Mektup

T.Bag

Banned
Katılım
9 Nis 2009
Mesajlar
210
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Türkoğlusun gör hayini Giymiş din elbisesini Beş v
Mektup



ABD Başkanı Barack Obama’nın Türkiye gezisinden sonra “İ. Aydın Fırıldak”ın Obama’ya gönderdiği kişiye özel mektubu Kemal Öncü açıklıyor:

“Gelmiş geçmiş başkanların en karizmatiği Sayın Obama; ben Türkiye’de özellikle sol kamuoyuna fikirleri ve yorumlarıyla, imza kampanyalarıyla yön veren ve büyük bir haksız yakıştırma ile ‘dönek’ olarak damgalanan aydınlardan biriyim. Dönek olduğum külliyen yalandır ve ben hayattaki tek ilkem olan ‘Menfaatin neredeyse oraya yanaş’ ilkesinden bugüne dek dönmüş değilim.

Sayın Başkan; Türkiye’de dünya kamuoyuna da seslenen açıklamalarınızda görünen o ki, Türkiye’nin kimliğine ilişkin ABD politikasında büyük bir değişim söz konusu ve siz bunu çok açık bir şekilde dile getirmiş bulunmaktasınız. Daha önce BOP çerçevesinde bize uygun gördüğünüz ‘ılımlı İslam’ kimliğini (elbette kendi ülkenizin çıkarları açısından) değiştirip ‘laik demokrasi’ kimliğine vurgu yapmış olmanızı, Atatürk’ün 1. Dünya Savaşı’nın ardından yabancı güçlere teslim olmak ve imparatorluğu sürdürmek seçeneği yerine farklı bir seçeneği benimseyerek Cumhuriyeti kurmuş olmasının altını çizmenizi, bundan sonra geliştirip pazarlayacağım görüşlerim için bir talimat olarak not almış bulunmaktayım.

Sayın Başkan Obama; içtenlikle ifade etmem gerekirse, söylem değiştirip bundan böyle ılımlı İslam yerine laik demokrasiye arka çıkmakta pek bir sorun yaşayacağım söylenemez. Ama itiraf edeyim ki bugüne dek ikinci cumhuriyeti savunmuş, Atatürk’ü yerden yere vurmuş bir aydın olarak Atatürk’ü ve kurduğu birinci cumhuriyeti doksan derece bir dönüşle savunmam ne yalan söyleyeyim pek kolay olmayacak. Fakat size söz veriyorum (madem siz öyle uygun görüyorsunuz) birden olmasa da satır aralarına serpiştirerek başlayacağım yavaş bir değişimle, bu politikanızın da en birinci savunucusu olacağım, ta ki temsil ettiğiniz güç bu politikadan da vazgeçinceye kadar.

Size yazdığım bu ilk mektupta hoşgörü sınırlarınızı zorlayıp beni bordrodan yani defterden silmenize yol açacak bir saygısızlık riskini göze alamadığımdan ve kendimi size özetle tanıtma konusunda maksadın hasıl olduğundan emin olarak en derin saygılarımı sunuyorum efendim. Emrinizdeyim Sayın Başkanım.”

Hür iradenin silahlı koruyucusu!

TÜRKİYE’NİN başkenti Ankara’nın göbeğindeki Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün önüne “polis günü” nedeniyle asılan pankartta şöyle yazıyor: “Polis demokratik ve hür iradenin koruyucusudur.”

İlk bakışta pek de masum görünen bu mesajı Erol Kavraz, polisteki “f tipi” örgütlenmenin kararlılığı ve kimilerinin cüreti olarak yorumluyor:

“İlgili yasa polisin görevini ‘Asayişi; amme, şahıs tasarruf emniyetini ve mesken masuniyetini korur. Halkın ırz, can ve malını muhafaza ve ammenin istirahatını temin eder. Yardım isteyenlerle yardıma muhtaç olan çocuk, alil ve acizlere muavenet eder’ diye tanımlıyor. Anlaşılan o ki polisin içindeki birileri Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu’ndaki ‘Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktır’ ilkesinden vazife çıkarmış görünüyor. Emniyet örgütü içinde kararlı bir şekilde örgütlenen ve artık kendilerine son derece güvendikleri anlaşılan kişiler, bir yerlere selam durmaktan ve bir yerlere selam göndermekten kaçınmıyorlar. Demokrasiyi amaç değil araç olarak görenlerin yıllardır ağızlarına sakız yaptığı ‘hür irade’nin koruyuculuğu’na hem de bellerindeki tabancaya güvenerek silahlı koruyuculuğuna soyunabiliyorlar.”

Mesai

A. Tarık Emre: “1 Mayıs bayram olacakmış. Polislere orantısız fazla mesai yazmak için mi!”

Yağmur Deniz

Erbakan

siyasete döndü!

Milli gömlekçi geldi!

T. Fikret

Attila Aşut: “Abdülhamit rejimine karşı ‘Kanun diye, kanun diye, kanun tepelendi’ diyen Tevfik Fikret bugün yaşasaydı ‘Darbe diye, darbe diye, darbe perdelendi’ derdi!”

Perçem

İstemi Sel: “Türkiye, Ermenilerin resmen yok saydığı sınırı açacakmış. Tam, tut kelin perçeminden!”

Nazi Almanyası’nda papaz Martin Niemöller’in günlüğünden: “Önce sosyalistleri topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü ben sosyalist değildim. Sonra sendikacıları topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü sendikacı değildim. Sonra Yahudileri topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü Yahudi değildim. Sonra beni almaya geldiler; benim için sesini çıkaracak kimse kalmamıştı.”
http://www.ilk-kursun.com/2009/04/mektup/
 
Geri
Üst