin önünün kesilmesi için MHP'nin dini motifleri olabildiğince kullanması ve partiyi İslam çizgisine doğru çekmesi gerektiğini, kendisinin Genel Başkan olması halinde bu planı hayata geçireceği iddia etti. "

bu nedir ya siyaset midir ??? İslamiyeti kullanmaktır ya düpedüz. Baykal gider çarşaflıları chp üyesi yapar daha sonra yaptığı plan elinde patlar , Tayyip gider milliyetçilik taslar forumu terkeder , şimdi bir de bu eksikti , kullanın İslamiyeti hatta MHP olarak kameralar önünde 5 vakit namaz kılın , ince bıyık bırakın. Şuraya bak ya bir vatanın kaderini değiştirecek unsur olan siyasetin düştüğü duruma bak... Yazık olacak bu millete yazık.

Hakikaten ya oy icin bu felsefeyle yuruyen bircok siyasetci gormustuk ancak bu denli yussuzce soyleyeni de ilk defa gordum..
Bu gunleri de gorduk ya,
Allah sonumuzu hayir etsin..
 

keşke dediğin kadar ve emin olduğun kadar kolay olabilseydi... 80 lerin sözleriyle şimdisini kıyasla nerden nereye geldiğine bak, çizgiyi sorgula, ozaman sor kendine, ya bu sözler TÜRKEŞİN DEĞİL takıyye yapmış demektir, yada MHP şimdiki haliyle MHP ve bildiğimiz ülkücü hareket değil.

bak bakalım ogünden bugüne hal nedir;

''Ben Türk milletini sokaklarda ıspanak fiyatına satılan demokrasiye değil;TÜRKLÜK GURUR VE ŞUURUNA, islam ahlak ve faziletine,yoksullukla savaşa,Adalette yarışa,birliğe kardeşliğe,kısacası; HAK YOLU HAKİKAT YOLU,YANİ ALLAH YOLUNA ÇAĞIRIYORUM''
80 ÖNCESİ SÖZLERİYLE TÜRKEŞ buydu,

80 sonrası ise; ''Türkiyede panislamizm tehlikesi vardır ve bunla mücadele edilmelidr.''


sence çizgi hangisinde sabite alınmış görünüyor?

öncelikle cevabın için teşekkürler...

MHP'nin 80 öncesi çizgisinde gittiğini, ama o günkü ülke şartları ile bugünkü ülke şartlarının bir olmadığını söyleyebilirim..

anlatmaya gerek yok, o günlerde yabancı destekli sağ-sol çatışması götürüyordu ülkeyi ve kavga etmekten siyaset yapmaya, fikirlerini insanlara anlatmaya fırsat bulamıyordu hiçkimse..

80 öncesinde söylediği yol ile yani Türk-İslam sentezi ile panislamizm arasında ince bir nüans olduğunu düşünüyorum..

yani birbirinden farklı şeyler bence..panislamın gerçekleştiğini varsayarsak ve bugün yaşadıklarımıza bakınca şöyle bir senaryonun kaçınılmaz olacağına inanıyorum :

1-tüm müslümanlar birleşti.(burada sorun yok)
2-mezhep ayrılıkları başladı..
3-mezhep ayrılıkları içinde tarikat ayrılıkları başladı..
4-tarikatlar içinde şeyhler gruplaşmaya başladı...
5-bu gruplaşmalar toplum yaşantısına etki etti..

sonrasını tahmin edersiniz heralde...
akıldan, ilim-irfandan uzak bir toplum haline geçmek fazla zaman almıyor..

onun yerine birey olarak tam bir müslüman olamazmıyız acaba?
Allah(cc) bize bu aklı, öğrenme ve yaşama yeteneğini sonuna kadar vermiş bence..

ve yine kendi fikrimce Atatürk bu bireysel din özgürlüğünü geliştirmek için çırpınmıştır..

bugün Atatürk'ü sevmeyenlere bir bakın ve o grupların liderlerine bir bakın..
nereden destek aldıklarını görün derim..Atatürk'ün 100 yıl önce gördüğünü Türkeş 30 yıl önce görmüştür ve işaret ettiği tehlike budur.

durum bundan ibarettir diyorum..
 
K€LKiTLi;4407636' Alıntı:
Erdoğan israil e bugüne kadar kimsenin cesaret edemediği eleştirileri yaparken iszler korkudan titriyordunuz.
" Yeter Erdoğan İsrail i kızdırma eğer kızdırırsan bunun intikamını bizden alır" diye neredeyse ağlayacaktınız


hahaha güldürme beni ne eleştiri yapmış israile

davosmu diceksin

davosta oy kapmak için kükredikten sona kameralara geçip yok benim hedefim israil cumhurbaşkanı deildi yok hedefim musevi halkı deildi zırt pırt falan filan diyen kimdi haaaaaaaa
 
hahaha güldürme beni ne eleştiri yapmış israile

davosmu diceksin

davosta oy kapmak için kükredikten sona kameralara geçip yok benim hedefim israil cumhurbaşkanı deildi yok hedefim musevi halkı deildi zırt pırt falan filan diyen kimdi haaaaaaaa

sen son padişah hakkında ne biçim konuşuyorsun bakiim
duymasın arkadaşlar çok kızarlar
şaka bir yana
mahalle kabadayılığı başka iş koskoca Türkiye Cumhuriyetini uluslararası platformda hakkıyla temsil başka iş
bir tane diplomasi başarısı gösterebilecekleri olay varmı?
abd ye yamanmaktan başka....
 
öncelikle cevabın için teşekkürler...

MHP'nin 80 öncesi çizgisinde gittiğini, ama o günkü ülke şartları ile bugünkü ülke şartlarının bir olmadığını söyleyebilirim..

anlatmaya gerek yok, o günlerde yabancı destekli sağ-sol çatışması götürüyordu ülkeyi ve kavga etmekten siyaset yapmaya, fikirlerini insanlara anlatmaya fırsat bulamıyordu hiçkimse..

80 öncesinde söylediği yol ile yani Türk-İslam sentezi ile panislamizm arasında ince bir nüans olduğunu düşünüyorum..

yani birbirinden farklı şeyler bence..panislamın gerçekleştiğini varsayarsak ve bugün yaşadıklarımıza bakınca şöyle bir senaryonun kaçınılmaz olacağına inanıyorum :

1-tüm müslümanlar birleşti.(burada sorun yok)
2-mezhep ayrılıkları başladı..
3-mezhep ayrılıkları içinde tarikat ayrılıkları başladı..
4-tarikatlar içinde şeyhler gruplaşmaya başladı...
5-bu gruplaşmalar toplum yaşantısına etki etti..

sonrasını tahmin edersiniz heralde...
akıldan, ilim-irfandan uzak bir toplum haline geçmek fazla zaman almıyor..

onun yerine birey olarak tam bir müslüman olamazmıyız acaba?
Allah(cc) bize bu aklı, öğrenme ve yaşama yeteneğini sonuna kadar vermiş bence..

ve yine kendi fikrimce Atatürk bu bireysel din özgürlüğünü geliştirmek için çırpınmıştır..

bugün Atatürk'ü sevmeyenlere bir bakın ve o grupların liderlerine bir bakın..
nereden destek aldıklarını görün derim..Atatürk'ün 100 yıl önce gördüğünü Türkeş 30 yıl önce görmüştür ve işaret ettiği tehlike budur.

durum bundan ibarettir diyorum..


Evvela bir düzeltmeyle başlayalım rahmetli Başbuğ panislamizm tehlikesi vardır dememiştir. Ancak Türkiyenin başlıca sorunu fundamentalizm ve bölücülüktür diye bir açıklaması vardır.
Şahsi düşüncem bu açıklamanın maksadını aşan bir açıklama olduğudur, fundamentalimzden ne anlaşıldığı bellidir. Ve bu açıklama seksen öncesi Türk-İslam Ülküsünü kendine şiar edinen bir hareketin lideri için gayet tuhaftır.

O günki şartlar farklı olabilir, ancak fikir Türk-İslam Ülküsü ise (sentezi değil) İlayı kelimetullah için nizam-ı alem fikrin temel taşıdır.
Ümmetin birliği İslamın emridir. Ülkücünün buna karşı olması düşünülemez. Ülkücü bu birliğin lideri olarak Türk Milletini arzular ve bu uğurda çabalar. Osmanlı ve Selçukluda zaten bunun için çabalamıştır.

Oraya numaralandırdığın maddeler olumsuz sebepler olabilir ama hükümsüzdür yorumu çıkarmaz, karşı olmak için sebep değildir. İslamı bireyselliğe indirgemek gibi bir hata içerisindesin bireysel din özgürlüğü diye bir saçmalık olamaz. Siz fikrilerinizi İslam çerçevesinde gözden geçiriniz.
 
Evvela bir düzeltmeyle başlayalım rahmetli Başbuğ panislamizm tehlikesi vardır dememiştir. Ancak Türkiyenin başlıca sorunu fundamentalizm ve bölücülüktür diye bir açıklaması vardır.
Şahsi düşüncem bu açıklamanın maksadını aşan bir açıklama olduğudur, fundamentalimzden ne anlaşıldığı bellidir. Ve bu açıklama seksen öncesi Türk-İslam Ülküsünü kendine şiar edinen bir hareketin lideri için gayet tuhaftır.

O günki şartlar farklı olabilir, ancak fikir Türk-İslam Ülküsü ise (sentezi değil) İlayı kelimetullah için nizam-ı alem fikrin temel taşıdır.
Ümmetin birliği İslamın emridir. Ülkücünün buna karşı olması düşünülemez. Ülkücü bu birliğin lideri olarak Türk Milletini arzular ve bu uğurda çabalar. Osmanlı ve Selçukluda zaten bunun için çabalamıştır.

Oraya numaralandırdığın maddeler olumsuz sebepler olabilir ama hükümsüzdür yorumu çıkarmaz, karşı olmak için sebep değildir. İslamı bireyselliğe indirgemek gibi bir hata içerisindesin bireysel din özgürlüğü diye bir saçmalık olamaz. Siz fikrilerinizi İslam çerçevesinde gözden geçiriniz.

türkocağı kardeşim çok güzel açıklamış meselyi, kelime yanlışımı da doğrultarak olaya vukufuyietini çok net koymuştur ortaya, panislamizm kelimesini kavram yakını olarak aklımda kaldığından koymuştum, evet söz fundemantalizm dir, ve o tür kelimeler nedense vasata bir insanın anlayacağı kelimeler değildir. bu ülke siyasetçisi ne zaman batı tandanslı bir kelime kullanırsa verdiği mesaj tabana değilk derinleredir demektir.

olaya burdan bakarak denebilecek tek şey kendi sağlığında fundemantalizm tehlikesiyle başlayan açıklama ve gelişen ayrılmalar sonunda partisine katılan ve onu merkeze taşıyan süreçte muhsin başkanların tu-kaka edilip tunca toskay ,cemal enginyurt, ve daha ismini sayması gereksiz ne kadar çekirdeksiz ve idealsiz çilesi isim varsa partiye doldurduğu isimlerden belli değilmidir.
dünün idol ismi ahmet vefik alp gibi belediyeci argümanları bu seçimlerde kendine nerelerde yer buldu hangi partinin adayıydı bir bakıverelim.

ülküyü sentez gözüyle görenler , esas yanlışı tamda burada yapmaktalar zaten. yinede keşke sentezde kalabilselerdi onuda beceremeyip, nihal atsızın ekol sapmasına, fikir çilesizliğine buladıkalrı yönetim harmonisinden ne ocak ne bucak ne teşkilat ne dava adamı bırakmadan merkeszin kaypaklığında bir nesli heder ettiler bunalrı görmeden ne empati ne özeleşitiriler bir minvalae oturamaz. bu dava önce çigiyi sorgulamalı ama nerdee.. hiç sanmam.. chp çizgisi hakimiyetiyle bir milliyetçi söylemle mümkün görünmüyor.
 
Oraya numaralandırdığın maddeler olumsuz sebepler olabilir ama hükümsüzdür yorumu çıkarmaz, karşı olmak için sebep değildir. İslamı bireyselliğe indirgemek gibi bir hata içerisindesin bireysel din özgürlüğü diye bir saçmalık olamaz. Siz fikrilerinizi İslam çerçevesinde gözden geçiriniz.

İslamı bireyselliğe indirgeyip üzerime düşenleri yapmam gerek..
hepimiz İslamın gereklerini yerine getirdiğimizde toplumun huzuru zaten sağlanmış olacak..
yoksa millet yapıyo bende yaparım yanılgısına düşmezmiyim?
yoksa İslamı basitleştirmek gibi bir amaç düşünmek bile hata olur..
bireysel din özgürlüğünden kastımda başka dinden insanlarında dinini yaşamasına müsade etmek, hoşgörüyle yaklaşmak.. bununda yanlış bir tarafı olduğunu düşünmüyorum..

aslında lafı uzatmadan anlatmak istediğimi söyleyeyim..
din o kadar hassas bişeyki, insanlar bazen dini alet edip toplumu o kadar gaza getiriyorlarki kimsenin gözü bişey görmez oluyor..
mesela "gavur" diyip başka insanları katlediyolar, güya Allah adına..
yani dini liderlerin yönettiği bi toplum kurduğunda yönetim daha sonra zalim zorbanın eline geçiyor. ve sen sesini çıkaramıyosun.neden? çünkü başındaki adamın mübarek olduğuna inanıyosun...

neyse konu başlığının çok uzağına gittik.hakkınızı helal edin..iyi akşamlar
 
hahaha güldürme beni ne eleştiri yapmış israile

davosmu diceksin

davosta oy kapmak için kükredikten sona kameralara geçip yok benim hedefim israil cumhurbaşkanı deildi yok hedefim musevi halkı deildi zırt pırt falan filan diyen kimdi haaaaaaaa

Ahmed Yasin şehid edildiğinde Erdoğan "Bu devlet terörüdür" dedi ve attan düş(ürül)dü

Davosta tam saha Peres yaptı zehirlenme tehlikesi yaşadı(bkz.Yunanistana gitmeden önceki durum)

Yahudi ile uğraşmanın bir bedeli vardır.Bunu ödemek herkesin harcı değildir.Bunun bizim siyasi tarihimizde çok misali var.Menderes,Polatkan,Fatin R.Zorlu,Özal ve niceleri

İlmi siyaset diye bir hikaye vardır sen onu oku önce.Ondan sonra Tayyipin moderatöre tepki ayağını anlarsın...
 

keşke dediğin kadar ve emin olduğun kadar kolay olabilseydi... 80 lerin sözleriyle şimdisini kıyasla nerden nereye geldiğine bak, çizgiyi sorgula, ozaman sor kendine, ya bu sözler TÜRKEŞİN DEĞİL takıyye yapmış demektir, yada MHP şimdiki haliyle MHP ve bildiğimiz ülkücü hareket değil.

bak bakalım ogünden bugüne hal nedir;

''Ben Türk milletini sokaklarda ıspanak fiyatına satılan demokrasiye değil;TÜRKLÜK GURUR VE ŞUURUNA, islam ahlak ve faziletine,yoksullukla savaşa,Adalette yarışa,birliğe kardeşliğe,kısacası; HAK YOLU HAKİKAT YOLU,YANİ ALLAH YOLUNA ÇAĞIRIYORUM''
80 ÖNCESİ SÖZLERİYLE TÜRKEŞ buydu,

80 sonrası ise; ''Türkiyede panislamizm tehlikesi vardır ve bunla mücadele edilmelidr.''


sence çizgi hangisinde sabite alınmış görünüyor?

rahmetLi başbuğ'un '' soLun ihanete varan davranışLarından doLayı sağ ile mücadeLemizi erteledik'' diye açıkLaması var ;)

 
Ne var bunda bu kadar gürültü koparacak.İsrail ile iş ilişkisine girmek artık en geçerli formüllerden biri değil mi?Başbakan Tayyip Erdoğan mayınları temizlemeye talip İsrailli firmaya itiraz edenlere “Paranın dini imanı yoktur” derken neden sustu vakit gazetesi?O zaman sutularsa şimdi Ahmet R. Yılmaz'ı israil ile iş ilişkileri nedeniyle hangi yüzle suçluyor.Ahmet Yılmaz eğer bu ilişkisi yüzünden islamı savunma hakkını yitiriyorsa Erdoğanın din ile ilgili durumu cidden vahim....
 
Geri
Üst