MHP de 'şerefsiz' polemiğine katıldı

Sahilim

New member
Katılım
25 Ara 2010
Mesajlar
1,578
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
biRseyLer.de
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu arasında MİT-PKK görüşmelerinin sızmasının ardından başlayan "şerefsiz" tartışması MHP'yi de böldü.

Kılıçdaroğlu'nun, Başbakan Erdoğan'a "şerefsiz kim" çıkışının hemen ardından MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır "hükmete yönelik şantajdır" sözleriyle AK Parti'ye destek verdi, ancak MHP'nin şahin ismi Oktay Vural'ın bu sözleri MHP'de de derin bir çatlak yarattı:

"Bugün kirli ve pis pazarlıkların ses kayıtlarını görüyoruz. 'PKK terör örgütü ile görüşüyorsunuz' dediğimiz zaman 'bunu ispat etmeyen şerefsizdir, alçaktır' diye itham ediyorlardı. Şimdi kimin şeref ve haysiyet yoksunu olduğu ortaya çıkmadı mı?"

Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Oktay Vural Hatay'ın İskenderun Gazeteciler Cemiyeti'ni ziyaretinin ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

İnternete düşen MİT-PKK görüşmelerine ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarına sert tepki gösteren Vural, hükümetin PKK ile yapmış olduğu müzakerelerin, internete düşen ses kayıtları ile ispatlandığını ileri sürdü. Türkiye'de 2002'den bu yana sınır ötesi operasyon yapılmadığını hatırlatan Vural, "2007'de MHP'nin parlamentoya girmesiyle birlikte hükümete sınır ötesi operasyon yapma yetkisi verildi. Hükümet, sınır ötesi operasyon yetkisini 'Irak'ın kuzeyinde konuşlanan PKK'yı yok etmek amacı ile istiyorum' dedi. Şimdi yıl 2011. Buradan sormak gerekir, hükümet milletin verdiği yetkiyi neden kullanmadı? Niye bugüne kadar PKK terör örgütünün Kandil'de konuşlanmasına izin verildi? Kirli ve pis pazarlıkları bugün ses kayıtlarında görüyoruz" dedi.

İSPATLAMAYAN 'ŞEREFSİZDİR' DEDİLER

Vural, hükümete tepkisini şu sözlerle dile getirdi:

"Türk Devleti güçlü bir devlettir ama birilerine haber verilerek bu iş olmaz. Devlet bunun hazırlığını yapmamış demek ki. Bu bir gaflet değil midir? O bakımdan Türkiye'de PKK terör örgütünün bertaraf edilmesi için çok kapsamlı bir strateji uygulanmalıdır. Kandil'i Barzani besliyor. Barzani'ye kırmızı halı döşüyorsun. Peki, Kandil'i yok ettiniz. Finansman kaynaklarını da yok etmen lazım. ABD bazılarının kaynaklarını donduruyor. Türkiye'de adım yok. İletişim kaynaklarını keseceksin. Terör örgütünün elebaşı ile görüşmekten vazgeçeceksin ki mücadele kapsamlı olsun.

VATANDAŞIN GAZINI ALDILAR

Vatandaşın gazını almak için değil, bitirmek için operasyon yapmak zorundasın. ABD, Usame Bin Ladin'i Pakistan'da buldu, özel bir ekip kurup öldürdü. Başkan da bunu naklen izledi. Biz Kandil'i yönetenlerin ceviz ağaçları altındaki röportajlarını gazetelerde okuyoruz, 'vay anasını' deyip bundan bir hikmet çıkarmak gerekir diye örnek alıyoruz. Türkiye'nin geldiği nokta bu. Terörler mücadele şu ve bu partinin değil milletin mücadelesi olmalıdır. Kara harekatı kapsamlı bir strateji ile desteklenmelidir. 'Çok güzel şeyler olacak' denilen noktada bugün gelinen noktada hep beraber soru soralım. Bu dönemde verdiğimiz bedellerin ve terör örgütünün bu kadar güçlenmesinin sorumlusu kim? Görüyoruz ki bugün başbakanın özel temsilci sıfatı ile PKK ile müzakere yapılmıştır. PKK ile seçim döneminde ateşkes müzakeresi yapılmıştır. Bir devlet bir terör örgütünden medet umuyorsa Genel Başkanımızın ifadesi ile 'madem ki devlet yok millete gidiyorum' demesinin ne kadar anlamlı olduğunu bilmemiz gerekir.

"ŞİMDİ KİM ŞEREFSİZ?"

Bir devlet İmralı ile PKK arasında iletişim ağı kurmuşsa bunun hesabını kim verecek? 'PKK terör örgütü ile görüşüyorsunuz' dediğimiz zaman 'bunu ispat etmeyen şerefsizdir, alçaktır' diye itham ediyorlardı. Şimdi kimin şeref ve haysiyet yoksunu olduğu ortaya çıkmadı mı? Bu ne pis ne kirli ilişkidir bunlarla ilgili açıklayacağım daha o görüşmede konuşmada birçok şeyler var. 'Ben başbakanın özel temsilcisiyim' diyor Hakan Fidan. Başbakanlık Müsteşar yardımcısı ve diyor ki 'Recep Tayip Erdoğan ile Abdullah Öcalan'ın yüzde 90-95 fikirleri uyuşuyor' diyor. Bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanın bu noktaya getirilmesini üzüntü ile karşılıyorum. Bu mücadele şu parti bu parti mücadelesi değil arayış içerisinde değiliz vatanım ülkem değerlerim nereye gidiyor. MHP haklı çıktı."

HÜKÜMET ÖCALAN'I ÇAMLICA'YA MI YERLEŞTİRECEK?"

Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin, Öcalan'ın İstanbul'da bir cezaevine nakledilmesi konusunda basında yer alan açıklamaları anımsatılan Vural, tepkisin şu sözlerle dile getirdi:

"Hükümet'in Öcalan'ı serbest bırakmak için ses kayıtlarında da pazarlıklar yaptığı açık. Ev hapsine getirmek istiyorlar. Belki de Çamlıca'daki konutlarının yakınlarına koyabilirler, bir villa hazırlayabilirler."

Kaynak:
 

Ekli dosyalar

  • 130920111520411077692.jpg
    130920111520411077692.jpg
    21.9 KB · Görüntüleme: 688
Geri
Üst